Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/402 E. 2018/274 K. 15.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/402 Esas
KARAR NO : 2018/274

DAVA : Genel Kurul Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 27/04/2017
KARAR TARİHİ : 15/03/2018

Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; müvekkilinin davalı şirketin ortağı olduğunu, şirketin 26/12/2016 tarihli olağan genel kurul toplantısının yapılacağından müvekkilinin haberdar edilmediğini, bu nedenle müvekkilinin 26/12/2016 tarihinde toplantıya katılmadığını ancak katılmış gibi hazır bulunanlar listesinde imza atıldığını, imzanın müvekkiline ait olmadığını, muhtemelen imza yetkisi azledilen … isimli şahsın müvekkili adına imza attığını, keza imzada “…” ibaresi olmasının bu tahmini güçlendirdiğini ancak böyle bir durumda dahi ilgili tutanağa vekaleten ibaresi eklenmek zorunda olduğunu, müvekkilinin asaleten imza atmış gibi gösterildiğini, ticaret sicil gazetesinde de ortakların tamamının toplantıya katıldığının yazıldığını, bu sebeplerle müvekkilinden habersiz adına işlem yapılan dava konusu genel kurulun iptalinin zaruri olduğunu, belirterek 26/12/2016 tarihli genel kurulun iptali ve olağanüstü genel kurul yapılması kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde davanın reddini talep etmiştir.
Dava, davalı şirketin 26/12/2016 tarihli genel kurul toplantısı için davacıya çağrı yapılmadığından davacının toplantıya katılmadığı ancak katılmış gibi hazirun cetvelinde davacının isminin karşısına imza atıldığından bahisle 26/12/2016 tarihli genel kurulda alınan kararların iptali ve davalı şirketin olağanüstü genel kurulunun yapılması yönünde karar verilmesi talebine ilişkindir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 445-451. maddelerinde genel kurul kararlarının iptali konusu düzenlenmiştir. İptal sebeplerinin düzenlendiği TTK 445 maddesinde 446. maddede belirtilen kişilerin kanun veya esas sözleşme hükümlerine, özellikle dürüstlük kuralına aykırı olan genel kurul kararları aleyhine karar tarihinden 3 ay içinde, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesi’nde iptal davası açabilecekleri belirtilmiş, iptal davası açabilecek kişilerin düzenlendiği TTK 446. maddesinde genel kurul toplantısında hazır bulunup da karara olumsuz oy veren ve bu muhalefetini tutanağa geçirten, toplantıda hazır bulunsun veya bulunmasın, olumsuz oy kullanmış olsun ya da olmasın; çağrının usulüne göre yapılmadığını, gündemin gereği gibi ilan edilmediğini, genel kurula katılma yetkisi bulunmayan kişilerin veya temsilcilerinin toplantıya katılıp oy kullandıklarını, genel kurula katılmasına ve oy kullanmasına haksız olarak izin verilmediğini ve yukarıda sayılan aykırılıkların genel kurul kararının alınmasında etkili olduğunu ileri süren pay sahipleri, yönetim kurulu, kararların yerine getirilmesi kişisel sorumluluğuna sebep olacaksa yönetim kurulu üyelerinden her birinin iptal davası açabileceği belirtilmiştir. Somut olayda davacının, davalı şirketin pay sahipliği konusunda ihtilaf olmadığından, aktif dava ehliyetinin olduğu kabul edilmiştir. Davalı şirketin sicile kayıtlı olduğu adresin … adresi olduğu, bu yerin yargı yetkisi bakımından mahkememize bağlı olduğu, dolayısı ile TTK 445 maddesinde kesin yetki olarak belirlenen genel kurul kararının iptali davası bakımından mahkememizin yetkili olduğu anlaşılmıştır. Dava konusu genel kurul tarihi 26/12/2016’dır. Dava 27/04/2017 tarihinde açılmış olup, TTK 445 maddesi uyarınca davanın 26/12/2016 tarihinden itibaren 3 aylık hak düşürücü süre içerisinde açılmamış olması nedeni ile davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM / Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmamış olması nedeni ile reddine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 35,90-TL maktu karar ve ilam harcından, peşin olarak alınan 31,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 4,50-TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı vekili lehine hesaplanan 2.180,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 15/04/2018

Başkan …
E-İmza
Üye …
E-İmza
Üye …
E-İmza
Katip …
E-İmza