Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/991 E. 2020/463 K. 15.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/991 Esas
KARAR NO : 2020/463

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 31/10/2018
KARAR TARİHİ : 15/10/2020

Mahkememizde açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; Davacı ile davalı yan arasında; … ili, … ilçesi, 874 ada, 16 pafta, 203 parsel sayılı taşınmaz üzerinde kurulacak … konut projesinin tüm elektrik imalat ve montaj işlerinin teknik ve idari şartnamelere uygun olarak yapılması konulu sözleşme imzalandığını, mezkur sözleşme, birim fiyat üzerinden düzenlenmiş olmakla karşı yanın onay ve muvafakati ile toplamda %30’u geçen bir revizyona uğradığını, söz konusu revizyon, metraj ve sözleşme kapsamı dışında yapılan ek işler ile malzeme birim fiyatlarındaki değişim ve malzeme birim fiyatlarının sözleşmede düşük tutulmasından kaynaklandığını, sözleşme kurulumu esnasında, sözleşmeye konu bazı malzemelerin birim fiyatlarının düşük şekilde müvekkil tarafından kabul edilmesinin nedeni davalı yanın ısrarlı, baskıcı ve malzeme birim birim fiyatlardan kaynaklanacak farkın giderileceği sözüne karşılık söze güven ilkesinden kaynaklandığını, İş bu revizyonun nedeni davalı yandan kaynaklanan nedenlerle işin uzaması, birim fiyatlardaki ve işçilik giderlerindeki artış gibi nedenler, söz konusu rakamların farklı şekilde ortaya çıkması sürecinde karşı yanın tüm gelişmelere onay verdiğini, sözleşme bedelinin 7.324.377,08-TL+KDV olduğunu, taraflar arasında iş bu sözleşmeden kaynaklı mutabık kalınan keşif bedeli ise KDV dahil 11.038.542,03 TL olduğunu, ifade edildiği üzere davacıya yapılan toplam hak edişten kaynaklanan ödemenin 9.173.503,97 TL olduğunu, bu durumda davalı yan tarafından davacıya ödenmesi gereken hak edişten kaynaklanan alacağın 1.865.038,06-TL olduğunu ancak iş bu rakam maddi hatadan kaynaklı icra takibinde 1.260.609,41-TL olarak belirtildiğini, davacı tarafından, taraflar arasındaki sözleşme kapsamında 2015 yılı Eylül ayında işe başlanıldığını, 2016 yılı Şubat ayına kadar proje eksiklikleri ve malzeme onay süreçlerinin davalının elektrik mühendisi tarafından yapılmaması nedeniyle projede bir ilerleme kaydedilemediğini, 2016 Şubat ayı sonrasında ise yeni bir elektrik mühendisi atanması ile sözleşme konusu işlere boşlanılabildiğini, sözleşmede malzeme birim fiyatlarının düşük tutulduğunu ve bunun nedeni ifade edildiğini, bu durum daha işin hemen başında sıkıntıya neden olduğunu sözleşme konusu işlerin yapılabilmesi amacıyla gerekli olan malzemelerin satın alınması sırasında tüm pazarlıklar davacı ve davalı ile birlikte yapılmasına rağmen sözleşmede öngörülen bütçeler tutturulamadığını ve derhal mukayeseli keşif yapılmasına, taraflarca karar verildiğini, ilk mukayeseli keşif davacı tarafından yapıldığını, bu mukayeseli keşif davalı … mühendisini ve danışmanı tarafından incelemeye alındığını ancak davalı yan tarafından bu şekilde sağlıklı inceleme yapmadıklarını, akabinde ise davalı yanın teklifi ile atanan danışman firma tarafından ek bir keşif özeti oluşturulduğunu ve bu keşif özeti davacı firma tarafından da fiyatlandığını, danışman firma yeni fiyatlanan keşfi incelediğini ve davalı yanın üst yönetimine uygundur şeklinde raporlandığını, Ek keşif özeti … firması tarafından düzenlenmiş olup, sonuç olarak 11.664.270,68 bir rakam ortaya çıktığını, esasında bu keşif özeti taraflar arasında mutabık kalınan 11.038.542,03 TL keşif bedelinin davacı bakımından ziyadesiyle hak edilmiş bir rakam olduğunu ortaya koyduğunu, mezkur sözleşme kapsamında yapılan işeler ile sözleşme dışında ek olarak yapılan işler Ocak 2018 tarihinde davacı tarafından tamamlandığını ve geçici kabul belgesi davalı yan tarafından verildiğini, davacı … kaydı … ‘de Ocak 2018 itibariyle kapatıldığını, sözleşme kapsamında, sözleşmeye konu işler ile sözleşme dışındaki ek işler davacı tarafından yapılarak davalı yana teslim edildiğini, ancak sunulacak olan e-mail yazışmaları, davacı ticari defter ve kayıtları ile de sabit olduğu üzere davalı yan tarafından, talep konusu alacakları ödenmediğini, bunun üzerine davacı tarafından iş bu sözleşmeden doğan bazı alacakların ödenmemesi yapılan şifahi görüşmeler ve e-mail yazışmalarından sonuç alınamaması üzerine … 11. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, icra takibinde mezkur sözleşmeden kaynaklı 1.290.609,41 TL hak ediş alacağını, 255.149,89 TL stopaj alacağını, 440.477,02 TL nakit teminat alacağını, davalı firma tarafından haksız kesilen cezalar ve genel giderler toplamı olan 566.692,52 TL’nin tahsili talep edildiğini, davalı yan tarafından haksız ve kötü niyetli şekilde itiraz edilmiş olup açıklanan nedenlerle itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi gerektiğini, davacı tarafından davalı yana hak ediş fark bedeli ile genel giderler adı altında … tarih ve … numaralı fatura gönderilmiş ancak davalı yan tarafından haksız ve kötü niyetli şekilde iade edildiğini, davalı yanın tüm bu açıklamalar ışığında haksız ve kötü niyetli olduğu alacağı sürüncemede bırakmak amacıyla icra takibine itiraz ettiği hususu sabit olduğunu, bu nedenle haksız ve kötü niyetli davalı yanın % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; icra takibinin İstanbul Anadolu İcra Müdürlüğü’nde açıldığını, itirazın iptali davasının icra takibinin açıldığı icra dairesinin yetki çevresindeki İstanbul Anadolu Ticaret Mahkemelerinde açılması gerektiğini, davacı şirketin borca itirazını kendisine gönderilen ödeme emrindeki taleplere göre yaptığını, davacının icra takibinde belirtilen rakam olan 1.290.609 TL tutarında, ne de itirazın iptali davasında belirtilmiş olan 1.865.038.06-TL tutarında yapılmış onaylanmış bir hakediş alacağı bulunmadığını, davacı alacaklı 1.290.609-TL tutarında yapılan hakediş alacağı açıklaması ile tarafınca ödeme emri gönderdiğini, davacının icra takibi açtığı sırada veya hali hazırda davacı ile arasında yapılmış fakat ödenmemiş herhangi bir hakediş alacağı bulunmaması nedeni ile alacaklı davacının haksız ve hukuka aykırı icra takibine itiraz edildiğini, davacının açmış olduğu itirazın iptali dava dilekçesinde, icra takibindeki 1.290.609 TL hakediş alacağının sehven yanlış yazıldığını, aslında 1.865.038,06 TL olarak kabul verilmeyen hakediş alacakları olduğunu beyan ettiğini, davacının 1.865,038,06 TL veya 1.290.609 TL tutarında bakiye yapılmadığını hakediş alacağı bulunmadığını, davacı karşılıklı mutabakatla 15 adet hakedişinden kesilen toplamda 545.459.51 TL şantiye giderlerini yok sayarak, hakediş alacağını 1.865.038, 06 TL olarak hesapladığını, davacı Gelir Vergisi Kanunu uyarınca 15. Hakedişe kadar kesilmesi gerekli olan toplam 264.286,21 TL %3 stopaj alacağını, kendi alacağı olarak kabul ederek, hakediş alacağını 1.865.038, 06 TL olarak hesapladığını davacı taraflar arasında imzalanan sözleşme uyarınca henüz muaccel olmayan % 5 nakit teminat alacağını, hakediş alacağı olarak talep ettiğini, davacı Taraf, yukarıda ayrıntıları ile açıklanan onaylı hakedişlerinden yapılan mahsuplan yok sayarak haksız olarak talep etmiş olduğu bakiye 1.865.038.06 TL hakediş alacağının içerisinde yer alan alacak kalemlerini, mükerrer olarak kalem kalem tekrar ettiğini, davacı mükerrer olarak stopaj alacağı talep ettiğini, davacının %20 icra inkar tazminatı talebinin hukuki dayanağı bulunmadığını, davacı dilekçesinde tarafların tacir olduğunu, sehven icra takibinde %9 yasal faiz talep edildiği alacakları hakkında ticari faiz uygulanması talebi hukuka aykırı olup kabul edilemeyeceğini, Neticeten; kısaca yukarıda izah edilen nedenlerle davanın reddine, davacının haksız icra takibi nedeni ile %20 kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili talebi ile başlatılan icra takibine itirazın iptali talebine ilişkin olup, icra takip dayanağı sözleşmenin ticari nitelikteki sözleşmelerden olduğu, davalıların tacir olduğu, anılan sözleşmede İstanbul mahkemelerinin yetkili olduğuna ilişkin hüküm bulunduğu, HMK’nun 17. maddesine göre yapılan yetki sözleşmesinin tarafları bağlayacağından davalı tarafın yetki itirazı kabul edilmemiştir.
Mahkememizce … 11. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası getirtilmiş olup, incelenmesinde; alacaklı … Şti. tarafından borçlu … A.Ş. aleyhine sözleşmeye dayanarak 2.552.927,00-TL asıl alacağın tahsili için 26/09/2018 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, yasal süresinde borçlu vekilinin borca ve fer’ilerine itiraz ettiği, itiraz sonucunda icra takibinin durduğu, iş bu itirazın iptali davasının mahkememize İİK 67. maddesi uyarınca 1 yıllık yasal süresi içerisinde açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Uyuşmazlığın sözleşme ilişkisinden kaynaklanması nedeniyle, davacının alacağının belirlenebilmesi için dayanak sözleşmeler, icra dosyası incelenerek ve tarafların sunduğu kayıt ve belgeler de nazara alınarak, davaya konu icra takibi nedeni ile davalının davacıya borcu bulunup bulunmadığı, varsa icra takip tarihi itibari ile alacak miktarının tespitine ilişkin bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Mali müşavir bilirkişi, hukukçu bilirkişi ve elektrik mühendisi bilirkişisi tarafından oluşan heyet tarafından düzenlenen 25/05/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle “…Sonuç olarak, davacı tarafın yaptığı imalatlar hakkında herhangi bir ayıp bildirimi yoktur. Uyuşmazlık davacının uğradığı zararın karşılanması için itirazın iptali davasında talep ettiği 1.865.038,06 TL’nin davalı tarafından kabul edilmemesi nedeniyle başlamıştır. Davacıya göre, bu bedel fiili olarak yapılan işlerin karşılığı olan ve sonrasında gerekli geçici kabul ve kesin kabul yapılmadığından uğranılan zarara karşılık bir bedel olduğu görülmektedir. Ancak, taraflar arasında bir sözleşme olup, 15. Hakedişin karşılıklı kabul edilme tarihi olan 30.03.2018 tarihine kadar davacının herhangi bir talebi olmamıştır. 15. Hakediş dahil toplam 15 hakedişin içindeki bulunan tüm kalemlerde özellikle davacının hakedişinden kesilen tüm bedeller sözleşme ve mevzuata uygun olduğu görülmüştür. Davacı tarafın sonradan almaya hak edebileceği kesintiler nakit teminat kesintisi ve stopaj kesintisi olup, bunların hangi kurallara göre geri alınabileceği sözleşmede belirtilmiştir. Dosyadaki bilgiler incelendiğinde, davacının fili olarak yaptığı bakiye işlere ait bir hakediş daha düzenlenmesi görülmüştür. Neticede, kesin kabul işlerinin yapılabilmesi ve karşılıklı alacak verecek hesabının yapılabilmesi için davalı taraf 07.12.2018 tarihli 16. Hakedişi düzenlediği ve davacı ile uzlaşmak arzusunda olduğunu göstermekte ise de, davacı tarafın buna yanaşmadığı görülmüştür. Sonuç olarak, 16. hakediş işlerin bitmesinden sonra düzenlenmiş olup bitme oranının %98,74 olduğu görülmüştür. Bu oranda işlerin bittiğini göstermektedir. Davalı taraf 16. hakedişin yasal kesintilerle birlikte KDV dahil 450.120,94 TL. olarak hesaplamış ve davacının denetimine sunmuştur. Hakedişin düzenlenmesi diğer 15 hakedişin düzenlenmesi yöntemiyle aynı olup, metraj artışı nedeniyle davacının almaya hak ettiği tutarı kapsamaktadır. Kesintiler haricinde davacıya yapılması gereken ödeme KDV hariç 409.200,86 TL. hesaplanmıştır. Bu tutara 73.656,15 TL. KDV ilave edildiğinde davacıya tahakkuk eden hakediş tutarı 482.857,01 TL. hesaplanmıştır. Bilirkişi heyetimizin dosya içeriğine göre görüşleri davacı tarafı iddialarıyla uyuşmamakta, buna karşın davalı tarafın savunmaları ile uyuşmakta olup, davacının itirazın iptali talebinde haklı olmadığı…” belirtilmiş olup dosya kapsamına uyan bilirkişi raporu denetime elverişli kabul edilmiştir.
Tüm dosya kapsamından; taraflar arasında … ili … Mahallesi 46 pafta 874 ada 203 parsel üzerinde inşa edilecek olan … Konut Projesi’nin tüm elektrik imâlat ve montaj işlerinin davacı tarafından yapılması konu edilen 28/05/2015 tarihli eser sözleşmesi, 07/09/2016 tarihli ek protokol I ve 16/01/2018 tarihli ek protokol II akdedildiği sabittir. Taraflar arasında akdedilen anlaşma 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470 maddesinde tanımlanan eser sözleşmesi niteliğindedir. Eser sözleşmesinde kural olarak yüklenici, yükümlendiği imâlatı fen ve sanat kurallarına, sözleşmeye ve iş sahibinin amacına uygun tamamlayarak teslim etmek zorundadır. İmâlatın ayıplı olması halinde iş sahibinin hakları TBK’nun 475 maddesinde sayılmıştır. Buna göre eserin iş sahibinin kullanamayacağı derecede ayıplı olması veya hakkaniyet kaideleri gereği eseri kabul etmesinin iş sahibinden beklenememesi veya eserin sözleşmede açıkça kararlaştırılan nitelikleri taşımaması halinde iş sahibi eseri kabulden kaçınarak sözleşmeden dönebilir, eseri alıkoyup ayıp oranında bedelden indirim isteyebilir. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde bütün masrafları yükleniciye ait olmak üzere eserin ücretsiz onarılmasını isteybilir. Ayrıca iş sahibinin genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır. Eser sözleşmelerinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda işin yapılıp teslim edildiğini yüklenici, iş bedelinin ödendiği ve varsa ayıplı imâlat yapıldığı savunmasını iş sahibi ispatlamak zorundadır. Bu genel açıklamalardan sonra somut olaya dönüldüğünde; davacı vekili, anılan sözleşme kapsamında yapılan işlerin Ocak 2018 tarihinde müvekkili tarafından tamamlandığını ve geçici kabul belgesinin davalı yan tarafından verildiğini ancak davalı tarafın ödeme yükümlülüğünü yerine getirmediğini, bu nedenle… 11. İcra Müdürlüğü’nün … esas sırasında icra takibi başlatıldığını, takibe itirazın haksız olduğunu iddia etmiş olup, davalı vekili, taraflar arasında akdedilen sözleşme kapsamında protokoller imzalandığını ve sözleşme kapsamında davacıya yapmış olduğu işlere ilişkin mutabakat ve onay ile düzenlenen hakedişlere istinaden fatura karşılığında tüm ödemelerin yapıldığını, icra takibine konu alacakların kısmen mükerrer kısmen haksız olduğunu savunmuştur. Uyuşmazlığın çözümü için davacının davalıdan bir miktarda bakiye hak ediş alacağı ve teminat kesintisi iadesi alacağı bulunduğunu, davacının davalıdan stopaj kesintilerinin iadesine ilişkin alacağı ile cezai kesintisi ve genel gider kesintisinin iadesine ilişkin alacağı bulunup bulunmadığının, bulunuyor ise bu alacaklarının takip tarihi itibari ile miktarının ne kadar olduğunun tespiti gerekmektedir. Mahkememizce benimsenen ve hükme esas alınan yukarıda yazılı olan bilirkişi kurulu raporundan; teknik olarak söz konusu projenin birim fiyatlı sözleşme olduğu, birim fiyatlı sözleşmede yüklenicinin kendisine verilen projeyi ve söz konusu mahalli inceledikten sonra yapılacak her bir imalat kalemi için birim fiyatı belirleyerek işverene sunmakta olduğu, işverenin varsa diğer isteklilerin de verdiği teklif mektupları arasında bir değerlendirme yaparak işi yükleniciye verdiği, dosyadaki bilgilerden elektrik işlerinin davacı yükleniciye hangi aşamalar neticesinde verildiği bilinmemekte ise de ana sözleşme maddelerinde tarafların anlaştıklarının kabul edildiği, onaylı projelerin yükleniciye teslim edildiği, yüklenicinin bu projelere göre bir maliyet hesapladığı, bu maliyet hesaplandığında henüz konutların yapılmamış olduğu, elektrik işlerinde kullanılacak malzemelerin nitelik, kalite, sayı ve teknik özellikleri teknik şartnamede verildiği, sözleşme gereği bu malzemelerin idari şartnameye uygun kullanılması hakkında yüklenicinin taahhüt verdiği, bu şartlar altında adı geçen işlerin sözleşme bedelinin sözleşme şartları, şartnameler, projeler, keşif özeti ve sözleşme eklerine uygun olarak tam ve noksansız, hatasız, kusursuz, hukukî ve maddî ayıpsız olarak yapılması ve teslim edilmesi neticesinde yüklenicinin 7.324.377,08-₺ (KDV hariç) sözleşme bedeli alacağı ancak metrajların değişmesine paralel olarak sözleşme bedelinin değişebileceği, neticede sözleşme bedelinin geçerli olup davacının bazı kalemlerden zarar edebileceğini göze aldığı, bu gibi işlerde yapılması gereken imâlatların ön görülen tarihlerde yapılması olduğu, davacı tarafın kendisinin yaptığı fiyatlandırma çalışmasında imâlatların yapılma ve sonrasında hak edişlerin sırası ile düzenlenmesinde bu işten zarar edeceğini veya etmeye başladığını resmî yollar ile dile getirmemiş olduğu, en geçerli resmî yolun hak edişlerin imzalanması aşamasında ihtirazî kayıt koymak olup davacının bu hakkını kullanmadığının görüldüğü, sonuç olarak davacı tarafın yaptığı imâlatlar hakkında herhangi bir bildirimi olmadığı, taraflar arasındaki akdi ilişki kapsamında düzenlenen 15. hak edişin karşılıklı kabul edilme tarihi olan 30/03/2018 tarihine kadar davacının herhangi bir talebinin olmadığı, 15. hak ediş dahil toplam 15 hak edişin içindeki bulunan tüm kalemler ve özellikle davacının hak edişinden kesilen tüm bedellerin sözleşme ve mevzuata uygun olduğunun görüldüğü, sonuç olarak 16. hak ediş işlerin bitmesinden sonra düzenlenmiş olup bitme oranının %98,74 olduğunun, bu oranda işlerin bittiğinin davalı tarafın 16. hak edişin yasal kesintiler ile birlikte KDV dahil 450.120,94-₺ olarak hesaplandığını, bu hak edişin diğer 15 hak edişin düzenlenmesi yöntemi ile aynı olup metraj artışı nedeni ile davacının almaya hak ettiği tutarı kapsadığı, kesintiler haricinde davacıya yapılması gereken ödemenin KDV hariç 409.200,86-₺ olarak hesaplandığı, bu tutara 73.656,15-₺ KDV ilave edildiğinde davacıya tahakkuk eden hak ediş tutarının 482.857,01-₺ olarak hesaplandığı anlaşılmakla bu miktar üzerinden davanın kısmen kabulüne karar vermek gerektiği kanaatine varılmıştır. İİK 67 maddesi uyarınca itirazın iptali davasında kabul edilen dava değeri üzerinden alacaklı-davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun itirazında haksız ve alacağın da likit olması zorunlu olup, davacı şirketin alacağının varlığı ve miktarı ancak yargılama sonucunda belirlendiğinden alacağın likit olmadığı gözetilerek davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir. İİK 67 maddesi uyarınca itirazın iptali davasında reddedilen dava değeri üzerinden borçlu-davalı yararına kötü niyet tazminatına hükmedilebilmesi için davacı-alacaklının takibe geçmede ve itirazın iptali davasını açıp yürütmekte kötü niyetli olduğunun davalı borçlu tarafından ispat edilmesi gerekmekte olup, somut olayda davacı-alacaklının kötü niyetli olduğu ispat edilemediğinden davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir. Tüm bu sebeplerden dolayı aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerektiği kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM / Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile davalının … 11. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 482.857,01-₺ asıl alacak ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak sureti ile takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
Yasal koşulları oluşmadığından davacı tarafın icra inkar tazminat talebinin reddine,
Yasal koşulları oluşmadığından davalı tarafın kötü niyet tazminat talebinin reddine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen dava değeri üzerinden alınması gereken 32.983,96-TL nispi harçtan peşin alınan 29.643,25-TL harcın mahsubu ile bakiye 3.340,71-TL nispi karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 2.400,00-TL bilirkişi ücreti, 179,20-TL tebligat posta gideri olmak üzere toplam 2.579,20-TL üzerinden davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 501,51-TL ile 42.407,89-TL harç gideri olmak üzere toplam 42.909,40-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca kabul edilen dava değeri üzerinden davacı vekili lehine hesaplanan 41.192,85-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca reddedilen dava değeri üzerinden davalı vekili lehine hesaplanan 99.832,26-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 15/10/2020

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza