Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1201 E. 2021/404 K. 01.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1201 Esas
KARAR NO : 2021/404

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 29/12/2018
KARAR TARİHİ : 01/07/2021

Mahkememizde açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; müvekkili şirketin 450’yi aşan istasyon ile bayiilik ilişkisi bulunduğunu, davalı taraf ile müvekkili şirket arasında çeşitli sözleşmeler akdedildiğini, sözleşmeler kapsamında davalı şirketin müvekkilinin bayiisi haline geldiğini, müvekkili şirket tarafından bayiilik ilişkisi içerisinde gerekli tüm ekipman ve akaryakıt tedarikinin borçlu şirkete gecikmesiz bir şekilde sağlandığını ancak borçlu şirketin bahse konu mal ve hizmet alımı karşılığında ortaya çıkan cari hesap borcunu müvekkiline ödemediği gibi bu cari hesap borcunun sözleşmede belirlenen vadesinde ödenmemesine istinaden ortaya çıkan sözleşmesel faiz üzerinden hesaplanmış vade farkı alacağını da müvekkiline ödemediğini, davalı şirketin borcunun ödenmesi amacı ile başlatılan görüşmelerin sonuç vermemesi neticesinde ihtarname düzenlendiğini ancak ihtarnameye karşı davalı tarafından verilen yanıtta mezkur borcun kabul edilmediğinin bildirildiğini, yukarıda bahsedilen ticari ilişki kapsamında tapunun … ili … ilçesi … Mahallesi 2916 ada 1 parsel numarasında kayıtlı taşınmaz üzerinde bir akaryakıt satış istasyonu işletilmesine yönelik olarak müvekkili ile davalı şirket arasında 13/07/2016 tarihli yatırım sözleşmesi, 28/06/2016 tarihli istasyonlu bayiilik sözleşmesi, 28/06/2016 tarihli bayiilik sözleşmesi imzalandığını, … anılan yatırım sözleşmesini 300.000,00-USD ile sınırlı olmak üzere bayiinin müşterek ve müteselsil kefili olarak imzaladığını, akdedilen sözleşmeler çerçevesinde akaryakıt bayii olan …’ün ve müşterek ve müteselsil kefilin davacı şirkete doğmuş ve doğacak borçlarının teminatı olmak üzere bayiinin ve bayiiye kefil olan …’nın davacı şirkete doğmuş ve doğacak borçlarının teminatı olmak üzere …’nın maliki olduğu, tapunun … ili … ilçesi … Mah. 1437 ada 1 parsel 2. Kat 6 nolu bağımsız bölüm numarasında kayıtlı taşınmaz üzerine … Tapu Müdürlüğü’nün … tarih ve … yevmiye numaralı işlemine istinaden serbest derecede istifa etmek kaydı ile 1. derecede 350.000,00-₺ bedelli ipotek tesis edildiğini, davalı bayiinin dava konusu takip tarihi itibari ile müvekkiline muaccel olan 2.398.903,97-₺ ana para borcu ile birlikte aylık %3,50 (KDV dahil) faiz üzerinden hesaplanmış ve doğmuş olan 88.915,24212-₺ vade farkı alacağı olmak üzere toplamda 2.487.819,21-₺ borcu bulunduğunu, borçların ödenmemesi nedeni ile davalı aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile … 10. İcra Müdürlüğü’nün …esas sayılı dosyası üzerinden takip başlatıldığını ve takibe davalı tarafça haksız ve mesnetsiz olarak itiraz edildiğini, itirazlar neticesinde icra takibinin durduğunu belirterek davanın kabulü ile icra takibine yapılan itirazın iptaline, takibin kaldığın yerden devamına, davalı tarafın alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ….. Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; iş bu davada yetkili mahkemenin ipotek tesisi yapılan … ili Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, davanın yetki yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkili şirket tarafından icra takibine 12/10/2017 tarihinde itiraz edildiğini, iş bu davanın 29/12/2018 tarihinde açıldığını, bu sebeple zamanaşımı yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı şirket tarafından bayiilik ilişkisi sürerken tüm ekipman ve gerekli akaryakıt-lpg tedariğinin sağlanmadığını, müvekkili şirketin akaryakıt istasyonunun çalışamaz hale geldiğini, bu sebeple müvekkili şirketin akaryakıt istasyonunun 3 yıla yakın bir süre kapalı kalmasına vesile olduğunu, müvekkilinin davacı şirkete dava dilekçesinde yazılı olan miktar kadar borcu bulunmadığını, davacı tarafından iş bu davaya konu icra dosyası dışında müvekkili aleyhine mükerrer takipler başlattığını, davacının teminat ipoteğinin paraya çevrilmesini talep etme şartlarının oluşmadığını, davacı şirket tarafından usule uygun çekilmiş kat ihtarnamesi olmadığını, kefaletler ve bayiilik sözleşmesinin geçerli olmadığını, bayiilik sözleşmesinin tek taraflı olarak ileride benzer pek çok sözleşme için kullanılmak üzere hazırlanmış matbuu bir sözleşme olduğunu, bayiilik sözleşmesi ve kefaletlerin BK’nun genel işlem koşullarına uygun olmadığı için geçerli olmadığını, icra takibinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, icra takibinde davacı tarafça talep edilen faiz miktarlarının yasaya uygun olmadığını, icra takibinin likit bir alacak miktarına dayanmadığını, davacı tarafın %20 icra inkar tazminatı isteminin yasaya uygun olmadığını belirterek davanın reddine, davacı şirketin %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … yargılamanın her aşamasında usulünce tebligat yapılmış olup, davaya karşı beyanda bulunulmamıştır.
Dava, bayiilik sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce … 10. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası getirtilmiş olup incelenmesinde; alacaklı … A.Ş. tarafından … Ltd. Şti. (borçlu) ile … (ipotek taşınmaz maliki) aleyhine 350.000,00-₺ asıl alacağın tahsili talebi ile 04/10/2017 tarihinde … ili … ilçesi … Mah. 1437 ada 1 parsel 2. Kat 6 noda kayıtlı taşınmaz yönünden ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile 04/10/2017 tarihinde icra takibi başlatıldığı, borçlular vekilinin yasal süresinde sunmuş olduğu 16/10/2017 tarihli itiraz dilekçesinde borçluların ikamet adresinin ve ipoteğe konu taşınmazın … ilinde bulunması nedeni ile yetkili icra dairesinin … icra daireleri olduğunu belirterek yetkiye, borca, borcun fer’ilerine, imzaya itiraz ettiği, anılan itiraz dilekçesinin alacaklı tarafa tebliğ edilmediği, iş bu davanın yasal süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
HMK 50/1 md. uyarınca 6100 sayılı HMK’daki yetki hükümleri (HMK md. 6-18) ilamsız icradaki yetki hakkında kıyasen uygulanır. Dava konusu icra takip dayanağı bayiilik sözleşmelerinin davacı … davalı şirket arasında akdedildiği ve ticari nitelikteki sözleşmelerden olduğu, anılan sözleşmelerde … mahkeme ve icra dairelerinin yetkili olduğuna ilişkin hüküm bulunduğu, HMK’nun 17. maddesine göre yapılan yetki sözleşmesinin tarafları bağladığı, asıl borçlu davalı şirket ve ipotek veren davalı … arasında zorunlu takip arkadaşlığı olduğu anlaşılmakla davalı tarafın icra dairesinin ve mahkememizin yetkisine ilişkin itirazı kabul edilmemiştir.
Somut olayda davacı … davalı şirket arasında 28/06/2016 tarihli 5 yıl süreli bayiilik sözleşmesi, 28/06/2016 tarihli 5 yıl süreli istasyon bayiilik sözleşmesi, 13/07/2016 tarihli sözleşme akdedildiği sabittir. Uyuşmazlığın çözümü için davacı … davalı şirket arasındaki bayiilik ilişkisi kapsamında davalı şirketin cari hesaptan kaynaklanan borcunun olup olmadığının, var ise takip tarihi itibari ile ana para borcu ve vade farkı alacağı miktarının tespiti gerekmektedir. Mahkememizce tarafların dava konusu ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, davalı şirket merkezinin Kocaeli ilinde olması nedeni ile davalı şirketin ticari defter ve kayıtları talimat yolu ile incelenmiş olup, … 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … talimat sayılı dosyasında düzenlenen 09/10/2020 tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmında “…Davalı … Ltd. Şti/nin ticari defterlerinin incelendiği, Taraflar arasmda ticari ilişki bulunduğu, Davalı şirketin davacı şirkete takip tarihi itibariyle 2.397.760,37 TL borçlu gözüktüğü Tespit edilen tutarla takip talebinde bildirilen anapara tutarının (2.398.903,97 TL) yaklaşık olarak (1.143,60 TL farkla) örtüştüğü, cari hesap farkının 1.143,59 TL’sinin yukarıda açıklanan kalemlerle ilgili olduğunun tespit edildiği…” yönünde görüş bildirilmiştir. Davacı şirketin ticari defter ve kayıtları ve talimat yolu ile alınan rapor üzerinde mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde düzenlenen 07/05/2021 tarihli bilirkişi heyeti raporunun sonuç kısmında “…a) Davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 2.399.708,56.-TL cari hesap alacağı ve 539.722,85.-TL de vade farkı alacağı olmak üzere toplamda 2.939.431,41.-TL alacaklı olduğu, huzurdaki davada ise davacı talebinin 350.000,00.-TL olduğu, b) Bu bakımdan başlatılan icra takibine yapılan itirazın haksız olduğu, davacının icra inkar tazminatı talep etme şartlarının da gerçekleştiği…” yönünde görüş bildirilmiştir. Bilirkişi kurulu raporu gerekçeli, denetlenebilir, dosya içeriğine uygun ve uyuşmazlığı çözmeye yeterli görüldüğünden mahkememizce de benimsenmiş ve hükme esas alınmış olup, tüm dosya kapsamından davacı … davalı şirket arasındaki akdi ilişki kapsamında davacı şirketin davalı şirketten takip tarihi itibari ile 2.399.708,56-₺ cari hesap alacağı ve 539.722,85-₺ vade farkı alacağı olmak üzere toplamda 2.939.431,41-₺ alacaklı olduğunun sabit olduğu, taraflar arasında akdedilen kefalete ve ipoteğe ilişkin sözleşme hükümlerinin genel işlem şartlarına aykırı olmadığı, davalı tarafın aksi yöndeki savunmalarının ispat edilemediği, davalı tarafın icra takibine itirazının haksız olduğu kanaatine varılmakla davanın kabulü ile takibin devamına karar verilmiştir. Alacağın likit ve hesaplanabilir olması, davalı/borçluların itirazlarında haksız olduğunun anlaşılması karşısında hüküm altına alınan alacak miktarı toplamının %20’si oranında İİK 67/2 maddesi uyarınca icra inkar tazminatına karar verilmiştir.
HÜKÜM / Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile; davalının … 10. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına,
Hüküm altına alınan alacağın %20’si üzerinden hesaplanan 70.000,00-₺ icra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 23.908,50-₺ harçtan peşin alınan 4.227,13-₺ harcın mahsubu ile bakiye 19.681,37-₺ karar harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 3.000,00-₺ bilirkişi ücreti, 1.000,00-₺ talimat gideri, 191,70-₺ tebligat posta gideri olmak üzere toplam 4.191,70-₺ ile 4.268,23-₺ harç gideri olmak üzere toplam 8.459,93-₺ yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca davacı vekili lehine hesaplanan 32.950,00-₺ nispi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333 maddesi uyarınca davacıya iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 01/07/2021

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza