Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/590 E. 2020/340 K. 23.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2017/590 Esas
KARAR NO: 2020/340

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ :03/07/2017
KARAR TARİHİ:23/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 29/08/2011 tarihinde … yakınlarında davalılardan …na ait olan tescilsiz traktör sürücüsünün 8/8 kusuru ile müvekkilinin sevk ve idaresindeki motosiklete çarpması sonucunda müvekkilinin ağır yaralandığını, uzun tedavi süreci sonrasında tam bir iyileşme olmadığını ve sürekli sakatlığının söz konusu olduğunu, cami-minare inşaat ustası olarak ağır ve sürekli ayakta durmayı gerektiren bir iş yaptığından mevcut özrü nedeniyle %100 çalışamaz bir durumda olduğunu, beden gücü kaybı, bakıcı gideri vs. maddi zararlarının oluştuğunu, kazaya kusuru ile sebebiyet veren … Belediyesi’ne ait tescilsiz traktöre ait kaza tarihini kapsayan Mecburi Mesuliyet Mali Mesuliyet Poliçesi bulunmadığından yasa gereği bu tür zararlardan davalı …’nın sorumlu olduğunu, bu nedenle zararın tahsilini her iki davalıdan da müştereken ve müteselsilen talep ettiklerini, müvekkilinin bu kazadan sonra 3-4 ay yatağa mahkum olduğunu, kendi özel ihtiyaçlarını dahi göremediğini, uzun tedavi sürecinin ve kalıcı sakatlığın yarattığı ruhsal, yaşamsal olumsuzluklar ve bundan sonraki hayatını hep acı çekerek geçireceği de gözetilerek, kusurlu aracın işleteni sıfatıyla davalı …’ndan 80.000,00 TL manevi tazminatın tahsilini talep ettiklerini beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 6100 sayılı yasanın 107. maddesine göre belirlenecek maddi tazminat miktarını ileride artırmak kayıt ve koşulu ile şimdilik 6.000,00 TL maddi tazminatın her iki davalıdan müştereken ve müteselsilen olay tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, 80.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte …’ndan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı …’nun 28/09/2011 tarihli söz konusu trafik kazasına ilişkin olarak … Sulh Ceza Mahkemesi’nin … Esas saylı dosyasında tescilsiz traktörün sürücüsünden şikayetçi ve davacı olmadığını, tazminat hakkından da açıkça vazgeçtiğini yazılı olarak beyan ettiğini, bunun üzerine de … Sulh Ceza Mahkemesi’nin … Esas, … Karar sayılı ilamıyla şikayetten vazgeçme sebebine dayalı olarak kamu davasının düşürülmesine karar verdiğini, davacının söz konusu beyanında tazminat hakkından da açıkça vazgeçmiş olduğunu beyan ettiğinden iş bu davayı açma hakkının bulunmadığını, dolayısıyla müvekkili kurum yönünden açılan davanın reddinin gerektiğini, davalı müvekkili …’nın sorumluluğu kapsamında bulunan zorunlu sigortaların sağladığı teminatın, sigortalının belirlenememesi, rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli sigortanın bulunmaması veya çalınmış veya gasp edilmiş araçlarla kazaya sebebiyet verilmesi durumlarında, kazalarda zarar gören kişilerin, sigorta güvencesinden yoksun kalmaları nedeniyle uğrayacakları bedeni zararların karşılanmasından ibaret olduğunu, bu sebeple öncelikle …’nden tescilsiz aracın kaza tarihini kapsar şekilde geçerli sigorta poliçesinin olup olmadığının sorulmasını talep ettiklerini, müvekkili aleyhine hüküm kurulması halinde müvekkilinin sorumluluğunun ancak sürücünün kusuru oranında olacağını, bu nedenle ATK raporu ile kusur oranlarının belirlenmesini talep ettiklerini, davacının maluliyet durumunun da yine ATK raporu ile belirlenmesini talep ettiklerini, geçici iş göremezlik zararı ile bakıcı giderinden müvekkilinin herhangi bir sorumluluğunun olmadığını, hesaplanan tazminat miktarı üzerinden müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, davacının kaza sırasında motorsiklet sürücüsü olarak zararın artmasını engelleyecek kask takma vs gibi önlemleri aldığını ispat etmesi gerektiğini, davacıya kaza nedeniyle rücuya tabi ödeme yapılıp yapılmadığının … sorulması gerektiğini, müvekkilinden ancak dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceğini beyanla davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Bedeliye Başkanlığı usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemiş ve duruşmaya katılmamıştır.
İhbar olunun … ihbara cevap dilekçesinde özetle; davacının söz konusu trafik kazasına ilişkin olarak … Sulh Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında tarafına yönelik şikayetten vazgeçtiğini, tazminat isteminin olmadığını da beyan ettiğini, bunun üzerine söz konusu ceza davasının düşürüldüğünü, öncelikle açılan davanın reddi talebiyle mahkeme aksi kanaatte ise …nın davacıya yapacağı ödemede tarafına rücu hakkının olmadığını beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, trafik kazası nedeniyle uğranıldığı iddia edilen bedensel zararlar ile manevi zararların tazmini talebine ilişkindir.
Mahkememizce, davacının kaza nedeniyle gördüğü tedaviye ilişkin evraklar, … Asliye Ceza Mahkemesi’nin… Esas sayılı dosyası, … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası, …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası, hasar dosyası ve … plakalı motorsikletin trafik sicil kaydı celp edilmiş, davacının cami-minare ustası olduğunu iddia etmesi nedeniyle … gelir durumu sorularak emsal ücret ile sosyal ve ekonomik durum araştırması yapılmış, yine davacıya kaza nedeniyle rücuya tabi ödeme yapılıp yapılmadığı … sorulmuş, … Asliye Ceza (Kapatılan Sulh Ceza) Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında ihbar olunan sürücü hakkında taksirle yaralama suçundan açılan kamu davasında davacının şikayetinden vazgeçmesi nedeniyle davanın düşürülmesine karar verildiği, …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında bu davanın davacısı tarafından aynı davalılara karşı açılan tazminat davalarında davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği ve bu nedenle derdestliğin söz konusu olmadığı anlaşılmıştır.
Davacı … ATK’ya sevk edilerek maluliyet durumunun tespiti için rapor alınmıştır. 14/01/2019 tarihli ATK raporunda özetle; “… oğlu, … doğumlu davacı …’nun 29.08.2011 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak:Gr1 XII (22Ga……….20) A %24, E cetveline göre: %29.2 (yüzdeyirmidokuznoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği
” tespit ve mütalaa edilmiştir. Kaza tarihi itibariyle Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri yürürlükte olup bu yönetmeliğe göre maluliyet tespiti yapılmış ve rapor usul ve yasaya uygun olduğundan tarafların rapora itirazları reddedilerek dosya kazanın meydana geliş şekli ve talep edilen tazminatlar yönünden rapor düzenlenmek üzere kusur ve aktüerya bilirkişisinden oluşan heyete tevdi edilmiştir. Bilirkişi heyeti raporunda özetle; ihbar olunan traktör sürücüsü …’ın olay mahalline geldiğinde yeterli ve gerekli kontrolü yapmadan, karşı istikametten gelen motosikletin uzaklığını ve seyir durumunu dikkate almadan, kontrolsüz şekilde sola yönelerek benzin istasyonu istikametine dönüş yaptığını, düz seyir halinde olan motosiklet sürücüsüne geçiş hakkını vermediğini, motosiklet sürücüsünün istikametini kapatarak olayın meydana gelmesine sebebiyet verdiğini ve bu nedenle %100 oranında kusurlu olduğunu, davacının ise kazanın meydana gelmesinde ve kendi yaralanmasında herhangi bir kusurunun olmadığını, PMF 1931 tablosu ve gelen emsal ücrete ilişkin yazı cevaplarına göre asgari ücretin 1,22 katı fazlası ücret üzerinden yapılan hesaplamaya göre, davacının sürekli iş göremezlikten doğan zararının 89.239,21 TL, geçici iş göremezlikten doğan zararının 7.453,76 TL olduğunu tespit ve beyan etmiştir. Rapor taraflara tebliğ edilmiş, Mahkememizce denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli görülmüştür. Davacı vekili 30/07/2020 tarihli dilekçesi ile; talebini 4.000,00 TL’den rapor doğrultusunda 96.692,97 TL’ye artırmıştır. Talep artırım dilekçesi davalılara tebliğ edilmiş,
Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesi neticesinde; 29/08/2011 tarihinde davacının kullanmakta olduğu … plakalı motosiklet ile ihbar olunan … tarafından kullanılan ve davalı …’na ait tescilsiz ve trafik sigorta poliçesi bulunmayan traktör arasında meydana gelen trafik kazası neticesinde davacının yaralandığı, alınan ATK raporu ile tespit edildiği üzere söz konusu yaralanmasının %29.2 oranında sürekli maluliyetine sebep olduğu, kazanın meydana gelmesinde ihbar olunan traktör sürücüsünün Karayolları Trafik Kanunu’nun 47/d, 84/h ve 109/b-8 maddeleri uyarınca %100 oranında kusurlu olduğu, davacıya atfı kabil bir kusur olmadığı, davalı …’nın aracın işleteni olarak Karayolları Trafik Kanunu’nun 85. maddesi uyarınca, davalı …’nın ise aracın kaza tarihinde geçerli trafik sigorta poliçesi olmadığından Sigortacılık Kanunu’nun 14. maddesi uyarınca davacının uğradığı doğrudan zararlardan müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları, alınan aktüerya raporunda davacının sürekli iş göremezlik zararının 89.239,21 TL, geçici iş göremezlik zararının 7.453,76 TL olarak tespit edildiği anlaşılmakla talep artırım dilekçesi doğrultusunda toplam 96.692,97 TL maddi tazminatın davalı …’ndan kaza tarihinden, davalı …’ndan ise 28/09/2012 olan başvuru tarihinin 8 iş günü sonrası gerçekleşen 11/10/2012 temerrüt tarihinden itibaren ve talep gibi işleyecek yasal faizi ile müştereken ve müteselsine tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir. Manevi tazminat talebi yönünden yapılan değerlendirmede; kazanın meydana geliş şekli, oluşan zararın ve bu kapsamda davacının maluliyetinin oranı, davacının sosyal ve ekonomik durumu, manevi tazminatın zenginleşme aracı olamayacağı gibi manevi olarak yaşanan acıların karşılığı da olamayacağı hususları bir arada değerlendirilerek talebin kısmen kabulü ile 20.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’ndan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsili ile davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın Kabulü ile 7.453,76 TL geçici iş göremezlik, 89.239,21 TL sürekli iş göremezlik tazminatının davalı … Hesabından 11/10/2012, davalı … Başkanlığından 29/08/2011 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2-Davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 20.000,00 TL manevi tazminatın davalı … Başkanlığından 29/08/2011 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar ve ilam harcı 7.971,29 TL’den peşin alınan 610,74 TL harcın mahsubu ile kalan 7.360,55 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine, (davalı …’nın sorumluluğunun 6.109,25 TL ile sınırlı olmasına),
3-Davacı tarafından yapılan 493,30 TL posta ve tebligat masrafı, 1.400,00 TL bilirkişi ücreti, 562,00 TL ATK rapor ücreti olmak üzere toplam 2.455,30 TL yargılama giderinden davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 1.620,50 TL ile 642,14 TL ilk harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, (davalı …’nın sorumluluğunun 1.878,00 TL ile sınırlı olmasına),
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarına kabul edilen maddi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 13.135,83 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarına kabul edilen manevi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalı …’ndan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından kalan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 23/09/2020

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza