Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/470 E. 2021/171 K. 24.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/470 Esas
KARAR NO : 2021/171

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/06/2015
KARAR TARİHİ : 24/03/2021

Mahkememizden verilen 14/06/2016 tarih ve 2015/605 Esas 2016/430 sayılı kararının Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 04/03/2019 tarih ve 2017/4877 Esas ve 2019/1775 Karar sayılı ilamıyla bozulmuş olduğu anlaşılmakla, yukarıdaki esasa kaydolmuş ve mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: … 49. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas, … Karar sayılı, Şirketin Fesih ve Tasfiyesi konulu davaya dair kesinleşmiş ilamında “davalı … Tic Ltd Şti’nin fesih ve tasfiyesine, tasfiye memuru olarak …’un seçilmesine, aylık 700 TL ücret takdirine, karar kesinleşip, 6 aylık ücretin daha sonra şirketten tahsil edilmek üzere davacı tarafça depo edildiğinde tasfiye memurunun işe başlamasına” dair karar verildiği, kararın Yargıtay 11 Hukuk Dairesinin 2012/4166 esas sayılı ilamı ile onandığı, bu sebeble, meblağ olan 4.200,00 TL, ayrıca 797,55 TL’de tasfiye ilanı ücretinin şirketten alınabilmesi için … 19.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, icra takibine tasfiye memuru … tarafından kötü niyetli olarak itiraz edildiği, tasfiyenin tamamlanmasının beklenmesine ne kanunda ne de ilamda yer verilmediği, ancak tasfiye memurunun tasfiyenin tamamlanmasının beklenmesi gerektiğinden bahisle takibe itiraz ettiği, oysa tasfiyenin şirket borçlarının ertelenmesi ile olmadığı, peyder pey ödenmesi ile tasfiyenin tamamlanacağı, bu nedenle takibe vaki itirazın iptali için iş bu davayı açtıklarını, sonuç olarak davalının kötü niyetli vaki itirazının iptalini, alacağın likit olması ve muaccel olması nedeniyle kötü niyetli itiriz nedeniyle %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın dava dilekçesinde bahsettiği … 49.Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas, … Karar sayılı, Şirketin Fesih ve Tasfiyesi konulu davaya ilişkin ilamda, tasfiye memuru …’un seçilmesine karar verilmiş ise de, …’un işyerinin mahiyeti nedeniyle görevden affı talebinde bulunması üzerine tasfiye memuru olarak kendisinin atandığını, görevin kendisine tebliğ edildiğinden bu yana da tasfiye memurluğu görevini ifa ettiğini, davacı tarafın her ne kadar icra takibine kötü niyetli olarak itiraz edildiğini beyan etmiş ise de, tasfiye memurlarının tasfiye halinde bulunan şirketin bütün mal ve haklarının korunması için basiretli bir iş adamı gibi gerekli önlemleri almakla yükümlü olduğunu, tasfiye halinde bulunan şirketin tasfiye işlemlerinin halihazırda devam ettiğini, keza davacı taraf her ne kadar tasfiyenin tamamlanmasının beklenmesine gerek olmadığını beyan etmiş ise de, sözkonusu mahkeme kararında tasfiye sonucu beklenmeden ödeme yapılması gerektiğine ilişkin bir ifadenin de olmadığı, ifadede ücretin daha sonra tahsil edilebileceğinin belirtilmiş olduğunu, bu nedenle itirazın haklı bir itiraz olduğunun ortaya çıktığı, bu nedenlerle öncelikle haksız davanın reddini, haksız icra takibi ve kötü niyetli dava nedeniyle %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verimesini talep etmiştir.
DELİLLER:
1-Mahkememizce atanan Mali Müşavir … tarafından sunulan 05/01/2021 tarihli bilirkişi raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacılar tarafından davalı hakkında başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline yönelik itirazın iptali davası olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde, “…davacılar tarafından daha sonra şirketten tahsil edilmek üzere yatırılan tasfiye memurunun ücretinin ve kararın ilamı için gerekli ilan giderleri ücretlerinin takibe konu edildiği, dolayısıyla davalı tarafından yapılan itirazın haksız olduğu anlaşıldığından itirazın iptali ile takibin devamına karar vermek gerekmiş, yine takip dayanağının mahkeme ilamı olması ve yine tescil ve ilana ilişkin makbuzlara dayalı takibin yapılması ve bu itibarla alacağın belirlenebilir ve likit olması sebebiyle davalı hakkında İİK nun 67/2 maddesi uyarınca icra inkar tazminatına hükmedilmiş ve davanın kabulüne karar verilmiştir. Mahkememizden verilen 14/06/2016 tarih ve 2015/605 Esas 2016/430 sayılı kararının temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 04/03/2019 tarih ve 2017/4877 Esas ve 2019/1775 Karar sayılı ilamıyla bu kararın bozulmuş olduğu ve bozma ilamında, “..Dava, kesinleşen mahkeme kararı gereğince tasfiye avansı ödemesi yapan davacıların ödediği tutarın iadesi için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, avans ödemesinin iadesi yönünde kesinleşen ilamda hüküm bulunduğu gerekçesiyle dava kabul edilmiştir. Davacıların ortağı oldukları davalı şirketin feshi için açtıkları dava mahkemece kabul edilmiş ve şirketin tasfiye işlemlerini yürütmek üzere tasfiye memuru atanmış, tasfiye memurunun 6 aylık ücretinin de avans olarak davacılar tarafından yatırılmasına karar verilmiştir. Bu karara istinaden yatırılan avans kullanılarak tasfiye işlemleri başlamıştır. Ancak, işlemlerin sona erip ermediği dosya içeriğinden anlaşılamamaktadır. Bu durumda, tasfiyenin geldiği aşama itibariyle tasfiye halindeki şirketin dava konusu olan avansı öncelikle ödeme yükümlülüğünün bulunduğu tasfiye mal varlığı ile avansın ödenmesinin mümkün ve dava tarihi itibariyle zamansız olup olmadığı araştırılmaksızın eksik inceleme sonucu yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir..” şeklinde karar verildiği ve bozma ilamına uyulmasına karar verildiği ve dosyanın yeniden esas aldığı anlaşılmakla,
Mahkememizce yeniden yapılan yargılamada, tasfiyenin geldiği aşama ve dosya kapsamı hakkında rapor alınmış ve 05/01/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle: “….davacı şirket vekili tarafından, … 19. İcra … esas sayılı dosyası ile 4.200,00-TL tasfiye memuruna yatırılan 6 aylık ücret, 797,55-TL ticaret sicili ilanları masrafı, için davalı şirket aleyhine 05/02/2015 tarihinde takip başlatıldığı, davalı şirket vekili tarafından verilen dilekçe ile borca ve ferilerine ve de işlemiş faize ve faiz oranına itiraz edildiği, itiraz üzerine 17/02/2015 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği, davalı şirkete ait ticari defterlerin, … 14. Asliye Ticaret Mahkemesinde incelemede olduğundan tarafınca incelenemediği ancak 2014-2015-2016-2017-2018 ve 2019 yıllarına ilişkin tasdikli bilgilerin davalı şirketten alındığı, davalı şirketin tasfiye süreci ile ilgili yapılan incelemelere gelince ise, … 49.Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas, … Karar sayılı, Şirketin Fesih ve Tasfiyesi konulu davaya dair kesinleşmiş ilamında “davalı … Tic Ltd Şti’nin fesih ve tasfiyesine, tasfiye memuru olarak …’un seçilmesine karar verilmiş ise de …’un işlerinin mahiyeti nedeniyle görevden affını talebinde bulunması üzerine tasfiye memuru olarak 04/12/2014 tarihinde …’nın seçildiği ve 24/12/2014 tarihinde tescilin ilan edildiği, 23/12/2014 tarihli tasfiye bilançosunun hazırlandığı, 2014-2015-2016 yıllarına ait karşılaştırmalı bilançolar ile firmanın gelir idaresi başkanlığına verilen yıllık kurumlar vergisi beyannamelerinden çıkarıldığı, şirketin verilmesi gereken yasal beyan ve bildirgelerinin mali müşavir … tarafından yerine getirildiği, tasfiye memuru …’nın 21/10/2016 tarihinde tasfiye halinde …Tic Ltd Şti’nin tasfiyesine başladığında, şirketin -377.933,30-TL borca batık durumda olduğu, tasfiye sürecinde aktifinde bulunan varlıklarının tasfiye edildiği, 30/09/2016 tarihi itibariyle -788.214,25-TL borca batık olduğu, şirketin aktifinde varlığının kalmamasına rağmen borçlarının tasfiye edilemediği ve tasfiye edilme imkanının da bulunmadığı bildirerek … 14. Asliye Ticaret Mahkemesinden şirketin iflasına karar verilmesinin 2016/1010 esas sayılı dosyada talep edildiği, … 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas … karar ve 22/12/2016 tarihli kararı ile şirkete daha önceden atanan tasfiye memuru …’nın görevden alınmasına, yerine tasfiye memuru olarak …’ın atanmasına karar verildiği, 14/08/2020 tarihinde tescilin ilan edildiği, şirketin tasfiyesi işlemlerinin, … 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin …esas numaralı dosyasında ve … 14. Asliye Ticaret Mahkemesinin …esas numaralı dosyasında devam ettiği, tasfiye halinde … Tic Ltd Şti’ne ait … adresindeki işletme Mart/2020 döneminde pandemi nedeniyle kapatılarak faaliyetine ara verildiği, sonuç olarak davalı şirketin dava konusu olan avansı öncelikle ödeme yükümlülüğünün bulunduğu, fakat tasfiye mal varlığı ile avans ödemesinin mümkün olmadığına…”dair rapor tanzim edilmiş olduğu anlaşılmaktadır.
Tüm dosya kapsamına göre, davacılar tarafından takibe konulan borcun mahkeme ilamına dayalı olduğu, davalı şirketin dava konusu olan avansı öncelikle ödeme yükümlülüğünün bulunduğu ve henüz şirketin tasfiye halinde olduğu anlaşılmakla, davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davacının davasının kabulü ile; davalı tarafından … 19. İcra Müdürlüğünün … takip sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin takip talebindeki şartlarla devamına, icra iflas kanının 67/2 maddesi uyarınca davalı hakkında hükmedilen alacak bedeli olan 4.997,55-TL’nin %20 olmak üzere 999,51-TL icra inkar tazminatının hükmedilmesine bunun davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 341,38-TL harçtan peşin alınan 60,45 TL harcın mahsubu ile bakiye 280,93-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınıp hazineye gelir kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereği takdir ve tayin olunan 4.080,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan 60,45-TL ilk harç, (posta/tebligat/bilirkişi) 914,80-TL olmak üzere toplam 975,25-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama masraflarının davalı üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair; davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde YARGITAY yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.24/03/2021

Katip …
E-İmza

Hakim …
E-İmza