Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/226 E. 2020/127 K. 19.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/226 Esas
KARAR NO : 2020/127

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/03/2017
KARAR TARİHİ : 19/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili … A.Ş. asansör sektöründe hizmet veren ve iştigal ettiği iş kolunda dünyanın önde gelen markaları arasında yer alan …’in grup şirketlerinden biri olduğunu, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında 01.12.2012 ve 31.12.2013 tarihleri arasında 13 ay süreli olarak, … adresinde bulunan 2 Adet 10 duraklı … Model 625 Kg asansörlerin bakım ve onarım hizmetlerinin yapılması hususunda sözleşme yapıldığını, bu sözleşmenin “İşin Fiyatı ” başlıklı 4. maddesi gereği asansör aylık bakım bedeli birinci yıl asansör başına 270,00 TL + KDV olmak üzere aylık toplam 540,00 TL+KDV olacağı kunusunda anlaştıklarını, müvekkili şirket taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 7. Maddesinde belirtilen üzerine düşen sorumlulukları yerine getirdiğini, sözleşme konusu asansörlerin bakım ve onarımı işini sözleşme şartları çerçevesinde ifa ettiğini, davalı şirket, borcun ödenmesi hususunda taraflarınca yapılan bütün iyi niyetli girişimlere rağmen taraflar arasındaki ticari münasebet ve düzenlenen faturalar gereği borcunu ödemediğini, borcun ödenmemesi üzerine borçlu şirket aleyhine … 34. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı sayılı dosyasından icra takibi yapıldığını ve borçlu şirketçe zaman kazanmak için hukuka aykırı bir şekilde takibe itiraz edildiğini, davalı taraf itiraz dilekçesinde takibe yetki, borç ve diğer tüm feriler yönünden itiraz ettiğini, borçlunun itirazları mesnetsiz olduğunu ve hukuka aykırı olduğunu, borca ve ferilerine itiraz yönünden; davalı taraf borcu bulunmadığını iddia ettiklerini, oysa ki düzenlenen faturalar, cari hesap ekstresi ve sunacakları diğer delilerden de anlaşılacağı üzere davalı tarafın borçlarının bulunmadığı iddiası hukuki mesnetten yoksun olup zaman kazanmaya yönelik olduğunu, yukarıda arz ve izah olunan nedenlerden dolayı davalı şirketin takibe vaki itirazlarının iptaline, alacak likit olduğundan davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP;
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Davacı tarafından gerek icra takibi gerekse huzurdaki dava İstanbul İcra Müdürlükleri ve Mahkemelerinde ikame edilmiş ise de öncelikle genel yetki kuralı gereğince müvekkili şirketin adresinin Ankara olması nedeni ile yetkisizlik kararı verilerek dosyanın yetkili ve görevli Ankara Asliye Ticaret Mahkemelerine gönderilmesi gerektiğini, davacı taraf her ne kadar para borcunun ifa yerinin İstanbul olduğunu iddia etmiş ise de taraflar arasında akdedildiği iddia olunan sözlşeme niteliği gereği hizmet sözleşmesi olup sözleşmenin ifa yeri Ankara olduğunu, işbu sebeplerle öncelikle yetkisizlik kararı verilerek dosyanın yetkili ve görevli Ankara Asliye Ticaret Mahkemelerine gönderilmesine karar verilmesini talep ettiklerini, davacı tarafından müvekkili hakkında haksız olarak başlatılan icra takibine tarafımızca 15.12.2015 tarihinde itiraz edildiğini ve icra takibi itiraz üzerine durdurulduğunu, İİK’nun 67.maddesi uyarınca itirazın iptali davası açma süresi bir yıl olup davacının itirazın iptali davası açma süresi 15.12.2016 tarihinde sona erdiğini, işbu sebeplerle davanın öncelikle süre yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı taraf ile müvekkili şirket ile … adresinde bulunan 2 adet asansörün bakım ve onarım hizmetlerinin yapılması hususunda sözleşme akdedildiğini, davacı taraf, sözleşme gereği üzerine düşen yükümlülüklerini yerine getirdiğini iddia etmekte ise de sözleşme gereği üzerine düşen yükümlülüklerini yerine getirmediğini, bu hususa ilişkin ispat külfeti davacı tarafta olup davacı taraf herhangi bir delil ibraz edemediğini, yukarıda açıklanan ve resen belirlenecek durumlar karşısında haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın reddine, kötüniyetli olan davacı hakkında alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
1- … 34. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı sayılı dosyası.
2-Asansör bakım formu, servis formları.
3-… 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin … talimat sayılı dosyası ile … tarafından sunulan 20/04/2018 tarihli kök ve 20/05/2019 tarihli bilirkişi ek raporları.
4-Mahkememizce atanan Mali Müşavir … tarafından sunulan 03/02/2020 tarihli bilirkişi raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacı vekili dava dilekçesinde, davacı şirket ile davalı şirket arasında 01.12.2012 ve 31.12.2013 tarihleri arasında 13 ay süreli olarak, … adresinde bulunan 2 Adet 10 duraklı … Model 625 Kg asansörlerin bakım ve onarım hizmetlerinin yapılması hususunda sözleşme yapıldığını, bu sözleşmenin “İşin Fiyatı ” başlıklı 4. maddesi gereği asansör aylık bakım bedeli birinci yıl asansör başına 270,00 TL + KDV olmak üzere aylık toplam 540,00 TL+KDV olacağı kunusunda anlaştıklarını, müvekkili şirket taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 7. Maddesinde belirtilen üzerine düşen sorumlulukları yerine getirdiğini ancak davalının hizmete karşılık ödeme yapmadığını ve bu nedenle icra takibi başlatıldığını belirtmiş, davalı ise yetkisizlik itirazı ile hizmetin ifa edilmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Dava, Asansör bakım sözleşmesinden kaynaklandığı iddia edilen alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK 67 maddesine göre iptali talebidir.
Davalı her ne kadar yetkisizlik itirazında bulunmuş ise de, tacirlere verilen hakka dayanarak, taraflar arasında yapılan sözleşmede, İstanbul Mahkemelerinin yetkili kılındığı anlaşılmış olmakla, mahkememizin yetkili olduğu anlaşılarak dosyanın esasının incelenmesine geçilmiştir.
Hizmetin ifa edilip edilmediği ve alacak varsa miktarının tespiti açısından, defter incelmesi yaptrılmıştır.
Buna göre, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 222. maddesi uyarınca ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması gerekmekte olup, bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması ve defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Bu anlamda tek başına bir tarafın ticari defterlerindeki kayıtların davacı lehine delil olması mümkün değildir aksi halde hizmetin ifa edildiğinin, teslim edildiğinin ispatlanması gerekir.
Talimat yolu ile aldırılan 20/04/2018 tarihli bilirkişi raporuna göre: davalı yanın sunduğu 2015 yılı yasal defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının yasal süresi içerisinde yapıldığı, uyuşmazlığı konu olan faturalardan … tarih ve … nolu 770,54-TL bedelli faturanın davalı yasal defter kayıtlarında bulunmadığı dava dosyası içeriğine sunulan belgelerde faturanın tesliminin bulunmadığı ve yasal defter kayıtlarında bulunmadığı, dava dosyası içeriğine sunulan belgelerde faturanın teslimine ve hizmetin yapıldığına dair bir belgenin sunulmadı ve bu itibarla ispat yükünün davacı yana ait olduğu, takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 2.311,62-TL alacaklı olduğu belirtilmiştir.
Davacı defterlerinin incelenmesinde, 03/02/2020 tarihli bilirkişi raporuna göre, davacının defter ve belgelerini ibraz ettiği, e-defter mükellefi olduğu, 2015 takvim yılına ait incelenen ticari defter ve belgelerinin sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, davalıya ait ticari defter ve belgeler üzerinden yapılan incelemeye göre, takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 2.311,62-TL alacaklı olduğu, uyuşmazlığa konu … tarih ve … nolu 770,54-TL tutarındaki faturanın davacı yasal kayıtlarında bulunduğu, hizmetin yapıldığına dair servis formunun dava dosyası içerisinde olduğu anlaşılmaktadır.
Buna göre, hizmetin davacı tarafından ifa edildiği, faturalarda vade bulunduğundan vade tarihinde temerrüde düştüğü, davacının defter ve belgeleri üzerinde yapılan incelemede davalıdan takip tarihi itibariyle 3.086,12-TL asıl alacaklı olduğu anlaşılmakla, davanın kabulüne karar verilmiş ve ayrıca İİK 67 maddesi uyarınca itirazın iptali davasında alacaklı-davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun itirazında haksız ve alacağın da likit olması, borçlu-davalı yararına kötü niyet tazminatına hükmedilebilmesi için alacaklının takibe geçmede haksız ve kötü niyetli olması zorunludur. Alacağın likit ve hesaplanabilir olması, davalı/borçlunun itirazlarında haksız olduğunun anlaşılması karşısında hüküm altına alınan asıl alacak ve işlemiş faiz miktarı toplamının %20’si oranında İİK 67/2 maddesi uyarınca icra inkar tazminatına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın KABULÜ ile … 33. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin talep talebindeki gibi devamına,
Alacağın %20’si olan 616,43-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği alınması gereken 210,81-TL harçtan peşin alınan 31,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 179,41-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınıp hazineye gelir kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/2.maddesi gereği takdir ve tayin olunan 3.086,12-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Davacı yargılama gideri 31,40-TL ilk harç ve masraflar, 1.450,00-TL bilirkişi ücreti, 256,70-TL posta ile tebligat masrafı olmak üzere toplam 1.738,10-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı miktar itibari olmak üzere karar verildi.19/02/2020

Katip
e-imza

Hakim
e-imza