Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/132 E. 2018/395 K. 11.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/132 Esas
KARAR NO : 2018/395

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/02/2017
KARAR TARİHİ : 11/04/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili bankanın … şubesi ile davalı/borçlu … arasında akdedilen ve davalının müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı kredi sözleşmesine istinaden müvekkili bankaca davalı/borçluya kredili mevduat hesabı tesis edildiğini ve kullandırıldığını, borçlunun akdettiği sözleşme kapsamında kendisine kullandırılan kredi geri ödeme planındaki ödemelerini yasal süresi içerisinde yapmadığını, hesabın kat edilmesi ve ihtara rağmen verilen süre içerisinde borcun ödenmemesi üzerine davalı/borçlu aleyhine …. 30. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı/borçlunun ödeme emrini tebliğ aldığını, akabinde borca, faize ve ferilere itiraz ettiğini, davalı/borçlunun itirazlarının hukuki mesnetten yoksun ve kötü niyetli olduğunu, tamamı ile takibi geciktermeye yönelik olduğunu, müvekkili bankanın alacağının, muhataplarla imzalanan kredi sözleşmesinden ve bu sözleşmeye istinaden kullandırılan kredinin geri ödenmemesinden kaynaklandığını beyanla icra dosyasına vaki itirazın iptali ile takibin devamına,davalı yanın %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı yanın başlattığı … 30. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra takibinde borcun dayanağına ilişkin belge sunulmadığı gibi işbu dava dosyasında da mevcut olmadığını, borcun dayanağı olarak gösterilen kredi sözleşmesinin ne zaman imzalandığı bu aşamada belli olmadığından öncelikle zamanaşımı yönünden itirazlarını sunduklarını, ayrıca yeni borçlar yasası ile getirilen düzenlemeler tahtında kefalete ilişkin usul ve esas şartları bakımından itirazlarını sunduklarını, dava dilekçesinde her ne kadar hesabın kat edildiğine dair ihbarın yapıldığı belirtilmiş ise de müvekkiline yapılan herhangi bir bildirim bulunmadığını, müvekkilinin söz konusu borçla ilgili olarak mütemerrit durumda olmadığını, keza borcun ödenip ödenmediğini bilmek imkanının da fiilen bulunmadığını, müvekkilin kefili olduğu ileri sürülen kredi sözleşmesine istinaden esas borçluya gönderilen cari hesap kartının süresinin ne zaman dolduğunun ve bu süre dolduktan sonra yenilip yenilenmediğinin, yenilendiyse müvekkilinin kefalet taahhüdünün olup olmadığının bilinmediğini, kefilin sorumluluğunun belirlenebilmesi için her şeyden önce borçlunun sorumlu olduğu borç miktarı ile kefilin temerrüde düşürülüp düşürülmediğinin saptanması gerektiğini beyanla davacının sunacağı yeni bilgi ve belgelere karşı cevap haklarının saklı kalmak kaydıyla davanın reddi ile icra tazminatının yargılama masrafları ve avukatlık üeretinin davacıya yüklenmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, kredi borcu nedeniyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali talebine ilişkindir.
Mahkememizce … 30. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasının celp edilerek incelenmesi ile; davacı banka tarafından 07/12/2016 tarihinde davalı ve dava dışı diğer borçlular aleyhine asıl alacak, işlemiş faiz ve masraf toplamı olarak 16.355,25 TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalının 21/12/2016 tarihli dilekçesi ile tüm borca itiraz ettiği, takibin durduğu ve iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı banka tarafından kredi sözleşmesi, ödeme tabloları ve diğer kayıtlar sunulmuş, dosya takip tarihi itibariyle davacının alacaklı olup olmadığının tespiti için rapor alınmak üzere bilirkişilere tevdii edilmiştir. Bilirkişiler 06/11/2017 tarihli raporda özetle; davacı banka ile dava dışı asıl borçlu … – … arasında 17/04/2012 tarihinde genel kredi sözleşmesi imzalandığını, davalının sözleşmeyi 65.000,00 TL kefalet limiti ile müşterek borçlu müteselsil kefil olarak imzaladığını, davacı banka tarafından dava dışı asıl borçluya kullandırılan KMH hesabının 14/11/2016 tarihinde kat edildiğini, kat tarihi itibariyle davacının 16.202,28 TL alacağının olduğunu, davacı tarafından borçlu ve kefillere keşide edilen … 48. Noterliğinin … tarihli ve … yevmiye sayılı ihtarnamesinin dava dışı asıl borçluya 18/11/2016 tarihinde tebliğ edildiğini, davalıya ise tebliğ edilemediğini, davacının 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’na göre talep edebileceği akdi faiz oranının %2,52, temerrüt faizi oranının ise %30,24 olduğunu, buna göre davacının dava dışı asıl borçludan takip tarihi itibariyle talep edebileceği tutarın 16.509,22 TL, davalıdan talep edebileceği tutarın ise 16.464,92 TL olduğunu tespit ve beyan etmişlerdir. Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, Mahkememizce denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli görülmüştür.
Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesi neticesinde; davacı banka ile dava dışı asıl borçlu …- … arasında 17/04/2012 tarihinde genel kredi sözleşmesi imzalandığı, davalının sözleşmeyi müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladığı, sözleşme ve kefalet tarihi itibariyle 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun yürürlükte olmadığı, mülga Borçlar Kanunu uyarınca kefalete eş rızası aranmadığı, kefaletin geçerli olabilmesi için yazılı şekilde olması ve kefalet limitini göstermesi gerekmekte olup bu şartların mevcut olduğu, bu şekilde kefaletin geçerli olduğu, dava dışı asıl borçlunun Kredili Mevduat Hesabı borcunu ödememesi nedeniyle davacı banka tarafından hesabın kat edilerek dava dışı borçlu ve davalıya Noter ihtarnamesi gönderildiği, Noter ihtarnamesinin dava dışı borçluya tebliğ edildiği, bilirkişi raporunda dava dışı asıl borçludan talep edilebilecek alacağın; 15.821,96 TL asıl alacak, 457,67 TL işlemiş faiz, 22,88 TL BSMV ve 5,36 TL masraf olarak tespit edildiği, her ne kadar davalı takipten önce temerrüde düşürülmemiş ise de müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak kefalet limiti dahilinde asıl borçlunun tüm borç kalemlerinden sorumlu olduğu anlaşılmakla bilirkişi raporunda tespit edilen davalının kefalet limitinin altında kalan dava dışı asıl borçlunun sorumlu olduğu tüm tutarlar yönünden davanın kısmen kabulü ile itirazın iptaline, alacak likit ve itiraz haksız olduğundan davalının hüküm altına alınan alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatı ödemesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-DAVANIN KISMEN KABULÜNE; Davalının … 30. İcra dairesinin … esas sayılı dosyasına itirazının ana para 15.821,96 TL işlemiş faiz 457,67 TL %5 BSMV 22,88 TL, masraf 5,36 TL üzerinden asıl alacağa 5464 sayılı kanunun 26/2 maddesi uyarınca takip tarihinden itibaren işletilecek değişen oranlarda faizi ile devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Hüküm altına alınan 16.307,87 TL üzerinden hesaplanan 3.261,58 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilemsine,
3-Karar ve ilam harcı 1.113,99 TL’den peşin alınan 279,31 TL harcın mahsubu ile bakiye 834,68 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 1.200,00 TL bilirkişi ücreti ve 102,00 TL tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 1.302,00 TL yargılama giderinden davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 1.288,98 TL ile peşin olarak ödenen harç 315,31 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereği davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 2.180,00TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereği davanın reddolunan kısmı üzerinden hesaplanan 47,38 TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından kalan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.11/04/2018

Katip

Hakim