Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/182 E. 2019/610 K. 04.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/182 Esas
KARAR NO : 2019/610

DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 28/11/2018
KARAR TARİHİ : 04/07/2019

Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/1217-2019/205 E.K. Sayılı 20/02/2019 tarihli yetkisizlik kararı ile mahkememize tevzii edilen dosyanın yukarıdaki esas sırasına kaydı yapılarak yapılan yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; müvekkilinin davalı şirketin yönetim kurulu üyesi olduğunu, 02/11/2018 tarihinde yapılan olağan yönetim kurulu toplantısının 1 gün önceden haber verildiğini, sürenin kısa olması nedeniyle müvekkilinin toplantıya katılamadığını, bu bağlamda 02/11/2018 tarihinde yapılan yönetim kurulu toplantısında kanunun ön gördüğü nisap sağlanamadığından alınan kararların yok hükmünde olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa yargılamanın her aşamasında tebligat yapılmış olup esasa karşı beyanda bulunulmamıştır.
Dava davalı şirketin 02/11/2018 tarihli 2018/09 karar numaralı yönetim kurulu kararının toplanma ve karar alma nisabının sağlanmadığından bahisle yok hükmünde olduğunun tespiti talebine ilişkindir. Davanın hukukî dayanağı olan 6102 sayılı TTK’nun “Kararlar” başlıklı 390. maddesinde “Esas sözleşmede aksine ağırlaştırıcı bir hüküm bulunmadığı takdirde, yönetim kurulu üye tam sayısının çoğunluğu ile toplanır ve kararlarını toplantıda hazır bulunan üyelerin çoğunluğu ile alır. Bu kural yönetim kurulunun elektronik ortamda yapılması hâlinde de uygulanır. (2) Yönetim kurulu üyeleri birbirlerini temsilen oy veremeyecekleri gibi, toplantılara vekil aracılığıyla da katılamazlar. (3) Oylar eşit olduğu takdirde o konu gelecek toplantıya bırakılır. İkinci toplantıda da eşitlik olursa söz konusu öneri reddedilmiş sayılır. (4) Üyelerden hiçbiri toplantı yapılması isteminde bulunmadığı takdirde, yönetim kurulu kararları, kurul üyelerinden birinin belirli bir konuda yaptığı, karar şeklinde yazılmış önerisine, en az üye tam sayısının çoğunluğunun yazılı onayı alınmak suretiyle de verilebilir. Aynı önerinin tüm yönetim kurulu üyelerine yapılmış olması bu yolla alınacak kararın geçerlilik şartıdır. Onayların aynı kâğıtta bulunması şart değildir; ancak onay imzalarının bulunduğu kâğıtların tümünün yönetim kurulu karar defterine yapıştırılması veya kabul edenlerin imzalarını içeren bir karara dönüştürülüp karar defterine geçirilmesi kararın geçerliliği için gereklidir. (5) Kararların geçerliliği yazılıp imza edilmiş olmalarına bağlıdır.” düzenlemesi yer almakta olup, “Bâtıl Kararlar” başlıklı 391. maddesinde “(1) Yönetim kurulunun kararının batıl olduğunun tespiti mahkemeden istenebilir. Özellikle; a) Eşit işlem ilkesine aykırı olan, b) Anonim şirketin temel yapısına uymayan veya sermayenin korunması ilkesini gözetmeyen, c) Pay sahiplerinin, özellikle vazgeçilmez nitelikteki haklarını ihlal eden veya bunların kullanılmalarını kısıtlayan ya da güçleştiren, d) Diğer organların devredilemez yetkilerine giren ve bu yetkilerin devrine ilişkin kararlar batıldır.” düzenlemesi yer almaktadır. Davaya konu davalı şirketin … tarih … nolu yönetim kurulu kararında şirketin 2015, 2016 ve 2017 yılları dönemi olağan genel kurul toplantısının 28/11/2018 döneminde belirlenen gündem dahilinde yapılmasına karar verildiği, … Ticaret İl Müdürlüğü ve … Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün cevabi yazılarından 28/11/2018 tarihinde genel kurul toplantısı yapılmadığı, bu durumda davacının iş bu davada hukuki yararının olmadığı anlaşılmıştır. Hukuki yarar HMK 114/h md. gereği dava şartıdır. Hakim önüne gelen bir davada dava şartlarının mevcut olup olmadığını re’sen gözetecektir. Yukarıda açıklanan sebeplerden dolayı davada dava şartlarından olan hukukî yararın bulunmaması sebebiyle HMK 115/1-2 md. uyarınca davanın hukukî yarar yokluğu nedeniyle usulden reddine dair aşağıda ki şekilde karar vermek gerektiği kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM / Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Hukuki yarar yokluğu nedeni ile davanın reddine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 44,40-TL maktu karar ve ilam harcından, peşin alınan 35,90-TL harcın mahsubu ile bakiye 8,50-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde HMK 333 maddesi uyarınca davacı tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.04/07/2019

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza