Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/349 E. 2019/278 K. 09.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/349 Esas
KARAR NO : 2019/278

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Havale Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/04/2018
KARAR TARİHİ : 09/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Havale Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: borçlu aleyhine … 21. İcra müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, ödeme emri gönderildiğini, borçlu söz konusu haklı takibe usul ve esas yönünden itiraz ederek takibin haksız olarak durdurulmasına sebebiyet verdiğini, borçlu tarafından usul ve esas yönünden ileri sürülen itirazların haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davalı vekili borçlu şirket adresinin … ili sınırları içinde olması nedeniyle söz konusu icra takibinin yetkili icra dairesinde açılmadığını ileri sürerek yetki itirazında bulunduğunu, söz konusu yetki itirazının yerinde olmadığını, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında … tarihinde “… Görüntülü Vitrin Uygulamaları Hizmet Yönetimi Sözleşmesi ” akdedildiğini, söz konusu sözleşmenin “uyuşmazlıkların çözümü” başlıklı 17. Maddesi gereğince taraflar arasında sözleşmeden kaynaklanan ihtilafların yetki konusunda İstanbul Mahkemelerinin ve İcra Dairelerinin yetkili olacağı hususunun kararlaştırıldığını, bu yönde kötü niyetli olduklarını, davalı tarafından ileri sürülen yetki itirazının haksız ve dayanaksız olduğu Yargıtay kararlarıyla da sabit olduğunu, davalı vekili tarafından dava konusu faturaların davalı tarafından keşide edilen … 10. Noterliğinin … tarih ve … yevmiye numaralı ve … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnameleri ile iade edildiğini, iddialarının kabulü mümkün olmadığını, ihtarnamelere karşı davacı müvekkili tarafından keşide edilen … 26. Noterliğinin … tarih ve … yevmiye nolu ihtarneme ile yine … 26. Noterliğinin … tarih ve … yevmiye nolu ihtarnameleri ile cevap verildiğini, faturalara dayalı hizmetin davalı tarafa sunulmuş olması nedeniyle iadelerinin mümkün ve kabul olunmadığını ihtar ettiklerini, taraflar arasında keşide edilen ihtarnameler ile alacağın sulhen tahsil edilemeyeceği anlaşılmış olup, davalı aleyhine itiraza konu yasal takibin başlatılmasının hasıl olduğunu, davalının iyi niyetli eğilimleri olduğu hususu izahtan vareste olduğunu, haksız yapılan itirazın iptalini ve takibin devamına karar verilmesini borçlu aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: müvekkili şirketin … AŞ 1992 yılında … Sanayi Bölgesinde kurulduğunu, ürettikleri ürünlerin satışını yapan çeşitli firmalara ihtiyaçları olan endüstriyel ürün gibi yarı ham malulleri ürettiklerini, davalı şirketin belli ürünlerin teknik parça ve donanımlarının imalat ve üretimlerini yaptıklarını, şirket ürettiği bu ürünlerin doğrudan satışını ya da pazarlamasını yapmadığını, kendi adlarıyla kurulmuş bir mağaza, bayi veya markanın bulunmadığını, davacının dilekçesinde bahsettiği ve davaya konu olan 19/07/2017 tarihli ana sözleşme incelendiğinde sözleşmenin tek bir yerinde müvekkili şirketin isminin geçmediğini, holding çatısı altında şirketlerin ayrı tüzel kişiliğe sahip olduklarını, sorumluluk anlamında bir birliktelik anlamına gelmediğini, sözleşmenin tarafı olan … Holding AŞ’nin müvekkili şirket ile irtibatlı olmadığını, mali idari ve yönetimsel anlamda tamamen davalı şirketten farklı bir tüzel kişilik olduğunu, bahse konu 19/07/2017 tarihli iki tarafa borç yükleyen bu sözleşmenin, sözleşmede imzası olanları bağladığını, söz konusu faturalara süresi içerisinde itiraz ettiklerini, fatura ve ihtarnamelerin içeriğini kabul etmedikleri gibi herhangi bir hizmet alınmadığını, tarafı olmadıkları sözleşmeden borç anlamında sorumlu olmadığı gibi sözleşme taraflarınca konulan yetki gibi sair şartlardan da sorumlu tutulmalarının haksız ve hukuksuz olacağını, bu itirazın iptali davasının reddini, takibin haksız ve kötü niyetli olan takibin %20sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, faturaya dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı taleplerine ilişkindir.
Mahkememizce … 21. İcra … sayılı dosyasının celp edilerek incelenmesi ile davacı tarafça davalı aleyhine 15/02/2018 tarihinde 76.621,92-TL asıl alacağın tahsili için ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya 20/02/2018 tarihinde tebliğ edildiği, 21/02/2018 tarihli dilekçe ile davalı vekilinin icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz ettiği, itiraz sonucunda icra takibinin durduğu, iş bu itirazın iptali davasının mahkememize İİK 67. Maddesi uyarınca 1 yıllık yasal süresi içerisinde açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali talebine ilişkindir. İcra takibine konu alacak faturadan kaynaklanmaktadır. 2004 sayılı İİK’nun 50/1 md. uyarınca 6100 sayılı HMK’daki yetki hükümleri (HMK md. 6-18) ilamsız icradaki yetki hakkında kıyasen uygulanır. HMK’nun 6. maddesi gereğince bir davada genel yetkili mahkeme davalının yerleşim yeri mahkemesidir. Aynı kanunun 10. maddesinde sözleşmeden doğan davalar için sözleşmenin ifâ edileceği yer mahkemesinin de yetkili olduğu belirtilmiştir. Ayrıca 6098 sayılı TBK’nun 89. maddesi uyarınca para alacağına ilişkin davalarda aksi kararlaştırılmadıkça para borcunun alacaklının yerleşim yerinde ödenmesi gerektiğinden alacaklının bulunduğu yer mahkemesi de yetkilidir.
Somut olayda; davacı tarafından taraflar arasında ki sözleşme ile İstanbul Mahkemelerinin yetkili olarak belirlendiği iddia edilmiş olsa da dosyaya sunulan sözleşmenin incelenmesinde davalı tarafın imzasının bulunmadığı tespit edildiğinden yetki sözleşmesinin geçerli olmayıp, yetkili mahkemenin Hukuk Muhakemeleri Kanunu 6. Madde ve Türk Borçlar Kanunu 89. Madde birlikte değerlendirilerek tespit dilmesi gerekmektedir. Davalı vekili ödeme emrine itiraz dilekçesi ile yetkiye itiraz etmiş, davalı şirketin dava tarihindeki yerleşim yerinin Kayseri olması nedeniyle Kayseri İcra Dairelerinin yetkili olduğunu beyan etmiştir. Dosyanın incelenmesinde davalı şirketin merkezinin dava tarihinde ki adresinin Kayseri olduğu, davacı şirketin merkezinin dava tarihinde ki yerleşim yerinin ise Üsküdar/İstanbul olduğu tespit edilmiştir. Davaya konu, iptali talep edilen icra takibi …21. İcra Müdürlüğün’de açılmıştır. İtirazın iptali davasında takibin yetkili icra dairesinde başlatılmış olması dava şartıdır. Davalı-borçlu tarafın yasal süresi içerisinde icra dairesinin yetkisine yapmış olduğu itirazın kabulüne karar verilerek HMK 114, 115/2 md. gereği dava şartının olmaması nedeni ile aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerektiği kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın takibin yetkili icra dairesinde yapılmamış olması nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 44,40-TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 3.256,33-TL nispi karar harcından mahsubu ile bakiye 3.211,93-TL karar harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalıvekili lehine hesaplanan 2.725,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı’ya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde HMK 333 maddesi uyarınca taraflara iadesine,
Dair; davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 09/04/2019

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza