Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/282 E. 2020/346 K. 23.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/282 Esas
KARAR NO : 2020/346

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/09/2014
KARAR TARİHİ : 23/09/2020

Mahkememizin 2014/669 esas ve 2015/24 karar sayılı kararı Yargıtay 19. Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 2016/6902 esas, 2017/7727 karar sayılı ve 05/12/2017 tarihli ilamı ile bozularak geldiği ve mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle : Davacı bankanın … şubesi ile borçlu …Tic ltd Şti arasında Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesinin akdedildiğini, davalı diğer borçlu …’in ise bu sözleşmeyi müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığını, sözkonusu sözleşmeye bağlı olarak Ek2 de sunulan ihtarnamede belirtilen çek karnelerinin ilgili firmaya verildiğini, ihtarnamede de belirtiliği üzere davacı bankaya ibraz edildiği 3167 sayılı yasanın 10. Maddesi gereğince 07/04/2011 tarihinde çek hamillerine ödenen 470,00 TL lik tutarın davacı bankaya ödenmesi gerektiğini, yine halen davalı borçlu nezdinde bulunan ve davacı bankaca verilmiş 3 adet çek yaprağı için 1.635,00 TL nin ilgili yasa hükmü uyarınca davacı bankanın ödemeyi garanti ettiği tutar olarak depo edilmesi gerektiği ihtar edildiğini, borcun ödenmemesi üzerine Genel Kredi Sözleşmesinin ilgili maddeleri uyarınca borçluların kredi hesaplarının … 48 Noterliğinin … tarih ve … yevmiye numarasından keşide edilen ihtarnamesi ile kat edilerek kredi borcunun davacı bankaya ödenmesi hususunda ihtar edildiğini, borcun davacı bankaya ödenmediğini, bunun üzerine davalı borçlu aleyhine … 1.İcra Müdürlüğünün … esas nolu dosyasıyla ilamsız haciz yoluyla takibe başlanıldığını, sözkonusu takibe karşı davalı borçlu … tarafından borca ve işlemiş faize itiraz edildiğini, bunun üzerine itirazın iptali davası açıldığını, sonuç olarak fazlaya ilişkin her türlü hak ve alacakları saklı kalmak kaydı ile, davalı/borçlunun haksız ve hukuki dayanaktan yoksun itirazlarının iptali ile, … 1 İcra Müdürlüğünün… esas sayılı takibin devamına, davalı borçlu aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama harç, masraf ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Dava dilekçesi davalı tarafa tebliğ edildiği, davalının yasal süresi içersinde davaya cevap dilekçesi sunduğu anlaşılmıştır.
Davalı … davaya cevap dilekçesinde özetle; Genel Kredi sözleşmesi kendisi tarafından imza edilmemiş olduğunu ve dava tamamen kötü niyetli olarak açıldığını, bu nedenle itirazın iptali istemli davanın reddini talep ettiği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı ile dava dışı …Ltd.Şti arasında akdedilen genel kredi sözleşmesine davalının kefil olarak imzalaması nedeniyle davalı hakkında başlatılan icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptaline yönelik itirazın iptali davası talebidir.
Mahkememizce verilen kararın,”…Davalı, dava dışı … Tic. Ltd. Şti. ile imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinin müşterek borçlu ve müteselsil kefilidir. Kefilin gayrinakdi kredilerin deposundan sorumlu tutulabilmesi için imzalanan sözleşmede açık ve net bir şekilde sorumluluk içeren düzenleme bulunması gerekir. Uyuşmazlık konusu sözleşmenin 36. maddesinde bu yönde bir düzenleme bulunmadığından kefil gayrinakdi kredilerin deposundan sorumlu tutulamaz. Diğer yandan kredi alacağına uygulanacak olan temerrüt faizinin kredi hesabının kat edildiği tarihte aynı tür kredilere uygulanan akdi faiz tespit edilerek sözleşme hükümleri uyarınca bunun %50 fazlasının temerrüt faizi olarak uygulanması gerekirken Merkez Bankası’na bildirilen ve krediye fiilen uygulanmayan temerrüt faizinin alacağın tespitinde esas alınmasında kabul şeklinde doğru görülmemiştir. Bu durumda mahkemece açıklanan hususlar gözetilerek yeni bir bilirkişiden veya hükme esas alınan bilirkişiden ek rapor alınması..” hakkında bozulmuş olmakla, usul ve yasaya uygun olan bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş ve bu doğrultuda Merkez bankasına müzekkereler yazılmış ve dosya bilirikişiye tevdi edilmiştir.
Buna göre tüm dosya kapsamında, Davacı banka ile dava dışı…Tic ltd Şti arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesine davalının da müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, her ne kadar başlangıçta davalı tarafça Genel Kredi Sözleşmesi altındaki imza inkar edilmiş ise de bozmadan önce 03/07/2014 tarihli duruşmada davalı …’in alınan imzalı beyanında genel kredi sözleşmesi altındaki imzanın kendisine ait olduğunu ifade ettiği anlaşılmıştır. Davalı …’in Genel Kredi Sözleşmesini müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, sözleşmenin düzenleniş tarihi yasal hükümler dikkate alındığında, kefalet sözleşmesinin geçerli olduğu, kefilin kefalet edeceği miktarı açıkça düzenlendiği ve ancak kefilin gayrinakdi kredilerin deposundan sorumlu tutulabilmesi için imzalanan sözleşmede açık ve net bir şekilde sorumluluk içeren düzenleme bulunması gerekmekle birlikte uyuşmazlık konusu sözleşmenin 36. maddesinde bu yönde bir düzenleme bulunmadığından kefil, gayri nakdi kredilerin deposundan sorumlu tutulmamış ve fakat yargıtay bozma ilamındaki hususlarda nazara alınarak davacının takip tarihi itibari ile davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarını ne olduğunun tespitine dair rapor istenilmiş olup, 03/08/2018 tarihli bilirkişi raporunun denetime ve bozma ilamına uygun olduğu değerlendirilmekle, hükme esas tutulmuş ve buna göre, davacı bankanın dava dışı asıl borçludan ve davalı kefilden tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla 470 TL asıl alacaklı olduğu, kefilin temerrüde düşürülmediği bu suretle işlemiş faiz talep edilemeyeceği, bu suretle talep edilebilecek masraf kalemi ile birlikte davacının davalıdan 737,16-TL alacaklı olduğunun hesaplandığı, takip tarihinden başlamak üzere 470,00-TL asıl alacak tamamen ödeninceye kadar yıllık %42,12 oranında temerrüt faizi ve bu faiz üzerinden %5 gider vergisinin davalıdan istenebileceğine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-A-Davanın KISMEN KABULÜ ile … 1. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali 470,00-TL asıl alacak 267,16-TL masraf olmak üzere toplam 737,16-TL üzerinden takibin devamına, takipte asıl alacağa takip tarihinden itibaren %42,12 oranında temerrüt faizi işletilmesine,
B-İcra inkar tazminatı talebinin kabulü ile 147,32-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
2-Gayri nakdi alacak yönünden borçlu kefil … yönünden itirazın iptali talebinin Reddine,
3- Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 54,40-TL harçtan peşin alınan 46,55-TL harcın mahsubu ile bakiye 7,85-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınıp hazineye gelir kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği takdir ve tayin olunan 737,16-TL Nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.150,00-TL bilirkişi ücreti, 229,70-TL posta ile tebligat masrafı olmak üzere toplam 1.379,70-TL’den kabul ve red durumuna göre davalı hissesine düşen 662,18-TL ile peşin olarak ödenen harç 46,55-TL olmak üzere toplam 708,73-TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan 70,00-TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre 36,38-TL’sinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran taraflara iadesine,
Dair; davacı vekilinin ve davalı asilin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Yargıtay yolu açık olmak üzere karar verildi. – 23/09/2020

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza