Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/886 E. 2019/117 K. 20.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1207 Esas
KARAR NO : 2019/102

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/12/2016
KARAR TARİHİ :13/02/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket uhdesinde bulunan araçların … A.Ş’ye kiralandığını, … Şirketinin de araçları Türkiye Çapında firmalara franchise yolu ile kiraladığını, iş bu yargılamaya konu aracın uzun dönem … Tic. Ltd. Şti’ye A tipi Franchise sözleşmesi ile kiraladığını ve teslim edildiğini, İzmir ve Manisa bölgelerinde İzmir … Şirketinin araç kiralama yolu ile müvekkiline ait araçları ticari olarak işlettiğini, İzmir …’nın kiraya verdiği … plaka aracın sürücü davalı …’ın kusuru nedeni ile trafik kazasına karıştığını, bu nedenle araçta hasar meydana geldiğini, ölümlü/yaralamalı trafik kazası tespit tutanağı ile kaza esnasında sürücü aracı kiralayan …’ın kusurlu olduğunun tespit edildiğini, kazaya karışan aracın 03/10/2013 tarihi itibari ile … Sigorta A.Ş tarafından …-…-… poliçe numarası ile sigortalı olduğunu, nitekim kaza anında sürücüsünün alkollü olduğunun muayene raporu ile tespit edildiğini, sürücünün alkollü olduğu gerekçesi ile davalı sigorta şirketine hasar bedelinin ödenmesi hakkında yapılan başvurunun 13/05/2015 tarihinde olumsuz sonuçlandığını, davaya konu hasar nedeni ile taraflarınca araçta bulunan mevcut hasar miktarının tespiti amacıyla Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi kurumundan Kasko Ekspertiz raporu alındığını, buna göre araçtaki toplam hasarın 42.507,97 TL olarak hesaplandığını, müvekkilinin araç üzerinde doğan hasarı karşılamak yerine hurda bedeline satmayı tercih etmek zorunda kaldığını, dava konusu aracın11 Aralık 2015 tarihinde hurda fiyatına 12.111,00 TL bedel ile satıldığını, ancak kaza tarihinde aracın rayiç bedelinin taraflarınca yapılan araştırmalar neticesinde 47.500,00 TL olarak tespit edildiğini, davalının dava dışı şirketten kiraladığı araçların bakım ve özen yükümlülüğünü üstlendiği, işleten sıfatının davalıya ait olduğunu, Franchise Alan davalı ile Franchise veren arasında imzalanan sözleşme uyarınca araçlarda meydana gelecek olan zarardan davalının sorumlu tutulduğunu beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TL tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı şirket ile davalı müvekkili şirket arasında herhangi bir sözleşme yer almadığı gibi aralarında ticari satımdan kaynaklı herhangi bir alacak borç ilişkisinin de bulunmadığını, davacı tarafın dosyaya sunmuş olduğu franchise sözleşmesinin davacı ile … A.Ş arasında yapıldığını, dolayısıyla davacı tarafça iş bu davanın dava dışı … A.Ş’ye karşı açılması gerektiğini, davalı müvekkili şirketin dava konusu aracı dava dışı şirketten kiraladığını, Franchise sözleşmesini de bu şirketle yaptığını, dava dışı …A.Ş tarafından 28/07/2015 tarih ve … 9. Noterliğinin … tarih ve … tarihli ihtarnamesi ile davalı müvekkilden … plakalı araç için 42.507,58 TL talep edildiğini, kaldı ki dava dışı şirket ile davacı arasında akdedilen sözleşmenin 3 nolu ekinin 10. maddesinde dava dışı … Oto Kiralama ve Turizm A.Ş’nin sorumluluğunun düzenlendiğini, davacı tarafça her ne kadar sigorta şirketi tarafından hasar bedelinin teminat dışında kaldığından bahisle zararın tazmini için iş bu dava müvekkiline yöneltilmiş ise de diğer davalının kaza anında yapılan alkol ölçümünde alkollü olduğunun tespit edildiğini, davacı tarafça her ne kadar dava dışı sigorta şirketine başvurulduğu ve de olumsuz sonuç alındığı beyan edilmiş ise de herhangi bir dava açılıp açılmadığı hususunda bir bilgiye yer verilmediğini, dava konusu hasarın teminat dışı kalabilmesi için kazanın meydana geliş şekli itibariyle sürücünün salt (münhasıran) alkolün etkisi altında kaza yapmış olması gerektiğini, sürücünün alkollü olmasının tek başına hasarın teminat dışı kalmasını gerektirmeyeceğini, araç maliki davacı tarafından daha önce dava konusu zararın 42.507,58 TL olduğu ifade edilmiş ancak iş bu davada ise gerçek zarar biliniyor olmasına rağmen eksik harç ödemek için alacak miktarının 10.000,00 TL olarak gösterildiğini, bu sebeplerle de öncelikle davacı tarafça eksik yatırılan harcın tamamlanması gerektiğini beyanla davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, trafik kazasından kaynaklandığı iddia edilen zararın tazmini talebine ilişkindir.
Mahkememizce taraflarca sunulan deliller incelenmiş, davaya konu kazadaki kusur durumu ile hasarın tespiti için dosya bilirkişiye tevdii edilerek rapor alınmıştır.
Davacı taraf maliki olduğu … plakalı aracın iş bu dosyadan tefrik edilen davalı … sevk ve idaresinde iken trafik kazasına karıştığını, aracın kaza tarihi itibariyle dava dışı … Şirketi tarafından davalıya kiralandığını, bu nedenle işletenin davalı olduğunu ve kazanın tefrik edilen davalı …’ın kusuru nedeniyle meydana gelmiş olması sebebiyle davalının araçta meydana gelen zarardan sorumlu olduğunu iddia etmiş ve iddiasının hukuki dayanağı olarak dava dışı … Şirketi ile davalı arasında akdedilen kira sözleşmesini göstermiştir.
Davacı ile dava dışı … Şirketi arasında akdedilen uzun dönem operasyonel araç kiralama sözleşmesinin 6.3. maddesinde; “Kiracı bu sözleşme ile kiraladığı araçları, sorumluluğu devam etmesi ve kiraya verene zarar verecek bir değişiklik olmaması kaydıyla üçüncü şahıs ve şirketlere alt kiralama yoluyla kiralayabilir. Bu durum sözleşmeye aykırılık teşkil etmez.” düzenlemesi ile dava dışı … Şirketinin alt kiralama yolu ile araçları üçüncü kişilere kiralamasına imkan tanındığı, dava dışı şirketin de bu düzenleme çerçevesinde aracı davalıya, A Tipi Franchise Sözleşmesi ile kiraladığı, davacının dayandığı iş bu sözleşmenin 6.20. maddesinde “Franchise alan; … araçları açısından Karayolları Trafik Kanunu’nun 3. maddesi anlamında işleten sıfatını haizdir. Franchise araçları her ne sebepten olursa olsun hasara uğradığı veya zayi olduğu takdirde Franchise aracın malikine karşı tek başına sorumludur. Franchise verenin bu hususta hiçbir sorumluluğu olmadığını kabul, beyan ve taahhüt eder.” denilmek suretiyle davalının, davacıya karşı aracın hasarından sorumlu olduğunun kabul edildiği, bu kapsamda davacının, davalıya alt kiracı sıfatı ile başvurduğu ve talebini alt kiralama ilişkisine dayandırdığı anlaşılmıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevini düzenleyen 4. maddesi “Sulh Hukuk Mahkemeleri dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; kiralanan taşınmazların, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’na göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları…. Görürler.” şeklinde düzenlenmiş olup buna göre taraflar arasındaki uyuşmazlığın kira sözleşmesinden kaynaklanması halinde tacir olup olmadıklarına bakılmasızın davanın Sulh Hukuk Mahkemesinin görevi kapsamına girdiği, eldeki davada da bu nedenle Sulh Hukuk Mahkemesi görevli olduğundan Mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, HMK 114/1-c ve HMK 115/2 md. uyarınca davanın usulden reddine,
2-HMK 20/1 md. uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık hak düşürücü süre içerisinde taraflarca mahkememize başvurularak talep edilmesi halinde dava dosyasının görevli İstanbul Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine, aksi takdirde talep halinde mahkememizce ek karar ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
3-HMK 331/2 md. uyarınca yargılama gideri, harç ve vekalet ücreti hususlarında görevli mahkemece karar verilmesine, mahkememizce ek karar ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde yargılama gideri, harç ve vekalet ücreti hususunda da karar verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.13/02/2019

Katip … Hakim …
E-imza E-imza