Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/741 E. 2018/434 K. 18.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/741 Esas
KARAR NO : 2018/434

DAVA : Tazminat (İş Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/08/2017
KARAR TARİHİ : 18/04/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (İş Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle : müvekkilinin davalı şirket bünyesinde …’lı olarak çalışmakta iken kendisine ya işten ayrılmasını ya da acentelik almasını davalının teklif ettiğini, müvekkilinin de bu baskı nedeniyle davalı ile 15/04/2010 tarihli acentelik sözleşmesini ve bu sözleşmeye bağlı cari hesap sözleşmesi ile eki sözleşmeleri imzalamış olduğunu, böylece … Bölge Müdürlüğüne bağlı … Şubesi yükümlülüklerinin sözleşme gereği yerine getirdiğini, müvekkilinin bilahare … 4. Noterliğinin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile haklı nedenle sözleşmeyi fesh ettiğini, fesh gereği 04/01/2017 tarihinden şube devrinin yerine getirildiğini, müvekkilinin sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini harfien yerine getirdiklerini, davalıya müşteri kazandırdığını, buna rağmen davalının 6 aylık periyotlarda masraf güncellemesini yapmadığını, motorin gideri, araç tamir masrafları, personel maaş ve SGK primlerindeki farkları, kira farkları gibi giderleri cebinden ödemek zorunda kaldığını, hasarlanan kargo tazminatlarının müvekkilinin hak edişlerinden kesildiğini, davalı tarafından belirlenen fiyatların rakip firmaların oldukça üstünde olması nedeniyle müvekkilinin rekabet imkanının ortadan kaldırıldığını, bu sebeple önlenemez ciro kaybı meydana geldiğini, davalı tarafından müvekkilinin hak edişlerine bloke konulduğunu, esasen müvekkilinin hali hazırda acentelik sözleşmesinin imzalanmasından önceki çalışma prensibine göre çalışmaya devam ettiğini, acentelik sözleşmelerinin kağıt üstünde olduğunu, sözleşmeden önceki şube müdürü pozisyonunun devam ettiğini, çalışanların sigorta primlerinin dahi davalı tarafından ödendiğini müvekkilinin acente değil … Kargoya bağlı şube müdürü olduğunu beyan ederek davalının masraf güncellemesi yapmaması sebebiyle şimdilik 10.000,00-TL, şubede çalışan işçilere ödenen işçilik alacaklarından dolayı 10.000,00-TL, müvekkilinin hak edişinden kesilen hasar tazminlerine ilişkin şimdilik 2.500,00-TL, davalı tarafından yapılan haksız faiz kesintisi toplamına mahsuben şimdilik 1.250,00-TL davalı tarafından müvekkili hak edişinde yapılan haksız müşteri fatura kesintisine mahsuben 1.250,00-TL’nin fesih tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsili ile sözleşme gereği müvekkilinden alınan 30.000 USD bedelli teminat senedin müvekkiline iadesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı cevap dilekçesinde özetle; müvekkiline ait … İrtibat Bürosunun davalı ile yapılan 27/03/2010 tarihli sözleşme ile ekli sözleşmeleri gereğince işletmesinin davacıya devredildiğini, davacının tek taraflı isteği üzerine sözleşme fesh edilmiş ve şube devri geriye yapıldığını, sözleşmenin tek taraflı fesh hakkı tanımadığını, davacının basiretli bir iş adamı gibi davranmadığını, davacının bir zararı var ise bunu kendisinin kusurundan kaynaklandığını, davacının masraf güncellemesi talebinin haksız olduğunu, davacının tüm hak edişlerinin zamanında ve sözleşmeye uygun olarak ödendiğini, cari hesaptan yapılan kesintilerin sözleşmeye uygun olduğunu, davacının iadesini talep ettiği teminat senedinin var olduğunu yazılı delille ispat etmesi gerektiğini beyan ederek davanın reddini savunmuştur.
DELİLLER:
Taraflarca dilekçeler ekinde dosyaya herhangi bir delil sunulmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE ;
Dava, iş sözleşmesinden kaynaklandığı iddia edilen alacak talebidir.
Davacı dava dilekçesinde müvekkilinin davalı nezdinde 03/05/2005 tarihinde işçi olarak çalışmaya başladığını, bilahare davalının baskısı üzerine 15/04/2010 tarihinde kağıt üstünde şeklen acentelik sözleşmesi yapıldığını iddia etmiştir. Davacının bu iddiasının yerinde olup olmadığı, taraflar arasında geçerli akdin iş akdi mi yoksa acentilik sözleşmesi olduğu hususu elbetteki delillerin toplanması ve takdiri neticesinde ortaya çıkacaktır. Fakat davacının davalıyla ilk temasının iş aktine göre başladığı hususunda taraflar arasında ihtilaf yoktur, bu durumda davacının iddia ettiği gibi acentelik sözleşmeside şeklen ve kağıt üstünde de olduğu sonuç ve kaanatine varılır ise, tarafların birlikte çalışmaya başladıkları ilk tarih olan 03/05/2005 gününden iddia edilen acentelik sözleşmesinin fesh edildiği 04/01/2017 tarihine kadar taraflar arasında iş sözleşmesi hükümlerinin cari olacağı muhakkaktır. Taraflar arasındaki sözleşmenin iş akti mi yoksa iddia edildiği gibi gerçek anlamda acentelik sözleşmesi mi olduğu hususu daha özel yetkili mahkeme olan İş Mahkemesinde kendine münhasır yargılaması neticesinde ortaya çıkarılması gerekmektedir. Zira gerek Yargıtay 22. Hukuk Dairesinin 27/09/2011 tarih, 2011/6292 esas ve 2011/1212 karar sayılı ilamı ve gerekse aynı dairenin 18/05/2017 tarih, 2017/8788 esas ve 2017/11455 karar sayılı ilamında ve bu ilamlara müstenit yerel mahkeme kararlarında anılan emsal davalara taraf olan MNG Kargo’nun acentesi gibi görünen bu acentelerin aslında bağımsız tacir gibi hareket etmedikleri, bilakis bağlı çalışan oldukları yönünde müstekar bir şekilde yer verilmiştir. Bu nedenle 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunun 1. Maddesine göre yetkili ve görevli İstanbul İş Mahkemesine görevsizlik kararı vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın mahkememizin görevsizliği nedeniyle 6100 sayılı HMK.’nın 114/1(c) ve 115/2. Maddelerine göre usulden Reddine,
2-Kararın kesinleşmesi üzerine 2 hafta içerisinde talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İSTANBUL İŞ MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-Yargılama masraflarına ilişkin kararın HMK 331/2. Maddesine göre yetkili ve görevli mahkemece nazara alınmasına,
4-Kararın kesinleşmesi üzerine 2 hafta içerisinde dosyanın görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde davanın açılmamış sayılması yönünde karar ittihazına,
Dair; Taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 18/04/2018

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza