Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/607 E. 2021/663 K. 10.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/607
KARAR NO : 2021/663

DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/07/2017
KARAR TARİHİ : 10/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle : Davacı müvekkili şirket … adresinde … isimli avm ve iş merkezinde … markası altında restaurant olarak hizmet verdiğini, davacı müvekkili şirket işe giren aşçılarına yemek formüllerini,yemeklerini yapmak üzere verdiğini, davalı aşçı görevi ile davacı müvekkili şirkette çalışmaya başladığını, davalı işe girişinden sonra davacı müvekkili şirkete iş de kaybettirdiğini, aylık 12.400,00-TL alınan … şirketi yemeklerin bozulduğu iddiası ile müvekkili şirketle çalışmayı bıraktığını, aynı şekilde … şirketinin de davacı müvekkili şirketle davacının yemekleri kötü çıkarması neticesinde işi bıraktığını, bu şirketin de aylık getirisinin 40.000,00-TL civarında olduğunu, davalının müvekkili şirkette çalışmaya başlamasından itibaren işi yavaşlatarak müvekkili şirkete zarar verdiğini, davacı müvekkili şirketin yanına gizli ortak olarak açtığı ….(… müvekkili şirketin tam karşısına işletme açmışlardır.) şirketine müvekkili şirkette önceden çalışan … ‘ında çalışmaya başladığını, davalının … şirketinin resmi sahibi diğer davalı …’e müvekkili şirketin satış fiyatları, müşteri adeti, yemek gramajları,yemek reçeteleri ve müvekkili şirketin tüm bilgilerini gönderdiğini, TK madde 55/b-2 ve 3 maddeleri uyarınca, üçüncü kişilerin işçilerine, vekillerine ve diğer yardımcı kişilerine, hak etmedikleri ve onları işlerinin ifasında yükümlülüklerine aykırı davranmaya yöneltebilecek yararlar sağlayarak veya önererek, kendisine veya başkalarına çıkar sağlamaya çalışanlar, işçileri, vekilleri veya diğer yardımcı kişileri, işverenlerinin veya müvekkillerinin üretim ve iş sırlarını ifşa etmeye veya ele geçirmeye yönetmek haksız rekabet halleri olarak sayıldığını, davalıların müvekkili şirketten aldıkları müşteri bilgileri,satış fiyatları,müşteri adeti,yemek gramajları,yemek reçeteleri ile müvekkili şirketin tam karşısına müvekkili şirketle aynı yemekleri yapan ve aynı fiyatları veren … Adlı firmayı kurup işlettiklerini, davalıların rekabeti kötüye kullandığını, müvekkili şirketin müşterileri, mesleki itibarı, ticari faaliyetleri ve ekonomik menfaatlerinin zarar görmesi tehlikesinin olduğunu, fazlaya ilişkin tüm dava ve talep haklarının saklı kalmak kaydıyla; haksız rekabetin tespitine, haksız rekabetin men-ine, haksız rekabet sonucu müvekkili şirketin meydana geldiği zarar ve ziyanın tazmini için 6762 Sayılı Türk Ticaret Kanunun 56. Maddesi gereği fazlaya dair haklarının saklı kalmak kaydı ile şimdilik 10.000-TL maddi tazminatın ticari işlerde uygulanan avans faiziyle davalıdan tahsiline, mahkeme ilamının tirajı en yüksek ilk üç gazeteden birinde tam sayfa yayınlanmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle: müvekkili …, davacı şirkette Ekim 2014 tarihinde mutfak şefi olarak çalışmaya başladığını, müvekkili çalıştığı restoranın mutfak bölümünde usta aşçıların başında şef olarak çalıştığını, işine son verildiği 02.09.2016 tarihine kadar kesintisiz çalıştığını, davacıya ait işyeri ve müvekkilinin çalıştığı yer … isimli iş merkezinde olduğunu, mezkur iş merkezinde birçok firmanın genel müdürlükleri bulunmakta olup binlerce kişi çalıştığını, iş merkezi çevresinde restoran bulunmadığını, iş merkezindeki çalışanlar yeme-içme ihtiyaçlarını davacının da bulunduğu restoran katında karşıladığını, davacı ile birlikte birçok restoranın bulunduğu katta işyerleri daha fazla iş yapabilmek için farkındalık yaratmak mecburiyetinde olduğunu, müvekkili davacının ısrarları ile şirkette işe başladığını müvekkili davacı işyerinde farkındalık yarattığını, çalıştığı dönemler boyunca işindeki yeteneği ve başarısı sebebiyle davacı şirketin iş hacmi büyüdüğünü, dava dilekçesinde müvekkili işe başladığında kendileri tarafından müvekkiline yemek formüllerinin verildiği iddia edildiğini, davacı tarafın bu iddiası gerçek dışı olduğunu, müvekkili yıllardır şef usta olarak çalışan, yemek sektöründe tanınan bir kişi olduğunu, daha önce birçok farklı firmada usta olarak çalıştığını, gittiği her yerin marka değerinin ve gelirini artırdığını, yemek formüllerini aldığı ve başka firmalarla paylaştığı hususu gerçek dışı olup davacının iddiasını ıspata davet ettiklerini, dava dilekçesi kendi içerisinde çeliştiğini, dava dilekçesinde müvekkilinin kendilerine iş kaybettirdiği, yemeklerin bozuk olduğu iddiası ile iki firmanın kendileri ile çalışmayı bıraktığından bahsedildiğini, müvekkilinin kendilerini zarara uğrattığı iddia edildiğini, dava dilekçesinde müvekkilinin öğrendiği yemek sırlarını başka firmalarla paylaştığı bu sebeple kendilerinin zarar uğradığının iddia edildiğini, davacı bir taraftan müvekkilinin kötü usta oluğundan bahsettiğini, bir taraftan da yeni çalıştığı firmada kendi yemek sırlarının kullanılması nedeniyle zarara uğradığı iddia edildiğini, dava dilekçesinde müvekkilinin … şirketinin gizli sahibi olduğu iddia edildiğini, müvekkili yıllarca birçok firmada usta olarak çalıştığını, müvekkili mesleğinde ve yemek sektöründe tanınan bir usta olduğunu, davacı tarafından işten çıkarılmasından sonra iş aradığını ve mezkur firnaya da müracaat ettiğini, müracaatı yeni işverenleri tarafından olumlu bulunması üzerine işe başladığını, yeni işyerinde de usta olarak çalıştığını, işyerinin sahibi veya ortağı olmadığını, davacı müvekkili işten çıkardığını, haklarını ödemediğini, … 14.İş Mahkemesi …esas sayılı dosya ile işçi alacak davası devam ettiğini, taraflarından müvekkilinin hak ettiği olduğu alacaklar için dava açılınca davacı taraf da karşılık olarak huzurdaki davayı açtığını, haksız ve hukiki dayanaktan yoksun davacının davasının reddine, yargılama masrafı ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
1-Ticaret Sicil Kayıtları,
2-… SGK Merkezi kayıtları.
3-… Vergi Dairesi Kayıtları.
4-… Vergi Dairesi Kayıtları.
5-Tanıklar için ihzar müzekkereleri.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 54. ve devamı maddeleri kapsamında düzenlenen haksız rekabete dayalı tazminat istemine ilişkindir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “İspat yükü” başlıklı 190. maddesi şöyledir:
“(1) İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.
(2) Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir.”
Davacının, haksız rekabete ilişkin davanın özünü daha önce yanında çalışan davalılardan …’in diğer davalı ile birlikte gizli şekilde yemek şirketi işlettiği iddiası oluşturmaktadır. Davacı, yargılama sürecinde, iddiasının ispatı için aynı alanda faaliyet gösteren iki işletmenin birbirine yakın olması olgusundan yola çıkılması gerektiğini, ayrıca tanık beyanlarıyla da haksız rekabet hükümlerinin ihlal edildiğinin ortaya konulacağını belirtmiştir. Davacı tarafından tanık olarak bildirilen … ve …, toplam 5 celse boyunca usulüne uygun davetiye ve ihtaratla duruşmalara davet edilmiş; katılım sağlanmaması nedeniyle tanık olarak dinlenilmelerinden vazgeçilmiştir. Nitakim davacı tarafından da kendi tanıkları yaklaşık 4 yıllık süre zarfında duruşmada hazır edilmemiştir. Mahkememizin 8, 9 ,10, 11 ve 12 nolu celseleri incelendiğinde, tanıkların dinlenilebilmesi için gerekli tüm imkân ve kolaylığın sağlandığı ancak bu delilin elde edilebilmesinin mümkün olmadığı görülmektedir. Bu durumda, dosya kapsamına yansıyan mevcut deliller ışığında, aynı alanda faaliyet gösteren her iki işletmenin sadece adreslerinin birbirine yakın olmasının haksız rekabet hükümlerinin ihlali bakımından tazminata hükmedilebilmesi için yeterli olmadığı, işletmelerin birbirlerine olan mesafesinin tespiti için ayrıca keşif yapılmasının davanın sonucuna etki etmeyeceği, davacının iddiasını ispatlayamadığı kanaatine ulaşılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 59,30-TL maktu karar ve ilam harcının, peşin olarak alınan 170,78-TL harçtan düşümü ile bakiye 111,48-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hesap ve takdir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı …’e verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran taraflara iadesine,
Dair; davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. – 10/11/2021

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza