Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/361 E. 2021/708 K. 18.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/361 Esas
KARAR NO : 2021/708

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 29/09/2011
KARAR TARİHİ : 18/11/2021

Mahkememizde açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı taraf vekili dava dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; müvekkillerinin … Müdürlüğü ile 14.09.2010 tarihinde drenaj işi ile ilgili 903.958TL’lik sözleşme imzaladıklarını, sözleşme gereğince 19.09.2010 tarihinde işe başlanması gerekirken çalışma alanında bulunan engeller nedeniyle işe yaklaşık 45 gün sonra başlanabildiğini, müvekkillerinin 25.11.2010 ve 17.12.2010 tarihlerinde işverene verdikleri dilekçede çalışmalara 2011 Ağustos ayında başlanmasının talep edildiğini, 01.06.2011 tarihinde işverenin müvekkillerine tebliğ ettiği yazıda işin süresi içinde tamamlanmadığını, yapılan imalatların projeye uygun olmadığını belirttiği ve işin 10 gün içinde tamamlanmasını ihtar ederek aksi durumda kesin teminatın gelir kaydedilerek sözleşmenin feshedileceğini belirttiğini, akabinde 05.09.2011 tarihinde sözleşmenin feshedilerek kesin teminatın gelir kaydedildiğini durumun yazı ile müvekkillerine bildirildiğini belirterek, sözleşmenin feshedilmesi nedeniyle müvekkillerinin zarara uğradıklarını, 54.200TL lik kesin teminatlarının gelir kaydedildiğini, yapmış oldukları yaklaşık 340.000TLTik imalat bedellerinin ödenmediğini, açıklanan nedenlerle 400.000 TL olan alacaklarının dava tarihinden itibaren ticari faiziyle davalı idareden alınarak müvekkillerine ödenmesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı taraf vekili ıslah dilekçesinde özetle; müvekkillerinin yaptıkları imalatların bedelinin 472,781,00-₺ olarak tespit edildiğini, davalı tarafından müvekkillerine iade olunmayan 54.200,00-₺’lik kesin teminatta ilave edildiğinde toplam alacak miktarının 526.981,00-₺ olduğunu, davayı bu miktar üzerinden ıslah ettiklerini belirtmiş olup, ıslah edilen miktar yönünden harcın ikmal edildiği anlaşılmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; davacılarla sözleşme imzalandığını, işe başlandığını, işin süresinin sözleşmeninin 9.3 maddesinde iş yeri tesliminden itibaren 60 gün olarak tespit edildiğini, hangi şartlarda işin süresinin uzatılabileceği ise sözleşmenin 18.1.1 de mücbir sebepler olarak sayıldığını, ancak davacıların daha işe başlar başlamaz türlü bahaneler üretmeye başladıklarını, davalının ileri sürülen engellere cevap verdiğini ve bir an önce işe başlanılması gerektiğini davacıya bildirdiklerini, davacının işi projeyi uygun olmayan şekilde gelişi güzel yaptığının ortaya çıktığını, davacıya eksikliklerin 10 gün içinde giderilmesi aksi taktirde 4735 sayılı Kamu İhaleleri Sözleşmeleri kanununun 2/a maddesi ve Yapım işleri Genel Şartnamesinin 47/2 maddesinde belirtilen “Ayrıca protesto çekmeye gerek kalmaksızın kesin teminat ve varsa ek kesin süre teminatlar gelir kaydedilir ve sözleşme feshedilerek hesabı genel hükümlere göre tasfiye edilir” hükmünün uygulanacağının bildirildiği, sözleşmenin feshinin dava dilekçesinde belirtilen hususlar ile ilgili olarak yapılmadığını, davacıların teminatının mevzuat ve sözleşme gereğince haklı olarak gelir kaydedildiğini,haksız açılan davanın esastan reddine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkindir.
Mahkememizce, taraflarca dosyaya delil olarak sunulan sözleşme, işe başlama-iş yeri teslim tutanakları, …Müdürlüğü 1. Bölge Müdürlüğü’nün dava ile ilgili yazıları vs. tüm deliller incelenmiş, mahallinde 13/10/2014 tarihinde bilirkişiler marifeti ile keşif yapılmış olup, yapılan yargılama sonucunda mahkememizin 2014/315-2015/733 E.K. sayılı 02/12/2015 tarihli kararı ile “…1-Asıl ve Islahla Açılan davanın kabulüne, Toplam 526.981,00 TL den 400.000,00 TL nin dava tarihi olan 29/09/2011 tarihinden, -126,981,00 TL nin ise ıslah tarihi olan 05/02/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara ödenmesine…” karar verilmiş olup, iş bu karar davalı tarafça temyiz edilmiştir. Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 2016/5156-2018/590 E.K. sayılı 15.02.2018 tarihli ilamı ile “…1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Taraflar arasında 14.09.2010 tarihinde “Ömerli Yeşilbayır İstasyonları arasında km: 47+757-49+078 arasında bulunan Yeşilbayır tünel portalında drenaj yapıları yaptırılması” işine ilişkin sözleşme imzalanmıştır. Davacılar yüklenici, davalı iş sahibidir. Davada sözleşmenin davalı iş sahibinin 05.09.2011 tarihli yazısıyla işin süresinde yapılmaması nedeniyle haksız ve hukuka aykırı olarak feshedildiği ileri sürülerek ödenmeyen imalât bedeli ile haksız olarak gelir kaydedilen kesin teminat mektubu bedelinin tahsiline karar verilmesi istenmiştir. Mahkemece hükme esas alınan 30.10.2014 tarihli ek bilirkişi raporunda davacının fesih tarihine kadar yaptığı imalât bedeli 472.781,00 TL olarak belirlenmiştir. Yüklenici tarafından yapılan imalât miktarına ilişkin olarak bilirkişilerce düzenlenen tablo incelendiğinde, 15.001/2B poz numaralı “Makine ile her derinlikte yumuşak ve sert toprağın kazılması”imalâtının 13.229 m3 ve 12960 ton olduğu görülmektedir. Bu durumda davacı yüklenicilerin 15.001/2B poz numaralı “makine ile her derinlikte yumuşak ve sert toprağın kazılması” imalâtında 13.229-6180=7049 m3, “kazı nakli” işinde ise 26.458-12.960=13.498 ton sözleşme dışı ilave iş yaptığı anlaşılmaktadır. Sözleşmenin 8.2 maddesinde Yapım İşleri Genel Şartnamesi sözleşme ekleri arasında sayılmıştır. Sözleşmenin eki olan Yapım İşleri Genel Şartnamesi dava tarihinde yürürlükte bulunan 1086 sayılı HUMK’nın 287 ve yargılama aşamasında yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK’nın 193. maddesi gereğince delil sözleşmesi niteliğinde olup mahkemeler ve Yargıtayca görevleri görevi kendiliğinden gözönünde tutulur. Şartnamenin 22. ve sözleşmenin 28. maddesinde ilave işlerin bedelinin hesaplanma yöntemi gösterilmiştir. Anılan şartnamenin sözleşme kapsamında yaptırılabilecek ilave işler, iş eksilişi ve tasfiyesi başlıklı 22. maddesinde, sözleşme konusu iş ile ilgili yaptırılacak ilave iş ve iş artışının olması halinde ve (a) ve (b) bentlerindeki koşulların varlığı halinde götürü bedelli işlerde iş bedelinin %10, birim fiyatlı sözleşmelerde %20’sine kadar fazlasının süre hariç sözleşme hükümlerine göre aynı yükleniciye yaptırılabileceği belirtildikten sonra, aynı şartnamenin 23. maddesinde idarenin gerekli görerek yapılmasını istediği ve sözleşme kapsamında olmayan yeni iş kalemlerinin ve sözleşme kapsamında yaptırılacak ilave iş bedellerinin fiyatlarının ne şekilde tesbit edileceği ve ödeneceği hükmü getirilmiş ve sırasıyla gösterilmiştir. Sözleşme dışı iş bulunması ve bu işlerin sözleşme eki Yapım İşleri Genel Şartnamesi’nın 21. maddesi kapsamında kalması halinde %20 fazla imalâtın (iş birim fiyatlı olduğundan) sözleşme fiyatlarıyla, %20’yi aşan imalâtın sözleşme ve dava tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 410 ve devamı (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 526) maddelerinde düzenlenen vekâletsiz iş görme hükümleri gereğince iş sahibi yararına olması koşuluyla yapıldığı yıl mahalli piyasa rayiçleriyle bedellerinin hesaplanıp yükleniciye ödenmesi gerekmektedir. Bu durumda somut olayda 15.001/2B poz numaralı “makine ile her derinlikte yumuşak ve sert toprağın kazılması”ile … poz numaralı “kazı nakli” ile ilgili imalât bedellerinin sözleşme eki uygulama projesinde gösterilen miktar ve %20 fazlasının sözleşme fiyatlarıyla, artan kısımlarının mahalli piyasa rayiçleriyle hesaplanması için bilirkişi kurulundan ek rapor alınarak ve yine kesin teminatın iadesi ile ilgili sözleşmenin 10.4 maddesindeki koşulların gerçekleşip gerçekleşmediği araştırılarak sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. Kararın belirtilen nedenlerle bozulması uygun görülmüştür. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA…” karar verilmiştir. Mahkememizce usul ve yasaya uygun görülen bozma ilamına uyulmuştur. Yukarıda yazılı bozma ilamına göre somut olayda yargılamanın bu aşamasında uyuşmazlığın çözümü için tespiti gereken 1. husus 15.001/2B poz numaralı “makine ile her derinlikte yumuşak ve sert toprağın kazılması” ile … poz numaralı “kazı nakli” ile ilgili imalât bedellerinin sözleşme eki uygulama projesinde gösterilen miktar ve %20 fazlasının sözleşme fiyatlarıyla, artan kısımlarının mahalli piyasa rayiçleriyle hesaplanmasına, 2. Husus ise kesin teminatın iadesi ile ilgili sözleşmenin 10.4 maddesindeki koşulların gerçekleşip gerçekleşmediğine ilişkin olup, davalının bu 2 hususun dışında kalan sair itirazları ise yukarıda yazılı bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiştir. Bozma ilamı doğrultusunda bilirkişi heyetinden ek rapor alınmasına karar verilmiştir. 15/06/2020 tarihli bilirkişi heyeti ek raporunun sonuç kısmında “…Yüklenici Firma tarafından yürütülen, “Ömerli-Yeşilbayır istasyonları arası Km:… arasında bulunan … tünel portalında drenaj yapıları yaptırılması işi” 4734 Sayılı Kamu İhale Kanununun 21/b maddesine göre ihale edilmiş olup 14.09.2010 tarihinde 903.958,00 TL üzerinden sözleşme imzalanmıştır. Davalı idare yüklenici tarafından yapımına başlanan ancak tünel girişinde Davalı idareye ait fiberoptik haberleşme kabloları ve YEK kablolarının deplase edilmesi uzun zaman almış ve daha sonra bölgede ki mevsim yağışları nedeniyle araziye girilememiş ve Davacı yüklenici 2010 yılında kısmi imalat yapamamıştır. 2011 yılında çalışmaya başlayan yüklenicinin işi, ödeneği davalı idarece 2011 yılı mali bütçesine aktarılmıştır. … işinin yapımındaki zorluklar ve yer altı su seviyesinin yüksek oluşu nedeniyle işin devamını zor şartlar altında yürütürken Davalı idare anılan işi 2011 yılı yatırımlarından…Km:27-74 arası altyapı iyileştirilmesi işi” proğramına dahil ederek, Yeni ihalesini başka bir firmaya yapacağı anlaşılmıştır. Bu nedenle kapsamlı bir çalışma yapılacağı gerekçe gösterilerek, Yüklenici ile yapılan Sözleşmenin 28. Maddesine göre, Davalı idarece davacı yükleniciye ihale edilen iş durdurularak tasfiyesi Yapılmıştır. Özetle sözleşme İdarenin tek taraflı kararı ile sonlandırılmış işe ait teminat haksız olarak irat kaydedilmiştir. Dava konusu işin dava kapsamında Yüklenici tarafından yapılan kısımlarının tespiti için keşif yapılmış ve Davacı yüklenicinin yaptığı iş karşılığı alacağı hesap edilmiştir. Ayrıca haksız olarak Davalı idarece irat kaydedilen teminatın iadesine de karar verilmiştir. Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin bozma ilamı da göz önüne alınarak davacı yüklenici alacağının; Yapım yılı itibariyle Piyasa fiyatları ile yapılan hesaplama sonrasında davacı yüklenici alacağının: 472.781,00 TL 4 13.811,00 TL – 486.592,00 TL, olacağı, Davacı yüklenicinin, Davalı idarece Haksız olarak irat kaydedilen 54.200,00-TL min, Davacı Yükleniciye iade edilmesi gerekeceği…” yönünde görüş bildirilmiştir. Davalı tarafın anılan rapora ilişkin itirazlarının değerlendirilmesi için bilirkişi heyetinden yeniden ek rapor alınmıştır. 13/04/2021 tarihli bilirkişi heyeti ek raporunda özetle “…Davalı idare yüklenici tarafından yapımına başlanan ancak tünel girişinde Davalı idareye ait fiberoptik haberleşme kabloları ve … kablolarının deplase edilmesi uzun zaman almış ve daha sorma bölgede ki mevsim yağışları nedeniyle araziye girilememiş ve Davacı yüklenici 2010 yılında kısmi imalat yapamamuştar. 2011 yılda çalışmaya başlayan yüklenicinin işi, ödeneği davalı klarece 2011 yık mali bütçesine aktarılmıştır. renaj işinin yapımındaki zorluklar ve yer at su seviyesinin yüksek oluşu nedeniyle işin devamı zor şartlar altında yürütürken Davak idare amdan işi 2011 yalı yatırımlarından … Km:27-74 arası altyapı iyileştirilmesi işi’ programına dahil ederek, Yeni ihalesini başka bir firmaya yapacağı anlaşılmıştır. Bu nedenle kapsamlı bir çalışma yapılacağı gerekçe gösterilerek, Yüklenici Ile yapılan Sözleşmenin 26. Maddesine göre, Davalı idarece davacı yükleniciye ihale edilen iş durdurularak tasfiyesi Yapılmıştır. Özetle sözleşme İdarenin tek taraflı kararı ile sonlandırılmış İşe ait teminat haksız olarak irat kaydedilmiştir. Dava konusu işin dava kapsamında Yüklenici tarafından yapılan kısımlarının tespiti için keşif yapılmış ve Davacı yüklenicinin yaptığı iş kargılığı alacağı hesap edilmiştir. Ayrıca haksız alarak Davalı idarece irat kaydedilen teminatın iadesine de karar verilmiştir. Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin bozma ilamı da göz önüne alınarak davacı yüklenici alacağının; Yapım yılı itibariyle Piyasa fiyatları ile yapılar hesaplama sonrasında davacı yüklenici alacağının: 472.781,00 TL « 13.611,00 TL – 486.592,00 TL, olacağı, Davacı yüklenicinin, Davalı idarece Haksız olarak irat kaydedilen 54.200,00 TL nin, Davacı Yükleniciye iade edilmesi gerekeceği, (Teminatın davacı yüklenici ye iadesi, Yargrtay 15 Hukuk dairesi ilamında karar altına alırınıştır. Çünkü Bozma ilamı sadece imalat artışı olan iki kalem işe matuftur.) Ek raporumuz tekrar gözden geçirilmiş olup, Yargıtay bozma ilamına harfiyen uyularak hesaplama yaptığımız ortadadır. Davalı vekilinin haksız ve yersiz olarak raporumuza karşı beyanları kabul edilebilir nitelikte görülmemiştir…” şeklinde görüş bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamından; taraflar arasında 14/09/2010 tarihinde yapım işlerine ait tip sözleşme akdedildiği, anılan sözleşmenin konusunu “…İstasyonları arası km: 47+757-49+078 arasında bulunan Yeşilbayır Tünel portalında drenaj yapıları yaptırılması işi” olduğu, davacı tarafın yüklenici, davalının iş sahibi olduğu sabittir. Taraflar arasında akdedilen sözleşme 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470 maddesinde tanımlanan eser sözleşmesi niteliğindedir. Eser sözleşmesinde kural olarak yüklenici, yükümlendiği imâlatı fen ve sanat kurallarına, sözleşmeye ve iş sahibinin amacına uygun tamamlayarak teslim etmek zorundadır. İmâlatın ayıplı olması halinde iş sahibinin hakları TBK’nun 475 maddesinde sayılmıştır. Buna göre eserin iş sahibinin kullanamayacağı derecede ayıplı olması veya hakkaniyet kaideleri gereği eseri kabul etmesinin iş sahibinden beklenememesi veya eserin sözleşmede açıkça kararlaştırılan nitelikleri taşımaması halinde iş sahibi eseri kabulden kaçınarak sözleşmeden dönebilir, eseri alıkoyup ayıp oranında bedelden indirim isteyebilir. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde bütün masrafları yükleniciye ait olmak üzere eserin ücretsiz onarılmasını isteyebilir. Ayrıca iş sahibinin genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır. Eser sözleşmelerinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda işin yapılıp teslim edildiğini yüklenici, iş bedelinin ödendiği ve varsa ayıplı imâlat yapıldığı savunmasını iş sahibi ispatlamak zorundadır. Bu genel açıklamalardan sonra somut olaya dönüldüğünde; davacı taraf, davalı tarafın 05/09/2011 tarihli yazısı ile işin süresinde yapılmaması nedeni ile haksız ve hukuka aykırı olarak sözleşmenin feshedildiğini öne sürerek ödenmeyen imalat bedeli ile haksız olarak gelir kaydedilen kesin teminat mektubu bedelinin tahsilini talep etmiştir. Mahkememizce benimsenen yukarıda yazılı 13/04/2021 tarihli bilirkişi heyeti ek raporunda yer alan tespitlerden; davacı yüklenicinin sözleşme konusu işin yapımına 2010 yılında başladığı ancak tünel girişinde davalı idareye ait fiberoptik haberleşme kabloları ve … kablolarının deplase edilmesinin uzun zaman aldığı ve daha sonra mevsim yağışları nedeniyle araziye girilemediği, davacı yüklenicinin 2011 yılında çalışmaya yeniden başladığı ancak sözleşme konusu işin ödeneğinin davalı idare tarafından 2011 yılı mali bütçesine aktarıldığı ve davalı idarenin işi 2011 yılı yatırımlarından Sirkeci-Çerkezköy Km:27-74 arası altyapı iyileştirilmesi işi programına dahil ettiği ve davacı yükleniciye yapmış olduğu imalatlar nedeni ile alacaklarına mahsuben ödeme yapmadan tek taraflı olarak sözleşmeyi feshettiği, davacı tarafın yapım yılı itibari ile piyasa fiyatları ile yapılan hesaplama uyarınca alacağının 486.592,00-₺ olduğu, diğer yandan taraflar arasındaki uyuşmazlığın temelini ve muhtevasını teşkil eden sözleşmenin 10.1.1 “Kesin Teminat” başlıklı bölümünde yer alan düzenleme gereği davacı yüklenici tarafından davalıya verilmiş olan … Bankası … Şubesi 54.240,00-₺ tutarlı teminat mektubunun 22/12/2012 tarihinde nakte çevrilerek davalı idarenin gelirlerine alındığı, anılan sözleşmenin 10.4 “Kesin Teminatın ve Ek Kesin Teminatın Geri Verilmesi” başlıklı bölümünde yer alan düzenleme gereği somut olayda kesin teminatın iadesi koşullarının gerçekleştiği, bu durumda davacı tarafın davalı taraftan 486.592,00+52.240,00=540.832,00-₺ alacak talep edebileceği ancak davacı tarafın iş bu davada dava ve ıslah dilekçesi ile toplam 526.981,00-₺ alacak talebinde bulunduğu anlaşılmakla tüm bu sebeplerden dolayı davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerektiği kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM / Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulüne,
Toplam 526.981,00-₺’den 400.000,00-₺’sinin dava tarihi olan 29/09/2011 tarihinden, 126,981,00-₺’sinin ise ıslah tarihi olan 05/02/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılara ödenmesine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen dava değeri üzerinden alınması gereken 35.998,07-₺ nispi harçtan peşin alınan 8.109,00-₺ harcın mahsubu ile bakiye 27.889,07-₺ karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 3.290,80-₺ bozmadan önceki masraf, 150,00-₺ tebligat posta gideri ile 1.800,00-₺ bilirkişi ücreti ile 8.130,30-₺ harç gideri olmak üzere toplam 13.371,10-₺ yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca kabul edilen dava değeri üzerinden davacı taraf vekili lehine hesaplanan 43.399,05-₺ nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333 maddesi uyarınca davacı tarafa iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın taraflara tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde Yargıtay yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/11/2021

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza