Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/43 E. 2019/818 K. 26.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/43 Esas
KARAR NO : 2019/818

DAVA VE BİRLEŞEN DAVA : Tasfiye Memurunun Görevinden İstifasının Tespiti – Tescili
DAVA TARİHİ : 30/01/2019
BİRLEŞEN DAVA TARİHİ : 14/05/2019
KARAR TARİHİ : 26/09/2019
Mahkememizde açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava ve birleşen dava dilekçesinde özetle; İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün…sicil sırasında kayıtlı Tasfiye Halinde…A.Ş. ünvanlı şrketin 06/02/2012 tarihinde tasfiyeye girdiğini ve tasfiye kararının 10/02/2012 tarihinde tescil edildiğini, müvekkili …’nun ise anılan şirketin 06/01/2012 tarihli olağan genel kurul toplantısında tasfiye memuru olarak seçildiğini, müvekkilinin Bakırköy … Noterliği’nin 04/04/2018 tarihli ve … yevmiye numaralı istifanamesi ile görevden istifa ettiğini, söz konusu istifanamenin şirketin fiilen mevcut olmaması ve şirket adresinin olmaması nedeni ile tebliğ edilemediğini, bu sebeple istifanın tescilinin yapılamadığını belirterek müvekkilinin Tasfiye Halinde… Sistemleri İnş. San. Ve Tic. A.Ş.’den istifasının tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin tüm işlemleri Ticaret Sicil Yönetmeliği m. 34 ve TTK m. 32 kapsamında gerçekleştirdiğini, mahkeme kararı olmaksızın tasfiye memuru ya da kayyım atanmasına karar veremeyeceğini, müvekkilinin davanın açılmasına sebebiyet vermediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Tasfiye Halinde … A.Ş.’nin Ticaret Sicil’de kayıtlı adresine usulünce tebligat yapılmış olup, davaya karşı beyanda bulunmamıştır.
Dava, tasfiye memurunun görevden istifa ettiğinin tespiti ve ticaret sicil kaydına tescili talebine ilişkindir.
Mahkememizce davalı Tasfiye Halinde… A.Ş.’nin ticaret sicil kayıtları getirtilip incelenmiş olup, tüm dosya kapsamından; davalı Tasfiye Halinde …A.Ş’nin İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün …sicil numarasında kayıtlı olduğu, 06/01/2012 tarihinde tasfiyesine ve tasfiye memuru olarak …’nun atanmasına karar verildiği ve 06/02/2012 tarihinde tescil edildiği, tasfiye memuru … tarafından “muhatap” Tasfiye Halinde … A.Ş’ye keşide edilen Bakırköy… Noterliği’nce düzenlenen 04/04/2018 tarih… yevmiye numaralı “istifaname” ile tasfiye memurluğu görevinden istifa ettiği, anılan istifanamenin muhatabın adresinin kapalı olması nedeni ile tebliğ edilemediği, tasfiye memuru …’nun söz konusu görevinden istifa ettiği hususunun tescili talebi ile İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne başvurduğu, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün 22/01/2019 tarih.. .sayılı yazısı ile söz konusu istifanamenin şirkete ulaşmaması halinde müdürlükçe tescil işlemi yapılamayacağının, bu görevden istifasına ilişkni şirket tarafından alınacak kararın tescil ve ilan edilmesi ya da bu hususlara ilişkin kesinleşme şerhine havi mahkeme karar aslının ya da onaylı sureti ile müracaat edilmesi gerektiğinin ihtar edildiği, bu durumda davacının iş bu davayı açmakta hukuki yararının olduğu anlaşılmıştır. Tasfiye memurluğu görevini sona erdiren sebeplerden biri tasfiye memurunun istifası yani görevden çekilmesidir. Görevden çekilme hakkı bireysel haktır. Tek taraflı bozucu yenilik doğuran hak niteliğinde olan istifa veya görevden çekilme iç ilişkide bu yöndeki beyanın şirkete ulaşması ile hukuki sonuç doğurur. Dış ilişkide ise görünüşe güven ilkesi uyarınca iyi niyetli 3. Kişiler bakımından etkili olabilmesi için ticaret siciline tescil ve ilan edilmesi gerekir (TTK md. 37). Somut olayda davacının yukarıda belirtildiği üzere 04/03/2018 tarihinde tasfiye memurluğu görevinden istifa ettiği anlaşılmakla davacının tespit talebi kabul edilerek 04/03/2018 tarihinde istifa ettiğinin tespitine karar verilmiş olup, davacının mahkememizce verilen iş bu tespit hükmü ile birlikte TTK 33 maddesinde yer alan prosedüre göre ticaret sicil müdürlüğünden tescil talebinde bulunması gerektiğinden tescil kararı verilmeyerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerektiği kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM / Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl ve birleşen dava yönünden talebin kısmen kabulü ile; davacı …’nun davalı Tasfiye Halinde …A.Ş.’nin tasfiye memurluğu görevinden 04/03/2018 tarihinde İSTİFA ETTİĞİNİN TESPİTİNE, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Asıl ve birleşen davada harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davanın niteliği gereği asıl ve birleşen davada davalıların yasal hasım olması nedeni ile davacı tarafça yapılan yargılama giderinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına ve davacı vekili lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Asıl ve birleşen davada davalı tarafça yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Asıl ve birleşen davada davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair; davacı-birleşen davanın davacısı vekilinin yüzüne karşı davalı-birleşen davanın davalısının yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.
26/09/2019

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza