Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/959 E. 2021/13 K. 19.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/959 Esas
KARAR NO : 2021/13

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/10/2018
KARAR TARİHİ : 19/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili 19/01/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle : Müvekkili şirkete … numaralı nakliyat emtea taşıma sigorta poliçesi ile sigortalı dava dışı …Şti. İle ve yine dava dışı … firması ile bir kısım alternatör emtiasının satışı konusu anlaşmış olduğu ve ilgili emtiaların Hisdistan’dan Türkiye’ye taşınması sonrası kara yolu ile müvekkil şirkete sigortalı firmaya teslim edilmek üzere taşınması hususunda delil listesinde yer alan faturalardan da görülecebileceği üzere davalı …A.Ş ile anlaşmaya varıldığını, ancak ilgili emtiaların davalı firma tarafından yapılan kara tartışması sonucunda hasarlandığının tespit edildiğini, bu hususun teslim anında delil listesinde sunulan tutanak ile imza altına alındığını, 3102 sy. T.T.K md.875 uyarınca taşıma esnasında meydana gelen hasarlardan sorumlu bulunan davalı firma aleyhine meydana gelen zarar neticesinde sigortalıya ödenen hasar tazminatının T.T.K 1472 md. uyarınca rücuen tahsili için … 5. İcra Dairesi’nin … E sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı firmanın süresi içerisinde yasal takibe itiraz ederek takibi durdurduğunu, davalının itirazının iptali ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine ayrıca davalı firma aleyhine %20’den az olmamak üzere icra-inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin tarihli cevap dilekçesinde özetle: İcra takibi ve davanın yetkisiz icra dairesi ile yetkisiz mahkemede açıldığı, müvekkilin aleyhine açılacak icra takibi ve davalarda Anadolu Mahkeme ve İcra Daireleri yetkili olduğunu, hasar ile ilgili müvekkilinin sorumluluğu bulunmadığı, emtia, gümrük teminatı altında, kapalı ve mühürlü konteyner içinde …’ndan liman işletmesi tarafından müvekkile ait araca yüklendiği ve …’da fabrika tarafından araçtan tahliye edildiği, yolda kaza ya da hasara sebebiyet verecek başka bir olay meydana gelmediğini, eksper raporunda, “meta’nın kafes içindeki emtianın üst üste istiflendiği” belirtildiği, bu da emtianın, Hindistan’dan…’ya kadar olan deniz taşıması sırasında yapılan aktarma, yükleme ve boşaltma işlemleri sırasında hasar görmüş olması ihtimalini güçlendirdiğini, TTK’nun 878, maddesine göre gönderen tarafından yapılan yetersiz ambalajlama ve eşyanın gönderen ve gönderilen tarafından işleme tabi tutulması yüklenmesi veya boşaltılması taşıyıcıyı sorumluktan kurtardığını, hasar hedefinin fahiş olduğu, davacı tarafın iddia ve taleplerini kabul anlamına gefmemek üzere TTK’nun 882. maddesine göre taşıyıcının sorumlu olduğu azami tutar gönderinin bir kısmi değerini kaybetmişse değerini kaybeden kısmının, net olmayan ağırlığının her bir kilogramı İçin 8,33 Özel Çekme Hakkını karşılayan tutar ile sınırlı olduğunu, icra inkar tazminat şartlarının oluşmadığı, alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin yerinde olmadığını, davacı tarafın iddiasının aksine,, müvekkili tarafından yapılan taşımada TC. sınırları dâhilinde yapıldığından CMR Konvansiyonuna değii 6102 sayılı TTK’nın ilgili hükümlerine tabi olduğunu, müvekkili şirket tarafından yapılan taşımalar … Sigorta nezdinde düzenlenen … sayılı yurtiçi Taşıyıcının Sorumluluğu Blok Sigorta Poliçesi ile sigortalandığını, bu nedenle müvekkili aleyhine açılan bu davanın HMK’nun 61. ve devam eden hükümleri uyarınca … Sigorta’ya ihbarını talep ettiklerini, açıklanan sebeple, öncelikle yetki itirazının kabulü ile davanın yetkisizlik nedeniyle reddini, haksız ve kötü niyetli davacı aleyhine %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; taraflar arasındaki kargo sözleşmesi uyarınca doğan fatura alacağının davalıdan tahsili talebine ilişkindir.
… 5. İcra dairesinin … İcra sayılı dosyasında alacaklının … Şirketi olduğu, borçluların …A.Ş olduğu, davalıdan 3.102,00 TL asıl alacak 279,18 TL vekalet ücreti + harç: 174,64 TL + masraf 217,40 TL olmak üzere toplam 3.573,22 TL’nin davalı borçlunun ödemesi gereken miktar olduğu, alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, anlaşılmıştır.
Bilirkişi heyeti tarafından yapılan incelemede özetle; davacı sigorta şirketinin dava dışı sigortalısına taşıma konusu yükte meydana gelen zararla ilgili ödeme yaptığına ilişkin dosya kapsamında makbuz, dekont vs. belge olmadığı, ayrıca dava dışı sigortalının davacı sigorta şirketine temlikte / devirde bulunduğu da dosya kapsamından anlaşılamadığından, davacı sigorta şirketinin TTK m. 1472 uyarınca sigortalısının haklarına halef olduğunun tespit edilemediği, dava konusu taşımanın … Limanı – …’dan … – …’a karayolu ile gerçekleştirilen bir taşıma olması sebebiyle, eşya tanımayla ilgili TTK m. 850 vd. hükümlerine tabi olduğu, taşıma konusu yükte meydana gelen kısmi hasarın ambalajlama, istifleme ve sabitleme kaynaklı oluştuğu, TTK m.862 ve 863 uyarınca yükleme, boşaltma, ambalajlama ve istifleme gibi yükümlülüklerin dava dışı gönderen gönderilene ait olduğu, hasarında ambalajlama, istifleme ve sabitlemeden kaynaklı olması sebebiyle davalı taşıyıcının sorumlu olmadığı (TTK m. 864/1, 878/1); TTK m. 863/1’e göre taşıyıcının yükleme ve boşaltma ile bu bağlamda istifleme ve sabitleme işlemlerine *işletme güvenliği” açısından nezaret yükümlülüğü bulunduğu, ancak taşıma konusu emtia kapalı konteyner içinde davalı taşıyıcıya teslim edildiğinden davalı taşıyıcının konteyner içindeki emtianın ambalaj, istif ve sabitleme durumunu kontrol etme imkânının olmadığı; davalı taşıyıcının gerçekleştirdiği karayolu taşıması öncesi deniz yolu ile taşıma yapılması ve emtianın gemiye yükleme gemiden boşaltma işlemlerine tabi tutulduğu göz önüne alındığında hasarın karayolu taşıması öncesinde de gerçekleşmiş olma ihtimalinin olduğu, dolayısıyla davalı taşıyıcının yükleme/ boşaltma, ambalaj ve istifleme işlemlerine nezaret yükümlülüğüne aykırı davrandığının da söylenemeyeceği, dosyada mevcut hasar tutanağında emtianın sadece hasarlı olduğunun belirtilip hasarın oluşma sebebiyle ilgili açıklama bulunmadığı, ekspertiz raporunda hasarın oluşma zaman ve sebebinin tahmini olarak belirtildiğini, hasarın davalı taşıyıcının sorumluluğu zamanında ve onun kusuruyla olduğunun davacı tarafça ispatlanması gerektiği, Sayın Mahkemece hasarın davalı taşıyıcının sorumluluğunda ve onun kusuruyla gerçekleştiği kanaatine varılırsa; taşıma konusu yükte meydana gelen kısmi hasarın yetersiz ambalajlama dıştnda istifleme ve sabitlemeden kaynaklanmasıf karayolu taşıması öncesi deniz yolu taşımasının yapılması hususları da dikkate alınırsa davalı taşıyıcının dava dışı gönderen / gönderilen ile birlikte %25 oranında müterafik kusurlu kabul edilebileceği; kusur oranı dikkate alındığında satış faturası da göz önüne alınarak ekspertiz raporunda hesaplanan toplam 3.102,62 TL zararın (3.102,62TL x %25 =} 775,655TL’sinden davalı taşıyıcının sorumlu tutulobileceğı; hasara uğrayan yükün ağırlığı dikkate alındığında TTK m. 882/1’deki kg başına 8,33 SDR’lik sınırlı sorumluluk hesabı yapılmosına gerek olmadığı; ancak bu hususta nihai takdir hakkının Sayın Mahkemenize ait olduğu” yönünde rapor sunulmuş, sunulan rapor taraflara tebliğ edilmiş yapılan itirazlar doğrultusunda ek rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi heyeti sunmuş olduğu ek raporda; bilirkişi kök raporunun hazırlanması kapsamında teslim alınan dosyada ödeme belgesine rastlanmaması üzere, davacının halefiyete hak kazanmadığı yönünde değerlendirme yapıldığı; davacı vekilinin UYAP üzerinden gönderdiği dilekçe ekinde ödeme belgesinin bulunduğu yönündeki beyanı sonucunda UYAP Bilirkişi Portalında dosyaya yüklenen evrakların kontrol edildiği; davacı vekilinin 22/10/2019 tarihli beyan dilekçesi ekindeki …’nın 22/10/2015 tarihli eft dekontunun yer aldığı ve bu dekont uyarınca davacı sigorta şirketinin dava dışı sigortalısına 3.102,00TL ödediği ve sigortalısının haklarına hatef olduğunun anlaşıldığı, davacı ve davalı vekillerinin bilirkişi kök raporuna karşı beyan ve itirazlarında belirtilen diğer hususların kök raporda ayrıntılı şekilde açıklandığı ve kök rapordaki görüş ve kanaatlerin aynen korunduğu, sonucuna varıldığı yönünde rapor sunulmuş, sunulan rapor hüküm kurmaya elverişli olarak kabul edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı şirkete ait emtianın dava dışı şirketler tarafından Hindistan’dan Türkiye’ye taşınması sonrasında davalı şirket tarafından kara yolu ile dava dışı sigortalı firmaya teslim edilerek taşınması konusunda dava dışı sigortalı şirket ile davalı şirketin anlaştığı, davacı şirket tarafından dava konusu emtiaların davalı firma tarafından kara taşıması sonucu taşındığı sırada hasarlandığı tespit edilerek tutanak tutulduğu, bu tutanak kapsamında TTK 875. Madde kapsamında davacı sigorta şirketi tarafından dava dışı sigortalı şirkete ödenen hasar tazminatının TTK 1472 madde uyarınca davalıdan rucüen tahsili için … 5. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyası ile takip başlatıldığı, davacının dosyaya sunduğu belgeler kapsamında dava dışı sigortalının haklarına halef olduğu, dava konusu taşımanın … – …- … kara yolu arasında gerçekleştirilen bir taşıma olması sebebiyle söz konusu taşıma ile ilgili husuların TTK madde 850 hükümlerine tabii olduğu, dosyaya sunulan bilirkişi raporlarından da anlaşılacağı üzere taşıma konusu yükte meydana gelen kısmi hasarın ambalajlama, istifleme ve sabitleme kaynaklı oluştuğu, TTK madde 862-863 uyarınca söz konusu yükümlülüklerin dava dışı gönderen-gönderilene ait olduğu, dolayısıyla davalı taşıyıcının sorumlu olmadığı, hasarın kara yolu taşıması öncesinde gerçekleşmesi ihtimalinin bulunduğu, dolayısıyla davalı taşıyıcının yükleme- boşaltma- ambalaj- istifleme işlemlerine nezaret yükümlülüğüne aykırı davrandığı söylenemeyeceği, dosyadaki mevcut hasar tutanağında da dava konusu emtianın sadece hasarlı olduğunun belirtilip hasarın oluşma sebebi ve zamanı ile ilgili açıklama olmadığından, davalının kusurunun ispat edilemediği anlaşıldığından davanın reddine, her ne kadar davalı tarafça kötü niyet tazminatı talep edilmiş ise de davacının dava açmakta kötü niyetli olduğunun ispat edilememesi ve takibin durdurulmamış olması nedeniyle davalının, şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalının kötüniyet tazminat talebinin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 59,30-TL maktu karar ve ilam harcının, peşin olarak alınan 52,98 TL harçtan düşümü ile bakiye 6,32-TL harcın davacı tarafından alınarak Hazineye irat kaydına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hesap ve takdir olunan 3.102,00-TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran taraflara iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı kesin olmak üzere karar verildi.

Katip
¸

Hakim
¸