Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/223 E. 2021/124 K. 10.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/223 Esas
KARAR NO : 2021/124

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/03/2018
KARAR TARİHİ : 10/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle müvekkilinin, davalılardan … A.Ş’nin … bayisi iken taraflar arasındaki sözleşmenin, davalı tarafından haksız ve hukuka aykırı bir şeklide feshedildiğini, davalılardan … A.Ş., … A.Ş’nin iştiraki ve … A.Ş tarafından abonelere satışı yapılan elektronik cihazların ana tedarikçisi, davalılardan … Ltd. Şti ise tedarikçi firma olduğunu, söz konusu sözleşmelere istinaden davacı müvekkili tarafından …bank T.A.Ş … Şubesi tarafından … seri nolu ve 30.000,00-TL bedelli teminat mektubunun, davalılardan … A.Ş lehine düzenlenerek zikrolunan şirkete teslim edildiğini, müvekkili davacı ile davalılardan… A.Ş. Arasında akdedilen sözleşme uyarınca zikrolunan şirketin tedarikçisi olan davalılardan … Ltd. Şti’ye …bank T.A.Ş … Şubesi tarafından … seri nolu ve 50.000,00-TL bedelli … seri nolu ve 150.000,00-TL bedelli …, seri nolu ve 40.000,00-TL bedelli, … Bankası A.Ş. … şubesi tarafından düzenlenen … seri nolu ve 150.000,00-TL bedelli, … seri nolu ve 50.00,00-TL bedelli, … seri nolu ve 150.000,00-TL bedelli, … Bankası A.Ş. … Şubesi tarafından düzenlenen … seri nolu ve 100.000,00-TL bedelli, … seri nolu ve 100.000,00-TL bedelli toplam 8 adet toplamda 790.000,00-TL teminat mektubu davalılardan … Ltd. Şti lehine düzenlenerek teslim edildiğini, davalılardan … A.Ş. ülkede faaliyette bulunan … firmasından biri olduğunu, müvekkilinin fesihten önce bu şirketin … bayisi olarak zikrolunan şirket adına nihai tüketiciler ile abonelik faaliyetleri, fatura tahsilatı vb hususlarda işlemler gerçekleştirdiğini, zikrolunan davalının abonesi olan/olacak gerçek ya da tüzel kişiler kontratlı olarak cep telefonu, tablet bilgisayar ve mobil modem gibi elektronik cihazlar satın alabilmekte ve bu cihazların bedelini … A.Ş. ile imzaladığı sözleşmeler çerçevesinde taksit bedeli aylık faturasına yansıtılmak üzere taksitle alabilmekte olduğunu, bu noktada tüm işlemler … A.Ş. tarafından çizilen sınırlar çerçevesinde… A.Ş. adına müvekkili tarafından gerçekleştirildiğini, diğer davalılar ile müvekkili arasındaki ilişki de tam da bu noktada başladığını, … A.Ş. tarafından nihai tüketiciye satılan elektronik cihazların satışı davalılardan aynı zamanda … A.Ş. nin grup şirketi/iştiraki olan … A.Ş, eli ile davalılardan … Ltd. Şti. tarafından temin edilmek sureti ile gerçekleştiğini, burada bayinin karı ise, satışı yapılan cihaz başına hesaplanan prim olduğunu, özetlemek gerekir ise bayi ne kadar çok cihaz satışı yaparsa o kadar prim aldığını, ancak bayinin satışını gerçekleştirdiği cihazlara ilişkin olarak, abone ile imzalanan sözleşmede herhangi bir eksiklik ya da başkaca bir hata tespit edilir ise bu şekilde aboneye teslim edilen cihazın bedeli bayiye fatura edilmekte ve bayinin teminatlarından tahsil edildiğini, ilk bakışta bu işleyişte herhangi bir tutarsızlık göze çarpmamakta ise de bu işleyiş içerisinde iki husus davalıların iyi niyet kurallarına aykırı davranışları sebebi ile tamamen bayi aleyhine sonuç doğurmadığını, bu hususların ilki … A.Ş./davalıların tespit ettiği eksiklikleri gidermek ve/veya hataları ortadan kaldırmak adına sözleşmeleri bayisi olan müvekkiline iade etmemesi olduğunu, belirtildiği şekilde bir davranış, müvekkilinin hatasını giderme hakkını ortadan kaldırdığını, durumu örneklemek gerekir ise sözleşme sayfalarından birine imza attırılmaması ya da kimlik bilgilerinde eksik bilgi girişi ya da kimlik belgesi sureti alınmaması gibi müvekkili tarafından kolayca giderilebilecek noksanlıkların giderilmesine izin verilmediğini ve bu sözleşme/1ere konu cihazların bedeli müvekkilinin teminatlarından kesildiğini, burada bir an için müvekkilinin daha dikkatli olması halinde zikrolunan eksikliklerin ortaya çıkmayabileceği gibi bir düşünce akla gelebilir ise de müvekkilinin bayilik kapsamındaki faaliyet için toplamda 36 personel istihdam ettiği düşünüldüğünde etkin bir kontrol mekanizmasının kurulmasının ne denli zorluk teşkil edeceği de kendiliğinden ortaya çıkacağını, ancak ne olursa olsun bu durum, … AŞ./diğer davalılar taralından sözleşmelerdeki eksikliklerin giderilmesi adına bayiye yardımcı olunmadığı ve bu şekilde zararın doğmasına/artmasına bizzat kendi fiilleri ile sebep olunduğu gerçeğini değiştirmediğini, bayi aleyhine sonuç doğuran ikinci ve daha önemli husus ise sözleşmedeki eksiklik ya da hatadan ötürü bayiye fatura edilen elektronik cihazların bedelinin … A.Ş. tarafından aboneden tahsil edilmeye devam edilmesi ile ortaya çıktığını, daha net bir şekilde ifade etmek gerekir ise sözleşmedeki eksiklik ya da hata sebebi ile bedeli bayiden alınan cihaza ilişkin olarak … A.Ş. sözleşme ile belirlenen cihaz bedelini nihai tüketici olan aboneden tahsil etmekte, tahsil ettiği bedel sebebi ile bayinin … A.Ş. ve … Ltd. Şti, nezdindeki borcundan herhangi bir indirim yapmamakta, bir cihazdan iki kez tahsilat gibi TMK nun 2. maddesinde tanımını bulan dürüstlük kuralına açıkça aykırı bir davranış sergilediğini, … A.Ş. ve … Ltd. Şti. nin özü itibarı ile davalılardan … A.Ş. adına faaliyette bulundukları gözetildiğinde bu şirketler tarafından müvekkiline fatura edilen cihaz bedelinin bizzat … A.Ş. tarafından aboneden yeniden tahsil edilmesinin ve tahsil edilen bu bedelin kısmen/tamamen müvekkilinin borcundan düşülmemesinin hukuki sınırlat içeriğinde herhangi bir izahı da bulunmadığını, Davalılardan … Ltd. Şti., sözleşmelerdeki eksiklikler sebebi ile cari hesaptan kaynaklanan riskinin yükseldiği iddiası ile müvekkili şirketten sürekli olarak yeni teminat mekruhu talebinde bulunduğunu, müvekkili tarafından da her defasında bu talep karşılandığını, davalı şirketler tarafından müvekkili ile aralarındaki sözleşmelerin tüm eş zamanlı olarak feshedildiğini, … Ltd. Şti. tarafından kendisine verilen müvekkiline ait teminat mektupları da nakde çevrildiğini, akabinde davalılardan …A.Ş. de müvekkili ile aralarındaki sözleşmeyi gerekçe göstererek kendisine verilen teminat mektuplarını … Ltd, Şti. nin İddia olunan alacağını gerekçe gösterilerek nakde çevirdiğini, bu durum muhatap bankalardan teminat mektuplarının nakde çevrilme tarihlerinin celbi ile de ortaya çıkacağını, davalıların bu eylemleri sebebi ile müvekkilinin ticari hayatı sona erdiğini, teminat mektuplarının nakde çevrilmesi sebebi ile müvekkilinin muhatap bankaların icra takiplerine maruz kaldığını ve malvarlığının tamamı cebri icra yolu ile satışa çıkarıldığını, görüldüğü gibi davalıların hukuka aykırı davranışları sebebi ile müvekkili, sadece teminat mektupları bedeli kadar değil, başta icra gider ve harçları olmak üzere teminat mektuplarının bedelinin çok çok üzerinde bir borçla başbaşa kaldığını, bu nedenle teminat mektuplarının haksız yere nakde çevrilmesi sebebi ile müvekkilinin uğradığı diğer zararlara ilişkin olarak aynca tazminat davası açma haklarının da saklı tuttuklarını, davalılardan … A.Ş. adına müvekkili tarafından nihai tüketici olan müşteriler ile imzalanan ve davalı tarafça sözleşmelerdeki eksik/hata gerekçesi ile bedeli müvekkiline yansıtılan cihazlara ilişkin sözleşmelerin davalı/lar elinde bulunması ve bu hali taraflarınca denetlenebilir/belirlenebilir olmaması, buna mukabil bu sözleşme/ler ve/veya diğer sözleşmeler sebebi ile müvekkilinin davalı/lardan olan prim ve sair alacakları ile sözleşme/lerin haksız yere feshi sebebi ile uğradığı zararın bu aşamada sağlıklı bir şekilde belirlenebilmesi mümkün olmadığından, 5.000,00 TL si teminat mektuplarının haksız yere nakde çevrilmesinden kaynaklanan sebepsiz zenginleşme alacağı, 5.000,00 TL si sözleşme/lerin haksız yere feshi sebebi ile müvekkilinin uğradığı zarar bedeli ile 5.000,00 TL’si müvekkiline ödenmeyen prim bedeli olmak üzere 6100 Sayılı HMK nun 107. maddesi uyarınca şimdilik 15.000,00 TL belirsiz alacağımızın teminat mektuplarının nakde çevrilme ve sözleşme/lerin fesih tarihinden işleyecek ticari faizi birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen; yapılacak yargılama neticesi şayet sayın mahkemenizde davalıların kusurlarının bölünebilir olduğu yönünde kanaat hasıl olur ise bu defa her bir davalının kendi kusuru sebebi ile sorumlu olduğu bedelin ayrı ayrı hüküm altına alınması adına mahkemeye başvurduklarını, fazlaya ilişkin talep hakları ile diğer dava, talep ve cezai şarta ilişkin talep hakkının saklı kalmak koşulu ile 5.000,00 TL si teminat mektuplarının haksız yere nakde çevrilmesinden kaynaklanan sebepsiz zenginleşme alacağı, 5.000,00 TL si sözleşme/lerin haksız yere feshi sebebi ile müvekkilinin uğradığı zarar bedeli ile 5.000,00 TL si müvekkiline ödenmeyen prim bedeli olmak üzere 6100 Sayılı HMK nun 107. maddesi uyarınca şimdilik 15.000,00 TL belirsiz alacak teminat mektuplarının nakde çevrilme ve sözleşme/lerin fesih tarihinden işleyecek ticari faizi birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen; yapılacak yargılama neticesi şayet mahkemede davalıların kusurlarının bölünebilir olduğu yönünde kanaat hasıl olur ise bu defa her bir davalının kendi kusuru sebebi ile sorumlu olduğu bedelin ayrı ayrı hüküm altına alınmasına yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı … Ltd.Şti vekilinin cevap dilekçesinde özetle:”…dava dilekçesi HMK 119 maddesindeki unsurları taşımadığından ve mahkeme tarafından verilen süreye rağmen dava dilekçesindeki eksiklikler giderilmediğinden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin gerektiğini, davacının prim bedeli ve sözleşmenin feshi nedeni ile kar mahrumiyeti iddiaları bakımından müvekkili şirketin pasif husumet ehliyetinin bulunmadığını, Dava dilekçesinde de davacı tarafından ifade edildiği üzere, davacı ile diğer davalı şirket … A.Ş arasında bayilik sözleşmesinin akdedildiğini, anılan bu sözleşme uyarınca, davacı diğer davalı …’un bayisi olarak Vodofone ürünlerinin satışı ve pazarlanması, abonelik tesis işlemlerinin ve sair işlem hizmetlerinin sağlanması, fatura tahsilat hizmetleri, cihaz satışı ve anılan sözleşmenin 5.maddesinde yer alan diğer hizmetleri yerine getirmekle yükümlü kılındığını, Davacı ile … arasında akdedilen Bayilik Sözleşmesi’nin 7.2 maddesi uyarınca; bayinin temin etmesi gereken her türlü malzeme ve teknik altyapıyı … tarafından belirlenen tedarikçiden satın almasının kabul edildiğini, anılan madde kapsamında, müvekkili şirket, diğer davalı … tarafından … bayilerine cep telefonu ve cep telefonu dağıtım hizmetlerinin münhasır sağlayıcısı olarak tayin edildiğini, bu kapsamda da, müvekkili Şirket ile davacı arasında 20.03.2012 tarihinde Tedarik Sözleşmesinin akdedildiğini, anılan bu sözleşme kapsamında bedeli davacı tarafından ödenmek kaydı ile davacıya müvekkili şirketin cep telefonu tedarik etmesi hususunda anlaşmaya varıldığını, davacı diğer davalı …’un bayiisi olup; müvekkili şirket sadece davacıya cep telefonu tedarik ettiğini, davacı, dava dilekçesinde; “bayinin kârı ise, satışı yapılan cihaz başına hesaplanan primdir. özetlemek gerekirse, bayi ne kadar çok cihaz satışı yaparsa o kadar prim almaktadır.” şeklinde beyan ve iddialara yer vermek sureti ile diğer davalı … şirketi ile cihaz başına prim usulü çalıştığını ve söz konusu primlerin ödenmediğini iddia ettiğini, davaya konu prim alacağı iddiası, davacı ile diğer davalı … arasındaki bayilik sözleşmesine dayandığını, bu bakımdan anılan taleple ile ilgili müvekkili şirketin pasif husumet ehliyetinin bulunmadığını, müvekkili şirket, davacıya sadece bedeli karşılığında cep telefonu tedarik ettiğini, davacı ile müvekkili şirket arasında hiçbir şekilde davacının sattığı olduğu cihaz başına prim uygulaması ya da usulünün bulunmadığını, davacı ile müvekkili şirket arasında bayilik sözleşmesi bulunmadığından müvekkili şirket ile davacı arasında böyle bir prim uygulamasının bulunmasının da hukuken ve ticari teamül olarak mümkün olmadığını, davacının prim bedeli alacak iddiasının müvekkili şirketle uzaktan veya yakından ilgisinin bulunmadığını, alacak iddiası ile ilgili müvekkili şirketin hukuken sorumluluğunun ve pasif husumet ehliyetinin bulunmadığını, davacının diğer talebi ise; sözleşmenin feshi nedeni ile kâr mahrumiyeti iddiasına dayanmakta olduğunu; davacı 02.04.2018 tarihli dilekçesinde; “ haksız yere fesih sebebiyle uğranılan zarara ilişkin talebimizin ise taraflar arasındaki bayilik ilişkisinin 5 yıllık süre ile kurulmuş olması ve sözleşmenin bu süre dolmadan haksız yere feshedilmiş olması karşısında sözleşmenin kalan süresine ilişkin olarak …5.000-TL kar mahrumiyetine ilişkin olup” şeklinde beyan ve iddialara yer verdiğini, açıkça görüleceği üzere davacı, sözleşmenin feshinden doğan kar mahrumiyeti iddiasını da diğer davalı … ile arasında bulunan bayilik sözleşmesine dayandırdığını, bu bakımdan bu talep ile ilgili müvekkili şirketin pasif husumet ehliyetinin bulunmadığını, davacı ile müvekkili şirket arasındaki tedarik sözleşmesi hiçbir şekilde müvekkili şirket tarafından feshedilmediğini, anılan sözleşme hukuken halen ayakta ve geçerli bir sözleşme olduğunu, bir an için kar mahrumiyeti talebinin müvekkili şirketten talep edilebileceğinin hayal edilse dahi, tedarik sözleşmesinin feshedilmediği nazara alındığında davacının talebinin hukuken yerinde olmadığını, davacı, dava dilekçesinde; “bayinin satışını gerçekleştirdiği cihazlara ilişkin olarak abone ile imzalanan sözleşmede eksiklik veya hata olduğu takdirde cihazın bedelinin bayinin teminatlarından kesildiği, diğer davalıların sözleşmelerde tespit etmiş olduğu hata ve eksiklikleri gidermek ve/veya hataları ortadan kaldırmak amacı ile sözleşmeler davacıya teslim edilmediğinden bu eksiklerin giderilmesine davalıların yardımcı olmadığı ve zararın doğmasında ve artmasında davalıların sorumlu olduğu, sözleşmedeki eksiklik veya hata sebebi ile cihaz bedeli hem bayiiden hem de tüketiciden alındığı” şeklinde iddialara yer verilmesine rağmen bu iddiaların tümü davacı ile diğer davalı arasındaki bayilik sözleşmesine dayandırıldığından anılan iddialara ilişkin bir beyanda bulunma gereğinin duymadıklarını, müvekkili şirketin davacıya tedarik ettiği cep telefon bedelleri davacı tarafından vadesinde ödenmediğinden, teminat mektupları davacının akdettiği sözleşmelere uygun olarak nakde çevrildiğini, müvekkili şirket ile davacı şirket arasında akdolunan Tedarik Sözleşmesi’nin teminatlar başlıklı maddesinde; müvekkili şirketin davacıya cep telefonu satışından doğan alacaklarını temin altına almak amacı ile davacının müvekkili şirket lehine geçerli banka teminat mektubu ibraz etmesinin kararlaştırıldığını, bu madde kapsamında; davacı, müvekkili şirkete suretleri bulunan teminat mektuplarını ibraz ettiklerini, bu teminatların yanı sıra, davacı bayilik sözleşmesi kapsamında diğer davalı Vodofone’a bir kısım başkaca teminat mektuplarını ibraz ettiğini, müvekkili şirketçe davacıya fatura mukabilinde cep telefonu tedarik edilmesine karşılık; davacı söz konusu cep telefon bedellerini faturalarda belirtilen vade tarihlerinde müvekkili şirkete ödemediğini, söz konusu fatura bedellerinin davacı şirket tarafından ödenmemesi üzerine, müvekkili şirket diğer davalı … A.Ş’ye 02.02.2017 tarih ve 1136 yevmiye nolu ihtarnameyi keşide ederek, müvekkili şirket alacağının davacının diğer davalı … şirketi nezdindeki alacak ve teminat mektuplarından mahsubunu talep ettiğini, bu talep üzerine davacının diğer davalı şirket nezdindeki teminat mektupları müvekkili şirket ile … şirketi arasında bulunan 02.05.2014 tarihli Cihaz Dağıtım Hizmeti Tedarik Sözleşmesi’nin 6.1 maddesi uyarınca diğer davalı … şirketi tarafından müvekkili şirketin bir kısım alacağını karşılamak üzere nakde çevrildiğini, ayrıca müvekkili şirketin davacıdan olan alacaklarının teminatı olarak muhtelif bankalardan alınan aşağıda bedelleri yazılı Teminat Mektupları da, vadesi gelen faturaların süresinde ödenmemesi sebebi ile müvekkili şirketin yine bir kısım alacağının tahsili amacı ile aşağıda belirtilen tarihlerde nakde çevrildiğini, 13.02.2017-100.000,00 Brightstar Teminat, 13.02.2017-100.000,00 … Teminat, 14.02.2017- 40.000,00 … Teminat , 14.02.2017- 150.000,00 … Teminat, 14.02.2017 – 50.000,00 … Teminat , 15.02.2017 – 50.000,00 … Teminat, 15.02.2017- 150.000,00 … Teminat , 15.02.2017 – 150.000,00 … Teminat, davacının teminat mektuplarının nakde çevrilmesi taraflar arasındaki sözleşmeye ve hukuka uygun olduğunu, davacının soyut ve kötü niyetli beyan ve iddialarının reddinin gerektiğini,
Davacı ile diğer davalı … arasında akdedilen Bayi Sözleşmesi’nin 13.4 maddesi; “ Bayi, gerek sözleşme tarihi itibarı ile muaccel olan ve gerekse sözleşme tarihinden sonra doğacak olan; …, … Grup Şirketleri, Dağıtım Şirketi veya Yetkili Cihaz Distribütörüne olan borcunu vadesinde ödememesi halinde, …’ın bu borçları Bayi’nin … nezdinde bulunan her türlü prim ücret alacağından ya da teminatlarından tahsil ve mahsup edileceğini, ve yukarıda belirtilen alacaklılara Bayi adına ödeme yapılabileceğini kabul ve beyan eder…” şeklinde olduğunu, davacı, müvekkili şirkete olan borcunu vadesinde ödememesi halinde söz konusu müvekkili şirket alacağının davacının diğer davalı Vodofone nezdindeki alacak ve teminat bedellerinden mahsup edileceğini açık bir şekilde kabul ettiğini, müvekkili şirket ile davacı arasında akdedilen Tedarik Sözleşmesi’nin 5.4.7 maddesi; “Satıcı, Brightstar nezdindeki borçlarının tasfiyesi amacı ile … kampanyalı veya … markalı cep telefonları kapsamında taahhuk eden ve/veya edecek alacaklarının … nezdinde birikmiş tüm prim ve benzer alacaklarından mahsup edilmek üzere … tarafından …’dan talep edilebileceğini kabul eder.” şeklinde olduğunu, anılan madde ile de davacı müvekkili şirkete olan borçlarının diğer davalı … nezdindeki alacak ya da teminat mektuplarından tahsil edilebileceğini kabul ve taahhüt ettiğini, müvekkili şirket ile davacı arasındaki Tedarik Sözleşmesi’nin 5.4.5 maddesi de; “ …, satıcının işbu sözleşmeden doğan ödeme ve/veya tazmin yükümlülüğü için vermiş olduğu teminatlara herhangi bir ihtar ve ihbar zorunluluğu bulunmaksızın her zaman rücu edebilecektir.” şeklinde olduğunu, davacı tarafından müvekkili şirkete ibraz edilen teminat mektuplarının da davacıya herhangi bir ihtar yapılmaksızın nakde çevrilebileceği taraflarca kararlaştırıldığını, davacı, fatura bedellerini vadesinde ödemediğinden 2.3 maddesindeki teminat mektuplarının nakde çevrildiğini, davacının müvekkili şirkete olan borcunu vadesinde ödemediği çok açık olduğunu, müvekkili şirketin alacağının bir kısmının tahsili; diğer davalı şirket ve müvekkili şirket nezdindeki teminat mektuplarının nakde çevrilmesi sureti gerçekleştiğini, bu bakımdan davacının soyut ve kötü niyetli iddialarının aksine, teminat mektuplarının nakde çevrilmesi haksız değil; aksine bizzat davacının akdettiğini, sözleşme maddelerine ve hukuka uygun bir şekilde gerçekleştirildiğini, bu bakımdan davacının teminat mektuplarının haksız olarak nakde çevrildiği iddiası herşeyden öte somut gerçeğe aykırı olduğunu, hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemek kaydı ile; bir an için teminat mektuplarının haksız olarak nakde çevrildiği hayal edilse dahi, davacı teminat mektuplarının nakde çevrilmesinden dolayı ne tür bir zarara uğradığını, bu zararın kapsam ve mahiyetini, zararın hangi kalemlerden oluştuğunu dava dilekçesinde belirtmediğini, davacı zarar iddiasını dahi ispatlayamadığını, bir an için teminat mektuplarının haksız olarak nakde çevrildiği kabul edilse dahi, davacı zarar iddiasını ispatlayamadığından davacının davasının reddi gerektiğini, öncelikle HMK 119/2 maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına, prim alacağı ve kâr mahrumiyeti talepleri bakımından huzurdaki davanın müvekkil şirket bakımından pasif husumet yokluğu nedeni ile reddine, davanın reddine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin karşı taraftan tahsilini talep etmiştir.
Davalılar …Servis Ve İçerik Hizmetleri ile … vekilinin sunduğu cevap dilekçesinde özetle; Dava dilekçesi, 6100 sayılı HMK ile getirilen emredici hükümlere uygun şekilde tanzim edilmediğini, verilen 1 haftalık kesin süre içerisinde de eksikliğin giderilmediğini, davacı tarafından 02/04/2018 tarihli beyan dilekçesinin dosyaya sunulduğunu, sözleşmenin feshedildiği tarihin dahi belirtilmediğini, belirsiz ve bilinmeyen bir hukuki ilişki ve vakıadan hareketle huzurdaki davanın ikame edildiğini, taraflar arasındaki 01/01/2014 tarihli bayilik sözleşmesi davacı tarafın talebi üzerine sona erdirildiğini, davacı taraf fesih gerekçesine ilişkin olarak ‘davalılardan … A.Ş tarafından bayilik sözleşmesi sermaye yetersizliği gibi muğlak bir ifade gerekçe gösterilerek bir sayfalık matbu bir evrak ile sona erdirildiğini bu belge tek nüsha olarak düzenlendiğini ve zikrolunan davalı şirket uhdesinde bulunduğu belgenin davalılardan … A.Ş’den talep edilmesi gerekmektedir ‘ şeklinde beyanda bulunduğunu, davacı tarafın feshe ilişkin beyanının açıkça haksız ve gerçeğe aykırı olduğunu, dava konusu sözleşme davacı tarafın sermaye yetersizliği sebebiyle sözleşmenin feshedilmesini talep etmesi üzerine feshedildiğini, bu nedenle davacı tarafın sözleşmenin taraflarınca feshedildiğine yönelik iddialarının kabulünün mümkün olmayıp işbu haksız ve hukuka aykırı taleplerinin reddinin gerektiğini, davacı tarafından müvekkili şirkete iletilen yazı ile taraflar arasındaki sözleşmenin sermaye yetersizliği ile feshine karar verilmesini talep edilerek sözleşme kapsamında yapılan iş işlemlerden kaynaklanan prim hak edişleri haricinde başka bir bedel talebinde bulunulmayacağı beyan edilerek …A.Ş’yi gayrikabili rucü olarak ibra ettiğinin kabul beyan ve taahhüt edildiğini, her ne kadar davacı taraf 02/04/2018 tarihli beyan dilekçesinde ‘taraflar arasındaki bayilik ilişkisinin 5 yıllık süre ile kurulmuş olması ve sözleşmenin bu süre dolmadan haksız yere feshedilmiş olması karşısında sözleşmenin kalan süresine ilişkin olarak 6098 sayılı TBK’nın 125. Maddesi uyarınca yargılama aşamasında yaptırılarak bilirkişi incelemesi neticesi tespit olunacak bedele ilişkin ıslah hakkımız saklı kalmak koşulu ile 5.000,00-TL kar mahrumiyetine ilişin olup…’ şeklinde beyanda bulunmasına rağmen devacı tarafın bu beyanı da sözleşme hükümlerine aykırı olduğunu, davalı müvekkili … A.Ş. İle davacı tarafı arasında akdedilen sözleşmenin süresi 5 yıl değil 12 ay olduğunu, zira taraflar arasında akdedilen 01/0/2014 tarihli sözleşmenin süre ve yürürlük başlıklı 3.1. Maddesinde sözleşmesinin süresinin düzenlendiğini, dava konusu sözleşmenin 12 ay süre ile yürürlükte kalacağı ve sözleşme süresinin ihtarından en az 30 gün önce taraflardan herhangi biri fesih ihbarında bulunmadığı takdirde sözleşmenin 12 ay süre ile uzayacağının kabul edildiğini, davacı tarafın açık sözleşme hükmüne rağmen sözleşmenin haksız yere feshi iddiasıyla sözleşmenin 5 yıllık süre ile kurulduğundan bu sözleşme dolmadan feshedilmesi sebebiyle kar mahrumiyeti talebinde bulunmasının yerinde olmadığını, taraflar arasındaki sözleşme davacı tarafın talebin üzerine feshedildiğinde ve davacı tarafça müvekkili şirket ibra edildiğinden davacı tarafın sözleşmenin feshine yönelik iddia ve taleplerinin reddinin gerektiğini, davacı taraftan alınan teminat mektupları diğer davalı tarafın müvekkili şirkete gönderilen ihtarı üzerine davacı tarafın diğer davalı …’a olan borcu nedeniyle sözleşmenin 13.4 maddesi uyarınca paraya çevrildiğini, müvekkili şirket sözleşmesel yükümlülüğünü yerine getirdiğini, taraflar arasında akdedilen bayilik sözleşmesinin 13. 4 maddesi uyarınca davacı şirketin yetkili cihaz distribütörüne olan borcunu vadesinde ödememesi halinde bu borçların teminatların tahsil ve mahsup edilebileceği hüküm altına alındığını, davacı taraf ödemeler nedeniyle müvekkili şirkete yönelik herhangi bir itiraz hakkının olmadığını ve bir hak talebinde bulunmayacağını kabul ve beyan ettiğini, ayrıca söz konusu sözleşme gereğince davacı tarafın sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini hiç ya da gereği gibi yerine getirmemesi durumunda hiçbir ihtar ya da ihbara gerek kalmaksızın nakde çevrilebileceğinin belirtildiğini, müvekkili şirket ile diğer davalı … arasında imzalanan 02/05/2014 tarihli cihaz dağıtım hizmeti tedarik sözleşmesi gereğince müvekkili şirket distribütorden gelecek yazılı bildirim üzerine müvekkili şirkete tahsisi edilen teminatları distribütore ödeme yükümlülüğüne altına girdiğini, gerek müvekkili şirket ile davacı arasında imzalanan bayilik sözleşmesi ve gerekse müvekkili şirket ile diğer davalı … arasında imzalanan 02/05/2014 tarihli cihaz dağıtım hizmeti tedarik sözleşmesi gereğince diğer davalı tarafın müvekkili şirkete gönderilen … 59. Noterliğinin … tarih … yevmiye nolu … 59. Noterliğinin …tarih … yevmiye nolu ihtarnameleri ile teminat mektuplarının paraya çevrilerek diğer davalı ödenmesinin ihtar edildiğini, şirket sözleşmesel yükümlülüğüne yerine getirdiğini ve sözleşme hükümlerine uygun olarak mektuplarını paraya çevirerek diğer davalı tarafa ödediğini, davacı tarafa tahakkuk ettirilen ceza bedelleri sözleşmeye uygun olarak davacı tarafın eksik veya hatalı işlemleri nedeniyle tahakkuk ettirildiğini, davacı tarafın beyan ve iddialarının gerçeği yansıtmadığını, sözleşmenin gerek imzası ve gerekse ifası boyunca herhangi bir talepte ve/veya itiraza bulunmayan davacı tarafın sözleşmenin sona erdirilmesinden sonra ileri sürdüğü iddiaların iyi niyetli olmadığının aşikar olduğunu, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 14.3 maddesi uyarınca davalı müvekkili şirket davacı şirketten ek teminat talep etmek ya da mevcut teminatların nevilerinin değiştirilmesini talep etmek hakkına sahip olduğunu, taraflar arasında akdedilen sözleşme uyarınca davalı müvekkili şirket tarafından yapılan değerlendirme neticesinde davacı şirketten ek teminat talep etme yükümlülüğünün bulunduğunun sabit olduğunu, bu nedenle davacı tarafça, müvekkili şirkete teslim edildiği belirtilen teminat mektupları taraflar arasında akdedilen sözleşmeye uygun olarak talep edildiğini, tarafların serbest iradeleriyle düzenlenen sözleşme uyarınca ek teminat mektubunun talep edilmesinin sözleşmeye aykırılık teşkil etmediği gibi hukuka da aykırılık teşkil etmediğini, davalı müvekkili …A.Ş. İle 01/01/2014 tarihli bayilik sözleşmesinin davacı tarafın talebi üzerine feshedilmesinden dolayı davacı tarafın müvekkili şirketleri ibra ettğiinden ve davacı tarafın diğer davalı …’a olan borcu sebebiyle teminat mektuplarının sözleşmeye uygun olarak paraya çevrilmediğinden dolayı haksız ve hukuka aykırı davanın esastan reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
1-Talimat ile sunulan Mali Müşavir… tarafından sunulan 19/11/2018 tarihli bilirkişi raporu.
2-Mahkememize atanan bilirkişiler Mali Müşavir … ile sektör bilirkişisi …ile … tarafından müşterek sunulan 16/10/2019 tarihli bilirkişi raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Bayilik sözleşmesinden kaynaklandığı iddia edilen teminat mektubunun haksız bir şekilde bedele çevrildiğinden bahisle sebepsiz zenginleşme alacağı, haksız fesih sebebiyle uğranılan zarar ve bayilik sözleşmesinden kaynaklandığı iddia edilen prim alacak talebidir.
Taraflar arasındaki sözleşme celp edilmiş, teminat mektubunun haksız bir şekilde bedele çevrilip çevrilmediğinin tespiti açısından, davacı defterlerinin incelenmesine karar verilmiş, 19/11/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle:”…dava dosyası ve davacı …’ a ait 2015-2016 ve 2017 yılı ticari defter ve kayıtlarına üzerinde yapılan inceleme neticesinde aşağıdaki hususlar tespit edilmiştir;
Davacı …’ a ait incelenen 2015-2016 ve 2017 yılı yevmiye defterlerinin kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulduğu, açılış ve kapanış onayının yaptırıldığı, Davacı …’ a ait sunulan ticari defter ve kayıtları üzerinden yapılan inceleme neticesinde 320.02 … LTD. ŞTİ. adlı cari hesap bakiyesinin 0,00 (sıfır) olduğu, 320.04 … A.Ş. adlı cari hesap bakiyesinin 10.423,68 TL alacaklı olduğu, 120.02 …A.Ş. adlı cari hesabın ise 20.01,2017 tarihinde düzenlenen … notu faturaya istinaden 60.729,62 TL borçlu olduğu, Davacı … tarafından davalılardan …A.Ş lehine düzenlenerek teslim edilen toplamı 105.000,00 TL olan 2 adet teminat mektubuna ait herhangi bir kaydın bulunmadığı, Davacı … tarafından davalılardan … Ltd. Şti. lehine düzenlenerek teslim edilen toplamı 790.000,00 TL olan 8 adet teminat mektubuna ait herhangi bir kaydın bulunmadığı, davacı … fesih gerekçesine ilişkin olarak … Davalılardan … A,Ş tarafından bayilik sözleşmesi sermaye yetersizliği gibi muğlak bir ifade gerekçe gösterilerek, bir sayfalık matbu bir evrak ile sona erdirilmiş olup, bu belge tek nüsha olarak düzenlenmiş ve zikrolunan davalı şirket uhdesinde bulunmakta olduğundan belgenin davalılardan … A.Ş. den talep edilmesi gerekmektedir..’ şeklinde beyanda bulunduğu, dava konusu sözleşmenin davacı tarafın sermaye yetersizliği sebebiyle sözleşmenin feshedilmesini talep etmesi üzerine feshedildiği, buna göre sözleşmenin haksız yere feshinden kaynaklanan zararın bulunmadığı, teminat mektubu yönünden, davacı …’ un davalı …ne olan borcunu vadesinde ödemediği ve sözleşme maddeleri kapsamında …’ nin alacağının bir kısmının tahsili için, diğer davalı … DAĞITIM HİZMETLERİ A.Ş ve davalı …nezdindeki teminat mektuplarının nakde çevrilmesinin hukuka uygun bir şekilde gerçekleştiği, bayilik sözleşmesinin 2 sayfasında “satış kazanç sitemi” bayi tarafından sağlanan hizmetler karşılığında elde edilecek kazançları gösteren taraflarca son dakika uygulaması ile değiştirilebilen prim sistemi” şeklinde olduğu, sözleşmenin içerisinde cihaz satışın karşılık prim hesaplanacağına dair herhangi bir açıklama ve bilgi bulunmadığından ödenmeyen prim bedelinin bulunmadığına..” dair rapor tanzime edilmiştir.
Davacı defterlerinin incelenmesine müteakip, davalı defterlerininin incelenmesi ve davacının zararının oluşup oluşmadığının tespiti açısından, heyet raporu alınmış, mahkememize atanan bilirkişiler Mali Müşavir … ile sektör bilirkişisi … ile … tarafından müşterek sunulan 16/10/2019 tarihli bilirkişi raporunda :”…davacı ile davalılardan…A.Ş. Arasında 01/01/2014 tarihinde bayilik sözleşmesinin imzalandığı, 20/03/2012 tarihinde …- … ile davalı … Ltd. Şti arasında tedarik sözleşmesinin imzalandığı, iş bu bayilik sözleşmenin davacı tarafından sermaye yetersizliği durumunun ileri sürülmesi sebebiyle feshedildiği, ancak gerçekte sermaye yetersizliğinin var olup olmadığının ve varsa bu durumun sözleşmeyi çekilmez kılıp kılmadığının dosya kapsamında belge bulunamadığından haklı sebeple fesih koşularının oluşmadığı, davacının 13/02/2017 tarihi itibariyle davalıdan 1.230.66,36-TL alacaklı olduğu, bu tarihten itibaren 13/02/2017 tarihinde davacıya ait 100.000,00-TL + 100.000,00-TL, 14/02/2017 tarihinde 40.000,00-TL + 150.000,00-TL+ 50.000,00-TL, 15/02/2017 tarihinde de 150.000,00-TL + 50.000,00-TL+ 150.000,00-TL olmak üzere toplamda 790.000,00-TL tutarındaki teminat mektubunu paraya çevirerek davacı borcundan mahsup ettiği, davacı yandan halen 440.676,35-TL alacağının bulunduğu, 17/04/2017 tarihinde …A.Ş’den yine davacıya ait 105.000,00-TL tutarındaki teminat mektubu tahsilatı sonrasında davalı şirketin 08/03/2018 dava tarihi itibarıyla davacıdan halen 243.683,50-TL alacaklı olduğu, sözleşme maddeler ve heyet tarafından yapılan mali değerlendirmede de açıkça görüldüğü üzere davacının şirkete borçlu olduğu, işbu nedenle teminat mektuplarının nakde çevrildiği sözleşmesinden kaynaklanan borcun mevcut olduğu, alacağın tahsil amacıyla sözleşme hükümlerine uygun olarak teminat mektuplarının nakde çevrilmesi hukuka uygun olacağı, teminat mektuplarının nakde çevrilmesinin sayılan nedenlerden ötürü davalılar lehine sebepsiz zenginleşme niteliğinin taşımadığı, bu davada kesildiği iddia edilen cezaların ve bu cezaların yerinde olup olmadığının tespitinin heyetten talep edilmiş ise de davacı bayinin hangi abonelerinin hangi eksik evrakları için kendisine ceza kesildiğinin belirtmesi ve bu dosyaların davacı veya davalı tarafından dosyaya ibraz edilmesinin gerekeceği, dosyanın verili halinde ve verili içeriğine dayanarak bilirkişi heyetinden bu konuda bir değerlendirme yapmasının mümkün görünmediği, zira taraflar arasında süregelen ilişki çerçevesinde yapılan tüm taahhütlü sözleşmelerin tek tek irdelenerek, hangisi yönünden prim tahakkukunun yapıldığı, hangisi yönündün prim iptali gerçekleştirildiği hususunun tespit edilebilir nitelikte olmadığı, bu hususun ancak taraflar arasında dönemsel olarak gerçekleştirilen hak ediş mutabakatlarında davacı yan tarafından kendisine prim ödenmediğinin tespit ettiği sözleşmelerin, davalılar tarafından iptal ve ceza uygulama nedenlerine dayanarak niteliğindeki belgelerin ibrazı ile mümkün olabileceği, dolayısıyla bu hususun davacı yan tarafından somut olarak belge ile desteklenmesinin gerektiğine…”dair rapor tanzim edilmiştir.
Dosya kapsamına uygun bulunan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre, tarafların arasındaki sözleşme feshinin davacı yanın talebi ile gerçekleştiği, bu suretle davalının sözleşme feshi ve buna göre haksız fesih durumunun söz konusu olmadığı öte yandan davacının sözleşmeyi haklı nedenle fesh ettiğine dair de somut bir belgenin davacı yanca dosyaya sunulmadığı anlaşılmakla, sözleşmenin feshi nedeniyle istenilen zarar tazmini talebinin reddine, davalıların davacıdan defter kayıtlarına göre alacaklı olduğu ve buna göre, teminat mektuplarının nakde çevrilmesinde hukuka aykırı bir yön bulunmadığından bu talep yönünden talebin reddine, prim alacağı yönünden de ispat külfeti davacı yanda olmak üzere, defter kayıtlarında ve dosya kapsamında prim alacağına ilişkin bilgi ve belge bulunmadığından ispat edilemeyen davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 59,30-TL maktu karar ve ilam harcının, peşin olarak alınan 256,17-TL harçtan düşümü ile bakiye 196,87-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hesap ve takdir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran taraflara iadesine,
Dair; davacı ve davalılar vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 10/03/2021

Katip …
E-İmza

Hakim …
E-İmza