Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/134 E. 2019/1098 K. 04.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/39 Esas
KARAR NO : 2019/1096

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :12/01/2017
KARAR TARİHİ : 04/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerinin tekstil ürünlerinin perakende satışı işi ile uğraştıklarını, davalının ise tekstil ürünlerinin toptan satışını yaptığını, müvekkillerinin davalıdan mal almak amacıyla 30/12/2016 vade tarihli, 50.000,00 USD miktarlı senedi davalıya verdiklerini, senedin arkası incelendiğinde ” teminat senedidir ciro edilemez” ibaresi mevcut olmasına rağmen davalının senedi diğer davalı bankaya ciro ederek verdiğini ve davalı banka tarafından müvekkillerine protesto çekildiğini, müvekkillerinin davalı tarafa hiçbir borcu olmadığını, senedin mal gönderilmesine karşılık teminat olarak verildiğini ancak davalının mal göndermediğini, müvekkillerinin mağdur olduğunu, teminat senedinin davalıdan geri istenildiğini ancak iade edilmediğini, senette açıkça tahrifat yapıldığını, buna rağmen davalı bankanın basiretli tacir gibi davranmayarak müvekkillerine protesto gönderdiğini, senedin davalı … tarafından diğer davalı bankaya ne çeşit ciro ile verildiğinin belli olmadığını, tahsil cirosu ile verildi ise davalı bankanın senedin arkasına “bedeli tahsil içindir” yazması gerektiğini, eğer senet bedeli tahsil için verilmiş ise davanın reddi halinde müvekkillerinin yargılama giderlerinden sorumlu tutulamayacaklarını beyanla dava konusu senet nedeniyle müvekkillerinin davalılara borçlu olmadığının tespitine, davalılar aleyhine alacağın senet bedelinin %202sinden az olmayacak şekilde tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu senedin teminat senedi olmadığını, müvekkilinin tekstil sektöründe toptan ürün alım ve satımı yaptığını, davacılar ile de bu kapsamda ticari ilişkisi olduğunu, davacıların mal alımından kaynaklı borçları nedeniyle dava konusu senedi müvekkiline verdiklerini ve vadesi geldiğinde ödemediklerini, kötü niyetli olarak dava açtıklarını, senedin arkasında “teminat senedidir ciro edilemez” ifadesinin bulunmasının senede teminat senedi vasfını kazandırmayacağını, yazılan bu ifadelerin yazılmamış sayılacağını, senedin teminat senedi olabilmesi için üzerinde hangi borç ilişkisinin teminatı olarak verildiğinin belirtilmesi gerektiğini, davacıların teminat senedi iddialarını yazılı delille ispatlamaları gerektiğini beyanla davanın reddine, davacıların alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla tazminata mahkum edilmelerine ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin dava konusu senedi diğer davalıdan tahsil cirosu ile devraldığını, tahsil cirosunun temlik fonksiyonu olmadığını, müvekkilinin hak sahibi haline gelmediğini, sadece çekin tahsili hususunda vekil olduğunu, bu nedenle müvekkiline karşı dava açılamayacağını, öncelikle davanın husumet nedeniyle reddini talep ettiklerini, müvekkilinin senedi iyi niyetle iktisap eden 3. kişi konumunda olduğunu, diğer davalı ile davacılar arasındaki ilişkiyi bilmediğini, bilmesinin beklenemeyeceğini, davacılar ile diğer davalı arasındaki ticari ilişkinin müvekkilini bağlamayacağını, davacıların iddialarını senetle ispat etmeleri gerektiğini, müvekkilinin basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğünü yerine getirdiğini, kötü niyet tazminatının şartlarının oluşmadığını beyanla davanın reddine yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, senet nedeniyle borçlu olmadığının tespiti talebine ilişkindir.
Mahkememizce, … 20. Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyası celp edilerek incelenmiş ve mahkemece verilen 05/09/2018 tarihli kararda, her ne kadar davalı … yönünden davacıların şikayeti nedeniyle resmi belgede sahtecilik suçundan ceza davası açılmış ise de; davalının suçu işlediğine dair delil olmaması nedeniyle beraatine karar verildiği anlaşılmıştır. Dosya mali müşavir bilirkişiye tevdii edilerek rapor alınmıştır. Bilirkişi raporunda, davalı tarafından inceleme gününde herhangi bir ticari defter sunulmadığını beyan etmiştir. Davalı … vekili 09/07/2018 tarihli dilekçesi ile savunmalarını ıslah ederek, davacılardan … ile müvekkilinin ortağı ve sahibi bulunduğu …Tic. Ltd.Şti arasında ticari ilişki olduğunu, senedin şirkete olan borç nedeniyle verildiğini ancak senedin borçlu kısmının … tarafından imzalanması sebebiyle müvekkilince kabul edilmediğini, bu nedenle davacı …’ın da senedi kefil olarak imzaladığını, vadesi geldiğinde senedin ödenmediğini beyan etmiştir.
Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesi neticesinde; dava konusu senedin davacı … tarafından keşide edildiği, lehtarın davalı … olduğu, davacı … tarafından kefil olarak imzalandığı, senedin arka kısmında “eminat senedidir ciro edilemez” ibaresinin olduğu, bu ibarenin altında “…” yazdığı ve her iki ibarenin üzerine iptal kaşesi basıldığı, bundan sonra davalı … tarafından ciro edilerek diğer davalı bankaya verildiği, senedin ön kısmında teminat senedi olduğuna dair bir ibare olmadığı gibi arka kısmındaki ibarenin de iptal edildiği, davalı … hakkında açılan ceza davasında senette tahrifat yaptığına dair delil bulunmadığından beraatine karar verildiği, bu şekilde senetteki ciro silsilesinde kopukluk olmadığı, davalı bankanın senedi usulüne uygun ciro silsilesi kapsamında aldığı, bu şekilde davacıların senedin teminat senedi olduğunu kesin nitelikte bir delil ile ispatlayamadıkları anlaşıldığından davanın reddine, mahkememizce senedin icra takibine konulmamasına dair ihtiyati tedbir kararı verilmiş olup şartları oluştuğundan davacılar tarafından, davalı … senet bedelinin %20’si oranında kötü niyet tazminatı ödenmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın REDDİNE,
2-35.300 TL tazminatın davacılardan alınarak davalı … verilmesine,
3-Karar ve ilam harcı 44,40 TL’nin peşin alınan 3.014,18 TL harçtan mahsubu ile kalan 2.969,78 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
3-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 16.540,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalılara verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından kalan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.04/12/2019

Katip
E-imza

Hakim
E-imza