Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/64 E. 2022/400 K. 11.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/64 Esas
KARAR NO : 2022/400

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/01/2018
KARAR TARİHİ : 11/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Dava dilekçesi özetle şöyledir:
“….Müvekkil şirket ile davalının karşılıklı olarak mutabık kalmaları sonucu aralarında Franchise sözleşmesi akdedilmiştir. İşbu sözleşme gereğince ödenmesi gereken aylık bayilik bedelleri reklam bedelleri ve diğer bedeller toplamından doğan bir bölüm müvekkil şirket cari alacağı olan 12.473,55-TL yazılı sözlü uyarılara rağmen müvekkili şirkete ödenmemiştir. Bu nedenle 18/11/2014 tarihinde davalının toplam borç bedeli 12.473,55-TL asıl alacağın faizi ile birlikte tahsili amacı ile davalı aleyhine … 36. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi takibine başlanılmıştır. İşbu icra takibine asıl alacak miktarına faize haksız ve kötü niyetli olarak itiraz etmiş ev takip durmuştur. Davalı bu itirazlarında haksız ve kötü niyetlidir. Zira taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 10.5 maddesinde açıkça “işbu sözleşmeden doğan tüm anlaşmazlıkların çözümünde İstanbul Mahkemeleri ve icra daireleri yetkilidir” hükmü mevcuttur. Davacının sözleşme gereği taraflar arasında cari ilişkiden dolayı var olan borcunu yok sayıp bu yola başvurarak takibi durdurması soncu işbu davayı açmıştır. Davalı tarafından haksız ve kötü niyetli yapılan itirazın reddi ile takibin devamına davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, dava harç ve masrafları ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini…”
CEVAP:
Cevap dilekçesi özetle şöyledir:
“….Davacının davasının reddine karar verilmesini ve yargılama gideri ile ücreti vekaletin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini….”
GEREKÇE:
Dava, … (Bayilik ) bedelleri reklam bedeleri ve diğer bedeller toplamında doğan şirket cari alacağın tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK 67. Maddesine göre iptali talebidir.
İcra dosyasının celp edilip incelenmesinde özetle şöyledir:
“….Davacının … 36.İcra Müdürlüğü … E sayılı dosyası ile 18.11.2014 tarihinde cari hesap alacağından kaynaklandığı anlaşılan 12.473,55TL asıl alacak, 1.260,85 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 13.734,40 TL üzerinden takip başlattığı, davalının 17.06.2016 tarihli dilekçesi ile borcu bulunmadığından bahisle borca ve ferilerine itiraz ettiği ve takibin durduğu görülmüştür….”
10/06/2021 tarihli bilirkişi raporu özetle şöyledir:
“…İncelemeye sunulan 2013-2014 yılına ait ticari defterlerinin 213 sayılı VUK. 221. ve 222.maddeleri uyarınca ve 6102 sayılı TTK’nun 64/3. maddesi uyarınca noter açılış onaylarının süresinde yaptırıldığı, 6100 sayılı H.M.K 222. Maddesine göre delil vasfı değerlendirmesinin takdiri Sayın Mahkeme’nizde olmak üzere; 6102 sayılı T.T.K 64/3. maddesi uyarınca yapılması gereken kapanış tasdikinin 2013 yılı yevmiye defteri için yaptırılmadığı, 2014 yılı yevmiye defteri için yaptırıldığı ticari defterlerini usulüne uygun tutulduğu ve birbirini doğruladığı, Davacıya ait ticari defter kayıtlarında; Davacının incelemeye sadece 2013 ve 2014 yıllarına ait ticari defterlerini sunduğu buna göre davacının davalıdan önceki yıllardan devreden 11.702,69 TL alacağının olduğu, 2013 yılında davacının davalıya 973,36 TL tutarında fatura düzenlediği, davalının davacıya 202,50 TL tutarında ödemede bulunduğu ve davacının davalıdan 12.473,55 TL alacağının olduğu, Takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 12.473,55 TL alacaklı olduğu, takibin asıl alacağının da bu tutar üzerinden başlatıldığı, İşlemiş faize ilişkin dosya kapsamında yapılan incelemede davacının davalıya ihtarname göndermediği görülmüş olup, takdirin mahkemeye ait olduğuna…”
11/03/2022 tarihli bilirkişi raporu özetle şöyledir:
“…Kök raporun sayfa 5 birinci paragrafında “Davacının incelemeye sadece 2013-2014 yıllarına ait ticari defterlerini sunduğu” incelemenin bu defterler üzerinden yapıldığı 10.06.2021 havale tarihli kök raporumda belirtilmiştir. Kök rapor hazırlanırken bilirkişiliğimce 2011-2012 yıllarına ait defterler davacı taraftan istenilmiş ancak defterlerin bulunamadığı gerekçesi ile bilirkişiliğime incelemeye sunulmamıştır. Ancak sayın mahkemenin görevlendirmesi çerçevesinde davacı taraf avukatı Seda İmamoğlu ve şirketin muhasebecisi ile yapılan görüşmelerde 2011-2012 yıllarına ait defterler inceleme yapılmak üzere istenilmiş olup; 2011-2012 yıllarına ait ticari defterlerini bulamadıklarını, defterlerin kayıp olduğu bilgisi tarafıma verilmiştir. Bu nedenle 2011-2012 yıllarına ait ticari defterler incelenememiştir…”
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun “İtirazın iptali” başlıklı 67. maddesi şöyledir:
“Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.
İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.
Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.
Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.”
Davacının takip tarihi itibarıyla takip bedeli kadar alacaklı olduğuna ilişkin iddiasını incelemek üzere defter incelemesi yapılmasına karar verildiği, bu çerçevede davacının ticari defterlerinin bulunduğu … iline talimat yazıldığı ve mali müşavir görevlendirildiği anlaşılmaktadır. Davacı tarafından talep edilen alacak, taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklı cari hesaba dayandırılmakta olup bu çerçevede tarafların ticari kayıtları davanın ispatı bakımından önem arz etmektedir. Davacı tarafından, 2013-2014 yıllarına ilişkin ticari kayıtların sunulduğu, buna karşılık 2011-2012 yıllarına ilişkin kayıtların ise ibraz edilmediği görülmektedir. Yukarıda detayları verilen bilirkişi raporlarından anlaşılacağı üzere, davacının icra takibine konu ettiği toplam 12.473,55 TL asıl alacağın, 11.702,69 TL’lik kısmı 2012 ve öncesi döneme ait olduğu, defter incelemesinde söz konusu bakiyenin 2013 ve 2014 yıllarına devrettiği ve bu bedelin kaynağına ilişkin kayıtlara ulaşılamadığı anlaşılmaktadır. Bununla birlikte, taraflar arasında, 2013 yılında 973,36 TL tutarında ticari ilişkiye dayalı fatura düzenlendiği, davalının bu faturaya istinaden 202,50 TL ödeme yaptığı ortaya konulmuştur. Toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; 2012 ve öncesi döneme ait olduğu anlaşılan 11.702,69 TL’lik alacak iddiasının davacı tarafından dosya kapsamına sunulan delillerle ispatlanamadığı ortadadır. Buna karşılık, 2013 yılında 973,36 TL tutarında ticari ilişkiye dayalı düzenlenen faturaya ilişkin 202,50 TL ödeme yapıldığı, geriye kalan 770,86-TL’nin ise ödenmediği ve davacının bu miktar üzerinden alacaklı olduğu sonucuna ulaşılmış; icra takibine yapılan itirazın bu miktar ile sınırlı olarak kısmen iptaline, alacak iddiasının yargılamayı gerektirmesi ve itirazın kısmen kabul edilmesi dikkate alınarak tarafların tazminat taleplerinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-DAVANIN KISMEN KABULÜNE, … 36. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına yapılan itirazın 770,86-TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
Yasal koşulları oluşmayan icra inkar tazminatının ve kötü niyet tazminatının reddine,
2-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 80,70-TL harçtan peşin alınan 35,90-TL harcın mahsubu ile bakiye 44,80-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınıp hazineye gelir kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği takdir ve tayin olunan 770,86-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği takdir ve tayin olunan 770,86-TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.029,00-TL’den kabul ve red durumuna göre davalı hissesine düşen 57,75-TL ile 77,00-TL ilk harç ve masraflar olmak üzere toplam 134,75-TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama masrafı bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333 maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize veya bulunulan yer asliye ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 11/05/2022

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza