Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/480 E. 2020/221 K. 24.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/480 Esas
KARAR NO : 2020/221

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/07/2019
KARAR TARİHİ : 24/06/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından davalı aleyhinde 09/02/2018 tarihli ve 50.042,62 TL meblağlı ve 04/03/2018 tarihli ve 25.960,00 TL meblağlı iki adet fatura alacağı nedeniyle fatura bedelli toplamı ve işlemiş faiz istemini de içeren icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin davalı borçluya tebliğ edildiğini, davalı tarafından 08/11/2018 tarihinde icra müdürlüğüne müracaatla takibe itiraz edilmesi neticesinde takibin durduğunu, takibe konu alacak müvekkilinin fatura alacağı olup davalının borçlu olduğu hizmet bedeline ilişkin olduğunu, davalı tarafından söz konusu faturaların kabul edilerek ticari defter ve kayıtlarına işlendiğini, gerek davalının ticari defter ve kayıtlarından gerekse vergi dairesine sunduğu beyannamelerinden faturaları kabul ederek defterlerine işlediğinin açıkça görüleceğini, esasen borca itiraz dilekçelerinde de borcun varlığının “kaldı ki, müvekkilin borcu bu miktar da değildir” ifadesi ile dolaylı olarak ikrar edilerek ne kadar olduğu belirtilmeksizin miktar bakımından borca itiraz ettiklerinin vurgulandığını, davalı borçlunun borcun ödenmesinde zaman kazanmaya çalıştığını, borca itirazın haksız ve dayanaksız olduğunu, davalının faize itirazının da haksız ve dayanaksız olduğunu, tarafların her ikisi de tacir olup ticari işlere ilişkin reeskont faizi-ticari faiz talep edildiğini beyanla haksız ve dayanaksız olarak yapılan takibe itirazın iptaline, alacağın faturaya dayanan likit bir alacak olması nedeniyle davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı usulüne uygun tebligata rağmen süresi içerisinde davaya cevap vermemiş, davalı vekili duruşmada davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, faturaya dayalı icra takibine vaki itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı taleplerine ilişkindir.
Mahkememizce, … 21. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyasının celp edilerek incelenmesi ile; davacı tarafından davalı aleyhine asıl alacak ve işlemiş faiz toplamı 81.434,62 TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya 05/11/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 08/11/2018 tarihli dilekçesi ile borca ve ferilerine itiraz ettiği, takibin durduğu ve iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflara delilleri ile ticari defterlerini sunmak üzere kesin süre verilerek dosya, iddia edilen alacağın tarafların ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığının tespiti hususunda rapor tanzim edilmek üzere mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiştir. Bilirkişi raporunda, inceleme gün ve saatinde taraflarca ticari defterlerin sunulmadığını, davacı tarafından takibe konu edilen faturaların hizmet faturası olduklarını, bu nedenle bağlı oldukları sevk irsaliyesi bulunmadığını beyan etmiştir.
Dava, faturaya dayalı olduğu iddia edilen alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine, davalının borcu olmadığından bahisle itirazı nedeniyle açılmış olup davacı taraf alacağının varlığını ve miktarını ispat yükü altındadır. Fatura düzenlenmesi tek başına alacağı ispat etmeyeceğinden, davacının faturada belirtilen hizmeti verdiğine dair kesin delillerini ibraz etmesi gerekmektedir. Davacı tarafından hizmetin ifasına dair herhangi bir delil ibraz edilmediği gibi verilen kesin süre içerisinde ticari defterlerin de incelemeye ibraz edilmediği, dava dilekçesinde yemin deliline de dayanılmadığı anlaşıldığından ispat edilemeyen davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın Reddine,
2-Karar ve ilam harcı 54,40 TL’nin peşin alınan 1.390,70 TL harçtan mahsubu ile kalan 1.336,30 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 11.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Zorunlu arabuluculuk nedeniyle arabuluculuk ücreti olarak Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından kalan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 24/06/2020

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza