Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/330 E. 2019/563 K. 27.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/330 Esas
KARAR NO : 2019/563

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 11/04/2018
KARAR TARİHİ : 27/06/2019

Mahkememizde açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı-karşı davalı vekili dava dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; taraflar arasında akdedilen Bilet Satış Ve Dağıtım Hizmetleri Sözleşmesi kapsamında müvekkiline ait işletmelerde gerçekleşen etkinlikler için bilet satışları yapıldığını, davalı tarafın haksız ve mesnetsiz şekilde vaki bilet bedellerini ödemekten imtina ettiğini, iş bu nedenle davalı tarafa … 37. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı ödeme ihtarının keşide edildiğini, ihtarname neticesinde de karşı tarafça borçların ödenmemesi nedeni ile taraflar arasındaki sözleşmenin feshedildiğini, davalı taraf aleyhine … 20. İcra Müdürlüğü’nün … esas sırasında kayıtlı takip dosyası ile 321.584,24-TL alacağın tahsili için icra takibi başlatıldığını, davalının borca, borcun faizine ve takibe itirazı neticesinde icra takibinin durduğundan bahisle borçlunun itirazının iptaline, hakkında başlatılan icra takibinin devamına, davalının inkar olunan alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı-karşı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; taraflar arasında akdedilen Bilet Satış Ve dağıtım Sözleşmesi’nin imzalanma tarihinin 13/11/2015 olmasına rağmen sözleşmenin ifasına 2015 yılının Temmuz ayında başlandığını, davacı karşı davalı tarafın sözleşme kapsamında kendisine düzenlenen faturalar uyarınca verilen hizmetler için müvekkili şirkete her bir etkinlik için aylık ödeme yaptığını, ana sözleşmeye ek olarak karşı tarafın müvekkili şirket ile iletişime geçerek 01/01/2016 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere … ve … etkinlikleri için ana sözleşmenin eki uyarınca 2.000,00-USD+KDV değerinde premium hizmet desteği talep ettiğini, ilk 9 ay boyunca müvekkili şirket tarafından premium hizmete ilişkin olarak düzenlenen faturaların davacı-karşı davalı tarafından kabul edildiğini ve bututarların tarafların karşılıklı olarak tuttuğu cari hesaplarına yansıtılarak mahsup edildiğini ancak daha sonra davacı karşı davalı’nın Eylül 2016’dan sözleşmenin feshedildiği Ocak 2018 tarihine kadar aldığı premium hizmetlerden doğan borcunu ödemekten imtina ettiğini, müvekkili şirketin ticari faaliyetlerini gerçekleştirirken her zaman taraflar arasında akdedilen sözleşme ve ekleri uyarınca hareket etmiş olup davacı karşı davalının dava dilekçesinde belirttiğinin aksine tam eksiksiz ve sözleşme ile uyumlu olarak hizmet verdiğini, buna rağmen davacı karşı davalı tarafından ticari ilişkinin haklı bir sebebe dayanmadan feshedildiğini, müvekkilinin sözleşmeden doğan yükümlülüklerini zamanında yerine getirdiğini, davacı karşı davalı tarafından yapılması gereken ödemelerin yapılmadığını, davacı tarafından talep edilen icra dosyasına konu 321.584,24-TL’lik tutarın herhangi bir dayanağı olmadığını, taraflar arasındaki sözleşmenin haksız olarak feshi üzerine müvekkili şirketin davacı karşı davalıdan alınan hizmete dair keşide edilen faturalar ve sözleşmenin haksız feshinden doğan bakiye cari hesap alacağını ödemesi için davacı karşı davalıya ihtarname gönderildiğini, davacı karşı davalının bu ihtarname ekinde bulunan faturalara itiraz ettiğini, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında müvekkili şirketin muaccel olan sözleşmesel aylık hizmet bedeli ile premium hizmet alacaklarından davacı karşı davalı alacaklarının mahsup edildiğinde davacı karşı davalının müvekkili şirket nezdindeki cari hesabında 37.576.26-TL borçlu olduğunun tespit edildiğini, davacı karşı davalının söz konusu ödemeleri yapmaması üzerine müvekkili şirketin 15/03/2018 tarihinde … 21. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayısı ile kayıtlı dosyası kapsamında davacı karşı davalı aleyhine icra takibi başlattığını belirterek asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile davacı karşı davalının borca, borcun faizine ve takibe itirazı neticesinde icra takibinin durduğundan bahisle borçlunun itirazının iptaline, hakkında başlatılan icra takibinin devamına, karşı davalının inkar olunan alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava ve karşı dava sözleşme ilişkisinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce … 21. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası getirtilmiş olup incelenmesinde; alacaklı … Şirketi tarafından borçlu … A.Ş. aleyhine 37.576,26-TL asıl alacağın 15/03/2018 tarihinden itibaren işleyecek %9 oranında yasal faiz ile tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile tahsili talebi ile 15/03/2018 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, yasal süresinde borçlu vekilinin borca ve fer’ilerine itiraz ettiği, itiraz sonucunda icra takibinin durduğu, iş bu itirazın iptali davasının mahkememize İİK 67. Maddesi uyarınca 1 yıllık yasal süresi içerisinde açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce … 20. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası getirtilmiş olup incelenmesinde; alacaklı … tarafından borçlu …Tic. A.Ş. aleyhine 321.584,24-TL asıl alacağın 21/02/2018 tarihinden itibaren işleyecek %9 oranında yasal faizi ile birlikte tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile tahsili talebi ile 21/02/2018 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, yasal süresinde borçlu vekilinin borca ve fer’ilerine itiraz ettiği, itiraz sonucunda icra takibinin durduğu, iş bu itirazın iptali davasının mahkememize İİK 67. Maddesi uyarınca 1 yıllık yasal süresi içerisinde açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Uyuşmazlığın sözleşme ilişkisinden kaynaklanması nedeniyle, davacı ve karşı davacının alacağının belirlenebilmesi için dayanak sözleşmeler, icra dosyaları, tarafların dava konusu döneme ilişkin ticari defter ve kayıtları incelenerek ve tarafların sunduğu kayıt ve belgeler nazara alınarak icra takip tarihleri itibari ile borçlu olup olmadıkları, borçlu iseler asıl borç ve işlemiş faiz miktarı ve uygulanacak faiz tür ve oranının tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. 08/05/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle “…Davacı şirketin sahibi lehine delil niteliğine haiz ticari defterlerinin incelenmesi sonucunda davalı şirketten 321.584,24-TL alacaklı olduğu, davalı şirketin sahibi lehine delil niteliğine haiz ticari defterlerinin incelenmesi sonucunda davacı şirkete 310.417,53-TL borçlu olduğu görülmüştür. Taraflar arasındaki cari hesap uyuşmazlığının davalı …Tic. A.Ş. Tarafından davacı …’ne düzenlenen faturaların davacı şirketin ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı tespit edilmiştir. davalı … Tic. A.Ş. Tarafından … Tic. A.Ş.’ne düzenlenen faturanın sehven davalının kendi ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı ancak davacı şirketin ticari defterlerinde kayıtlı olduğu tespit edilmiştir. Davalı şirket tarafından düzenlenen ve davacı şirketin ticari defterlerinde kayıtlı olmayan 11.645,68-TL tutarındaki 4 adet faturaya konu hizmet teslimine ilişkin belge ibrazı olmadığından davalı şirketin kestiği faturaların davacı şirketin alacağından düşüm yapılamayacağı ve davalının kendi ticari defterlerinde kayıtlı olmayan ancak davacı şirketin ticari defterlerinde kayıtlı 479,05-TL’nin dikkate alınması sureti ile davacının davalı şirketten 321.584,24-TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Yukarıda alınan ticari defter kayıtları davacı karşı davalının davalı karşı davacıdan 321.584,16-TL alacaklı olduğu sonucuna varmayı gerekli kılmaktadır. Her ne kadar taraflar uzun uzun açıklamaları içeren dilekçelerinde karşılıklı iddialarda bulunmuş iseler de dosyaya gelişigüzel sunulan belgeler ölçeğinde söz konusu iddiaların kanıtlanması bakımından kesin bir sonuca ulaşılması mümkün görülmemiştir. Bu sebeple sadece ticari defter kayıtlarından hareketle bir sonuca varılabilmiştir. HMK 194 md gereği bilirkişinin görevi taraf iddialarını ispatlamak olmayıp tarafların iddialarını somut ve net olarak ortaya koymaları gerekmektedir. Her iki taraf da kendi iddialarının açık net kesin kanıtlarını mantıki sıra dahilinde sunmalıdır. Dosyanın mevcut içeriği karşısında açıklandığı üzere sadece ticari kayıtlardan hareket etmek zorunluluğu doğmaktadır. Karmakarışık olan ve esasa tesit etmeyebilecek ayrıntılara boğulan dilekçeler ve tüm dosya ve eki içerikleri tetkik edilmiş ancak anılan sonuca varılabilmiştir. Takdir mahkemeye aittir. Hem asıl dava hem de karşı dava bakımından yukarıdaki açıklamalar geçerlidir. Sonu.: Yukarıdan beri açıklanan sebep ve gerekçelerle davacı karşı davalının davalı karşı davacıdan ticari defter kayıtlarına göre 321.584,16-TL alacaklı olduğu, icra tazminatının takdirinin mahkemeye ait olduğu…” yönünde görüş bildirilmiştir. Bilirkişi raporu denetime elverişli, kanaat oluşturmaya ve hüküm kurmaya yeterli kabul edilmiştir.
Tüm delillerin değerlendirilmesi sonucunda; taraflar arasında bilet satış ve dağıtım hizmetleri sözleşmesi akdedildiği, anılan sözleşme konusunun davacı şirketin düzenleyeceği etkinliklerin bilet satışı amacı ile davalı şirketin satış ağından yararlanması ve ayrıca davalı şirketin davacının müşteri etkinlik gişesinde müşteri basılı biletlerinin teslimi için gerekli yazılım ve donanım desteğini vermesi olduğu, anılan sözleşme kapsamında davacıya ait işletmelerde gerçekleşen etkinlik bilet satışlarının yapıldığı, sözleşmenin “Ödeme” başlıklı 2/d maddesinde davalı …’un tahsil edilen tüm bilet bedellerini haftalık periyotlarda düzenlenecek müşteri faturalarının teslimi ardından ilk iş gününde davacı şirkete sözleşme ekinde belirtilen banka hesabına banka havalesi yolu ile transfer edeceğinin düzenlendiği, davacı şirket tarafından davalı … A.Ş.’ye keşide edilen … 32. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile ihtar tarihi itibari ile davacı şirket cari hesap kayıtlarında görülen alacak tutarının ödenmesinin talep edildiği, davalı … A.Ş. tarafından ödeme yapılmadığından bahisle asıl davaya konu icra takibinin açıldığı, davalı … A.Ş.’nin de anılan sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirdiği halde sözleşmenin haksız olarak feshedilmesinden doğan aylık hizmet bedellerinin muaccel olduğundan bahisle keşide edilen … 7. Noterliği’nin … yevmiye numaralı … tarihl ihtarnamesi ile bu bedellerin ödenmesinin talep edildiği, davacı … A.Ş. tarafından ödeme yapılmadığından bahisle karşı davaya konu icra takibinin açıldığı anlaşılmıştır. Yukarıda özetlenen ve mahkememizce benimsenen bilirkişi raporunda yapılan tespite göre davalı şirketin sahibi lehine delil niteliğine haiz ticari defterlerin incelenmesi sonucunda davalı … A.Ş.’den 321.584,24-TL alacaklı olduğu, davalı şirketin sahibi lehine delil niteliğine haiz ticari defterlerinin incelenmesi sonucunda davacı … A.Ş.’ye 310.417,53-TL borçlu olduğu, taraflar arasındaki cari hesap uyuşmazlığının davalı … A.Ş. tarafından davacı … A.Ş.’ne düzenlenen, toplam tutarı 11.645,68-TL olan 4 adet faturanın davacı … A.Ş.’nin ticari defterlerinde kayıtlı olmamasından kaynaklandığı, iş bu 4 adet faturaya konu hizmet teslimine ilişkin belge ibraz olmadığından faturalar tutarının davacı … A.Ş.’nin alacağından mahsup edilemeyeceği kanaatine varılmakla hükme esas alınan bilirkişi raporunda yer alan tespite göre davacı … A.Ş.’nin takip tarihi itibari ile davalı … A.Ş.’den 321.584,16-TL alacaklı olduğu kanaatine varılmakla asıl davanın kabulüne, karşı davanın ise ispat edilemediğinden reddine karar verilmiştir. İİK 67 maddesi uyarınca itirazın iptali davasında alacaklı-davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun itirazında haksız ve alacağın da likit olması, borçlu-davalı yararına kötü niyet tazminatına hükmedilebilmesi için alacaklının takibe geçmede haksız ve kötü niyetli olması zorunludur. Somut olayda asıl dava konusu alacağın likit ve hesaplanabilir olması, davalı/borçlunun itirazında haksız olduğunun anlaşılması karşısında asıl davada hüküm altına alınan alacak miktarının %20’si oranında icra inkar tazminatı talebinin kabulüne karar verilmiştir. Karşı davada davacının icra takibi başlatmakta kötü niyetli olduğu anlaşılamadığından karşı davada davalının kötü niyet tazminat talebi kabul edilmeyerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerektiği kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM / Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-A)Davanın kabulü ile; davalının … 20. icra müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 321.584,16-TL asıl alacak üzerinden asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak sureti ile takibin devamına,
Hüküm altına alınan alacağın %20’si üzerinden hesaplanan 64.316,83-TL icra inkar tazminatının davalı … A.Ş.’den tahsili ile davacı … A.Ş.’ye verilmesine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 21.967,41-TL nispi karar harcından peşin alınan 5.491,86-TL harcın mahsubu ile bakiye 16.475,55-TL karar harcının davalı … A.Ş.’den tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 2.400,00-TL bilirkişi ücreti, 181,50-TL tebligat posta gideri olmak üzere toplam 2.581,50-TL ile 5.574,06 harç gideri olmak üzere toplam 8.155,56-TL yargılama giderinin davalı … A.Ş.’den tahsili ile davacı … A.Ş.’ye verilmesine,
4-Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca kabul edilen dava değeri üzerinden davacı … A.Ş. vekili lehine hesaplanan 25.245,05-TL nispi vekalet ücretinin davalı … A.Ş.’den tahsili ile davacı … A.Ş.’ye verilmesine,
B)Karşı davanın reddine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 44,40-TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 829,58-TL harçtan mahsubu ile bakiye 785,18-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde karşı davacı … A.Ş.’ye iadesine,
3-Karşı davacı … A.Ş. tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4-Karşı davalı … A.Ş. tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca reddedilen dava değeri üzerinden davalı … A.Ş. vekili lehine hesaplanan 2.725,00-TL maktu vekalet ücretinin karşı davacı … A.Ş.’den tahsili ile karşı davalı … A.Ş.’ne verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde HMK 333 maddesi uyarınca taraflara iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/06/2019

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza