Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/533 E. 2019/828 K. 02.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/533 Esas
KARAR NO : 2019/828

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/06/2017
KARAR TARİHİ : 02/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: davacı müvekkili firmanın iş güvenliği hizmetleri alanında hizmet verdiğini ve TTK kapsamında bir ticari işletme olduğunu, davalı firmanın da yine TTK kapsamında bir ticari işletme olduğunu, davacı müvekkili firma tarafından davalıya 30.06.2012 tarih ve 28339 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile getirilen şartları gereği iş yerlerinde iş yeri hekiminin ve iş güvenliği uzmanının bulundurulmasının zorunlu hale getirildiği kanun hükmünden sonra 25.08.2015 ve 06.08.2016 tarihinde imzalanan sözleşmelerden hareketle iş güvenliği uzmanlığının ve iş yeri hekimliğinin hizmetinin verildiğini, davalı işyeri iş güvenliği sisteminde ” Çok Tehlikeli” kategorisinde yer aldığını, davalı şirketin hizmet alımı devam ettiği 08.08.2016’dan itibaren davacı müvekkiline şirkete herhangi bir ödemede bulunmadığını, müvekkili tarafından … 32. İcra Müdürlüğü’nde … esas numarası ile icra takibine geçildiğini, fakat davalı işbu takibi itiraz ederek durdurduğunu, davalının dilekçesinde borca, asıl alacağa, faize, faiz oranına ve borcun diğer fer’ilerine itiraz ettiğini ancak söz konusu itirazın yersiz olduğunu, davalı en son ödemesini 08.08.2016 tarihinde gerçekleştirdiğini, bu ödemeden sonra da hizmet almasına rağmen herhangi bir ödemede bulunmadığını, Davalının ödemeleri geçmiş alacakları dahi kapsamadığını, davalı ödemede bulunmamanın yanı sıra, faturaları teslim aldığını ve işbu faturalara süresi içerisinde herhangi bir itirazda da bulunmadığını, Çalışma Ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın resmi sitesinde iş güvenliği ile ilgili hizmetlerin resmi olarak yer aldığı bir sistem bulunduğunu, bu sistemde davacı müvekkili şirket hizmeti ve hizmet veren elemanını davalıya tanımladığını ve davalının da işbu hizmeti aldığına dair sistemdeki kaydı kabul ettiğinden davalının itirazında haksız ve kötü niyetli olduğunu, açıklanan nedenlerle fazlaya ilişkin tüm haklarının saklı kalmakla birlikte borçlunun … 32. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takibine yaptığı itirazının iptaline, takibin devamına, borçlunun takip konusu borcu takip dosyasında belirtilen faiziyle ödemesine ve takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, borçlu/davalı şirket mali anlamda zor durumda olduğundan ve mal kaçırma ihtimali bulunduğundan taşınır ve taşınmaz aktiflerine alacak miktarı kadar ihtiyati tedbir konulmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: dava dilekçesinde her ne kadar davalı müvekkili şirket ile davacı arasında bir takım ticari işlemlerin gerçekleştiği iddia edilmesine rağmen taraflar arasında davalı müvekkili şirketi bağlayıcı herhangi bir sözleşme akdedilmediğini, müvekkiline sözleşme veya fatura tebliğ edilmediğini, dolayısı ile müvekkili şirketin taraf olduğu iddia edilen sözleşmeler var ise de bu sözleşmelerin şirketi temsile yetkili kişilerce imzalanmadığını, müvekkilinin davacı taraf ile herhangi bir sözleşme akdedilmediğinden taraflar arasında herhangi bir mal ve hizmet alım satımı meydana gelmediğini, bu nedenle davacının taraflar arasında mutabakat sağlandığı iddiası gerçek dışı olduğunu, davacı tarafından yerine getirilmesi gereken yükümlülükler tam ve zamanında yerine getirilmediğini, dolayısıyla kendi edimini gereği gibi ifa etmeyen davacının karşı taraftan alacak talep edemeyeceğini, ihtiyati tedbir talebine ilişkin olarak huzurdaki davada davacının dava dilekçesinde yer verdiği iddialar esas yönünden incelemeyi ve yargılamayı gerektirdiğini, müvekkili şirket halen ticari faaliyetine devam ettiğini, herhangi bir mal kaçırma vs. girişiminde bulunmadığınını, davalı müvekkilinin taşınır, taşınmaz malları ile 3. kişilerdeki hak ve alacakları dava konusu olmadığından ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verildiğini, arz ve izah edilen nedenlerle davacı ile akdi bir ilişkisi bulunmayan akdi ilişkinin varlığını hiçbir surette kabul etmeyen davalı müvekkili aleyhine ikame edilen işbu davanın reddine, karşı taraf aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
1-… 32. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası.
2-Taraflar arasında imzalanan 06/08/2016 tarihli … Hizmet Sözleşmesi sureti, personel görevlendirme detay raporları, seri … nolu fatura sureti, Seri … nolu fatura sureti, Seri … nolu fatura sureti, Seri … nolu fatura sureti, muavin defter ve kayıtları, seri … nolu fatura sureti, seri … nolu fatura sureti, seri … nolu fatura sureti, seri … nolu fatura sureti, seri … nolu fatura sureti, seri … nolu fatura sureti, seri … nolu fatura sureti, seri … nolu fatura sureti, seri … nolu fatura sureti, seri … nolu fatura sureti, seri … nolu fatura sureti, seri … nolu fatura sureti, seri … nolu fatura sureti, seri … nolu fatura sureti, seri … nolu fatura sureti, seri … nolu fatura sureti, seri … nolu fatura sureti, seri … nolu fatura sureti, seri … nolu fatura sureti, seri … nolu fatura sureti, seri … nolu fatura sureti, seri … nolu fatura sureti.
3-T.C. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü’nün … tarihli cevabi yazısı.
4-… 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … talimat sayısıyla aldırılan Yeminli Mali Müşavir Bilirkişi … tarafından tanzim edilen bilirkişi raporu.
5-Mahkememice atanan bilirkişiler Mali Müşavir …ve İşyeri Hekimi/İSG Eğitmeni/Sağlık Yönetimi konularında uzman Dr. … tarafından müşterek sunulan bilirkişi raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacı vekili, dava dilekçinde özetle, davacı ile davalı ile aralarındaki 25.08.2015 ve 06.08.2016 tarihinde imzalanan sözleşmelerden hareketle, davalı tarafa iş güvenliği uzmanlığı ve iş yeri hekimliğinin hizmetinin verildiğini, davalı şirketin hizmet alımına devam ettiği ancak 08.08.2016’dan itibaren davacı şirkete herhangi bir ödemede bulunmadığını, bu nedenle, davacı tarafından … 32. İcra Müdürlüğü’nde … esas numarası ile icra takibine geçildiğini, fakat davalının takibe itiraz ederek takibi durdurduğunu, davalının dilekçesinde borca, asıl alacağa, faize, faiz oranına ve borcun diğer fer’ilerine itiraz ettiğini ancak söz konusu itirazın yersiz olduğunu ifade ederek, itirazın iptalini ve icra inkar tazminatı talep etmiş, davalı ise davacı ile aralarında herhangi bir sözleşme olmadığını, davacıdan herhangi bir hizmet alınmadığını savunarak davanın reddini savunmuştur.
Davanın; Taraflar arasında akdedildiği iddia edilen iş güvenliği sözleşmesinden kaynaklandığı iddia edilen alacağın tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK 67. Maddesine göre iptali ve icra inkar tazminat talebinden ibaret olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce … 32. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası celp olunmuş ve incelenmesinde; alacaklısı … tarafından, borçlu … aleyhine 83,042,25-TL asıl alacak, 6.723,61-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 89.765,86-TL’nin icra takip tarihi olan 12/05/2017 tarihinden itibaren asıl alacağa yıllık %9 oranında faiz işletilmek kaydı ile tahsili talebi ile 12/05/2017 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, yasal süresinde borçlu vekilinin borca ve fer’ilerine itiraz ettiği, itiraz sonucunda icra takibinin durduğu, iş bu itirazın iptali davasının mahkememize İİK 67. Maddesi uyarınca 1 yıllık yasal süresi içerisinde açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı ile tarafların ticari defterleri üzerinde mali müşavir bilirkişiye inceleme yaptırılarak rapor alınmış, davacının ticari defter kayıtları ile dava dosyasında yer alan belgeler birlikte incelendiğinde, davacının ve davalının tacir olarak faaliyette bulunduğu, dava konusu alacak tutarının davalı ile sözleşmeden kaynaklanan ticari bir faaliyetten dolayı kaynaklandığı, buna göre davalının takip tarihi itibariyle 83.042,25-TL davacıya borcu bulunduğu tespit ve beyan edilmiştir.
Davalının ticari defterleri üzerinde inceleme yapmak üzere de, bilirkişiden ayrıca rapor istenmiş ise de, davalının defterlerini sunmadığı ancak dosya kapsamı ve belgeler dikkate alındığında, her ne kadar davalı taraf davalıdan hizmet almadığını ve aralarında sözleşme olandığını iddia etmiş ise de, dosya içerisindeki belgelerden davacı tarafından davalıya kanundaki zorunluluktan kaynaklanan İş Sağlığı İş Güvenliği Hizmetlerini verdiklerine dair gerek hizmet sözleşmesi gerek Çalışma Bakanlığı portalından onaylanan personel görevlendirme onayları olduğunun görüldüğü, davacının davalıya hizmet verdiği, davalının da hizmeti aldığının anlaşıldığı, dosyada mübrez sözleşme örneklerinin 4.3/4.4 maddelerinde verilen hizmete karşılık olan faturanın davacı tarafından her ayın son günü KDV oranı %18 olarak kesileceği ve ödemesinin bir sonraki ayın son gününe kadar yapılacağının kararlaştırıldığı, davaya konu … 32. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında takip tarihine kadar işlemiş olan faiz tutarının 5.981,82-TL olduğunun tespit edildiği, davacı firma ticari defter ve belgelerin incelenmesi neticesinde hazırlanan 02/10/2018 havale tarihli bilirkişi raporunda davalının davacı firmaya 31/10/2016 tarihi itibariyle 83.042,25-TL borcunun bulunduğunun tespit edildiği, davacı tarafından davalı firmaya kanuni zorunluluktan kaynaklanan İş Güvenliği hizmetlerinin verildiğini, … 32. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyas kapsamında davacı firmanın davalıdan takip tarihi itibariyle toplam 89.024,07-TL( 83.042,25-TL asıl alacak+ 5.981,82-TL işlemiş faiz) alacaklı olduğu anlaşılmış ev her iki defter inceleme sonuçlarına göre, rapor içeriklerin de birbirini teyid ettiği anlaşılmıştır. Buna göre davanın kısmen kabulüne karar verilerek, işlemiş faiz yönünden kısmen red kararı ile buna göre takip talebindeki şartlarla takip tarihinden itibaren faiz işletilmek suretiyle takibin kaldığı yerden devamı ile alacağın likit ve hesaplanabilir olması, davalı/borçlunun itirazında haksız olduğunun anlaşılması karşısında hüküm altına alınan alacağın taktiren %20’si oranında davacı lehine icra inkar tazminatına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE davalının … 32. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile;
Takibin 83.042,25-TL asıl alacak, 5.981,09-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 89.024,07-TL üzerinden, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmek ( takip talebindeki şartlarla) suretiyle devamına, bakiye talep yönünden davanın reddine,
Davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile alacağın % 20’si olan 17.804,81-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine
2-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereği alınması gereken 6.081,23-TL harçtan peşin alınan 1.532,98-TL harcın mahsubu ile bakiye 4.548,25-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınıp hazineye gelir kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereği takdir ve tayin olunan 9.871,93-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT 13/2. Maddesi gereği takdir ve tayin olunan 741,79-TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.800,00-TL bilirkişi ücreti, 209,00-TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 2.009,00-TL’den kabul ve red durumuna göre davalı hissesine düşen 1.992,39-TL ile peşin olarak ödenen harç 1.532,98-TL olmak üzere toplam 3.525,37-TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama masrafı olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansının kullanılmayan bakiyesinin karar kesinleştiğinde iadenin nereye yapılacağına ilişkin bilgi verilmesi halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. – 02/10/2019

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza