Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/914 E. 2020/786 K. 30.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/855 Esas
KARAR NO : 2020/670

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan), Kıymetli Evrak İptali
DAVA TARİHİ : 06/10/2017
KARAR TARİHİ : 09/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan), Kıymetli Evrak İptali (Bono İptali) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Asıl davada davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin bünyesinde tekstil ve mimarlık olmak üzere iki farklı hizmet grubu yer aldığını, mimarlık tarafı ile şirket yetkililerden … sorumlu olduğunu, diğer şirket yetkilisi … ise sadece tekstil tarafından yetkili olduğunu, mimarlık tarafının gerilini ve kime ne kadar borçlu olduğu kısmını bilmediğini, 22/11/2016 tarihinde müvekkili şirketin mimarlık hizmeti veren kısmında alacaklı … adına toplamda 139.627,37-TL’lik bir irsaliye faturasının kesildiğini, işbu fatura … firmasının … işlerine yönelik olduğunu, müvekkili şirket yetkililerinden … firmasının taşeronlarından olduğunu, davalı ise alt taşeron olarak hizmet verdiğini, … ile davalı tarafın ücretlendirme konusundaki süregelen ve hep uygulanan uygulaması ise önce …’nin şirketten ödemesini alıp ve alt taşerona da ödemesini yapar şeklinde olduğunu, ödemelerin bu şeklide gerçekleştiğini, … ‘ten bu ise ilişkin olarak kısmi ödeme tahsilatı yapabildiğini ve …’a da 04/04/2017 tarihinde 50.007,50-TL, 24/02/2017 tarihinde 10.007,50-TL ve 15/06/2017 tarihinde 1.604,90-TL ödeme gönderildiğini, toplamda 61.619,90-TL olmak üzere 3 ayrı zamanda ödeme gönderildiğini, işbu faturaya ilişkin 78.007,47-TL davalının alacağının kaldığını, davalı taraf ise kendilerine yapılan kısmi ödemeleri hiçe sayarak 22/08/2017 tarihinde … 5. İcra Müdürlüğünün …esas sayılı dosyası ile müvekkili şirket aleyhine takip başlattığını, … bakiye alacak kısımları 78.007,47-TL olmasına rağmen davalı tarafa haciz sırasında 80.000,00-TL ödeme gönderildiğini, ancak bununla yetinmeyen davalı taraf müvekkillerinin haberi dahi olmayan icra dosyasının tüm kapak hesabını kendilerine ödetebilmek amacı ile kapak hesabından geri kalan 94.600,00-TL için diğer şirket yetkilisi …’den cebir icra tehdidi altında 05/11/2017 tarihli 47.300,00-TL bedelli 05/12/2017 tarihli 47.300,00-TL bedelli 2 adet şahsi olarak senedi zorla imzalatıp aldıklarını, sonuç olarak müvekkili şirket yetkililerinden …’den haksız suretle alınan 05/11/2017 tarihli 47.300,00-TL bedelli 05/12/2017 tarihli 47.300,00-TL bedelli 2 adet senetlerin cebri icra tehdidi altında alınması ve bedelsiz olması nedeni ile iptali lehdarın ciro ederek tedavüle sürmesi halinde imzaların istiklali prensibi gereğince anılan bonolardan dolayı borçlu olmadıklarının tespitine ve öncelikle henüz icra takibine uğramadığı için İİK 72. Maddesi kapsamında bonoların davacılar açısından ödemeden men tedbir karır verilmesini, söz konusu senetlerin protesto edilmemesi ve ödenmemesi konusunda tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkilinden cebri icra tehdidi altında alınan 05.12.2017 tarihli, 47.300.-TL bedelli senedin iptali ile lehtarın ciro ederek tedavüle sürmesi halinde imzaların istiklali prensibi gereğince anılan bonodan dolayı borçlu olmadıklarının tespitine ve İİK.72 madde kapsamında müvekkili açısından ödemeden men’e ilişkin olarak tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Asıl davada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: mahkeme dosyasında 31.10.2017 tarihinde davaya konu icra takibine dair fatura bedelinin kısmi ödenmesine dair ödeme dekontları olduğundan bahis ile ihtiyati tedbir kararı verildiğini, ancak bu karar haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davacı … ile davalı müvekkili arasında 2016 aralık ayında …’in … Caddesi Satış Ofisi işlerinin yapılması hususunda alt yüklenici sözleşmesi yapıldığını, sözleşme gereği ofisin mutfak dolapları, masası, kapıları, kapı kolları, kapı kilitleri, pervazlar, süpürgelikler, banyo malzemeleri, tavan döşemesi, duvar aynası, banyo alt kaplama koltuk boyaması ve diğer iç tadilat işleri yapıldığını, ayrıca şirket yetkilisi …’nin …’de bulunan evinin tadilat işleri de müvekkili tarafından yapıldığını, ancak davacı fatura istemediğinden fatura kesilmediğini, davacının mahkemeye sunduğu ödeme dekontları bu işlere dair olduğunu, davacı taraf fatura olmadığı için kötüniyetli olarak ödemeleri takibe konu fatura sebebi ile yapılan ödeme yapılmadı gibi göstererek mahkemeden tedbir kararı aldırıldığını, tüm bunlarla beraber kıymetli evrak borçtan bağımsız olduğunu, kaldı ki kıymetli evrakın keşide tarihi ile yapılan ödemeler arasındaki zaman farkın bakıldığında bu kıymetli evraklar ile ilgili böyle bir tedbir kararının verilmesinin hukuka aykırı olduğunu açıklanan nedenler ile mahkeme tarafından verilen haksız ve hukuka aykırı tedbir kararının kaldırılmasını talep ettiklerini, kıymetli evraklar borçtan bağımsız olduğundan kıymetli evrak ile ilgili olarak herhangi bir borç sebebi ile tedbir kararı verilmesinin usule aykırı bir karar olduğunu, KARŞI DAVALARI HAKKINDA; Davalı/karşı davacı müvekkilinin Davacı/karşı davalı … aleyhine başlattığı fatura alacağına dair kısmi itiraz tamamen haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davalı ile müvekkili arasında sürekli işler yapıldığını ve davacı/karşı davalı taraf bu işlerin bir kısmını faturasız yaptırdığını, belirtilen …’in … Caddesi Satış Ofisi işi ve davacı/karşı davalı şirket yetkilisi …’nin evine dair yapılan işlere dair ödemeleri göstererek dosyaya kısmi itirazda bulunduğunu, bu ödemelerin neye dair olduğu konusunda hiç bir belgesinin bulunmadığını, davacı eğer bu ödemelerin takibe konu fatura olduğunu iddia ediyorsa bu durumda diğer işlere dair ödemeleri de sunmasının gerektiğini, neye dair olduğu belli olamayan ödeme dekontları ile haksız olarak takibe itiraz ettiğini, müvekkili ile davalı arasında açık cari hesap bulunduğundan yapılan bu ödemelerin neye ilişkin olduğunun belirlenmesinin gerektiğini, yapılacak incelemeler ve belirtilen işlere dair mahalinde yapılacak keşifler ile davalı/karşı davacı müvekkilin yaptığı işler tespit edileceğini, davacı/karşı davalının kısmi ödeme olarak kötüniyetli sunduğu ödeme dekontlarının bu işe dair olduğu husus ispat edileceğini, bu nedenle haksız itirazın kaldırılarak takibin kaldığı yerden devamına karar verilmesini talep etme ettiklerini, açıklanan nedenlerle … 5. İcra Müdürlüğü … esas sayılı dosyasından yürütülen takipte, icra takibinin istem gibi devamına; alacak belli ve belirlenebilir (likit) olduğundan alacağın %20 oranında icra inkar tazminatına; dava masrafları ve ücreti vekaletle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
1- … 5. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası.
2-Mahkemizce atanan Mali Müşavir … tarafından sunulan 22/10/2018 tarihinde sunulan kök ve 19/09/2019 tarihli ek bilirkişi raporları.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacı vekili, dava dilekçesinde, davacı tüzel kişi ve şirket yetkilisi …’den cebir icra tehdidi altında 05/11/2017 tarihli 47.300,00-TL bedelli, 05/12/2017 tarihli 47.300,00-TL bedelli 2 adet senedin, şahsi olarak zorla imzalatıp alındığını, sonuç olarak müvekkili şirket yetkililerinden …’den haksız suretle alınan 05/11/2017 tarihli 47.300,00-TL bedelli 05/12/2017 tarihli 47.300,00-TL bedelli 2 adet senetlerin cebri icra tehdidi altında alınması ve bedelsiz olması nedeni ile iptali lehdarın ciro ederek tedavüle sürmesi halinde imzaların istiklali prensibi gereğince anılan bonolardan dolayı borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep etmiş, davalı taraf, davanın reddini savunmuştur.
Tarafların iddia ve savunmaları, sundukları, deliller, dosya kapsamı belgeler ve her iki tarafa ait ticari defter ve kayıtlar incelenmek sureti ile takip tarihi itibariyle davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılmış, mahkememizce atanan Mali Müşavir … tarafından sunulan 22/10/2018 tarihinde sunulan bilirkişi raporunda özetle;”…davacı yan tarafından incelemeye sunulan 2016-2017 yıllarına ait ticari defterlerin 6102 sayılı TTK ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulduğu, davalı yan tarafından incelemeye sunulan 2016 yılına ait işletme defterlerinin 6102 sayılı TTK ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulduğu, davalı yan tarafından davacı tarafa 8 adet 400.743,34-TL tutarlı fatura düzenlendiği, düzenlenen bu faturaların davacı ve davalı yan ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, düzenlenen faturalar yönünden taraflar arasında bir çekişmenin mevcut olmadığı, düzenlenen faturalara karşılık ise davacı yan ticari defterlerinde davalı yana yapılan ödeme toplamının 402.715,96-TL olduğu, davalı yan tarafından davacı yana düzenlenen toplam 8 adet 400.743,34-TL tutarlı fatura bedelinden davacı yan ticari defterlerindeki 402.715,96-TL tutarlı ödeme düşüldüğünde davacı yanın davalı yandan 402.715,96-TL-400.743,34 =1.972,96-TL cari hesap olarak alacaklı olduğu, davacı yanın davalı yana yaptığı 402.715,96-TL tutarlı ödeme belgelerinin dosyaya sunulması halinde davacı yanın incelenen ticari defterlerine göre davalı yana 05/11/2017 ödeme tarihli 47.300,00-TL tutarlı ve 05/12/2017 ödeme tarihli 47.300,00-TL tutarlı senetlerden dolayı borçlu olmadığına…”dair rapor tanzim edilmiş,
Davalı tarafın itirazı üzerine ve sunulan dekontlardan sonra alınan 19/09/2019 tarihli ek raporda özetle”…tarafların beyanlarına göre yapılan incelemeler neticesinde; davacı taraf vekili tarafından 22.10.2018 tarihli kök raporun 10. Sayfası 5.6 maddesinde belirtilen 14 adet ve 402.715,96 TL toplam bedelli dekont belgelerinin sunulduğu, yapılan incelemeler neticesinde 14 adet ödeme dekont belgelerinin tutarının yapılan ödemelerle örtüştüğü,, davalı yan beyanlarının huzurdaki davada uzmanlık alanı olan mali yönden sonucu değiştirecek belgesel bir veri olmadığı, dosyaya sunulan dekontların toplamının belgelesel olarak huzurdaki davadaki ödemelerle örtüştüğünden, davacı yanın incelenen ticari defterlerine göre, davalı yana 05.11.2017 ödeme tarihli 47.300,00 TL tutarlı ve 05.12.2017 ödeme tarihli 47.300,00-TL tutarlı senetlerden dolayı borçlu olmadığına…”dair ek rapor tanzim edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde, yapılan defter incelemesine göre davacının davalı tarafa borçlu olmadığı, davacı tarafın iddialarına göre, senetlerin tanzim edildiği gün, davacı şirket mahaline hacze gidildiği, davacı tarafça hacizde ödeme yapıldığı ve akabinde ayrıca … tarafından senet imzalandığı ve aynı gün, …’nin, şirket yetkilisi kızının nişanı’nın bulunduğu ve haciz durumunu kızının özel gününde kızına gereği gibi aktaramadığı ve bir müzayaka haline düştüğü ve o günü olaysız kapatmak adına …’nin senet imzalamayı kabul ettiği ve bu durumda irade sakatlığı oluştuğu, son duruma göre, davacının davalıya borcun kaynağını 2 senet oluşturmakla, bu borcun kaynağının tespit edilemediği ve her iki tarafın defterlerine ve sunulan belgelere göre davacı tarafın davalıdan alacaklı olduğu, her ne kadar davalı taraf, defterlere işlenen faturaların dışında haricen iş yapıldığı ve borcun kaynağının yapılan bu haricen işler olduğunu beyan etmekte ise de, yapılan işlere dair herhangi bir belge ve fatura sunulmadığı, faturasız yapılan işlerin basiretli tacir ilkesi ile bağdaşmayacağı ve bakiye hizmet ifasına yönelik herhangi bir veri olmadığı anlaşılmakla, dava ve birleşen davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Dava ve birleşen davanın KABULÜNE,
A-) 05/12/2017 ödeme günlü, 47.300,00-TL tutarlı, borçlusunun … Tic. Ltd. Şti, kefili … olan, alacaklısı ise … olan, 05/10/2017 düzenleme tarihli bono,
B-) 05/11/2017 ödeme günlü, 47.300,00TL tutarlı, borçlusunun … Tic. Ltd. Şti, kefili … olan, alacaklısı ise … olan, 05/10/2017 düzenleme tarihli bonoların iptaline,
2-Teminatın, kararın kesinleşmesi ile iadesine,
3-Asıl davada ve birleşen davada karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 6.462,12-TL harçtan peşin alınan 2.454,70-TL harcın mahsubu ile bakiye 4.007,42-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınıp hazineye gelir kaydına,
4-Asıl davada ve birleşen davada davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Gereği takdir ve tayin olunan 12.937,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacılar müştereken ve müteselsilen verilmesine,
5-Asıl davada ve birleşen davada davacı yargılama gideri 2.454,70-TL ilk harç ve masraflar ve 3.559,70-TL (bilirkişi ücreti, posta ile tebligat masrafı) olmak üzere toplam 6.014,40-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacılara müştereken ve müteselsilen verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.09/12/2020

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza