Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/356 E. 2020/639 K. 01.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/356 Esas
KARAR NO : 2020/639

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20/04/2018
KARAR TARİHİ : 01/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; 24/04/2010 tarihinde, … mevkiinde üç aracın karıştığı yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kazada müvekkili sigortalısı … ağır şekilde yaralandığını, sigortalı kaza yapan … içerisinde yolcu olarak bulunduğunu, 1 nolu davalı KTK 98. Madde gereği meydana gelen kazalarda tedavi giderlerinden sorumluluğu sebebi ile davada taraf olduğunu, 2 nolu sigortalı kaza yapan aracın ZMSS poliçesi düzenleyen sigortacısı olduğunu, 3 nolu davalı aracın sahibi 4 nolu davalı da aracın sürücüsü olduğunu, kaza sebebi ile ilk tedavisi Türkiye’de yapılan yaralı tedavinin devamını ülkesinde devam ettiğini, müvekkili sigortalısına zararlarını gidermiş olmakla halef en zararlarını rücuen talep etme hakkı doğduğunu, müvekkili sigortanın sigortalısı için kaza sebebi ile yaptığı dava miktarı kadar harcamanın davalıların temerrüt tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereği kamu bankalarının Avroya uyguladıkları 1 yıllık faiz üzerinden ve tahsil tarihindeki kur karşılığının davalılardan sorumlu oldukları kısımlarından ve limitleri dahilinde birlikte sorumlu oldukları miktar için müştereken ve müteselsilen masraf ve vekalet ücreti ile hüküm altına alınmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı … Başkanlığının cevap dilekçesinde özetle; Dava hukuka aykırı olduğunu, kabul etmediklerini, davacının kurumlarına rücu hakkı bulunmadığını, özel sağlık sigortaları can sigortaları kapsamında olduğunu, can sigortalarında halefiye yer verilmediğini, davacının Türk hukuku bakımından geçerli bir sigorta poliçesi mevcut değilse Türk Ticaret Kanununun halefiyet hükümleri başvurması esasen mümkün bulunmadığını, özel sağlık sigortaları can sigortaları kapsamında olduğunu, can sigortalarında halefiyete yer verilmediğini, davacının sigorta poliçesi üzerinden diğer bir sigorta şirketine ve kurumlarına rücu etmesi esasen sigortacılık ilkelerine de aykırı olduğunu, … dava ile ilgili bilgi ve belgelerin henüz intikal etmemesi sebebiyle ek cevap hakkı verilmesini, davada iş mahkemesi görevli bulunduğundan davanın görev yönünden reddine, kuruma başvuru dava şartı olduğunu, kurumu başvuru yapılmaksızın dava açıldığından davanın dava şartı yokluğundan reddine, davanın husumet yönünden reddine, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine, davanın esastan reddine karar verilmesini, masraf ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirkete tebliğ edilen evraklar incelenmiş ve gerekli araştırmalar yapıldığını, 24.04.2010 tarihinde … ‘nda …, … ve müvekkili şirkete sigortalı … plakalı araçların kazaya karıştıklarını, meydana gelen kaza sonucunda dava dışı …’in yaralandığı anlaşılmadığını, kaza tarihinde …plakalı araç için 20/08/2009-20/08/2010 tarihleri arasında geçerli … numaralı Trafik Sigorta poliçesi düzenlendiğini, davacı Alman Sosyal Sigortalar Kurumu’nun (…), dava dışı …’e ödemiş olduğu iddia olunan tedavi masrafları ve sürekli işgöremezlik tazminatı müvekkil şirketten talep edildiğini, davacı kurumun tazminat ödemesi yapmış olduğu …, işbu davadan önce müvekkili şirket aleyhine … 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… Esas sayılı dosyasında iş göremezlik, tedavi ve sair zararları için dava açtığını, dava dışı …’e ekspertiz raporu doğrultusunda 29/06/2010 tarihinde 4.725,04.- TL tedavi masrafı ödendiğini, davanın müvekkili şirket yönünden husumet yokluğu nedeniyle reddine, aksi kanaatte, davanın, daha önce … 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas sayılı dosyasında verilen kararı kesinleşmiş olması halinde dava şartı noksanlığı nedeniyle reddine, aksi kanaatte, yukarıda talep ettiğimiz gerekli araştırma ve incelemelerin yapılarak davanın esastan reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davacı taraf 20.04.2018 tarihli dava dilekçesi ile, sigortalısı …’e sigortalısı olması dolayısıyla ödemiş olduğu tedavi masraflarının rücuen tahsilini talep ettiğini, somut olayda tedavi giderleri kapsamında, vekil edenin herhangi bir şekilde sorumluluğu bulunmayıp davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, davada Asliye Hukuk Mahkemeleri görevli olduğu gibi kazanın meydana geldiği yer, davalıların yerleşim yeri, davalı … şirketinin bölge müdürlüğünün bulunduğu yer … olduğundan yetkili mahkemenin de … Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, bu sebeple yetkisiz mahkemede açılan davanın bu yönüyle de reddi gerektiğini, haksız davanın öncelikle usul yönünden reddine, sayın mahkeme aksi kanaatte ise davanın vekil eden yönünden esastan reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yan üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacı taraf 20.04.2018 tarihli dava dilekçesi ile, sigortalısı …’e sigortalısı olması dolayısıyla ödemiş olduğu tedavi masraflarının rücuen tahsilini talep ettiğini, vekil edenin 25.02.2011 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren, 13.02.2011 tarih 6111 sayılı Yasa’nın 59. maddesi ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 98. maddesinde yapılan değişiklik gereğince sağlık hizmet bedellerinden sorumluluğu bulunmadığını, işbu davanın vekil eden yönünden reddi gerektiğini, haksız davanın öncelikle usul yönünden reddine, sayın mahkeme aksi kanaatte ise davanın vekil eden yönünden esastan reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yan üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; 24/04/2010 tarihinde, … mevkiinde meydana gelen üç aracın karıştığı yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle, dava dışı sigortalısı …’e davacı Almanya’nın resmi SSK’sı tarafından ödenen tedavi giderlerinin davalılardan rücuen tahsili talebine ilişkindir.
Yargıtay’ın 17. Hukuk Dairesinin 2015/5084 esas, 2018/891 karar sayılı ilamında belirtildiği üzere; ‘5510 sayılı Yasa 01/10/2008 tarihinde yürürlüğe girmiş olup bu yasa ile Sosyal Sigortalar Başkanlığı, Bağkur Genel Müdürlüğü ve T.C. Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü ortadan kaldırılıp bu kurumlar yerine … kurularak sosyal güvenlik kurumları tek çatı altında toplanmıştır. Sosyal Güvenlik Kurumunun uygulayacağı yasa 5510 sayılı yasa olup anılan yasanın 101. Maddesinde yasanın uygulanmasından doğan uyuşmazlıkların İş Mahkemelerince çözümlenebileceği ön görülmüştür.Dosya kapsamına göre davacı … (…), Almanya’nın resmi SGK’sı olduğundan bu davanın da iş mahkemesinde görülmesi gerektiğinden dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerektiği’ şeklindedir.
Mahkememizce toplanan deliller, tüm dosya kapsamı incelendiğinde; somut olayda dava, davacı Alman SGK’sı olan Novitas KBBye sigortalı olan …’in …’da meydana trafik kazası sonucu yaralanması nedeniyle davacı tarafından karşılanan tedavi giderlerinin davalılardan rucüen tahsili talebine ilişkin olup, davacı … KBB Almanya’nın resmi SGK’sı olduğundan, Sosyal Güvenlik Kurumunun uygulayacağı yasa 5510 sayılı yasa olup anılan yasanın 101. Maddesinde yasanın uygulanmasından doğan uyuşmazlıkların İş Mahkemelerince çözümlenebileceği ön görülmüştür. Mahkememizce bozma ilamına uyularak, davanın HMK 114/1(c) maddesi gereğince görevsizlik nedeniyle 115//2. Maddesi gereğince davacı şartı yokluğundan usulden REDDİNE karar varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın mahkememizin görevsizliği nedeniyle 6100 sayılı HMK.’nın 114/1(c) ve 115//2. Maddelerine göre usulden Reddine,
2-Kararın kesinleşmesi üzerine 2 hafta içerisinde talep halinde dosyanın görevli ve yetkili … NÖBETÇİ İŞ Mahkemesine gönderilmesine,
3-Yargılama masraflarına ilişkin kararın HMK 331/2. Maddesine göre yetkili ve görevli mahkemece nazara alınmasına,
4-Kararın kesinleşmesi üzerine 2 hafta içerisinde dosyanın görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde davanın açılmamış sayılması yönünde karar ittihazına,
Dair; davacı ve davalı SGK vekilinin yüzüne karşı davalı … , Davalı …, davalı … yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.01/12/2020

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza