Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/806 E. 2019/269 K. 04.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/797 Esas
KARAR NO : 2019/322

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 19/09/2017
KARAR TARİHİ : 18/04/2019

Mahkememizde açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; taraflar arasındaki eser sözleşmesinden, müvekkili iş sahibi tarafından haklı sebeple dönüldüğünü, sözleşmenin ifa edileceğini güvenilerek 778.900,00 TL, buna ilaveten müteahhidin yapmış olduğu hatadan dolayı bu hatanın düzeltilmesi binanın yıkılmasının önlenmesi için iş/gayrimenkul sahibi tarafından yapılan 44.250,00 TL harcama olmak üzere toplamda 891.935,77-TL’nin davalılardan tahsili için … 21. İcra müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasında 02/08/2017 tarihinde ilamsız icra takibi başlattıklarını davalıların takibe itiraz ettiklerini belirterek davalıların itirazlarının iptali ile takibin devamına, temerrüt tarihinden itibaren ticari avans faizi işletilmesine, davalıların haksız ve kötü niyetli itirazları nedeniyle asıl alacağın %20’sinde az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatlarına mahkumiyetlerine ve müvekkilinin alacağının tehlikeye düşmesi sebebiyle İİK 257 v.d maddeleri uyarınca davalıların menkul ve gayrimenkul mallarına alacağa karşılayacak miktarda tedbir niteliğinde ihtiyati haciz kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; davalılardan …’ın 3. Kişinin fiiline kefil olmasının geçersiz olduğunu, kefalette eş rızası olmadığından bahisle geçerli bir kefalet bulunmadığını, bu nedenle müvekkili …’ın icra takibine konu borçtan sorumlu tutulamayacağını, diğer davalı şirketin ise üzerine düşen külfetleri yerine getirmek için işe başladığını ancak davacı yanın sözleşme ile kararlaştırılan süreler hilafına sözleşmeyi feshettiğini, davacının kötü niyetli olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 17/04/2019 tarihli dilekçesinde ve 18/04/2019 tarihli duruşmadaki imzalı beyanında davadan feragat etmiştir. Davalı vekili 17/04/2019 tarihli dilekçesinde ve 18/04/2019 tarihli duruşmadaki imzalı beyanında yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmediklerini belirtmiştir. Uyuşmazlık, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri niteliktedir. HMK 307-315 maddeleri gereğince davadan feragat davaya son veren taraf işlemi olup hüküm ifade etmesi karşı tarafın veya mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Dosyada mevcut vekaletnamede davacı vekilinin davadan feragat yetkisinin olduğu anlaşılmakla davanın feragat nedeni ile reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM / Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Feragat nedeniyle davanın reddine,
2-Harçlar Kanunun 22. maddesi uyarınca alınması gereken 29,60-TL’nin peşin alınan 9.597,67-TL’den mahsubu ile kalan 9.568,07-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça talep edilmediğinden davalı vekili lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Davalı tarafça talep edilmediğinden davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde HMK 333 maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda taraf vekillerinni yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerine İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.18/04/2019

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza