Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/816 E. 2018/834 K. 18.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/816 Esas
KARAR NO : 2018/834

DAVA : …
DAVA TARİHİ : 17/09/2018
KARAR TARİHİ : 18/09/2018

Mahkememizde görülmekte olan … davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; müvekkili şirketin, …’ta 154. Ada 112 parselde bulunan 3.489 m²’lik arsayı, yörenin karakterine uygun olarak ticari işyerleri ile birlikte rezidans ve alışveriş merkezlerinin de yer alacağı bir projeyi hayata geçirmek için 2006 yılında satın alındığını, söz konusu taşınmazın imar vaziyetinde emsal değeri 4 olan arsanın imar planlarının 2008 yılında İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından iptal edildiğini ve yeni imar planlarının 2016 yılında çıkartıldığını, yeni imar planlarına göre ruhsat almak için başvurulduğunu ve 15/08/2017 tarihinde … Belediyesi’nden 40.104 m² toplam inşaat alanı olan iş merkezi inşaatı yapım ruhsatı alındığını, ilgili inşaat alanının yaklaşık 12.000 m²’lik kısmının kaba inşaatının bitmiş durumda olduğunu, arsa alımı ve 12.000 m²’lik kaba inşaat imâlatının yapılabilmesi için 17.880.000,00-İsviçre Frankı banka kredisi kullanıldığını, kredinin kullanıldığı tarihteki pariteye göre karşılığının yaklaşık 15.000.000,00-$ olduğunu, bu krediden dolayı bankaya bu güne kadar 6.000.000,00-$ faiz ödendiğini, arsa alımı ve inşaat için projeye bugüne kadar toplam 31.000.000,00-$ harcama yapıldığını, müvekkili şirketin sabit yatırımlarının ağırlıklı olarak yabancı kaynaklara dayalı olarak yapılmış olması, bölgedeki imar planı iptali nedeni ile uzun süre inşa faaliyetine devam edilememesi ve yabancı kaynaklara ödenen faiz giderlerinin şirket öz kaynaklarını tüketmesi nedeni ile vadesi gelen şirket borçlarının ödenebilmesinin zorlaştığını, işletme sermayesinin yatırıldığı projeye öngörülemeyen idari kararlar, imar planı değişiklikleri ve buna bağlı olarak inşaat ruhsatının olağanın dışında uzun bir süre sonra alınması sebebi ile başlanamaması, projeden elde edilecek nakit finansmanının sağlanamaması, öz kaynaklardan yaklaşık 25.000.000,00-$ tutarında yapılan harcamanın büyük oranda faiz ödemelerine gitmesi ve atıl vaziyette kalan inşaata yatırılmış olması, … A.Ş. yöneticileri ile yapılan görüşme çerçevesinde müvekkili şirket hisselerinin bir bölümünün satılıp yeni ortak alma yolu ile kredi borçları tasfiye edilecek iken öngörülemez bir biçimde …. müvekkilinin kredi alacaklısı … A.Ş.’yi satın alması değişen banka yönetiminin müvekkilinin hisse satışına izin verilmeyişi ve bankanın ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile satışa başlaması üzerine müvekkili hisselerinin … San. A.Ş.’ye 27.680,00-USD’ye satışı konusunda imzalanan … 30. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı anlaşmasının yürürlüğe konamaması, yeni ortak alımı ile elde edilebilecek finansmanın sağlanamaması, borç baskısı altına giren şirketin yeterli işletme sermayesi yaratabilecek ve tam kapasitesini kullanabilecek ölçüde üretim faaliyetlerine devam etme fırsatı bulamamasından dolayı müvekkili şirketin zamanı gelen ödemeleri yapabilmek için gerekli nakit fonları üretme imkanının olmadığını, müvekkili aleyhine … 10. İcra Müdürlüğü’nün … esas sırasında takip açıldığını, diğer yandan müvekkilinin kredi alacaklısı … A.Ş.’nin … bankası … tarafından satın alındığını ve müvekkilinin sahip olduğu 112 parsel sayılı arsanın ve üzerindeki binanın icra yolu ile satışa çıkartıldığını, 1. satış gününün 18/09/2018 olarak tayin edildiğini, taşınmazın anılan icra dosyasında yapılan kıymet takdirinde arsa + inşaat değerinin 198.487,00-TL olarak kabul edildiğini, SPK’ya bağlı Artı Menkul Değerler Değerleme Şirketinin 15/02/2018 tarihli raporunda ise arsa + inşaat için biçilen değerin 260.000,00-TL olduğunu, ihale muhammen bedelinin %50’si ile başladığını, satışın bedelin %50’si üzerinden yapılması halinde müvekkilinin alacaklılarının tamamının alacağını alamayacağı gibi müvekkilinin ticari varlığını devam ettirmesine olanak sağlayan bir mal varlığının da kalmayacağını, müvekkilinin arsa ve üzerindeki inşaata gerçek değeri üzerinde müşteri bulması yahut şirket hisselerinin bir bölümünü devretmek yolu ile yeni ortak yolu ile finansman sağlaması durumunda borçlarının tamamını kapatmasının yanı sıra ticari faaliyetlerini devam ettirmesinin de mümkün olacağını, müvekkilinin hali hazırda taşınmazın satışı yahut yeni ortak alımı hususunda görüşmeler yaptığını belirterek İİK 287 maddesinde belirtilen 3 ay süre ile geçici mühlet kararı verilmesini, İİK 287/2 maddesi gereği geçici komiser tayini kararı verilmesini, müvekkili şirketin İİK 297/2 maddesinin doğrultusunda malvarlıklarının korunmasına yönelik tedbirlerin alınmasına karar verilmesini, İİK 288/1 maddesine göre geçici mühlet, kesin mühletin sonuçlarını doğuracağından mühlet içinde 6183 sayılı amme alacaklarının tahsili usulü hakkındaki kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere hangi nedene dayanırsa dayansın müvekkili şirket aleyhine her türlü ihtiytai tedbir, ihtiyati haciz ve muhafaza işlemleri dahil tüm takip işlemlerinin yapılmasının ihtiyati tedbir yolu ile durdurulmasına karar verilmesini, müvekkili şirketin aktiflerinde bulunan menkul ve gayrimenkuller ile üçüncü kişilerin şirketler lehine alacaklılara tahsis ettiği rehin ve ipotek işlemlerine ilişkin rehinin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takiplkerde satışların durdurulmasına karar verilmesini, müvekkili şirket aleyhine yapılmış ve yapılacak her türlü takipteki muhafaza, teslim ve tahliyeye dair icrai işlemlerin durdurulmasına karar verilmesini, müvekkili şirketin elde ettiği gelirler ve mevduatlar üzerine haciz veya ihtiyati haciz uygulanması halinde şirket faaliyetlerine devam edemeyeceğinden müvekkili şirketin hak ve alacaklarına haciz veya ihtiyati haciz yolu ile haciz ihbarnamesi gönderilmemesi, gönderilmiş ise kaldırılması yönünde tedbir kararı verilmesini, müvekkili şirketin araçları üzerine haciz veya ihtiytai haciz yolu ile yakalama kararı konulmaması, konulmuş ise kaldırılması yönünde tedbir kararı verilmesini, geçici mühlet içerisinde yapılacak inceleme sonucu 1 yıllık kesin mühlet verilmesine, icra iflas kanununda belirlenen kesin süre içerisinde yapılacak yargılama sonucu …nun tasdikine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, 2004 sayılı İİK’nun 285 vd. maddesine dayalı … talebine ilişkindir. İİK 285 maddesinde “Borçlarını vadesi geldiği halde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlu vade verilmek veya tenzilat yapılmak sureti ile borçlarını ödeyebilmek veya muhtemel bir iflastan kurtulmak için … talep edebilir.” hükmü yer almaktadır. Borçlu vade verilmesi (vade …su), tenzilat yapılması (tenzilat …su) yahut vade verilmesi ve tenzilat yapılması (karma …) teklifinde bulunabilir. İİK 286 maddesine göre talepte bulunanın … teklifine göre hazırladığı ön projeyi talep dilekçesine eklemesi zorunludur. “Ön Proje”de borçlunun mal varlığı değerleri, gelirleri, alacakları ve teklif edilen …daki ödeme planının hayata geçirilebilmesi için gerekli olan işletmesel tedbirler, nakit sağlama yöntemlerinin açıklanması ve olabildiğince belgelendirilmesi gerekmektedir. Somut olayda borçlu İİK 287 maddesi uyarınca geçici mühlet kararı ile adına kayıtlı taşınmazın icra dosyasında satışının tedbiren durdurulmasını talep ederek icrai satışın durdurulması halinde taşınmazı kendisinin bulduğu müşterilere daha yüksek bedel ile satabileceğini belirtmiş olup, borçlunun bu talebi salt icrai satışın durdurulmasını temine yönelik olup, yasada tanımlanan … niteliğinde değildir. Borçlu vade, tenzilat yahut karma nitelikte … teklifinde bulunmadığı gibi yasanın aradığı şartları içeren ön projeyi de sunmamıştır. Talebin yasal şartları içermemesi nedeni ile reddine karar vermek gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın reddine,
2-Harç peşin alındığından bu hususta yeniden karar verilmesine yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair; davacının yokluğunda dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda hükmün tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 21/09/2018

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza