Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/420 E. 2023/19 K. 17.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/420 Esas
KARAR NO : 2023/19

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/05/2018
KARAR TARİHİ : 17/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; “Müvekkil … Şti (“…”) ile …Tic. Ltd. Şti (“…”) arasında 5.000 kg natürel kuru incir alımı için 20.10.2017 tarihli Ürün Satın Alma Sözleşmesi akdetmiştir. Sözleşmenin konusu kuru incir alımıdır. Sözleşme kapsamında, davalı tedarikçi … Ürünleri firmasına, müvekkil alıcı firma tarafından Ürün Satın Alma Sözleşmesi’nin 12. Maddesi kapsamında ve talepleri gereği avans olarak aşağıdaki bedeller ödenmiştir. 20.10.2017 tarihinde 15.000,00 TL, 24.10.2017 tarihinde 35.000,00 TL, 31.10.2017 tarihinde 6.000,00 TL gönderilen ürünlerin tüketim açısından sorunlu olduğu, ayrıca sözleşme şartlarına aykırı olduğu, şahit numuneden farklı olduğu tespit edilmiştir. Söz konusu tespitin ardından da müvekkil şirket, … 17. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye sayılı ıhtamamesı ile ödenen bedellenn ise iadesi talebinde bulunulmuş, yine … 2.Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyasındaki tespitler ve analizler kapsamında, davalının düzenlemiş olduğu … tarih ve … seri numaralı faturanın iade faturası olan: … tarih ve … sayılı iade faturası düzenlenerek, ihtarname ekinde davalı … firmasına göndermiştir. Davalı … Firması, söz konusu faturayı haksız olarak kabul etmemiş, ödenen toplam bedelin ödemesini de yapmamış, ürünlerini de iade almaktan imtina etmiştir. 1 ay kadar daha heklenmiş, fakat ilgili firma tüketime uygun bulunmayan ürünlerini almamıştır. Bu nedenle, tüketime uygun olmayan ürünler, gıda paketlemesi yapıları fabrika alarımızdan uzaklaştırılmıştır. Davalı … firmasının, Ürün Satın Alma Sözleşmesi’ne aykırı tutumlarını sürdürmesi nedeniyle, işbu kere … 4. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasından son çare olarak; 20.10.2017 tarihinde 15.000,00 TL, 24.10.2017 tarihinde 35.000,00 TL, 31.10.2017 tarihinde 6.000,00 TL tarihinde ödenen bedellerin (toplam alacak miktarımızdır.) müvekkil şirkete ödenmesi amacıyla, yasal takibe geçilmiştir. Fakat huzurdaki davalı tarafından haksız ve mesnetsiz olarak Sözleşmeye bağlı alacaklarımız ile ilgili yaptığımız, icra takibine itiraz edilmek suretiyle, takip durdurulmuştur. … 4.İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı icra dosyasına davalı tarafından yapılan haksız ve mesnetsiz itirazın iptaline, Davalı-borçlunun %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekâletin karşı taraftan tahsiline karar verilmesini…” talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; “Davacı ile aramızda mevcut 20.10.2017 tarihli “ürün satın alma sözleşmesine” istinaden davacı alacaklı müvekkilden 98.081.00.TL. karşılığında 4.980.Kg kuru incir satın almıştır. Söz konusu incirin tamamı … tarih … sayılı sevk irsaliyesi ve … tarih … sayılı faturayla birlikte alacaklının yetkilisi …” e teslim edildiği yine nakliyenin … plakalı araçla yapıldığı ve ürünün alacaklıya ait sertifikasyonuna ve şahit numuneye uygun olarak alacaklının …’ da bulunan deposuna teslim edildiği belgelidir. Ürünün seçiminden teslimine kadar geçen tüm süreç alacaklı şirket yetkilisi ziraat mühendisi …’ in bilgisi ve onayı dahilinde gelişmiştir. Hal böyle olunca , davacı tarafın teslim aldığı ürüne karşılık vaki sözleşmemize uygun olarak teslimden önce üç ayrı tarihte toplam 56.000.00.TI ödeme yaptığı ancak kalan 42.081.00TL borcunu bu güne kadar ödemediği sabit ve belgelidir. Kaldı ki; sözleşme kaynaklı 42:081_.00.TL. alacağımızın tahsili amacıyla davacı aleyhine … 31.İcra Müdürlüğünün … – sayılı dosyasıyla 16.04.2018 tarihinde başlatmış olduğumuz icra takibine davacı taraf 25,04.2018 tarihinde itiraz etmiş, diğer yandan asılsız davacı iddiaları maddi ve fiili gerçeğe aykırı olduğu gibi vaki sözleşmeye istinaden davacıya teslim edilen sözleşme konusu üründen kaynaklanan bakiye alacağımızın ödenmediği hususu; Tarafımızdan davacı alacaklıya keşide edilen … 1. Noterliğinin … tarih … yevmiye sayılı cevabi ihtarnamemiz ile, Yine davacıya keşide ettiğimiz ve bakiye alacağımızın ödenmesi ile sözleşme aşamasında davacıya vermiş olduğumuz 50.000.00.TL. meblağlı teminat senedimizin iadesini ihtar eden … 12. Noterliğinin … tarih … yevmiye sayılı ihtarnamemiz ile, Davacı tarafından şahit numuneye uygun olarak satiın aldıkları ve depolarında tuttukları ürünün sertifikasyona aykırılığının tespiti amacıyla aleyhimize ikame ettikleri … 2.Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyasına sunduğumuz 23.01.2018 ve 07.02.2018 tarihli dilekçelerimiz ile aynı şekilde davacı alacaklı tarafın adımıza düzenleyip ihtarname ekinde müvekkile tebliğ ettiği … tarih … seri sayılı iade faturanın aynen iadesine dair … 1. Noterliğinin …tarih … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile haksız alacaklı taleplerine itirazlarımızı havi … 12. Noterliğinin … tarih … yevmiye sayılı cevabi ihtarnamemiz ile ayrıntılı olarak ortaya konmuştur. Kaldı ki, davacı taraf davaya konu vaki takipten önce tarafımıza keşide ettiği ihtarnamelerde ve aleyhimize ikame ettiği tespit dosyasında 3 1.10.2017 tarihli 6.000.00TL meblağlı ödemeden hiçbir şekilde söz etmemiştir. Dahası alacaklı taraf … tarih … yevmiye sayılı ihtarnamelerinde ürün tesliminden önce müvekkile ödemiş oldukları 50.000.00TL avansın iadesini talep etmiştir. Hal böyle olunca müvekkile havale edilen 30.10.2017 tarihli 6.000.00TL meblağlı ödemenin takip konusu sözleşme ile hiçbir ilgisi olmadığı gerçeğini kabul eden alacaklı vaki paranın iadesini daha önce talep etmemişti. Gerçekten de 6.000.00.TL. meblağlı ödeme iş bu ürün satın alma sözleşmemize istinaden ödenmemiştir. Bu para bir başka ürün alımına ilişkin olup olayımızla ilgisi yoktur. Aleyhimize haksız ve mesnetsiz sunulması ile hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, Haksız çıkması halinde davalı tarafın %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, Masraf ve ücreti vekaletin davacıya teşmiline karar verilmesini…” savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, 20.10.2017 tarihli 5.000 kg naturel kuru incir alım-satım sözleşmesine istinaden davacıya teslim edilen kuru incirlerin ayıplı olduğu iddiası üzerine davacı tarafından yapılan ödemelerin davalıdan tahsili talebi ile başlatılan takibe itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce … 4.İcra Dairesi’nin … takip sayılı dosyası getirtilmiş olup incelenmesinde; alacaklısı …Şirketi tarafından, borçlu … aleyhine 56.000,00TL asıl alacağın icra takip tarihinden itibaren asıl alacağa yıllık %9,75 oranında faiz işletilmek kaydı ile tahsili talebi ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, yasal süresinde borçlu vekilinin borca ve fer’ilerine itiraz ettiği, itiraz sonucunda icra takibinin durduğu, iş bu itirazın iptali davasının mahkememize İİK.m.67 hükmü uyarınca 1 yıllık yasal süresi içerisinde açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Bilirkişi heyetinden alınan 16/07/2022 tarihli raporunda özetle; “Taraflar arasında imzalanan 20.10.2017 tarihli Ürün Satınalma Sözleşmesinin 1.maddesinde “kuru incirlerin ürün spesifikasyonları (MAGRO.ÜS.009) doğrultusunda işleneceği, işleme öncesi üründen numune alınarak analize gönderileceği, analiz ücretini satıcı firmanın yükleneceği,” olarak belirtildiği, fakat dava dosyasında, dava konusu kuru incirlerden işleme öncesinde numune alınarak analiz ettirildiğine dair herhangi bir dış laboratuvar analiz raporu, analiz ücreti ödeme dekontu vb. doküman bulunmadığı, Dava konusu ürünlerin davacı tarafa hangi tarihte teslim edildiğinin belli olmadığı, ancak davacı tarafın kalite departmanının dava konusu ürünleri analize alma tarihinin 13.11.2017, kalite departmanı tarafından kayıt altına alınan Kuru Meyve Hammadde Kalite Kontrol Formunun onay tarihinin 14.11.2017 olduğu, davacının ürünleri hangi tarihte teslim aldığı bilinemediğinden davacının yasal itiraz süresi içerisinde itirazlarını edip etmediği ile ilgili bir kanaat oluşmadığı, … 2. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin….D.İş sayılı dosyası ile 22.12.2017 tarihinde mahallinde yapılan delil tespiti keşfinin, dava konusu kuru incirlerin davacı tarafın kalite departmanı tarafından yapılan analiz tarihinden 39 gün ve davacının davalıya ihtarname tarihinden ise 33 gün gibi uzun bir süre sonra olduğu, bu süre zarfında ürünlerin hangi şartlarda muhafaza edildiği, keşif anında tespiti yapılan ürünlerin gerçekten dava konusu ürünler olup olmadığı hususunun bilinemediği, bu bakımdan delil tespit bilirkişi raporuna itibar edilemeyeceği, İlgili sözleşmenin 10.maddesinde “Teslim edilen ürünler analiz edilecek, ayrılmış şahit numune ile karşılaştırılacak, … kalite kontrol onayı verildikten sonra kesin kabulü yapılmış sayılacaktır. Ürünler … fabrikasına inmiş olsa bile, kalite kontrol onayı verilmeyen ürünler teslim alınmış sayılmaz.” şeklinde geçmekte olup, “Tarafların tüm koşulları okuyup, anlayarak işbu akdi imza altına aldıkları, yukarıda belirtilen şartları kabul ederek siparişi onayladıkları” belirtilerek 20.10.2017 tarihinde imza altına alınan sözleşmeye göre davacı tarafından dava konusu ürünler üzerinde yapılan analizlerin … ürün spektine uygun olmadığı, dolayısıyla dava konusu ürünlerin ayıplı olduğu, Davacı tarafından düzenlenen faturaların Davacı tarafın Yasal Defterlerinde yer aldığı, defterlerin yasaların emrettiği şekilde tutulduğu, Faturalarla ilgili Mali idareye yapılması gereken bildirimlerin süresinde yapıldığı, Açılış ve kapanış kayıtlarının Kanun öngördüğü süreler içinde yapıldığı, Davacı lehine delil olma kuvvetine sahip olduğu, Davalı tarafından düzenlenen faturaların Yasal Defterlerinde yer aldığı, defterlerin yasaların emrettiği şekilde tutulduğu, Faturalarla ilgili Mali idareye yapılması gereken bildirimlerin süresinde yapıldığı, Kanuni Defterlerin Davalı lehine delil olma kuvvetine sahip olduğu, Açılış kayıtlarının Kanun öngördüğü süreler içinde yapıldığı, Kanuni Defterlerin kapanış kaydının yapılmadığı, Davalı lehine delil olma kuvvetine sahip olup olmadığı konusunda kararın Sayın Mahkemeye ait olduğu, davacı tarafından Banka Kanalı ile Davalı tarafa 56.000.- TL Havale ile ödeme yapıldığı, Davalı Firmanın düzenlediği 10.11.2017 tarih ve …seri numaralı 98.081,10 TL tutarındaki fatura her iki firmanın da kayıtlarında yer almaktadır. Davacı tarafından düzenlenen 15.01.2018 tarih 107000 nolu Davalıdan yapılan ürün alımına ait “İade fatura” nın Davalı kanuni defterlerinde yer almamaktadır. Davacının düzenlediği İade faturayı Davalının kanuni defterlerinde kayıta alması yönünde karar verecek olursa, Davacı firmanın, Davalı firmadan 56.000.- TL”a alacaklı olacağı, Davacının düzenle İade faturayı Davalının kanuni defterlerinde kayıta almaması yönünde karar verecek olursa Davalı firmanın, Davacı firmadan 42.081,10 TL’a alacaklı olacağı, davalı tarafından, ürünlerin usulüne uygun olarak teslim edildiğinin, davacının kalite kontrolünden geçerek onaylandığının geçerli delillerle kanıtlanması gerektiği, davalı tarafından bu hususta somut bir delil sunulmadığından, davacının ayıp iddiasının yerinde olduğu…” rapor edilmiştir.
Bilirkişi heyetinden alınan 31/10/2022 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; “teknik değerlendirme: kök raporumuzda varılan sonucun aynen devam etti; mali değerlendirme: kök raporumuzda varılan sonucun aynen devam ettiği, genel değerlendirme: kök raporumuzda varılan sonucun aynen devam ettiği…” rapor edilmiştir.
Davacının davalıdan bila tarihinde mantar kuru incir alımı yaptığı ve bedel olarak 20.10.2017 tarihinde 15.000 TL, 24.10.2017 tarihinde 35.000 TL ve 31.10.2017 tarihinde 6.000 TL olmak üzere toplam 56.000 TL ödeme yaptığı tarafların kabulündedir.
Davacı tarafından kendi laboratuvarlarında yapılan analiz sonuçlarının ürünün ayıplı olduğu yönünde rapor edilmesi üzerine … 2. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D.iş sayılı dosyasından yapılan tespit yaptırmış , tespit sonucunda, bilirkişi heyetinin yerinde inceleme sonrasında ortaya çıkan 02.01.2018 tarihli bilirkişi raporlarında özetle; Kutular içerisinde bulunan bazı incirlerin bütün olmadıkları, yırtık ve ezilmiş oldukları, bazılarının bozulmuş olduğu, üzerinde güneş yanıklığı olduğu, kuru incirlerin bir kısmının sap uçlarının uzüun kesilmiş olduğu, incirlerin kuru olduğu, doğal rengini kaybettiği, Incirlerin üzerinde çil ve böcek lekesi olduğu, böcek hasarı ve çil lekesinin çıplak gözle
görülebildiği,
İncirlerin kendine has kokusunun olması gerekirken küf ve ekşime kokusu olduğu, küf ve fermente belirtisi tespit edildiği, içerisinde küf liflerinin görüldüğü, incirlerin renginin belirgin şekilde değiştiği, İncirlerin taşıma, işleme, pazarlama ve tüketime uygun olmadığı, kuru incirin satışa ve tüketime sunulamayacağı, enkaz değerinin bulunmadığı, sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Davalı taraf ayıp ihbarının süresi içerisinde yapılmadığı savunmasında bulunmuşsa da ürünlerin davacıya hangi tarihte teslim edildiği yönünde belge sunmamış , ürünlerin 13.11.2017 tarihinde analize alındığı dosyadaki belgelerden anlaşılmış olup ürün teslim tarihinin bu tarih olduğu kabul edilmiş, davacının ayıplı ifa konusunda davalı tarafa mail yoluyla bildirimde bulunduğu sunmuş olduğu deliller ile ispat etmiş ve ayıp ihbarının süresi içerisinde yapıldığına kanaat getiirlmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davacının davalıdan 20.10.2017 tarihli sözleşmeye istinaden 13.11.2017 tarihinde naturel kuru incir alımı yaptığı ve alım bedeli için 56.000 TL ödeme yapıldığı , kuru incirlerin ayıplı olduğunun analiz raporu ve hükme esas alınan 16.07.2022 tarihli bilirkişi raporuyla tespit edildiği, buna rağmen davacının bu satış işlemi için verdiği bedelin iadesi sağlanmadığı , anlaşıldığından davanın kabulü ile takibin devamına dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur. Davalı tarafa ürünün ayıplı olduğuna dair analiz raporları ve ihtarnameler tebliğ ediliği halde takibe haksız olarak itiraz ettiği anlaşıldığından aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KABULÜNE, davalının … 4.İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin 56.000,00 TL asıl alacak üzerinden takip talebindeki şartlar üzerinden devamına,
Alacağın %20’si olan 11.200,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Karar tarihi itibariyle 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 3.825,30TL harçtan peşin alınan 956,34TL’nin ve davacı tarafça icra dosyasına yatırılan 280,07TL harçların toplamı olan 1.236,41TL’nin mahsup edilerek bakiye 2.588,80TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 1.236,41TL peşin harç, 35,90TL başvuru harcı gideri toplamı olan 1.272,31TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 5,20TL vekalet harcı gideri, 206,10TL tebligat, posta gideri ile 9.400,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 9.611,30TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte olan AAÜT gereğince dava değeri olan 56.000,00TL üzerinden hesaplanan 9.200,00TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK.m.333 hükmü uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık kesin süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.17/01/2023

Katip

¸e-imza

Hakim

¸e-imza