Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/338 E. 2020/593 K. 11.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/307 Esas
KARAR NO : 2020/555

DAVA : Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/09/2014
KARAR TARİHİ : 04/11/2020

Mahkememizden verilen 31/10/2017 tarih ve 2014/348 Esas 2017/929 sayılı kararın; İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinin 12. Hukuk Dairesi’nin 18/04/2019 tarih ve 2018/350 Esas ve 2019/577 Karar sayılı ilamıyla kaldırılmasına karar verilmiş olup, mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin, dava dışı …Ltd.Şti.’nin … Bankası … Şubesi’nden kullanmış olduğu kredi nedeniyle düzenlenen umumi kredi sözleşmesini hazurun olarak boş şekilde imzaladığını, … Bankasının daha sonra … ile birleştiğini, … da … ye devredildiğini, bu sözleşme dayanak yapılmak suretiyle … tarafından … 2.İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi yapıldığını, borca yapılan itiraz ile takibin durdurulduğunu, davalının ise icra müdürlüğü dosyası belirtilmek suretiyle söz konusu alacağı … den temlik aldığını, davalının temlik aldığı dosyayı takip etmediğini, bu defa mükerrer olarak aynı sözleşmeyi dayanak yapmak suretiyle … 9.İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile 16.05.2013 tarihinde müvekkili ve diğer borçlular hakkında 6.749.-TL. Asıl alacak, 75.533,82.-TL. işlemiş faiz ve 800.-TL. masraf olmak üzere toplam 83.082,82.-TL. üzerinden mükerrer şekilde ilamsız icra takibi başlatıldığını, müvekkili, hakkındaki icra takibine yönelik olarak yasal süresi içerisinde, icra müdürlüğünün yetkisine, mükerrerliğine ve takip konusu borcun tamamına tüm ferileri ile birlikte itiraz edilmiş olmasına rağmen, bu itirazı 5811 sayılı Bankalar Kanununun 138. maddesi gerekçe gösterilerek reddedildiğini, itirazının reddedilmesi üzerine, borçlu olmadığı icra dosyası sebebiyle müvekkilinin araçlarına, taşınmazlarına ve bankalarda bulunan hesaplarına haciz konulduğunu, bu haksız durumun ortadan kaldırılmasının sağlanması için işbu davayı açtıklarını, takip konusu alacağın zamanaşımına uğradığını, borca itiraz dilekçelerinde zamanaşımı itirazında bulunduklarını, müvekkilinin, takip konusu kredi sözleşmesini hazirun olarak boş şekilde imzaladığını, ilgili sözleşmeye göre daha sonra kullandırılan kredinin, asıl borçlu tarafından ödenerek kapatıldığını, yapılan ödeme kayıtları …’ın … ye devredilmesi sebebiyle … nezdinde ve asıl borçlu … Ltd. Şti’nin kayıtlarında mevcut olduğunu, davalı şirketin, karşılığı ödenmiş krediyi temlik aldığını, olmayan bir alacağın temlikinin de hukuken mümkün olamayacağını, davalının alacaklı sıfatının da olmadığını, boş olarak imzalanan sözleşmeye daha sonradan 5.000.000.000.-TL. (Bugün itibariyle 5.000.-TL.) limit eklendiğini, müvekkilinden talep edilen miktarın ise bu limitin çok üzerinde bir miktar olduğunu, kefalet limitinin üzerindeki meblağ için sorumluluğun ancak temerrüt ihtarının usulüne uygun şekilde yapılmış olması halinde mümkün olduğunu, somut olayda müvekkilinin usulüne uygun şekilde temerrüde düşürülmediğini, ihtarname varsa da usulüne uygun şekilde tebliğ edilmediğini, bankaca gönderilen ödeme ihtarının tebliğ edilmemiş olması nedeniyle müvekkilinin takipten önceki dönem için temerrüt faiziyle sorumlu tutulmasının doğru olmadığını, asıl borçlu hakkında takibat icrası imkânsız hale gelmedikçe müvekkili hakkında takip yapılamayacağını, süresinde verilen borca itiraz dilekçesinde ileri sürülmüş olmasına rağmen sırf Bankalar Kanununun 138. maddesi gerekçe gösterilerek takibin durdurulmadığını, borçlu olmadığı takipten dolayı müvekkilinin bütün mallarına ve banka mevduatlarına haciz konulduğunu, bu durumun müvekkilinin telafisi imkânsız zararlara soktuğunu, belirtilen hukuka aykırılık sebepleri dikkate alınarak, müvekkili hakkındaki takibin durdurulmasına, mümkün olmaz ise icra dosyasına yatacak paraların alacaklısına ödenmemesi konusunda İİK. nun 72/3. maddesine göre ihtiyati tedbir kararı verilmesine, davalı tarafından müvekkil hakkında başlatılan … 9. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından dolayı müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine ve icra takibinin iptaline, müvekkilinin borçlu olmadığını bile bile kötüniyetli olarak icra takibinde bulunan davalı hakkında alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalıdan alınmasına karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
CEVAP;
Davalı vekilinin cevap dilekçesinden özetle ;Davacının … 9. İcra müdürlüğünün … E sayılı dosyasından dolayı müvekkili şirkete borçlu olmadığının tispiti ve icra takibinin iptali talepli dava dilekçesinin taraflarına tebliği edildiğini, açılan davanın kabul etmeminin mümkün olmadığını, müvekkilinin alacak temlik sözleşmelerine dayanan alacakları için davacı şirket aleyhine … 9. İcra müdürlüğünün … E sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi baştıldığını, söz konusu alcakların alacak temliki sözleşmesi ile … AŞ den tasarruf mevduatı sigorta fonuna 24/02/2006 tarihinde kredi alacağı temlik sözleşmesi ile müvekkiline temlik edildiğini, igili icra takibinin dava dışı … Ltd. Şti. … ile … bankası ile arasında imzalanan umumi kredi taahhütnamesine dayanılarak başlatılan takip olduğunu, iş bu davada takip konusu alacağın zamanaşımına uğradığını, davacının ödeme iddiasının belgelendirilmediğini, temerrüde düşürülmediğini, davacının sözleşmeden müşterek borçlu müteselsil kefil olduğundan bahisle, haksız ve dayanaksız davanın reddine . Haksız ve kötüniyetli davacı aleyhine alacağın %20 sinden aşağı olmakak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa bırakılmasına karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
DELİLLER :
1-… 9. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası,
2-… 2.İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası,
3-Takip konusu kredi sözleşmesi ile ilgili banka ve asıl borçlu ….Ltd.Şti.nezninde bulunan tüm bilgi, belge ve ödeme kayıtları, Banka ve asıl borçlu şirkete ait ticari defter ve kayıtlar,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, ticarî banka kredi sözleşmesinde kefil olduğu iddia edilen davacıya karşı davalı tarafından … 9. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyası ile başlatılan ilamsız icra takibi nedeniyle İİK 72. maddesine göre açılmış menfi tespit davasıdır.
Mahkememizce verilen 2014/348 esas ve 2017/929 karar sayılı karar istinaf edilmekle, İstanbul 12.Hukuk Dairesinin 20187350 E. 2019/577 K. sayılı kararı ile “……taraflar arasındaki dava, aynı alacağa yönelik mükerrer ilamsız icra takibi nedeniyle, İcra İflas Kanunu’nun 72 maddesi kapsamında menfi tespit talebine ilişkindir.Davalı- alacaklı tarafından aynı kredi sözleşmesine dayalı alacak için … 2.İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası ile başlatılan ve borçluların itirazına uğrayan icra takibine yönelik olarak ,alacaklı tarafından İİK 68. maddesi gereğince 6 ay içinde itirazın kaldırılması davası açılmamıştır. Dairemizce yazılan yazıya … 2.Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 15.04.2019 tarihli cevabi yazıdan anlaşıldığına göre; …’den alacağı temlik alan davacı – alacaklı … AŞ. Tarafından, davalı borçlular … AŞ ve … aleyhine, … 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasıyla, İİK nun 67. maddesi gereğince bir sene içerisinde itirazın iptali davası açıldığı, davanın takip edilmemesi nedeniyle, … 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 07.02.2008 tarih, … esas ,… karar sayılı kararıyla davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği ve talep olmadığından bu kararın tebliğe çıkarılarak kesinleştirilmediği anlaşılmaktadır. İtiraz üzerine duran ilamsız icra takibinin sürdürebilmesi için ya, İİK.nun 68 maddesi gereği itirazın tebliği tarihinden itibaren 6 aylık hak düşürücü sürede İcra Mahkemesinde itirazın kaldırılması davası açılmalı yada İİK.nun 67 maddesi gereği genel hükümlere göre yasal 1 yıllık hak düşürücü sürede itirazın iptali davası açılmalıdır. Somut olayda, takibin devamı için, davacı -alacaklı tarafından itirazın kaldırılması davası açılmamış, açılan itirazın iptali davası da takipsiz bırakıldığından davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, … 2.İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası da 11.12.2006 tarihinde işlemden kaldırılmıştır. Bu durumda, yasal 6 aylık ve 1 yıllık süreler geçmiş olup ilk başlatılan icra takibi de düşmüştür. Bu nedenle mevcut alacak için yeni bir takip yapılabilir. İşlemden kaldırılan takip dosyasıyla derdestlik söz konusu olmadığı gibi yapılan yeni icra takibi de mükerrer takip değildir. (Yargıtay 12. HDnin 23.05.2016 tarih 2016/9892 esas, 2016/ 14426 karar sayılı ilamı) Bu durumda, menfi tespit davasına konu … 9.İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasında, davalı-alacaklı tarafından ilamsız icra takibi yapılmasında hukuki yarar bulunduğu…”belirtilerek mahkememiz kararı kaldırılmıştır.
Dosya yukarıdaki esasa kaydedilmekle, incelendiğinde, Davalı- alacaklı tarafından aynı kredi sözleşmesine dayalı alacak için … 2.İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası ile başlatılan ve borçluların itirazına uğrayan icra takibine yönelik olarak, … 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasıyla, İİK nun 67. maddesi gereğince bir sene içerisinde itirazın iptali davası açıldığı, davanın takip edilmemesi nedeniyle, … 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 07.02.2008 tarih, … esas ,… karar sayılı kararıyla davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği ancak kararın kesinleşmediği anlaşılmaktadır. O halde, aynı dava konusunun ikinci kez mahkeme önüne getirilmesi halinde derdestlikten (HMK’nun m.114/ı) bahsedildiği gibi aynı alacağın aynı şekilde takip konusu edilmesi halinde de derdestlikten ya da takibin mükerrerliğinden söz edilir.
İtirazın iptali davası icra takibiyle sıkı sıkıya bağlıdır. İtirazın iptali davasının dava şartlarından birisi geçerli bir icra takibinin mevcut olmasıdır. Diğer yandan İİK’nun 68/1 maddesi” alacaklı itirazın kendisine tebliğ tarihinden itibaren 6 ay içinde itirazın kaldırılmasını isteyebilir. Bu süre içinde itirazın kaldırılması istenilmediği takdirde yeniden ilamsız takip yapılamaz.” hükmünü içermektedir.
İtirazın hükümden düşürülmemesi halinde ikinci kez ilamsız takip yapılamayacağı açıkça belirtilmiştir. Yargıtay 23.H.D 2017/766 Esas, 2018/105 Karar sayılı kararında da belirtildiği gibi bu hüküm kıyas yolu ile İİK67.maddesine de uygulanmaktadır. Bu nedenle aynı alacakla ilgili takip yapıldığı takdirde bu takip itiraza uğramış ve itirazın kaldırılması veya iptaline ilişkin bir talepte bulunulmadığı takdirde bu madde hükmüne istinaden yeni bir takip yapılamaz.
Somut olayda, davalı-alacaklı tarafından aynı kredi sözleşmesine dayalı alacak için … 2.İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası ile başlatılan ve borçluların itirazına uğrayan icra takibine yönelik olarak, … 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasıyla, İİK nun 67. maddesi gereğince bir sene içerisinde itirazın iptali davası açıldığı, davanın takip edilmemesi nedeniyle, … 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 07.02.2008 tarih, … esas ,… karar sayılı kararıyla davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği ve bu kararın kesinleşmediği anlaşılmaktadır o halde konu ile ilgili halen derdest bir dava bulunmakta olup, ikinci kez yapılan takip mükerrerdir. Bunun haricinde de ilk takibe yapılan itiraz hükümden düşürülmeden ikinci takip yapılamayacağına göre takip yine mükerrerdir.
Davacı alacaklı itiraz üzerine duran takibe karşı herhangi bir girişimde bulunmadan bu kez … 9.İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasında ilamsız icra takibini başlatmıştır. Usulüne uygun yapılmış bir takip bulunması itirazın iptali davasının görülmesi için dava şartıdır. Dava konusu takip mükerrer ilamsız takip olduğu için usulüne uygun bir takip olmadığından itirazın iptali davası için dava şartı gerçekleşmemiş olduğundan, davanın, takibin mükerrerliği nedeniyle kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur ancak davanın kabulü davalının salt kötü niyetini ortaya koymadığından kötü niyet tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın KABULÜNE, … 9. İcra Müdürlüğünün … E sayılı takibinin mükerrerlik nedeni ile iptali ile bu dosyadan dolayı davacının davalıya borcunun olmadığının tespitine ,
Davacı vekilinin kötü niyet tazminat talebinin REDDİNE ,
2-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 5.675,38-TL harçtan peşin alınan 1.418,85-TL harcın mahsubu ile bakiye 4.256,53-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınıp hazineye gelir kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği takdir ve tayin olunan 11.600,77-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
-Davacı tarafından yapılan 2.457,70-TL yargılama gideri ve peşin olarak ödenen harç 1.418,85-TL olmak üzere toplam 3.876.55 TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan 34,00-TL yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran taraflara iadesine,
Dair; davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 04/11/2020

Katip
E-imza

Hakim
E-imza