Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/595 E. 2018/219 K. 06.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/595 Esas
KARAR NO : 2018/219

ASIL DAVA : Alacak
ASIL DAVA TARİHİ : 09/02/2010
KARAR TARİHİ : 06/03/2018

Mahkememizde görülen alacak davasının yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; davalının fuar organizasyonlarına aracılık eden bir şirket olduğunu, müvekkili ile davalı arasında söz konusu fuarda ürünlerinin tanıtılması, bu ürünlere stand açılması konusunda 15/05/2009 tarihli sözleşme imzalanmış olduğunu, davalıya sözleşme bedeli olarak 6.087. Euro ödenmiş olduğunu, müvekkilinin fuara katılma nedeninin Başbakanlık Dış Ticaret Müşteşarlığının 2004/6 sayılı tebliği çerçevesinde devlet desteği/teşviği kapsamında olması nedeniyle olduğunu, ödenen bedelin teşvik kapsamında geri alınabilmesi için davalının müvekkili şirket adına fuarda stand açması ve stand kirası ve diğer masraflara ilişkin faturaları fuarın esas organizatörü tarafından imzalatarak müvekkiline teslim etmesi gerektiğini, davalı şirketin, 01/10/2009 tarihinde müvekkiline yazılı taahhütname verdiğini ve teşvik iznindeki olumsuzluk halinde stand bedelinin %50 sini iade edeceğini kabul ettiğini, davalı şirketin kendinde kalan sözleşmenin navlun kısmına 0,6 ibaresi eklemiş olduğunu, ekstra navlun ücreti altında müvekkilinden 6.000.-Euro daha talep ettiğini, sözleşme harici ekstra navlun bedeli adı altında fatura kesilmiş olduğunu, sözleşmede ekstra navlun bedelinin olmadığını, navlun bedelinin ödenmemesi durumunda davalı mallarını fuara götürmeyeceğini beyan ederek müvekkilinden 3.000.-Euro daha tahsil ettiğini, fuar sonunda müvekkili tarafından davalıdan faturaları ve gümrük beyannamelerini ile teşvik iadesi başvurusunda ibrazı şart olan diğer evrakın ve fuara gönderilen mallar ve fazladan ödenen navlun bedelinin istenmiş olduğunu ancak davalıdan herhangi bir belge yada malların geri teslim edilmediğini, davalıya ekstra navlun bedeli altında kesmiş olduğu fatura için iade faturası düzenlendiğini, İMMİB 27 Ocak 2010 tarih ve 1801 nolu yazısı ile stand kirasına ilişkin faturaların fuarın ana organizatörü tarafından düzenlenmemesi nedeniyle teşvik talebinin red edimiş olduğunu beyanla neticeten teşvik başvurusunun olumsuz sonuçlanması halinde davalının ödemeyi taahhüt etmiş olduğu bedel olan 3.043.-Euro ve davalının ekstra navlun bedeli adı altında müvekkilinden haksız olarak tahsil etmiş olduğu 3.000.-Euro olmak üzere toplam 6.043.-Euronun davalıdan tahsiline, davalıya fuarda sergilenmek üzere teslim edilmiş ve müvekkiline iade-edilmemiş olan malların değeri olan 3.208.-TL nin davalıdan tahsiline, hüküm altına alınacak alacağa ihtarnamenin tebliği tarihinden itibaren faiz yürütülmesine, döviz alacağına bankaların Euro ve ABD doları mevduatlara uyguladığı en yüksek ticari avans faizi işletilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; davayı kabul etmediklerini, taraflar arasında sözleşmeden anlaşıldığı kadarı ile herhangi bir hususta ihtilaf olmadığını, taraflar arasında düzenlenen sözleşmeye göre; davacının müvekkiline toplam 6.087.-Euro fuar katılım bedeli, 6.000.Euro Ekstra Navlun bedeli olmak üzere toplam 12.087.-Euro ödemesi gerektiğini, davacının müvekkili şirkete 6.087.-Euro + 3.000.- Euro olmak üzere toplam 9.087.-Euro ödeme yapmış olduğunu, bu konuda herhangi bir ihtilafın olmadığını, davacının müvekkili şirkete fatura edilmiş 3.000.-TL navlun borcunun bulunduğunu, müvekkilinin bu nedenle davacı aleyhinde … 5. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile icra takibine girişildiğini, davacının kendisine kesilen 6.000 Euroluk navlun faturasına süresinde itiraz etmemiş olduğunu, fatura içeriğindeki hizmeti ve miktarını kabul etmiş olduğunu, fatura içeriğindeki hizmeti de almış olduğunu, müvekkiline iade faturası düzenlenmiş olup davacıya iade edilmiş olduğunu, sözleşmenin “0.6 m3” maddesinin sözleşme anında eklendiğini, davacının sözleşmedeki edimlerini yerine getirmediğini, bu nedenle de kendilerine taahhüt edilen % 50 bedel iadesi talepleri hakkında beyanlarının geçersiz olduğunu, davacının tüm ödemelerini yapmadığı için teşvikten yararlanmadığını ifade ederek davanın reddi ile masraf ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini savunmuştur.
İstanbul 6. Sulh Hukuk mahkemesinin 2010/1230-2011/778 E.K. sayılı birleştirme kararı ile iş bu dava ile birleşen davada davacı … Ltd. Şti. vekili tarafından davalı … Ltd. Şti. aleyhine 16/12/2010 tarihinde açılan davanın dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, borçlu hakkında … 5. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından fatura bakiyesi alacağı ile ilgili ilamsız takip başlattığını, davalı borçlunun borca itiraz ederek takibi durdurduğunu, müvekkilinin davalı ile yaptığı sözleşme doğrultusunda kestiği faturalara yasal süresi içinde itiraz edilmediğini, içerik ve miktarının kabul edildiğini, borcun bir kısmını ödemesine rağmen kalan kısmı ödemediğinden icra takibine geçtiklerini, bu nedenle haksız itiraz nedeni ile itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen davanın davalısı … Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; Davacının ihtarnameye rağmen dava konusu olaydaki yükümlülüklerini yerine getirmediğini, müvekkilinin 15.05.2009 tarihli sözleşme gereği bedelin tamamını ödediğini, davacı şirketin sözleşmenin kendisinde kalan kısmının navlun bölümüne usulsüz olarak 0,6 ibaresini eklediğini ve müvekkilinden 6.000 EURO daha talep ettiğini, navlun bedeli istemesinin yerinde olmadığını, takip konusu faturanın dayanağının bulunmadığını, buna rağmen müvekkilinin 3.000 Euro daha ödeme yapmak zorunda kaldığını, buna karşılık müvekkilinin iade fatura keserek davacıya tebliğ ettiğini, aynı konuda … 3. Ticaret Mahkemesinin 2010/95 Esas sayılı dosyasından açılmış bir dava bulunduğunu, her iki davanın birleştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Yapılan yargılama sonucunda mahkememizin 2010/95-2012/304 E.K. Sayılı 20/12/2012 tarihli kararı ile “1- Asıl dava dosyasındaki davanın KABULÜNE, Toplam 6.043 Euro ile 3.208 USD’nin ihtarnamenin tebliğ tarihi olan 24/12/2009 tarihine ödeme için ön görülen 3 gün ilavesi ile 28/12/2009 tarihi olan temerrüt tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince işleyecek faizleri ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine…5-Mahkememiz dosyası ile birleşen İstanbul 6. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/1230 esas 2011/778 karar sayılı dosyasındaki davanın REDDİNE” karar verilmiş olup, mahkememiz kararı davalı-birleşen davada davacı vekili tarafından temyiz edlimiş olup Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2013/6348-2014/14065 E.K. sayılı 18/09/2014 tarihli kararı ile “…1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve asıl davada davalı-birleşen davada davacı şirketin ödenmeyen navlun ücretine dayalı olarak taşıdığı eşya üzerinde hapis hakkı bulunmakta ise de, fuar katılım ücretinin ilgili yerlere ödendiğini hususunda asıl davada davacı-birleşen davada davalı tarafa teslimi gereken belgeleri vermemek ve asıl davada davacı tarafın teşfik iade başvurusunun reddine sebep olmak suretiyle zararın doğmasında kusurlu olmasına ve fuar katılım bedelinin 1/2’sinin asıl davada davacı- birleşen davada davalı tarafa iadesinde usulsüzlük bulunmamasına göre, asıl davada davalı-birleşen davada davacı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Asıl dava yönünden mahkemece, davalı tarafından ekstra navlun ücreti talep edilemeyeceği kabul edilmiş ve 6.000 Euro’luk fatura bedelinin 3.000 Euro’luk kısmı ödenmiş olduğundan bu kısmın iadesine karar verilmiştir. Ancak, davacı-birleşen davalı, karşı tarafça düzenlenen söz konusu faturayı ticari defterlerine işlemiş ve fatura uyarınca 3.000 Euro ödemiş olduğundan artık bu fatura nedeniyle borçlu olmadığını ileri sürerek ödediği miktarın iadesini talep edemez. Kaldı ki, davacı tarafça ödenen 3.000 Euro’yla ilgili düzenlenen iade faturasına da itiraz edilmiş olup, bu alacakla ilgili talebin kabulü doğru görülmemiştir. Ayrıca, mülga TTK’nın 794. maddesinde taşıyıcıya, üstlendiği eşya taşıma işinden doğan alacağı nedeniyle taşıdığı eşya üzerinde bir özel hapis hakkı tanımıştır. Hapis hakkı kural olarak alacaklıyı koruyucu bir hukuki güvencedir. Davalı-birleşen davada davacının navlun alacağının 3.000 Euro’luk kısmının ödenmediği de sabit olup, navlun ödenmediği sürece davalı-birleşen davada davacının taşınan emtia üzerine hapis hakkı bulunduğundan, mal bedeline ilişkin talebin kabulü de doğru olmamıştır. 3-Öte yandan, ekstra navlun ücreti bakiyesini ödemeyen davacı-birleşen davada davalı, bu kısmın tahsili için başlatılan takibe itirazında haksız olduğundan, birleşen itirazın iptali davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken, reddi de doğru görülmemiş, kararın bu yönden de bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı-birleşen davada davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3) nolu bentte açıklanan nedenlenle davalı-birleşen davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı-birleşen davacı yararına BOZULMASINA” karar verilmiştir. Mahkememizce usul ve yasaya uygun bulunan Yargıtay bozma ilamına uyulmuştur. Yargılama sonucunda mahkememizce verilen 2015/296-2015/452 E.K. sayılı 30/06/2015 tarihli karar ile “…1-Asıl davadaki davanın REDDİNE…5-Birleşen İstanbul 6. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/1230 E. 2011/778 K. Sayılı dosyasında ki davanın KABULÜNE, 3.000 EURO asıl alacak ile 54.86 EURO işlemiş faiz olmak üzere toplam 3.054,86 EURO üzerinden itirazın iptali ile takibin asıl alacak 3.000 EURO ya takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince faiz yürütülmek suretiyle devamına, Hükmolunan 3.054,86 EURO nun takip tarihindeki TL karşılığı üzerinden hesaplanacak dava ve takip tarihindeki şartlara göre %40 icra inkar tazminatı 2.700-TL’nin birleşen dosyada ki davalıdan alınarak, birleşen dosyada ki davacıya ödenmesine” dair verilen karar davacı-birleşen davada davalı vekili tarafından temyiz edilmiş olup, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2015/12470-2017/821 E.K. sayılı 15/02/2017 tarihli kararı ile “…Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, navlun alacağının 3.000-€’luk kısmın ödenmediği sürece asıl davada davalı-birleşen davada davacının taşınan emtia üzerinde hapis hakkı bulunmasına, navlun alacağı ödendiği takdirde hapis hakkının son bulacağına göre, asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekilinin birleşen davaya yönelik tüm, asıl davaya yönelik aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.2- Asıl dava taşıma sözleşmesine dayalı navlun alacağının ve iade edilmeyen emtia bedellerinin tahsili istemine ilişkin, birleşen dava ise navlun ücretinin tahsiline yönelik başlatılan icra takibine itirazın iptali davasıdır. Mahkemece yazılı şekilde asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak Dairemizin önceki bozma ilamı 1 nolu bendinde belirtildiği üzere asıl davada davalı-birleşen davada davacı tarafın, karşı tarafa fuar katılım belgesi ibraz etmediğinden asıl davada davacı tarafın teşvik iade başvurusunun reddine sebep olmak suretiyle zararın doğmasında kusurlu olduğu ve fuar katılım bedelinin ½ ‘ sinin asıl davada davacı- birleşen davada davalı tarafa iadesinde usulsüzlük bulunmadığı belirtilmiştir. Bu davada mahkemece anılan husus değerlendirmesinde, ½ fuar katılım bedelinin asıl davada davacıya iadesi gerekirken, buna ilişkin 3,043 € bedelin iadesi talebinin reddedilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle asıl davada davacı-birleşen davada davalı vekilinin, birleşen davaya yönelik tüm, asıl davaya yönelik diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle asıl davada davacı- birleşen davada davalı vekilinin asıl davaya yönelik temyiz itirazının kabulü ile asıl davaya ilişkin hükmün BOZULMASINA” karar verilmiş olup, usul ve yasaya uygun bulunan Yargıtay Bozma İlamı’na uyulmuştur.
Asıl dava taşıma sözleşmesine dayalı navlun alacağının ve iade edilmeyen emtia bedellerinin tahsili talebine ilişkin birleşen dava ise navlun ücretinin tahsiline yönelik başlatılan icra takibine itirazın iptali talebine ilişkindir.
Taraflar arasında 15/05/2009 tarihli “Fuara Katılım Sözleşmesi” akdedilmiştir. Sözleşme konusu, … Ltd. Şti.’nin 12-15 Ekim 2009 tarihlerinde …’ta organize edilecek 5. Irak Uluslararası Genel Ticaret Ürünleri fuarına … Ltd. Şti.’nin
ürünlerini taşıtması-stand açması-tanıtmasına ilişkindir. Davacı … Ltd. Şti. davalı … Ltd. Şti.’nin Project Irak 2009 isimli fuar için aracı organizatör olarak stand organizasyonu yaptığını ve fuara katılım bedelinin devlet desteği kapsamında olduğunu duyurduğunu, teşvik izninde olumsuz durumda karşılaşması halinde ise stand bedelinin %50’sinin iade edileceğini davalı ile akdedilen sözleşme uyarınca davalıya 6.087,00-Euro ödendiğini ancak davalı ….. Ltd. Şti.’nin kendisinde kalan sözleşmenin navlun hakkı bölümüne sonradan 0,6 m³ ibaresi ekleyerek ekstra navlun ücreti adı altında 6.000,00-Euro daha talep ettiğini, ayrıca fuar bittikten sonra teşvik iade başvurusu için gerekli belgeleri ve fuara gönderilen malları ihtarname tebliğine rağmen teslim etmediğini, teşvik iade başvurusunun bu nedenle reddedildiğini, fazladan ödenen 3.000,00-Euro navlun bedeli için iade faturası kestiğini, bu faturanın davalıya tebliğ edildiğini öne sürerek iadesi taahhüt edilen 3.043,00-Euro, haksız tahsil edilen navlun ücreti 3.000,00-Euro ve kendisine iade edilmeyen mal değeri toplam 3.208,00-USD’nin ihtarname tebliğinden itibaren döviz mevduatına uygulanan en yüksek ticari avans faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir. Bilirkişi incelemesinde davacının davalı … tarafından düzenlenen söz konusu faturayı ticari defterlerine işlediği ve fatura uyarınca 3.000,00-Euro ödediği anlaşıldığından artık bu fatura nedeni ile borçlu olmadığını ileri sürerek ödediği miktarın iadesini talep edemez. Bu husus yukarıda yazılı Yargıtay Bozma İlamı’nda da belirtilmiştir. Sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 794. maddesinde taşıyıcıya üstlendiği eşya taşıma işinden doğan alacağı nedeni ile taşıdığı eşya üzerinde bir özel hapis hakkı tanınmıştır. Hapis hakkı kural olarak alacaklıyı koruyucu bir hukukî güvencedir. Davalı ….. Ltd. Şti.’nin navlun alacağının 3.000,00-Euro’luk kısmının ödenmediği anlaşılmakla navlun ödenmediği sürece davalı … Ltd. Şti.’nin taşınan emtia üzerine hapis hakkı bulunduğundan mal bedeline ilişkin talep kabul edilmemiştir. Diğer yandan davalı … Ltd. Şti. davacı … Ltd. Şti.’ye fuar katılım belgesi ibraz etmediğinden onun teşvik iade başvurusunun reddine sebep olmak sureti ile zararının doğmasında kusurlu olduğu kabul edilerek 1/2 fuar katılım bedeli olan 3.043,00-Euro bedelin ihtarname tebliğ tarihinden itibaren faizi ile birlikte iadesine karar verilmiştir. Birleşen davanın davacısı … Ltd. Şti. tarafından … Ltd. Şti. aleyhine … 5. İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyasında 12/01/2010 tarihinde 15/10/2009-074688 fatura numaralı faturaya dayalı olarak 3.000,00-Euro asıl alacak, 54,86-Euro işlemiş faiz olmak üzere 3.054,86-Euronun tahsili talebi ile takip başlatıldığı, takip borçlusu … Ltd. Şti. tarafından yasal süresi içerisinde borca, fer’ilerine itiraz edildiği, İİK 67 md uyarınca 1 yıllık süre içerisinde takip alacaklısı … Ltd. Şti. tarafından birleşen davaya konu itirazın iptali davası açıldığı anlaşılmıştır. Açıklandığı üzere ekstra navlun ücreti bakiyesini ödemeyen davacı-birleşen davanın davalısı … Ltd. Şti. bu kısmın tahsili için başlatılan takibe itirazında haksız olduğundan itirazın iptali ile İİK67 maddesi uyarınca alacağın likit olması, itirazın haksız olması nedeni ile icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
A)1-Davanın kısmen kabulüne,
3.043,00-€ alacağın 28/12/2009 tarihi olan temerrüt tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince işleyecek faizi ile birlikte davalı … Tic. Ltd. Şti.’den tahsili ile davacı … Tic. Ltd. Şti.’ye verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen dava değeri üzerinden alınması gereken 582,00-TL nisbi harçtan peşin alınan 259,10-TL harcın mahsubu ile bakiye 322,90-TL nisbi karar harcının davalı … Ltd. Şti.’den alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı … Ltd. Şti. tarafından yapılan 1.200,00-TL bilirkişi ücreti, 178,00-TL tebligat posta gideri olmak üzere toplam 1.378,00-TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 673,03-TL yargılama gideri ile 279,00-TL harç gideri olmak üzere toplam 952,03-TL yargılama giderinin davalı … Ltd. Şti.’den alınarak davacı … Ltd. Şti.’ye verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı … Ltd. Şti. tarafından yapılan 60,00-TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 30,69-TL’sinin davacı … Şti.’den alınarak davalı … Ltd. Şti.’ye verilmesine, kalan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
5-Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca davanın kabul edilen değeri üzerinden davacı vekili lehine hesaplanan 2.180,00-TL vekalet ücretinin davalı … Ltd. Şti.’den alınarak davacı … Ltd. Şti.’ye verilmesine,
6-Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca davanın reddedilen değeri üzerinden davalı vekili lehine hesaplanan 2.180,00-TL vekalet ücretinin davacı … Ltd. Şti.’den alınarak davalı … Ltd. Şti.’ye verilmesine,
B)1-Birleşen davanın kabulüne, davalı … Ltd. Şti.’nin .. 5. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına itirazının iptali ile takibin 3.000 EURO asıl alacak ile 54.86 EURO işlemiş faiz ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince faiz yürütülmek suretiyle devamına,
Hüküm altına alınan 3.054,86-EURO alacağın takip tarihindeki -TL karşılığı üzerinden hesaplanacak dava ve takip tarihindeki şartlara göre %40 icra inkar tazminatının davalı Fer İç Ve Dış Ltd. Şti.’den tahsili ile davacı … Ltd. Şti.’ne ödenmesine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 461,18-TL nisbi harçtan peşin alınan 100,30-TL harcın mahsubu ile bakiye 360,88-TL karar harcının davalı … Ltd.’den alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı … Ltd. Şti. tarafından yapılan 16,00-TL tebligat posta masrafı ile 111,05-TL harç gideri olmak üzere toplam 127,05-TL yargılama giderinin davalı … Ltd. Şti’den alınarak davacı … Ltd. Şti.’ne verilmesine,
4-Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca davacı … Ltd. Şti. vekili lehine hesaplanan 2.180,00-TL vekalet ücretinin davalı … Ltd. Şti.’den alınarak davacıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansının arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın taraflara tebliğinden itibaren 15 günlük yasal süre içerisinde Yargıtay yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/04/2018

Katip …
E-İmza

Hakim …
E-İmza