Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/644 E. 2018/185 K. 23.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/644 Esas
KARAR NO : 2018/185

DAVA : Tazminat (Posta İdaresinin Sorumluluğundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/07/2017
KARAR TARİHİ : 23/02/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Posta İdaresinin Sorumluluğundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin oğlu …’ in eğitimini tamamlamak üzere …’ya gitmesi üzerine yanında götüremediği bir kısım giyim eşyasının daha sonra babası tarafından davalı şirket aracılığı ile kargo yoluyla gönderildiğini, gönderilen kargonun teslim edilmemesi ve yapılan başvuruların cevapsız kalması üzerine 12/10/2016 tarihinde … 6. Noterliğinden … yevmiye numaralı ihtarnamelerin çekilmesi zorunluluğu doğduğunu, bu ihtarname ile davalı şirkete, onların aracılığıyla gönderilen kargonun 10 gün içerisinde bulunarak taraflarına teslim edilmesi, aksi takdirde kaybolan eşyaların değerinin taraflarına ödenmesini, ödenmemesi durumunda yargı yoluna başvurulacağının ihtar edildiğini, gönderilen ihtarname üzerine davalının başvuru yapılması halinde belirlenen tazminatı ödeyeceğini bildirdiğini, yapılan başvuru sonucunda davalı şirketin müvekkilinin zararının tamamını değil, sadece 1.000 TL ‘ kısmını ödemeyi kabul ettiğini beyanla fazlaya ilişkin talep hakları saklı kalmak kaydıyla, müvekkilinin uğradığı zarara karşılık şimdilik 5.000 TL tazminatın davalıdan tahsiline ve yargılama giderleri ile vekale tücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu faaliyet tüketici ve hizmet veren arasındaki ilişki kapsamında olduğu ve davacı hizmet alan tüketici olduğundan iş bu davanın tüketici mahkemesinde açılması gerektiğini, bu nedenle öncelikle görev itirazında bulunduklarını, PTT’ye tazminat talebiyle dava açma süresi geçirildiğinden davanın reddini talep ettiklerini, davacıya posta mevzuatı dahilinde kaybolduğu belirtilen koli için ödenebilecek maksimum tazminat miktarı olan 146,65 SDR karşılığı 615,16 TL tazminatın ödenmek istendiğini ancak davacının bunu kabul etmeyerek dava açma yoluna başvurduğunu, davacıya ödenebilecek en yüksek tutarın bu olduğunu, davacının kargosunun içinde ne olduğunun ve içindekilerin mevzuat gereğince önem taşımadığını, çünkü davacının gönderisinin değer konulmayan gönderi olduğunu, yurt dışı gönderisi olduğu için Uluslararası Ası Posta Mevzuatının gündeme geldiğini, müvekkilinin de üyesi olduğu … ( …) sözleşmesinde belirtilen limitler esas alınarak davacıya ödenmesi gereken miktarın davacıya teklif edildiğini beyanla davanın reddine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, kargo yolu ile gönderilen eşyanın kaybolması nedeniyle doğan zararın kargo şirketinden tahsili talebine ilişkindir.
28/05/2014 tarihi itibariyle yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 3/k bendinde “Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi” tüketici, 3/ı bendinde ise “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem” tüketici işlemi olarak tanımlanmıştır. Mezkur Kanun’un 73/1. maddesinde tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara dair davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu belirtilmiş, 83/2. maddesinde ise taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve 6502 Sayılı Kanun’un görev ve yetkiye dair hükümlerinin uygulanmasını engelleyemeyeceğine değinilmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 1. maddesinde ise görev hususunun kamu düzenine dair olduğu, 114/1-c maddesi uyarınca görev hususunun dava şartı olduğu ve 115. maddesi uyarınca mahkemece yargılamanın her aşamasında resen gözetileceği düzenlenmiştir.
Dosya kapsamının değerlendirilmesi ile; 20/07/2017 tarihinde açılan iş bu davada davacının tüketici olduğu, taraflar arasındaki ihtilafın da tüketici işlemi olan taşıma sözleşmesinden doğduğu, bu nedenle mezkur yasal düzenlemeler gereği iş bu davada Mahkememizin görevsiz Tüketici Mahkemesinin görevli olduğu anlaşılmakla Mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE; görevli mahkemenin … Tüketici Mahkemeleri olduğunun tespitine,
2-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın … Nöbetçi Tüketici Mahkemesine gönderilmesine,
3-Yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın taraflara tebliğinden itibaren 2haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.23/02/2018

Katip …

Hakim …
E-İmza