Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/126 E. 2020/707 K. 16.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/126 Esas
KARAR NO : 2020/707

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/02/2017
KARAR TARİHİ : 16/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkili arasında anahtar teslimi esasına göre yıkım sözleşmesi akdedildiğini, sözleşmede müvekkili şirkete ait … İli, … İlçesi, … Mahallesi, … Caddesi, 2303 ada, 34 parsel adresinde bulunan arsadan çıkan tüm malzemelerin döküm sahasına atılması ve arsanın belirlenen kotta ve diğer detayları sözleşme eki teknik şartnamede belirtildiği şekilde teslimi işinin yapılması konusunda anlaştıklarını, davalının arsada bulunan çatı paneli, beton makas, kolon ve benzeri hurda malzemelerin satışını yapmayı, bunun karşılığında müvekkiline 175.000,00 TL ödemeyi, yıkım dolayısıyla çıkan hurdaların satımından elde edilecek bakiye karşılığında yıkım yapmayı taahhüt ettiğini, fakat belirlenen süre içerisinde davalının işe başlamadığını ve bitirmediğini, yıkımın, yıkım ruhsatında belirtilen kotta yapılmadığını, arsadan taşınması gereken molozların taşınmadığını, davalının hurda malzemeleri yıkım sahasından alarak satışını yaptığını ve çıkan molozları taşımadığını, müvekkili şirket tarafından davalıya 21/02/2013 tarihli Noter ihtarnamesi gönderilerek sözleşmenin feshedildiğinin ve fesih nedeniyle uğranılan zararların talep edileceğinin ihtar edildiğini, sözleşmenin 25.5. maddesi uyarınca müvekkilinin eksik kalan işleri … Ltd. Şti.’ye yaptırdığını, bu şirkete 23.430,35 TL ödeme yaptığını, müvekkilinin dava dışı şirkete ödediği bedel kadar zarara uğradığını, bu nedenle davalı hakkında … 13. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı şirket yetkilisinin takibe borcu olmadığından bahisle itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, müvekkilinin zararının karşılanmaması nedeniyle itirazın haksız olduğunu beyanla itirazın iptaline, takibin devamına, davalının alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacı ile aralarında yapılmış olan yıkım sözleşmesi ile davacıya ait arsada bulunan çatı paneli, beton makas, kolon ve benzeri hurda malzemelerinin satışını yapmayı ve bunun karşılığında davacıya 175.000,00 TL ödemeyi, yıkımdan çıkan hurdaların karşılığında yıkımı yaparak molozların taşınmasından sonra boş arsayı teslim etmeyi üstlendiklerini, fakat yıkım işlerinde kademe kademe gelişen ruhsat işleri yani Belediyenin ruhsatı geç vermesi nedeniyle sözleşmedeki sürenin aşıldığını, gelişen bütün olumsuzluklara rağmen sözleşmeye uyularak süresinden önce arsanın teslim edildiğini, davacının yıkım yapılacak yerde sulama için kuyu ve şantiye suyunun bulunduğunu söylediğini, bu nedenle sözleşmeye sulama masraflarının eklenmediğini, ruhsat çıkma aşamasında Belediye tarafından şantiyenin suyunun ve elektriğinin kesildiğini, bahsedilen kuyunun suyunun zamanla kurumuş olduğu anlaşıldığından bu aşamada sulama masraflarının da eklendiğini, davacıya su faturalarının kesildiğini, söz konusu fatura bedellerinin ödenmediğini, taraflarınca arsa içerisindeki bodrum boşluklarını herhangi bir tehlike arz etmemesi için molozlarla doldurulduğunu, bu işin su faturaları karşılığında yapıldığını, davacı ile bu şekilde anlaşılarak arsanın boş şekilde teslim edildiğini, davacının başkasına yaptırdığını beyan ettiği işin ikinci temel harfiyat işi olduğunu, kötü niyetli olarak takip başlattığını beyanla davanın reddine, yargılama giderler ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, eser sözleşmenin ifa edilmemesi nedeniyle feshi ve fesih nedeniyle uğranıldığı iddia edilen zararın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı taleplerine ilişkindir.
Mahkememizce, … 13. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının celp edilerek incelenmesi ile; davacı tarafından davalı aleyhine 23.430,22 TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya 02/11/2015 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 06/11/2015 tarihli dilekçesi ile borcu olmadığından bahisle takibe itiraz ettiği, takibin durduğu ve iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
… Belediye Başkanlığı’ndan davacıya ait … İli, … İlçesi, … Mahallesi, … Caddesi, 2303 ada, 34 parsel adresinde bulunan arsa üzerinde davalıya yıkım ruhsatı verilip verilmediği ve verildiyse tarihinin ne olduğu sorulmuş, tarafların tanıkları duruşmada dinlenmiş, sunulan deliller, dosya kapsamı ile ticari defterler üzerinde inceleme yapılarak taraflar arasındaki ticari ilişkinin defterlere ne şekilde yansıdığı, davalı tarafından üstlenilen edimlerin ifa edilip edilmediği ve davacının iddia ettiği alacak hususunda rapor tanzim edilmek üzere dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiştir. Bilirkişi heyeti raporunda özetle; davacının incelemeye sunulan ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulmuş olduklarını, davacının defterlerinde davalı tarafından düzenlenen 03/01/2013 tarihli, 14.040,00 TL bedelli ve inşaat suyu fatura yansıtma bedeli açıklamalı faturanın kayıtlı olduğunu ancak yine davalı tarafından düzenlenen 07/01/2013 tarihli, 5.078,00 TL bedelli faturanın kayıtlı olmadığını, davacının kendi defterlerine göre takip tarihi itibariyle davalıya 14.040,00 TL borçlu olduğunu, davalının ticari defterlerini incelemeye sunmadığını, dava dışı … Tic. Ltd. Şti. tarafından 1 nolu hak ediş bedeli açıklaması ile davacı adına 10/09/2013 tarihli ve 653.711,76 TL bedelli fatura düzenlendiğini, davacı tarafından faturaya dayanak teşkil eden hak ediş tablosunda pasa nakliyesi açıklamalı satırın işaretlenerek davalının tamamlamadığı iddia edilen iş bedeli olarak nitelendirildiğini ve bu bedelin 23.403,35 TL olduğunu, takibe de bu bedelin konu edildiğini, bu bedel için davacı tarafından davalı adına herhangi bir fatura düzenlenmediğini, davalı tarafından arsada bulunan bodrum boşluklarının tehlike arz etmemesi için molozlar ile doldurulduğu iddia edilmiş ise de, taraflar arasında imzalanan sözleşmede çevre koruma bantlarının sözleşme harici olduğunun belirtildiğini, … işlemi yapılacak bir arsada bodrum kat boşluğunun molozlarla doldurulması değil çevre koruma bantları ile güvenlik önlemi alınması gerektiğinden, davalının molozların bodrum boşluklarına doldurulduğu iddiasının inandırıcı olmadığını, bu durumun sözleşmeye aykırı olduğunu, bu nedenle davacı tarafından davalının eksik bıraktığı işin üçüncü bir şirkete tamamlattırıldığını ve talep edilen bedelin kadri-marufunda olduğunu tespit ve beyan etmiştir. Rapor taraflara tebliğ edilmiştir.
Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesi neticesinde; taraflar arasında anahtar teslimi esasına göre yıkım sözleşmesinin akdedildiği, sözleşme ile davalının, “davacıya ait … İli, …İlçesi, .. Mahallesi, .. Caddesi, 2303 ada, 34 parsel adresinde bulunan arsadan çıkan tüm malzemelerin döküm sahasına atılması ve arsanın belirlenen kotta ve diğer detayları sözleşme eki teknik şartnamede belirtildiği şekilde teslimi” işini yapmayı üstlendiği, sözleşme uyarınca arsadan çıkan tüm malzemenin davalıya ait olduğu, sözleşmenin 8. maddesine göre, işin süresinin arsanın davalıya tesliminden itibaren 30 gün olduğu, 13. maddesine göre, davalı tarafından davacıya işlerin tamamlanmasından sonra fatura karşılığında 175.000,00 TL ödeneceği, 25.5. maddesi uyarınca işin gecikmesi halinde davacının sözleşmeyi feshedebileceği ve sözleşmenin feshi halinde işleri davalının nam ve hesabına üçüncü kişiye yaptırılabileceği, bu durumda daha sonra tasfiye hesabı yapılacağı ve sözleşme konusu işlerin tamamlanmayan kısımları için harcanan paranın yüzde otuz fazlası ile davalıya tahmil edileceği, davacı tarafından davalıya gönderilen 21/02/2013 tarihli Noter ihtarnamesi ile sözleşmede üstlenilen işlerin 30 günlük süre içerisinde tamamlanmadığından bahisle sözleşmenin feshedildiğinin bildirildiği, davalının yapmadığı iddia edilen işlerin … Ltd. Şti.’ye tamamlattırıldığının iddia edildiği ve bu kapsamda … A.Ş. ile yapılan sözleşme ve adı geçen şirket tarafından yüklenicisi … Ltd. Şti. olan yüklenici hakedişinin sunulduğu, bu hak edişte yer alan pasa nakliye açıklamalı işlerin dava konusu sözleşmeye göre tamamlanmayan işler olduğu iddia edilerek bu iş bedeli olan 23.430,22 TL’nin davalıdan talep edildiği, davalı tarafından sözleşme ile üstlenilen işlerin tamamlandığı ve arsanın davacya boş olarak teslim edildiğinin iddia edildiği, davacıya masraflara eklenmeyen su bedeli için fatura düzenlendiği beyan edilerek bu kapsamda 2 adet faturanın dosyaya sunulduğu, söz konusu faturalardan 14.040,00 TL bedelli olanın davacının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu ve davacı tarafın kendi defter kayıtlarına göre davalıya takip tarihi itibariyle 14.040,00 TL borçlu olduğu, dinlenen davacı tanığının dava konusu arsada bulunan yıkım işlerini yaptıklarını, molozları taşıdıklarını beyan ettiği, davalı tanığının ise davalı şirket adına sözleşme konusu arsada yıkım işlerini yaptıklarını, molozları tamamen taşıdıklarını ve düz arsa olarak teslim edildiğini beyan ettiği, taraflar arasındaki uyuşmazlığın bu noktada davalı tarafından sözleşme konusu işlerin tamamlanıp tamamlanmadığı, davacı tarafından üçüncü kişiye yaptırıldığı beyan edilen işlerin ne olduğu ve bu işlerin bedellerinin davalıdan talep edilip edilemeyeceği hususunda toplandığı anlaşılmıştır. Her iki tarafça dinletilen tanıkların beyanlarının birbiri ile çelişmiş, davacı tarafından arsanın teslim edildiği şekildeki hali, davalı tarafından bırakıldığı hali ile ilgili herhangi bir tespit raporu ya da fotoğraf sunulmamış, davalı tarafından davacı ile arsanın teslimi ile anlaştıkları ve su faturası düzenlendiği iddiası davacı defterleri ile doğrulanmış, davacının sunduğu hakedişte hangi işlerin tamamlatıldığı ve bu işlerin davalının yapması gereken işler olduğu anlaşılamamış, bu nedenle davacı tarafından sözleşmenin haklı nedenle feshi ile icra takibinde talep edilen bedelin davalının yapması gerektiği halde yapmaması ve sözleşmenin 25.5. maddesi uyarınca üçüncü kişiye tamamlattırılan işler olduğu iddiası ispat edilememiş olduğundan, davalının itirazlarının haklı olduğu kanaatine varılarak davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar ve ilam harcı 54,40 TL’nin peşin alınan 283,03 TL harçtan mahsubu ile kalan 228,63 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından kalan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.16/12/2020

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza