Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/469 E. 2019/493 K. 19.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/469 Esas
KARAR NO : 2019/493

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/05/2017
KARAR TARİHİ : 19/06/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin uzun zamandır tanıdığı ve kendi şirketi marifeti ile ticaret yaptığı davalı şirketin sahibi olan …’e, borçlu şirketin ihtiyacı olduğundan bahisle ricası üzerine şirket işleri için 04/04/2016 tarihinde, 20.000,00 TL ödünç verdiğini, ödemeyi banka makbuzu karşılığı yaptığını ve de makbuza ödemeyi kendinin yaptığına dair kayıt da düşüldüğünü, daha sonra müvekkilinin ödediği bu parayı kendisinden talep etmesine rağmen davalının, parayı ödemediğini ve bunun üzerine hakkında … 1. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile ilamsız takibe girişildiğini, anılan icra takibinde ödeme emrinin davalı şirkete 31/03/2017 tarihinde tebliğ edildiğini, ancak davalının takibe vekili vasıtası ile 07/04/2017 tarihinde itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, itirazın haksız olduğunu beyanla arz edilen nedenler ve yargılama sırasında sunulacak deliller de göz önünde bulundurularak, haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli bu itirazın iptaline, takibin devamına, ayrıca davalının alacağın %25’inden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın, müvekkili şirketin ihtiyacı ve yetkilisi …’in ricası üzerine 04/04/2016 tarihinde 20.000,00 TL’yi müvekkili şirkete ödünç olarak verdiğini fakat geri ödeme yapılmadığından bahisle müvekkili şirket aleyhine icra takibi başlattığını belirttiğini, davacının söz konusu parayı ödünç olarak verdiğini ve takip dayanağı makbuza şahsının ödeme yaptığına ilişkin not düştüğünü söylediğini, fakat bu hususların ödemenin gerçek anlamda bir borç ilişkisine dayanmadığını göstermeye yeterli olmadığını, davacının dava dilekçesinde müvekkilini uzun zamandır tanıdığını beyan ettiğini, birbirlerini tanıyan insanların ticari ilişkileri haricindeki para alışverişlerini şahsi hesaplarından yapmalarının olağan olduğunu, dolayısıyla davacının ödemenin bir ticari ilişkiye dayanmadığını ispat için şirket hesabından yapmamış olmasının yeterli olmadığını, fakat davacının ödemeye ilişkin herhangi bir açıklama yapmadığı gibi şirket hesabına ödeme yaptığını, müvekkili şirket ile davacı arasında ticari ilişki mevcut olduğunu ve müvekkili şirketin davacı yandan alacaklı olduğunu, dolayısıyla iş bu ödeme şirket hesabına gelmiş olduğundan borca mahsup olarak değerlendirildiğini beyanla haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddine, davacı açıkça kötü niyetli olduğundan İİK.’nun 67/2 maddesinde aleyhine dava değerinin %20 si oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ödünç verildiği iddia edilen paranın iadesi hususunda başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı taleplerine ilişkindir.
Mahkememizce, … 1. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının celp edilerek incelenmesi ile; davacı tarafından davalı aleyhine, 20.000,00 TL asıl alacak, 1.765,48 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 21.765,48 TL’nin tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya 31/03/2017 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 07/04/2017 tarihli dilekçesi ile borca ve ferilerine itiraz ettiği, takibin durduğu ve iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı, 04/04/2016 tarihinde davalı şirket hesabına 20.000,00 TL’yi havale ile göndermiş ve bu paranın davalı şirket yetkilisi olan …’in ricası üzerine şirket borçları için ödünç olarak gönderildiğini iddia etmiştir. Gönderilen paranın ödünç olarak verildiğine dair bir açıklama olmadığından bu hususun ispat yükü davacı tarafta olup HMK’nın 200. maddesi uyarınca miktar itibariyle iddianın senetle ispatı gerekmekte ise de davacı tarafça tanık listesi sunulmuş olduğundan, davalı vekiline mezkur kanunun 200/2 maddesi uyarınca tanık dinlenmesine muvafakat edip etmediği sorulmuş ve muvafakatlerinin olduğunu beyan etmesi üzerine davacı tanığı duruşmada dinlenmiştir. Tanık beyanında, davacının söz konusu parayı ödünç olarak verdiğini, paranın iade edilmediğini beyan etmiştir. Tanık beyanı ve dosyaya sunulan mesaj kayıtları ile davacı, dava konusu 20.000,00 TL’yi ödünç olarak verdiğini ispat etmiş olduğundan bu kez ispat yükü davalıya geçmiş, davalı vekili cevap dilekçesinde açıkça tanık deliline dayanmamış olduğundan tanık dinletme talebi reddedilmiş ve fakat açıkça yemin deliline dayanmış olduğundan yemin teklif etme hakkı hatırlatılmıştır. Davalı tarafça sunulan yemin metni kapsamında davacı, paranın ticari ilişki kapsamında verilmediği ve iade edilmediği hususunda yemin etmiştir. Açıklanan delillerin birlikte değerlendirilmesi ile; davacının, dava ve takip konusu edilen 20.000,00 TL’yi davalıya ödünç olarak verdiği ve davalı tarafından paranın iade edilmediği, bu nedenle takibin haklı olduğu anlaşılmakla, davalının asıl alacak yönünden takibe itirazının iptaline, takibin asıl alacak üzerinden devamına, talipten önce davalı temerrüde düşürülmediğinden işlemiş faiz talebi yönünden fazlaya ilişkin istemin reddine, alacak likit ve itiraz haksız olduğundan davalının hüküm altına alınan alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatı ödemesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın Kısmen Kabulü ile davalının … 1. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına itirazının asıl alacak 20.000,00 TL üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Hüküm altına alınan alacak üzerinden hesaplanan 4.000,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar ve ilam harcı 1.366,20 TL’nin peşin alınan 371,70 TL harçtan mahsubu ile kalan 994,50 TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 153,30 TL posta ve tebligat masrafı yargılama gideri ile 403,10 TL ilk harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından kalan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 19/06/2019

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza