Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/697 E. 2022/546 K. 19.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/697 Esas
KARAR NO : 2022/546

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/08/2017
KARAR TARİHİ : 19/07/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Dava dilekçesi özetle şöyledir:
“….Davacı bankanın … şubesi ile davalı borçlu … arasında imzalanan 26/10/2000 tarihli 15.000-TL bedelli genel kredi taahhütnamesi gereği ticari kredi açıp kullandırılmıştır. … 194 ada 6 parsel ve 22 nolu bağımsız bölümde kayıtlı taşınmaz üzerine 1. Dereceden yeni para ile 30.000TL limit ipoteği tesis edilerek kredinin teminatına alınmıştır. Davacı banka ile imzalanan genel kredi taahhütnamesi hükümlerinin ihlal edilmesi ve bakiye borcun ödenmemesi üzerine … tarihli ve … yevmiye numaralı borcun ödenmesi ihtarını ve kullanılan krediye ilişkin hesap özetini içeren ihtarname keşide edilerek gönderilmiştir. İhtarname üzerine ödeme yapılmaması nedeniyle banka alacağının tahsili için … 10. İrca Müdürlüğünün …esas sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibe başlanılmış ve … 3. İcra müdürlüğünün … talimat sayılı dosyası ile satış günü alınmıştır. Bu durum üzerine davalı borçlu 11/04/2005 tarihinde 25.000-TL ödemiş ve kalan tutarı 5 taksit olarak ödemeyi taahhüt etmiştir. Taksitlerin ödenmemesi üzerine icra işlemlerine devam edilmiş ancak … 10. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra takibi 2 yıl içerisinde satış istenmemiş olması sebebi düştüğünden aynı ipotek alacağı için … 10. İcra Müdürlüğünün …esas sayılı dosyası ile yeniden takip başlatılmış ancak işbu dosya davalı borçlunun itirazları üzerine takip durmuştur. Borçlunun ipotekli takibe itirazının iptali için … 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin… esas sayılı dosyası ile itirazın iptali davası ikame edilmiştir. Yargılama sonucunda … 26. Asliye Ticaret Mahkemesi icra takibinin ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılması ve ipoteğin 30.000-TL bedelli limit ipoteği olmasını ve 11.04.2005 tarihinde yapılan 25.000-TL ödemeyi de göz önüne alarak itirazın kısmen iptali ile takibin 5.000,00-TL üzerinden devamına, alacağın ipotek limitini aşan kısmı için ayrı bir genel haciz yolu takip yapılabileceğine karar verilmiştir. İpotek alacağı dışında borçlunun 12/04/2005 tarihi itibariyle davacı bankaya 165.911,96-TL borcu bulunmaktadır. İşbu tutar … 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı davası kapsamında alınan ve mahkemenin hükme esas aldığı 24/10/2010 tarihli bilirkişi raporu ile hesaplanmıştır ve borçlunun davacı bankaya halen borçlu olduğunu kanıtlamaktadır. Kalan bakiye 165.911,96-TL için tarafımızca 11/07/2017 tarihinde … 23. İcra Müdürlüğünün …esas sayılı dosyası ile tekrar takip başlatılmıştır. Ödeme emrini tebliğ alan borçlu 25/07/2017 tarihinde anapara borcuna faiz ve ferilere itiraz etmiştir. Ayrıca zamanaşımı defi ve mükerrer takip defi de yine itiraz dilekçeleri kapsamında ileri sürülmüştür. Bu itirazın kabulü mümkün değildir. Açıklanan nedenlerle … 23. İcra müdürlüğünün …esas sayılı dosyasına yaptığı haksız itirazın iptali ile takibin takip talebindeki şartlarla aynen devamına, kötü niyetli davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, vekalet ücreti ve dava giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini…”talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Cevap dilekçesi özetle şöyledir:
“….Davacı beyanlarını kabul anlamına gelmemekle birlikte zamanaşımı itirazımız söz konusudur.Açılan davanın zamanaşımı sebebiyle reddi gerekir Gerek icra dosyasındaki ihtarname gerek kullanılan kredinin 17 yıl öncesine dayalı olması sebebiyle davanın zamanaşımı sebebiyle reddi gerekir.Zira davacı banka 17 yıldır müvekkileme karşı ilamsız icra takibine yönelik hiçbir işlem yapmamıştır. Üstelik icra dosyasındaki ihtarname incelendiğinde içeriğinde ipotekle ilgili işlem yapılacağı hususu bildirilmiştir. Oysa huzurdaki itirazın iptali davasına konu edilen icra dosyası incelendiğinde takip yolunun ilamsız icra takibi olduğu ve dosyada ilamsız icra takibine ilişkin müvekkilemin temerrüde düşürüldüğüne dair herhangi bir ihtarname söz konusu değildir.Bu durum dikkate alındığında da davanın zamanaşımı sebebiyle reddi gerekir. Yine davacı beyanlarını kabul anlamına gelmemekle birlikte Derdestlik itirazımız söz konusudur.Derdestlik itirazımız göz önüne alınarak davanın reddini talep ediyoruz: Davacı banka daha evvel müvekkilem aleyhine … 10.İcra müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile iğoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçmiş ve müvekkilem tarafından bu dosyaya mahsuben 11.04.2005 tarihinde 25.000-TL ödeme yapılmıştır.Buna ilişkin dekont icra dosyasındaki itiraz dilekçemiz ekinde mevcuttur. Bu dosya derdest olmasına rağmen davacı banka tarafından müvekkileme karşı yeniden … 23. İcra Müdürlüğü’nün …E. sayılı dosyası ile yeniden takip başlatılması usul ve yasalara aykırıdır. Davacı banka müvekkilem aleyhine … 10. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile tekrar ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlatılmıştır.Bu dosyaya yapılan itirazımız neticesinde … 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. sayılı dosyası ile görülen itirazın iptali davasında verilen karar Yargıtay tarafından lehimize bozulmuştur.Bozma ilamında Yargıtay: …Somut olayda dava konusu ipotek limiti 30.000-TL olup, davalı ipotek borçlusunun daha önce 25.000-TL lik ödemesi bulunmaktadır.Bu durumda mahkemece ipotek limitinden ödenen miktar düşüldükten sonra ipotekli takip içerisinde ancak kalan 5.000-TL lik miktar ile ipotek sorumluluğuna hükmedilmesi gerekçe olarak belirlemişti. Yargıtay Bozma ilamına uyan … 26. Asliye Ticaret Mahkemesi … E. sayılı dosyası ile verdiği kararda müvekkilemin 5.000-TL ile sınırlı olmak koşuluyla sorumluluğuna karar vermiş ve davacı bankanın diğer taleplerini reddetmiştir.Açıklanan süreç dikkate alındığında açılan davanın reddi gerekir. Dava konusu kredi ipotek ile teminat altına alınmıştır.İpotek ile teminat altına alınan kredilerde evvela ipotek paraya çevrilmeli akabinde dosya kapanmaz ise ilamsız takip yoluna gidilmelidir.Davacı banka tarafından müvekkilime karşı İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan icra takibi derdest olup ipotek de henüz paraya çevrilmemiştir.Mükerrer takip söz konusudur.Bu durum dikkate alındığında da davanıun reddi gerekir. Daha evvel taraflar arasında görülen … 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin…E. sayılı dosyasından alınan 01.06.2010 tarihli, Yrd. Doç. Dr. … ve Mali Müşavir … tarafından dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporuna göre bu davanın reddi gerekir.Şöyle ki: Daha evvele taraflar arasında görülen … 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. sayılı dosyasından alınan 01.06.2010 tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmında özetle: Taraflar arasında akdedilen ipoteğin üst sınır ipoteği olduğu, davalının asıl borcu ödemiş olduğu, davacının talep ettiği alacak miktarının dosya kapsamında yer alan deliller ve ilgili banka şubesinde yapılan incelemeler çerçevesinde tespit edilemediği bu hususta davacının alacağın varlık ve miktarına ilişkin iddialarını ıspatlamadığı,davacının talebinin yerinde olmadığına ilişkin kanaatimizi, takdiri mahkemeye ait olmak üzere arz ederiz. şeklinde rapor düzenlenmiştir.Bu rapor dikkate alındığında huzurdaki davanın da reddi gerekir Yukarıda açıklanan nedenler ile sayın mahkemece resen dikkate alınacak nedenlerle, haksız ve kötüniyetle açılan davanın reddi gerekir.
Öncelikli olarak açılan davanın , gerek zamanaşımı gerek derdestlik itirazımız göz önüne alınarak reddine ,Esasa girildiği taktirde davanın esastan reddine,
Davacı taraf aleyhine % 20 kötüniyet tazminatına hükmedilmesine,
Yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına…”
GEREKÇE:
Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklandığı iddia edilen alacağın tahsili amacıayla başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK 67. maddesine göre iptali talebidir.
İcra dosyasının celp edilip incelenmesinde özetle şöyledir:
“….Davacı bankanın … 23. İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyasından 11/0/2017 tarihinde ilamsız icra takibinde 165.911,96-TL asıl alacak olmak üzere takip başlatıldığı belirtilmiştir…”
30/09/2019 tarihli bilirkişi raporu özetle şöyledir:
“…Derdest takipler ve zamanaşımı yönünden; TMK m.864 hükmü çerçevesinde dava konusu banka alacağının taşınmaz ipoteği kurularak teminat altına alındığı dikkate alındığında söz konusu alacak için zamanaşımı süresi işlemediği, zamanaşımı süresinin geçmediğini, davacı bankanın itirazın iptali davasında kabul edilen 5.000,00-TL’lik alacağı üzerinden ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız icra takibine devam ederek kararın kesinleştiği tarihten itibaren 1 yıl içinde taşınmazın satışının istemesi gerekirken satış istemediği ve 1 yıllık sürenin sonu olan 08/07/2015 tarihinde … 10. İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyası ile başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibin düştüğü bu durumda 2017 yılında başlatılan ilamsız icra takibi tarihinde mevcut bir icra takibi bulunmadığından icra takipleri yönünden mükerrerlik bulunmadığını, davacı söz konusu 5.000-TL asıl alacağın takibi için ilamsız icra takibine başvuramayacağından huzurdaki ilamsız icra takibi ile bu alacağın takip edilmeyeceği, davacının bu alacağı takip etmek için ayrıca bir ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibine başvurması gerektiği, bununla birlikte … 26. Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas ve …karar sayılı kararında da belirtildiği üzere davacı banka ipoteğe konu edilen alacağın dışında davalıdan alacaklı ise ipotek miktarını aşan bu kısım için ayrıca ilamsız icra takibine girişebileceği, alacak hesabı yönünden davacı banka ile davalı borçlu … arasında 26/10/2000 tarihinde 15.000-TL’lik yeni genel kredi sözleşmesinin imzalandığını, ayrıca … ili … Mah. 194 ada 6 parsel ve 22 nolu bağımsız bölümde kayıtlı taşınmaz üzerine 1. Dereceden yeni para ile 30.000TL limit ipoteği tesis edildiği, davacı bankanın davalı borçludan takip tarihi itibarı ile 18.181,68-TL asıl alacaklı olduğunun hesaplandığı, takip talebinde davacı bankanın faiz talebinde bulunmadığına…”
01/11/2021 tarihli bilirkişi raporu özetle şöyledir:
“… 26. Asliye Ticaret Mahkemesinin …esas ve … karar sayılı kararında da belirtildiği üzere davacı banka ipoteğe konu edilen alacağın dışında davalıdan alacaklı ise ipotek miktarını aşan bu kısım için ayrıca ilamsız icra takibine girişilebileceği ve bu doğrultuda yapılan hesaplamaya göre davacının 23.223,68-TL asıl alacaklı olduğunun hesaplandığı, takip talebinde davacı bankanın faiz talebinde bulunmadığı, davalı vekilinin itirazının mahkemece kabul görmesi halinde borç bakiyesinin 1.717,94-TL olacağına…”
24/02/2022 tarihli bilirkişi raporu özetle şöyledir:
“….Davalı … 23.07.2001 tairihinde yapılan icra takibi ile bankaca talep edilen 23,030,23 TL anapara ile faiz ve BSMV den oluşan toplam 26.717.94 TL tutarındaki borcunu 11.04.2005 tarihinde 25.000 TL olarak ödemiş ve bakiye borcunu teşkil eden 30.000 TLiçin vekilinin de imzası bulunan tarihli taahhütnameyi imzalamıştır.
Buna rağmen 11.04.2005 tarihinde ödediği 25.000 TL ile borcunun tamamını bankaya tediye ettiğini ve borcun tamamını kapattığını iddia etmiştir.
Takip tarihi 23.07.2001 ile 25.000 TL lik ödemenin yapıldığı 11.04.2005 tarihleri arasındaki süre için anapara 23.030,23 TL üzerinden yapılan hesaplama sonunda temerrüd faizi ile BSMV den oluşan 164.194,02 TL na takip tarihi 23.07.2001 itibariyle talep edilen 26.717,94 TL tutarındaki banka alacağından, davalının 11.04.2005 tarihinde ödediği 25.000 TL düşülerek bulunan TL tutarındaki bakiye eklendiğinde (164.194,02+1.717,94 = 165.911,96) davalının bankaya ödemekle yükümlü olduğu tutar 12.04.2005 tarihi itibariyle TL olarak belirlenmiştir.
Bu arada anapara 12.04.2005 valörü ile ödenmiş olduğundan faize faiz hesaplanamayacağı noktasından hareketle banka alacağı 165.911,96 TL ile sınırlı olup ,04.09.2008 tarihli ikinci icra takibi itibariyle davalının davacıya 165.911.96TL ödemekle yükümlü olduğu saptanmıştır….”
Davacı vekilinin UYAP üzerinden sunduğu ıslah dilekçesinde özetle şöyledir:
“….İtirazın iptali davamızı tamamen ıslah ederek alacak davasına dönüştürdüğümüzü bildirir, fazlaya dair haklarımız saklı kalmak kaydıyla, müvekkil bankanın davalıdan 165.911,96 TL faiz alacağının tahsiline karar verilmesini ve yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini…”
Davacı banka ile davalı arasında 26/10/2000 tarihli 15.000-TL bedelli Genel Kredi Sözleşmesi bulunmaktadır. Davalı, söz konusu kredi sözleşmesinin teminatı olarak … ili …Mah. 194 ada 6 parsel ve 22 nolu bağımsız bölümde kayıtlı taşınmaz üzerine 30.000TL limit ipoteği tesis edilmiştir. Davalının, anılan genel kredi sözleşmesi kapsamında borcunu ödemediği gerekçesiyle ipoteğin paraya çevrilmesi talepli icra takibi başlatılmış ve borçludan tahsilat yapılmıştır. Huzurdaki dava ise, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan takip ve yapılan tahsilat kapsamında, yukarıda bahsedilen ipotek limitinin alacağın tamamını karşılamaya yetmediği iddiasına ilişkindir. Bu aşamada belirtmek gerekirse, alacağın genel kredi sözleşmesine dayalı olması, belirli bir ödeme vadesinin bulunmaması, davalının söz konusu kredi sözleşmesinin asıl borçlusu konumunda olması nedeniyle zamanaşımı itirazı yerinde görülmemiştir.
Davacı bankanın, genel kredi sözleşmesinden kaynaklı bakiye alacağına ilişkin icra takibi başlattığı, davalının söz konusu takibe itiraz etmesi üzerine itirazın iptali davası ikame edildiği, ardından davacının ıslah dilekçesi sunarak davasına alacak davası olarak devam ettiği anlaşılmaktadır. Yukarıda belirtilen kredi sözleşmesinden kaynaklı, geçmiş dönemde yapılan ödemeler sonucunda borcun tamamen bitip bitmediği, ipoteğin alacağın tamamını karşılamaya yeterli olup olmadığı, ipoteği aşan miktarın belirlenmesi, değişen oranlardaki faizin hesaplanması ve bakiye borcun bulunması teknik uzmanlık ve hesaplama gerektirmektedir. Bu çerçevede, mahkememizce birden fazla kez bilirkişi raporu alınmış ve nihayet tarafların itirazları ve mahkememizin tüm sorularını karşıladığı değerlendirilen ve mahkememizce de hükme esas almaya elverişli görülen 24.02.2022 tarihli rapor hazırlanmıştır. Söz konusu raporda teknik detayları belirtildiği üzere, davacı bankanın bakiye alacağının 165.911,96 TL olduğu, bu miktarın faiz alacağı olması nedeniyle tekrar faiz işletilmesinin mümkün olmadığı değerlendirlmiş; 65.911,96-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-DAVANIN KABULÜNE, 165.911,96-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 11.333,44-TL harçtan peşin alınan 2.003,81-TL harcın mahsubu ile bakiye 9.329,63-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınıp hazineye gelir kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Gereği takdir ve tayin olunan 19.711,64 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Davacı yargılama gideri 2.039,81-TL ilk harç ve masraflar ile 3.261,70-TL (posta/tebligat/bilirkişi) olmak üzere toplam 5.301,51-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333 maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize veya bulunulan yer asliye ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. . 19/07/2022

Katip
E-imza

Hakim
E-imza