Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/552 E. 2019/1245 K. 25.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/552 Esas
KARAR NO : 2019/1245

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 16/06/2017
KARAR TARİHİ : 25/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 31/08/2011 tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile müvekkilinin sevk ve idaresindeki motosikletin çarpışması sonucu yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kazanın oluşumunda müvekkilinin herhangi bir kusurunun olmadığını, diğer araç sürücüsünün kusurlu olduğunu, müvekkilinin kaza nedeniyle yaralandığını, bacağına platin takıldığını, … plakalı aracın davalı … nezdinde trafik poliçesinin bulunduğunu, davalıya 21/06/2016 tarihinde başvuru yapıldığını ancak davalının sağlık raporu istediğini, sağlık raporunun da davalıya iletildiğini ancak bir cevap verilmediğini beyanla fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere 3.200,00 TL sürekli maluliyet, 100,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 3.300,00 TL tazminatın davalıya başvuru tarihi olan 21/06/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; … plakalı aracın müvekkili nezdindeki poliçesinin teminat limitinin 200.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, müvekkilinin sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsünün kusuru ile sınırlı olduğunu, davacının maluliyeti yönünden ATK 3. İhtisas dairesinden rapor alınması gerektiğini, SGK dan davacıya yapılmış ödeme olup olmadığının sorulması ve belirlenecek tazminattan indirilmesi gerektiğini, davacının kazada koruma kaskı ve diğer aksesuarları takıp takmadığının ve zararın meydana gelmesinde müterafik kusurunun bulunup bulunmadığının tespit edilmesi gerektiğini, müvekkilinin kazadan önce temerrüde düşürülmediğini ve bu nedenle faiz talep edilemeyeceğini beyanla davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, trafik kazası nedeniyle uğranıldığı iddia edilen bedensel zararların tazminatı talebine ilişkindir.
Mahkememizce, … kapatılan Sulh Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyası, davacının kaza nedeniyle görmüş olduğu tedaviye ilişkin evraklar, … plakalı aracın davalı nezdinde bulunan trafik sigorta poliçesi ve hasar dosyası ile trafik sicil kaydı celp edilmiş, SGK’dan davacıya kaza nedeniyle rücuya tabi ödeme yapılıp yapılmadığı, davacının kaza tarihinde çiftçi emeklisi olup olmadığı, emeklilik dışında yapmakta olduğu bir iş olup olmadığı sorulmuş, dosya İstanbul ATK 3. İhtisas Dairesine gönderilerek davacının maluliyeti yönünden rapor alınmıştır. 12/04/2019 tarihli ATK raporunda; davacının 31/08/2011 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği uyarınca %5.2 oranında maluliyetine neden olduğu, iyileşme süresini kaza tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceği tespit edilmiştir.
Dosya İstanbul ATK Trafik İhtisas Dairesine gönderilerek kazanın meydana geliş şekli ve kusur durumu yönünden rapor alınmıştır. 27/08/2018 tarihli ATK raporunda; davalıya sigortalı araç sürücüsü …’ın sevk ve idaresindeki otomobille kavşağa yaklaştığında hızını düşürüp kavşak ışıklarına dikkate etmesi, kavşağa girmeden aracını durdurup seyir halinde yanan trafik ışıklarının yeşil yanmasını beklemesi gerektiği halde bahsedilen hususlara riayet etmeyerek kırımızı trafik ışığına rağmen kavşağa girmek suretiyle kazaya sebebiyet verdiğinden asli ve %100 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Bu aşamada dosya aktüerya bilirkişisine tevdii edilerek davacının talep ettiği tazminatlar yönünden rapor alınmıştır. Aktüerya bilirkişisi raporunda özetle; davacının 01/12/2014 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı aldığını, bu nedenle bu tarihe kadar AGİ dahil asgari ücret üzerinden, bu tarihten sonra ise AGİ hariç asgari ücret aldığı kabul edilerek PMF 1931 tablosuna göre yapılan değerlendirme neticesinde, toplam zararının 29.523,43 TL olduğunu tespit ve beyan etmiştir. Rapor taraflara tebliğ edilmiş mahkememizce denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli görülmüştür. Davacı vekili 21/11/2019 tarihli dilekçesi ile talebini rapor doğrultusunda ıslah ederek artırmış ve eksik harcını ikmal etmiştir. Islah dilekçesi davalı tarafa tebliğ edilmiş davalı vekili ıslaha karşı beyan dilekçesinde zamanaşımı itirazında bulunmuştur.
Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesi neticesinde; davacının sevk ve idaresindeki motorsiklet ile davalı nezdinde 16/05/2011-16/05/2012 tarihleri arasında geçerli trafik poliçesi ile sigortalı … plakalı araç arasında 31/08/2011 tarihinde meydana gelen kazada davacının yaralandığı, alınan ATK raporu ile tespit edilidiği üzere %5.2 oranında sürekli maluliyete uğradığı, kazanın dava dışı sigortalı araç sürücüsünün trafik ışık ihlali nedeniyle meydana geldiği ve kazada %100 oranında kusurlu olduğu, … Kapatılan Sulh Ceza Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında alınan raporda dava dışı sürücünün kusurlu bulunduğu ve mahkemece cezalandırılmasına karar verildiği, kararın kesinleştiği, bu şekilde davalının sigorta poliçesi teminatı dahilinde davacının uğradığı doğrudan zararları KTK’nın 89. maddesi uyarınca karşılamakla yükümlü olduğu, alınan denetime açık aktüerya raporunda davacının geçici ve sürekli iş göremezlik nedeniyle toplam zararının 29.523,43 TL olduğunun tespit edildiği, davalı tarafından ıslah dilekçesinde karşı zamanaşımı itirazında bulunulduğu, davanın kısmi dava olarak açıldığı, KTK’nın 109. maddesi uyarınca trafik kazalarından doğan tazminat taleplerinde zamanaşımı süresinin zararın ve zarar sorumlusunun öğrenilmesinden itibaren 2 yıl olduğu, 2 yıllık zamanaşımı süresinin kaza tarihinden itibaren 10 yıllık süre içerisinde zararın ve zarar sorumlusunun öğrenildiği tarihten itibaren başlayacağı ancak kazanın cezayı gerektiren bir fiilden doğması halinde ceza zamanaşımı sürelerinin uygulanacağı, dava konusu kazayı meydana getiren fiilin niteliği itibariyle, kaza tarihinde yürürlükte olan Türk Ceza Kanunu’nun 89. maddesinde düzenlenen taksirle yaralama suçunu oluşturduğu ve zamanaşımı süresinin mezkur kanunun 66. maddesine göre 8 yıl olduğu, kaza tarihi olan 31/08/2011 ile ıslah tarihi olan 21/11/2019 arasında 8 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu, davacının 24/02/2017 tarihli … Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi Adli Bilirkişi Raporu ile zararını öğrendiği, dolayısıyla 2 yıllık sürenin de bu tarihten itibaren başladığı ve ıslah tarihi itibariyle bu sürenin de dolduğu, ıslah dilekçesi ile talep edilen tazminatın zamanaşımına uğradığı anlaşıldığından dava dilekçesi ile talep edilen 3.200,00 TL sürekli iş göremezlik ve 100,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı talebi yönünden davanın kısmen kabulüne, kabul edilen tazminata davalının temerrüt tarihi olan 01/07/2016 tarihinden itibaren yasal faizi işletilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın Kısmen Kabulüne, 3.200,00-TL sürekli iş göremezlik, ve 100,00-TL geçici iş göremezlik tazminatının 01/07/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar ve ilam harcı 225,42 TL’den peşin alınan 126,40 TL harcın mahsubu ile kalan 98,80 TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan 700,00 TL bilirkişi ücreti, 359,30 TL posta ve tebligat masrafı, 562,00 TL ATK fatura ücreti olmak üzere toplam 1.621,30 TL yargılama giderinden davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 178,34 TL ile ilk harç 157,40 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davanın kabul edilen kısmı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davanın reddolunan kısmı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 3.134,81 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından kalan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 25/12/2019

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza