Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/343 E. 2019/950 K. 23.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/343 Esas
KARAR NO : 2019/950

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/04/2017
KARAR TARİHİ : 23/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı … Tic.Ltd. Şti. ünvanlı şirket arasında 08/07/2013 tarih ve … ihale kayıt nolu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunca Tescilli Mermer Han Binası Restorasyon, Güçlendirme ve Tadilat işine ait sözleşmenin akdedildiğini, 301.800,00 TL sözleşme bedelli restorasyon, güçlendirme ve tadilat işinin yer tesliminin 18/09/2013 tarihinde yapıldığını, 90 gün içinde işinin tamamlanarak geçici kabulüe hazır hale getirileceğinin kararlaştırıldığını, davalının geçen süre zarfında restorasyon, güçlendirme ve onarım işini geçici kabule hazır hale getiremediğini, 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmesi Kanunu’nun 20. maddesinin e bendi ile sözleşmenin 25. maddesi 3. fıkrası gereği taraflar arasına akdedilen sözleşmenin tek taraflı olarak feshedildiğini, davalıya verilen Mermer Han Binası Restorasyon, Güçlendirme ve Tadilat İşine ait hak ediş raporunun tanzim edildiğini ancak hak edişten doğan alacağın tahsil edilememesiyle nedeniyle … 14. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasından icra takip işlemleri başlatıldığını, davalı şirketin yetkiye, borca ve ferilerine itirazı nedeniyle davayı açma zarureti hasıl olduğunu, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 31.1. maddesinde İstanbul Mahkemeleri ile İcra Dairelerinin yetkili kılındığını, bu nedenle davalının icra dairesinin yetkisine itirazının haksız olduğunu, taraflar arasında akdedilen sözleşme gereği 18/09/2013 tarihli yer teslim tutanağı tanzim edilmekle davalının restorasyon güçlendirme ve tadilat işini yüklendiğini, 08/07/2013 tarihli sözleşmeye göre davalının işyeri teslim tarihinden itibaren 90 gün içerisinde işi tamamlayarak geçici kabulüe hazır hale getirmesi kararlaştırılmışsa da işin devamında revize projelerin hazırlanması ile projelerden kaynaklı iş miktarındaki artış nedeniyle hazırlanan raporlar gereği süre uzatımına gidildiğini, söz konusu yapım işine verilen ek süre uzatımlarla birlikte iş bitim tarihinin 30/04/2014 olarak kaydedildiğini, bu tarihe kadar da işin teslim edilmediğini, davalının bu tarihten itibaren cezalı çalışmaya başladığını, davalıya işin 10 günlük süre içerisinde bitirilmesi ihtar edilmesine rağmen sahada çalışma yapılmaması nedeniyle sözleşmenin feshedildiğini, 08/10/2014 tarihli tespit tutanağı ile inşaat-elektrik-makine imalatları konusunda eksik ve noksanlıkların tespit edildiğini, 15/09/2014 tarihli hak ediş raporu ile sözleşme fiyatları yapılan iş, fiyat farkı, hak ediş tutarları ile vergiler ve KDV tevfikatı, kesintiler, gecikme cezası ve ödenmemiş fatura bedellerinin kalem kalem gösterildiğini, ayruca davalı firma tarafından kullanılan elektriğin tespti ile müvekkili şirket adına tahakkuk eden 5.277,80TL elektirk faturası ve 10/10/2014 tarihli 1.425,00 TL bedelli su faturısının sunulduğunu, yapılan hesaplamalar neticesinde davalının 11.888,12 TL borçlu olduğu tespit edilmekle söz konusu borcun davalıya bildirildiğini ancak ödenmemesi nedeniyle hakkında icra takip işlemlerinin başlatıldığını beyanla davalının haksız itirazlarının iptali ile … 14. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası üzerinden başlatılan ilamsız icra takibinin devamına, yargılama giderleri ile vekalet ücreti ve icra inkar tazminatının haksız itirazda bulunan davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, müvekkili şirketin ticari merkezi Ankara olduğu için yetkili icra müdürlüğünün Ankara İcra Müdürlüğü ve dolayısıyla yetkili mahkemenin de Ankara Mahkemeleri olduğunu, bu sebeple Mahkememizin yetkisiz olduğunu, davacının iddialarının gerçeği yansıtmadığını, davacının müvekkilinin sözleşmesini feshettikten ve müvekkilini şantiye alanından çıkardıktan sonra oluşturduğu belli olan bir takım giderlerle müvekkilinden alacak talep ettiğini, davacının iddia ettiği su, elektrik ve sair giderlerin müvekkilinin şantiye alanını terk ettikten sonra oluşmuş giderler olduğunu, davacı taraf dava dilekçesinde kabul edilmese de ısrarlı bir şekilde müvekkili şirketin 11.888,12 TL borçlu olduğunu idda ettiğini ve hatta buna dayanak olarak gösterdiği hakediş raporunda da kabul etmemekle birlikte müvekkilinin borcu 11.888,12 TL olarak gösterilmesine karşın davacı taraf ödeme emrinde ve dava dilekçesinin müddeabih kısmında dava değerinin 14.521,09 TL olarak gösterildiğini, bu durumun da davacının çelişkilerinin bir göstergesi olduğunu beyanla davanın reddine, yargılama masraf ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, icra takibine vaki itirazın iptali, takibin devamı taleplerine ilişkindir.
Mahkememizce, … 14. İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasının celp edilerek incelenmesiyle; davacı tarafından davalı aleyhine 10/08/2016 tarihinde 11.888,12 TL asıl alacak, 2.632,97 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 14.521,09 TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, takibe dayanak olarak 22/09/2014 -08/07/2013 tarihli Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulunca Tescilli Mermer Han Binasının Restorasyon, Güçlendirme ve Tadilatı Yapım İşinin süresinde bitmemesi nedeniyle sözleşmenin feshi ile 15/09/2014 tarihine kadar yapılan işi gösterir hakediş raporunun gösterildiği, ödeme emrinin tebliğinden sonra davalının 23/08/2016 tarihli dilekçesi ile icra dairesinin yetkisine, borca ve ferilerine itiraz ettiği, takibin durduğu ve iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflarca dosyaya sunulan deliller, hakkediş raporları, sözleşme incelenmiş, taraflar arasında imzalanan 08/07/2013 tarihli anahtar teslimi ve götürü bedel sözleşmenin anlaşmazlıkların çözümü başlıklı 31. maddesinde taraflar arasında doğabilecek her türlü ihtilafta İstanbul Mahkemeleri ve İcra Daireleri yetkili kılındığından icra dairesinin ve mahkememizin yetkisine itirazın yerinde olmadığı anlaşılarak esas yönünden incelemeye geçilmiştir. Dosya bilirkişi heyetine tevdii edilerek davacı tarafın fazla ödeme iddiası ve davalı tarafın sözleşmenin feshinden sonra oluşan bedellerin kendisinden talep edildiğine yönelik savunması kapsamında rapor alınmıştır. Bilirkişi heyeti raporunda özetle; taraflar arasında 08/07/2013 tarihinde mermer han binası restorasyon güçlendirme ve tadilat işinin yapılması için 301.800,00 TL + KDV bedelli sözleşme imzalandığını, yer tesliminin 18/09/2013 tarihinde yapıldığını, işin bitirilme süresinin 90 gün olduğunu ve sonrasında verilen süre uzatımları ile son süre sonunun 30/04/2014 tarihli olarak belirlendiğini ancak işin bu tarihte de teslim edilmediğini, bu nedenle davacı tarafından sözleşmenin feshedildiğini, iş için toplam 3 adet hakediş yapıldığını ve davacı tarafça işlerin son durumu ve yapılmayan işler tespit edilerek 4 nolu kesin hakedişin düzenlendiğini, bu hakedişte yapılan iş bedelinden daha önce yapılan ödemelerin ve davacı tarafça belirlenen kesintilerin indirilmesi sonucunda 11.525,88 TL fazla ödeme olduğu belirlenerek bu bedelin davalıdan talep edildiğini, ihtilafın son kesin hakedişte yapılan kesintilerden su ve elektrik borcu konusunda olduğunu, su ve elektrik giderlerinin sözleşme bedeline dahil olmadığını, bu bedellerin taraflar arasında düzenlenecek idari şartname ile belirleneceğini ve taraflar arasında böyle bir idari şartnamenin olmadığını, bu nedenle su ve elektrik kesintilerinin yapılamayacağını, idarece yapılan toplam 5.684,09 TL elektrik ve su bedeli kesintisinin uygun olmadığını, bu bedelin indirilmesi neticesinde davalıdan talep edilebilecek tutarın 5.841,78 TL olduğunu tespit ve beyan etmiştir. Rapor taraflara tebliğ edilmiş davacı taraf, taraflar arasında imzalanan idari şartnameyi dosyaya sunmuş, mahkememizce davacı tarafından hakedişte yapılan her bir kesintinin değerlendirilmesi yönünden bilirkişi heyetinden ek rapor alınmıştır.
Bilirkişi heyeti ek raporunda özetle; Taraflarca dosyaya sunulan idari şartnamenin tip idare şartname olduğunu, ihale süreci ile diğer konuları kapsadığını, davalının bahsettiği su ve elektrik giderleri gibi bedellerin özel idari şartname konusu olabileceğini, taraflar arasında böyle bir şartname yapılmadığını, sözleşmenin eki olan yapım işleri genel şartnamesine göre hazırlanan birim fiyatların her türlü yakıt, elektrik, su giderlerini de kapsadığını, hakedişle yükleniciye ödenen fiyatların içinde elektrik ve su giderlerinin de olduğunu, yani bu giderlerin davalı yükleniciye ait olduğunu, davacının bu bedelleri davalıdan talep edebileceğini, diğer kesintilerin ise sözleşme gereği yapılıp 1 nolu hakedişten itibaren uygulandığını, işin yapımının geciktiği konusunda ihtilaf olmadığını, bu şekilde yapılan hesaplamada davacının davalıya 11.525,87 TL fazla ödeme yaptığını tespit ve beyan etmiştir. Mahkememizce bilirkişi heyetine sözleşme hukukunda uzman bilirkişi eklenerek davacının sözleşme ve şartnameler uyarınca talep edebileceği miktarın ne olduğu, elektrik ve su faturaların sözleşmenin feshinden önce doğup doğmadığı, gecikme cezasının sözleşmeye uygun olarak belirlenip belirlenmediği hususunda 2. kez ek rapor alınmıştır. Heyet 2. ek raporunda özetle; taraflar arasında düzenlenen sözleşmede elektrik ve su giderlerinin kime ait olduğu konusunda açık bir hüküm olmadığını, bu konuda değerlendirmenin ihale dökümanını oluşturan tüm belgelerin incelenmesiyle yapılabileceğini, ihale dökümanını oluşturan belgelerden bayındırlık işleri genel şartnamesinin müteahhite ait giderler başlıklı 25. maddesinde şantiye hizmetleri için gerekli enerji ve suyun sağlanmasına ilişkin işletme giderlerinin yüklenicide olduğunun kabul edildiğini, bu nedenle bu giderlerden davalının sorumlu olduğunu, davacı tarafından sözleşmenin feshine dair yazının davalıya 22/09/2014 tarihinde tebliğ edildiğini, 27/10/2014 son ödeme tarihli su faturasının ilk ve son okuma tarihinin 09/09/2014-10/10/2014 olduğunu, davalının işi hangi tarihte bıraktığının belirlenemediğini, bu nedenle faturanın ilk okuma tarihinin fesihten önce son okuma tarihinin ise fesihten sonra olduğunu, teknik olarak fesihten sonra düzenlendiğinin söylenemeyeceğini, hangi günlerde su sarfiyatının yapıldığının belirlenmesinin mümkün olmadığını, aynı sonucun elektrik faturası için de geçerli olduğunu, gecikme cezasına ilişkin sözleşmenin 25. maddesinde geciken her gün için % onbinde 6 oranında ceza uygulanacağının düzenlendiğini, davacı tarafça gecikme cezasının doğru hesaplandığını, buna göre davacının davalıdan 11.525,87 TL alacaklı olduğunu, sözleşmenin fesihinden itibaren temerrüdün gerçekleşeceğini ve davacının talep edebileceği faiz tutarının 2.346,15 TL olduğunu tespit ve beyan etmiştir. Rapor taraflara tebliğ edilmiş, denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli görülmüştür.
Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesi neticesinde; taraflar arasında Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunca Tescilli Mermer Han Binasının Restorasyon, Güçlendirme ve Tadilat İşine Ait Sözleşmenin imzalandığı, sözleşme ile davalının söz konusu işi 301.800,00 TL götürü bedelle yapmayı üstlendiği, işin tamamlanarak tesliminin yerin tesliminden itibaren 90 gün sonrası olarak belirlendiği, davalının bu süre içerisinde işi tamamlayamadığı ve verilen ek sürelerde de işin teslim edilmemesi nedeniyle sözleşmenin feshedildiği, davacı tarafından davalı adına düzenlenen 4 nolu hakediş gereği fazla ödendiği tespit edilen bedelin iadesinin talep edildiği, bu bedelin 4 nolu hakedişte belirlenen bedelden bir önceki hakedişte ödenen bedelin, gecikme cezası, KDV tevkifat, ek kesin teminat miktarı, ödenmemiş elektrik borcu, ödenmemiş su borcu, damga vergisi, stopaj vergisi ve iskele kesintisinin yapılmasıyla belirlendiği, bilirkişi heyeti tarafından yapılan değerlendirmede KDV tevkifat, ek kesin teminat miktarı, damga vergisi, stopaj vergisi ve iskele kesintisinin önceki üç hakedişte de yapıldığının ve indirilmesi gereken bedeller olduğunun, gecikme cezasının sözleşmenin 25. maddesine uygun olarak hesaplandığının belirlendiği, ihtilaf konusu su ve elektrik giderlerinin ise sözleşmenin eki niteliğinde olan bayındırlık işleri genel şartnamesinin 25. maddesi uyarınca davalı yükleniciye ait olduğu, her ne kadar davalının sahadan hangi tarihte çıktığı tespit edilememiş ise de faturaların ilk okuma tarihlerinin fesihten önce olması, son okuma tarihleri fesihten sonra ise de kullanımın hangi günlerde olduğu belirsiz olup davalı tarafça kendisi dışında sahada çalışma yapıldığı ve bu bedelin tamamından kendisinin sorumlu olmadığı ispat edilemediğinden yapılan kesintilerin bilirkişi raporunda tespit edilen miktarlar yönünden, işlemiş faiz hesabının da sözleşmenin feshinden itibaren yapılmış olması sebebiyle haklı olduğu kanaatine varılmakla davanın kısmen kabulü ile itirazın asıl alacak 11.525,87 TL ile işlemiş faiz 2.346,15 TL yönünden iptaline, takibin asıl alacağa işletilecek avans faizi ile devamına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile davalının … 14. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına itirazının asıl alacak 11.525,87 TL ile işlemiş faiz 2.346,15 TL yönünden İPTALİ ile takibin asıl alacağa takip tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Karar ve ilam harcı 947,59 TL’den peşin alınan 247,99 TL harcın mahsubu ile kalan 699,60 TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan 2.400,00 TL bilirkişi ücreti, 259,50 TL posta ve tebligat masrafı olmak üzere toplam 2.659,50 TL yargılama giderinden davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 2.553,12 TL ile ilk harç 279,39 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davanın kabul edilen kısmı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davanın reddolunan kısmı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 649,07 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından kalan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.23/10/2019

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza