Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/3 E. 2020/115 K. 19.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/3 Esas
KARAR NO : 2020/115

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 02/01/2017
KARAR TARİHİ : 19/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’ın 09/09/2013 tarihinde saat 11:10 sıralarında, sahil yolu üzerindeki Tersane otobüs durağına doğru yürürken ve … ile … Caddesi kesimi … nolu trafik ışıklarını geçerken, sahil yolundan … istikametinden gelen … yoluna dönen davalılardan …’nin sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile müvekkiline çarptığını ve yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkilinin olay yerine gelen ambulans ile hemen … Eğiitm ve Araştırma Hastanesine götürüldüğünü ve tedavi altına alındığını, ilk belirlemelerde, müvekkilinde pubis kırığı tespit edildiğini 2 gün hastanede yattığını, sol bacağındaki şişliğin ciddi bir boyuta gelmesi üzerine 02/10/2013 tarihinde … Hastanesine sevk edildiğini ve tedavisinin burada devam ettiğini, buradaki muayenesinde müvekkilinde sol alt extirimidede derin ven trombozu ve sol dizde hidroartroz tespit edildiğini, müvekkilinin pubis rahatsızlığının geçtiğini ancak sol alt extrimidede venöz yetmezliği bulunduğunu ve sol dizde efuston meniscus ve kitlenme tespit edildiğini, müvekkilinin özellikle derin ven trombozu denilen kan pıhtılaşması sonucu nedeniyle hayatı tehlike yaşadığını, yaşanan olaydan ötürü yaklaşık 3 yıldır tedavi gördüğünü, bu süreçte acı dolu, zor günler yaşadığını, yaşamış olduğu kazadan dolayı, hem okulundan geri kaldığını, hem büyük acılar çektiğini, hem de hayatının sonuna kadar kontrol altında tutulması gereken bir rahatsızlıkla karşı karşıya kaldığını, tüm bunların 20 yaşındaki bir genç kızın hayatında son derece büyük bir hasar bıraktığını, davalı … hakkında taksirle yaralama suçundan ceza davası açıldığını ve cezalandırıldığını, kazada kullanılan aracın sahibinin davalı …Ş. olduğunu, bu nedenle işleten olarak sorumluluğunun bulunduğunu, aracın kaza tarihi itibariyle trafik sigortasının davalı …Ş. tarafından yapıldığını, işletene düşen hukuki sorumluluğu sigorta eden davalının da bu nedenle müvekkilinin zararından sorumlu olduğunu beyanla yaşanan kaza nedeniyle müvekkilinin tedavi masrafları, eğitimin aksaması ve dolayısıyla gelir kaybı yaşayacak olması nedeniyle fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TL maddi tazminatın olay tarihinden işleyecek yasal faizi ile tüm davalılardan, müvekkilinin yaşadığı bu kaza ile giderilmesi mümkün olmayan ve hayatı boyunca yaşamak zorunda olduğu bir hastalığa yakalanması, bu hastalık nedeniyle anne olmasının tehlikeye girmesi nedeniyle şimdilik 100.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve … A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı …Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; dava şartı yerine getirilmeden ikame edilen davanın reddinin gerektiğini, davacının müvekkiline başvurmadan dava açtığını, dava konusu kazaya karışan … plakalı aracın müvekkili … Sigorta A.Ş. nezdinde … nolu Trafik Sigorta Poliçesi 18/10/2012-18/10/2013 tarihleri arasında sigortalı olduğunu, müvekkilinin sorumluluğunun sigortalı araç sürücüsününü kusuru ve poliçe teminatı ile sınırlı olduğunu, bu nedenle öncelikle kazadaki kusur durumunun tespit edilmesi gerektiğini, davacı tarafın daimi sakatlığının bulunduğu iddiası ile müvekkili şirketten sakatlık tazminatı talep ettiğini, maluliyetinin sağlık kurulu raporu ile ispat edilmesi gerektiğini, kabul anlamına gelmemek koşulu ile davacının müvekkilinden olay tarihinden itibaren faiz talep edemeyeceğini beyanla davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar … ve … A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; kazanın sürücü müvekkili …’nin kusuru sebebiyle değil davacının yaya geçişinin yasak olduğu yerde orta refüjü aşmak suretiyle aracın üzerine atlaması nedeniyle meydana geldiğini, bu nedenle müvekkillerinin herhangi bir sorumluluklarının olmadığını, bir an için müvekkillerinin sorumluluğunun olduğu kabul edilse bile müvekkili … tarafından davacının sağlık durumunun takip edildiğini ve maddi yardımda bulunulduğunu, davacının ileride çocuk sahibi olamayacağına dair iddiasının kaza ile ilgisinin olmadığını, talep edilen manevi tazminatın fahiş olduğunu beyanla davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat taleplerine ilişkindir.
Mahkememizce, davacının kaza nedeniyle gördüğü tedaviye ilişkin evraklar, … 32. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası, kazaya karışan … plakalı aracın poliçesi ve kaza tarihinden itibaren trafik sicil kayıtları celp edilmiş, davacıya kaza nedeniyle rücuya tabi ödeme yapılıp yapılmadığı SGK’dan sorulmuş, davacı ile davalı …’nin sosyal ve ekonomik durumları kolluk vasıtası ile araştırılmış ve dosya kazanın meydana geliş şekli ile kusur durumunun tespiti yönünden rapor tanzim edilmek üzere İstanbul ATK’ya gönderilmiştir. 22/06/2018 tarihli ATK raporunda özetle; “Davalı sürücü …’nin sevk ve idaresindeki araçla olay mahalli ışık kontrollü kavşakta hızını yeterince azaltıp kontrollü ve tedbir alacak vaziyette sola dönüşe geçmesi, görüş alanını kontrol altında bulundurması gerekirken bu hususlara riayet etmediği anlaşılmakla kazanın oluşumunda %20 oranında, davacı yaya …’ın olay mahalli ışık kontrollü yaya geçidinde yayalara hitaben yanmakta olan kırmızı ışığı dikkate alarak durup ilk geçiş hakkını davalı sürücü sevk ve idaresindeki araca vermesi gerekirken bu hususlara riayet etmediği, kendi can güvenliğini tehlikeye düşürdüğü anlaşılmakla kazanın oluşumunda %80 oranında kusurlu olduğu” tespit ve mütalaa edilmiştir. Davacı İstanbul ATK’ya sevk edilerek maluliyet durumunun tespiti için rapor alınmıştır.
15/01/2019 tarihli ATK raporunda özetle; “davacının 09/09/2013 tarihinde geçirdiği araç dışı trafik kazasına bağlı yaralanmasının 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmadığından sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği” tespit edilmiştir. Davacı vekiline dava dilekçesi ile talep edilen maddi tazminatın hangi zarar kalemlerine ilişkin olduğunu açıklamak üzere süre verilmiş, davacı vekili dilekçesi ile 50.000,00 TL maddi tazminat taleplerinin 10.000,00 TL’sinin sağlık hizmet giderleri, 10.000,00 TL’sinin iyileşme giderleri, 20.000,00 TL’sinin ileride yapılacak tedavi gideri ve 10.000,00 TL’sinin ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan zarara ilişkin olduğunu açıklamış, dava dilekçesi ile 10.000,00 TL maddi tazminat talep edilmiş iken açıklama dilekçesi ile 50.000,00 TL maddi tazminat talep edildiğinden ıslah dilekçesi olduğu kabul edilerek davacı vekiline eksik peşin harcı tamamlattırılmıştır. Dosya aktüerya bilirkişi ile doktor bilirkişiden oluşan heyete tevdi edilerek talep edilen tazminat kalemleri yönünden rapor alınmıştır. Heyet raporunda özetle; asgari ücret üzerinden yapılan hesaplamaya göre kusur durumu da nazara alınarak davacının geçici iş göremezlik döneminde oluşan zararın 492,92 TL olduğunu, eğitimine 6 ay ara vermiş olması sebebiyle çalışma hayatına da 6 ay geç başlayacak olmasından doğan zararının 994,32 TL, SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderlerinin 10.891,00 TL, davalının %20 oranındaki kusuruna denk gelen kısmın 2.178,20 TL olduğunu, davalı tarafça davadan önce davacıya yapılan tedavi gideri ödemesinin 5.900,00 TL olması sebebiyle talep edilebilecek başka bir tedavi gideri olmadığını tespit ve beyan etmiştir. Raporda SUT’a göre hesaplama yapıldığı anlaşılmış olduğundan…’a göre hesaplama yapılmaksızın davacının karşılanmayan tedavi giderleri ile belgesiz tedavi giderlerinin tespiti yönünden heyetten ek rapor alınmıştır. Heyet ek raporunda davacının 09/09/2013 tarihine kadar olan tedavi giderlerinin karşılandığına dair imzasını havi belge olduğunu, bu tarihten sonraki SGK’nın sorumluluğu kapsamında olmayan tedavi giderlerinden davalının kusur oranına denk gelen kısmın 2.178,20 TL olduğunu ve zararın da davadan önce yapılan ödeme ile karşılandığına yönelik tespitini tekrar etmiştir.
Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesi neticesinde; 09/09/2013 tarihinde davalı …’nin … plakalı araç ile yaya olan davacıya çarpması neticesinde trafik kazası meydana geldiği, alınan ATK raporu ile tespit edildiği üzere davacının söz konusu yaralanmasının sürekli iş göremezliğine sebep olmadığı, geçici iş göremezlik süresinin ise kaza tarihinden itibaren 3 ay olduğu, kazanın meydana gelmesinde davacının %80, davalı …’nin ise %20 oranında kusurlu olduğu, … plakalı aracın davalı …Ş.’ya ait olduğu ve davalı …Ş. nezdinde 18/10/2012-2013 tarihleri arasında geçerli trafik sigortası poliçesinin bulunduğu, davacının doğrudan zararlarından, davalı …’nin haksız fiil hükümleri çerçevesinde ve kusuru oranında, davalı …Ş.’nin işleten olarak Karayolları Trafik Kanunu’nun 85. ve davalı …Ş.’nin de işletenin hukuki sorumluluğunu üstlendiği trafik poliçesi kapsamında mezkur kanunun 89. maddesi uyarınca sorumlu olduğu, alınan heyet raporunda davacının geçici iş göremezlik dönemi zararının 492,92 TL, SGK tarafından karşılanmayan ve davalı …’nin kusuruna denk gelen tedavi giderlerinin 2.178,20 TL olduğunun tespit edildiği, davalı tarafça sunulan 08/10/2013 tarihli belgede davacının kendisine davalı … tarafından 5.905,00 TL tedavi gideri ödemesi yapıldığını kabul ettiği, bu şekilde davadan önce davalıların sorumlu olduğu tedavi giderlerinin ödendiği, ileride yapılacak tedavi gideri ile sürekli maluliyet zararının da oluşmadığı anlaşılmakla davacının maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 492,92 TL tazminatın davalılar … ve … A.Ş.’den kaza tarihinden, davalı … şirketinden ise davadan önce temerrüde düşürülmediğinden dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmiştir. Manevi tazminat talebi yönünden ise; kazanın meydana geliş şekli, kusur durumu, davacının zararının ağırlığı, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, manevi tazminatın zenginleşme aracı olmayacağı hususları bir arada değerlendirilmekle talebin kısmen kabulü ile 4.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve … A.Ş.’den kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile tahsili davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davacının maddi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ ile 492,92 TL’nin davalılar … ve … A.Ş.’den 09/09/2013 tarihinden davalı …Ş.’den 02/01/2017 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Davacının manevi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ ile 4.000,00 TL’nin davalılar … ve … A.Ş.’den 09/09/2013 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Karar ve ilam harcı 306,91 TL’nin peşin alınan 1.058,81 TL harçtan mahsubu ile kalan 751,90 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan 1.600,00 TL bilirkişi ücreti, 709,20 TL posta ve tebligat masrafı, 876,50 TL ATK rapor ücreti olmak üzere toplam 3.185,70 TL yargılama giderinden davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 95,57 TL ile ilk harç 338,31 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı …Ş. Tarafından yapılan 50,00 TL yargılama giderinden davanın reddolunan kısmı üzerinden hesaplanan 47,00 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davalı …Ş. Tarafından yapılan 22,00 TL yargılama giderinden davanın reddolunan kısmı üzerinden hesaplanan 18,00 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen maddi tazminat kısmı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 492,92 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddolunan maddi tazminat kısmı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 492,92 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
9-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen manevi tazminat kısmı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddolunan manevi tazminat kısmı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
11-Taraflarca yatırılan gider avansından kalan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair,davacı vekili ile davalılar … ve … vekilinin yüzüne karşı davalı …Ş. Vekilinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 19/02/2020

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza