Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1076 E. 2021/258 K. 21.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1076 Esas
KARAR NO : 2021/258

DAVA : Alacak (Ticari İşletme Kirası Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/12/2017
KARAR TARİHİ : 21/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari İşletme Kirası Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;davalı şirket ile müvekkili şirket arasında … alışveriş merkezindeki 35 numaralı işyeri ile ilgili olarak bir kira sözleşmesi ve … Satış Sözleşmesi ile … Franchise Sözleşmesi imzalandığını, müvekkili şirket uzun yıllardan bu yana kuyumculuk-gümüşçülük ticaret yaptığını, 2011 yılında da şüphelilerden …’in sahibi olduğu şirket ile … alışveriş merkezindeki 35 numaralı işyeri ile ilgili olarak bir kira sözleşmesi ve … Satış Sözleşmesi ile … Franchise Sözleşmesi imzalamak konusunda görüşmelerde bulunduğunu, müvekkili şirket yetkilileri, davalı şirket ile kira sözleşmesi ve diğer sözleşmeler imzalanmadan önce vurgulanan güvenilirlik anlayışı ve şirketin sahip olduğu isim ve markaya iyi niyetle güvenerek ve inanarak verilen ciro bilgilerinin de doğruluğuna inanarak bu kira sözleşmesini imzaladığını, hatta bununla da yetinmeyerek … Mağazalarını da açtığını, ancak müvekkili şirket ticari faaliyetlerine başladıktan sonra davalı şirket yetkilileri tarafından iletilen aylık cirolara ulaşamadığını ve öncelikli olarak …ve … mağazalarını kapatmak zorunda kaldığını, müvekkili şirket … 23. Noterliği’nin .. tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile 27/09/2011 tarihli Kira Sözleşmesini … Satış Sözleşmesini ve …Franchise Sözleşmesini 31/08/2017 tarihinden itibaren feshederek, bu tarih itibarı ile … alış-veriş merkezindeki 35 numaralı işyerinin tahliye edileceğini, ayrıca fazlaya ilişkin tüm talep ve dava hakları saklı kalmak üzere müvekkili şirketten haksız ve hukuka aykırı olarak dekorasyon bedeli adı altında tahsil edilen 50.000-USD+KDV bedelin tahsil edildiği tarihten itibaren Reeskont avans faizi ile kendilerine ödenmesini ettiklerini, fazlaya ilişkin tüm talep ve hakları saklı kalmak üzere şimdilik 5.000,00-TL’nin zararın doğduğu tarihten itibarı ile faizi ile birlikte davalı şirketten tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraftan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP;Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı … Tic. Ltd.şti.’nin müvekkili şirket ile aralarında yaptıkları kira sözleşmesi uyarınca; … adresindeki mecurda kiracı ve franchise sözleşmesiyle müvekkili şirketinin markasını kullanan bayisi olarak çalışmaktayken; taraflarının davacısı olduğu … 8. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 28/09/2017 tarih …Esas ve …Karar sayılı kesinleşmiş itirazın kaldırılması ve tahliye ilamına dayanılarak;…19. İcra Müdürlüğü’nün … Talimat sayılı dosyasıyla tahliye kararı gereğince 11/10/2017 tarihinde tahliye edildiğini, davacı tarafça; müvekkili şirkete gönderilen … 23. Noterliği’nin … tarih ve … Yevmiye numaralı ihtarnamesinde ve iş bu dava dilekçesinde; davacı taraf; müvekkili şirket çalışanlarının , davacıya ; 2010 ve 2011 yılları ciroları hakkında yanıltıcı beyanda bulunduklarını iddia edildiğini, ilgili ihtarnamenin 8 numaralı bendinde ve iş bu davaya esas dava dilekçesinde aynen “ yine müvekkil şirket …merkezindeki 35 numaralı işyeri ile ilgili olarak 2-3 ay önce yapmış olduğu araştırmada önceki yıllar aylık gerçek cirolara ulaşmış ve şirketiniz yetkilisinin mail yolu ile bildirmiş olduğu ciroların çok altında olduğunu tespit etmiştir” iddiasında bulunulduğunu, davacı tarafın tüm iddiaları soyut, mantık dışı, imzalı olmayan , hiçbir hukuki değeri olmayan kağıtlara sığınılarak kendilerine delil yaratılmaya çalışılan, kesinleşmiş icra dosyaları ve mahkeme kararlarındaki borçlarından kendilerini kurtarmaya çalıştıkları, hiçbir mesnedi olmayan iddialar olduğunu, bu nedenle davacının tüm taleplerinin reddine karar verilmesini talep ettiklerini, davacı tarafın tüm iddialarının soyut, hukuki ve sözleşmesel dayanağı olmayan sadece iddiadan ibaret olan davasının reddine; tüm yargılama giderleriyle vekalet ücretinin de davacı tarafa yükletilmesinine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
… Satış Sözleşmesi ile … Franchise Sözleşmesi, tarafların ticari defter ve kayıtları, 21/06/2019 tarihli bilirkişi kök raporu,14/01/2021 tarihli bilirkişi ek raporu ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; taraflar arasındaki sözleşmeden kaynaklı olarak maddi zarar ile denkleştirme bedeli ( müşteri potrföy tazminatı ) talebine ilişkindir.
Davacı vekili 24/12/2018 tarihli beyan dilekçesi ile dava değerinin 191.385,00 TL olduğu bildirerek , dava değeri üzerinden tamamlama harcı yatırmıştır.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve kayıtları ile sunulan belge ve deliller üzerinde mali müşavir bilirkişi ve hukukçu bilirkişi ile inceleme yapılarak rapor tanzimi istenmiş; bilirkişiler tarafından düzenlenen 21/06/2019 tarihli kök raporun sonuç kısmında özetle; taraflar arasındaki ticari ilişkinin her iki tarafın kabulünde olduğu, mahkemece portföy tazminatının kabulü halinde davalı verilerinden elde edilen rakamın davalının davacıya yapmış olduğu KDV’siz satışlar toplamı olduğu, davacının, davalıdan elde ettiği 5 yıllık net gelirini göstermediği, bu nedenle salt bu rakam üzerinden gidilerek hesaplama yapmanın mümkün olmadığı, davacının talebini net,somut ve rakamsal olarak ortaya koyması, gereken açıklamayı yapması ve bunun defter kayıt ve belgelerden de denetiminin yapılmasının gerektiği, bila yürürlük tarihli , 15/02/2013 başlangıç ve 14/08/2018 bitiş tarihli … ALT KİRA SÖZLEŞMESİ dosyada mevcut olmakla birlikte , dava dilekçesinde zikredilen “… satış sözleşmesi ve … Franchise sözleşme… ” lerine dosyada rastlanmadığı, bu nedenle davacının talep ettiği tazminat şartlarının oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise talep edilebilecek tazminat miktarı ile iadesi istenilen bedelin sözleşme kapsamında iadesinin mümkün olup olmadığı hususunda görüş bildirmenin bu aşamada mümkün olmadığı, dosyadaki “… satış sözleşmesi ve … Franchise sözleşmesi mevcut almamasına rağmen mali tespitlere göre davalı tarafından davacıdan tahsil edilen 50.000 USD nin dekorasyon bedeli olmadığını söylemenin mümkün olduğu, Franchise sözleşmesinin feshine bağlı tazminat ve portföy akçesi talepleri yönünden yapılan değerlendirmede, davacının yanlış bildirilen ciro oranları kapsamında hile sebebiyle iptal hakkının mevcut olduğu, ancak sürekli borç ilişkisi mevzu bahis olduğundan dönme değil ileri etkili fesih hakkının söz konusu olacağı , bu durumda davacının iptal hakkı dolayısıyla feshin söz konusu olacağı ve davalının iptal sebebiyle zararları tazmin etmesinin gerektiği ancak zarar yönünden mali bilirkişisinin gerçekleşen ciro rakamlarının vaadedilenin üstünde olduğu ve yine davalının ciro taahhüdü vermediğine ilişkin 8. madde çerçevesinde somut olayda artık davacının ciro dolayısıyla bir zararından söz edilemeyeceği, kaldı ki basiretli tacir olarak davranmakla yükümlü olan davacının uzun yıllar geçtikten sonra böyle bir talepte bulunmasının da hayatın olağan akışına, dürüstlük kuralı ve çelişkili davranış yasağına aykırı olduğundan davacının ciro sebebiyle aslen mevcut olmayan bu zarardan dolayı talepte bulunamayacağı, taraflar arasındaki 26/09/2011 tarihli franchise sözleşmesinin sunulmadığı, sadece kira kontratının sulunduğu, davacıya her hangi bir tekel hakkı tanınmış olmadığının dosya kapsamından anlaşılıyor olması nedeniyle davacı lehine TTK 122/5 maddesi uyarınca portföy tazminatı hükmedilmesinin de mümkün olmadığı yönünde görüş bildirilmiştir.
Tarafların beyan ve itirazları ile davacı vekili tarafından dosyaya sunulan Franchise sözleşmesi doğrultusunda bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan 14/01/2021 tarihli ek raporun sonuç kısmında özetle; davacı yanın feshinin haksız olduğu, dosyanın mevcut durumuna göre feshi haklı kılan sebeplerin ortaya konulamadığı ve bu sebeple davalıdan tazminat talebinde bulunamayacağı, dekorasyon bedelinin 5 yıl süreli sözleşme için ödenmiş ve bu süre de dolmuş olduğundan iadesinin istenemeyeceği, akdedilen ve yine yenilenen sözleşmede davacı franchise alana tekel hakkı da tanınmamış olduğundan davacının TTK 122/5 maddesi uyarınca portföy tazminatına da hak kazanamayacağı yönünde görüş bildirilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacı ile davalı arasında … Satış Sözleşmesi ile … Franchise Sözleşmesinin imzalandığı, sözleşmeler doğrultusunda taraflar arasındaki ticari ilişkinin kurulduğunun her iki tarafın da kabulünde olduğu, her ne kadar davacı tarafından, sözleşmenin sona ermesinden kaynaklı olarak zarar tazmini talep edilmişse de, mahkememizce hükme esas alınan kök ve ek raporda mali müşavir bilirkişice yapılan tespitlerde , davacı yanca taraflar arasındaki sözleşmenin mevcut durumuna göre feshini haklı kılan sebeplerin ortaya konulamadığı bu sebeple davacının feshinin haksız olduğu, davacının sözleşme döneminde gerçekleşen ciro rakamlarının vaadedilenin üstünde olduğu ve yine taraflar arasındaki sözleşmenin 8. Maddesi doğrultusunda davalının, davacıya ciro taahhüdü vermediği, kaldı ki basiretli tacir olarak davranmakla yükümlü olan davacının uzun yıllar geçtikten sonra böyle bir talepte bulunmasının da hayatın olağan akışına, dürüstlük kuralına aykırı olduğu, davacının ciro dolayısıyla bir zararından söz edilemeyeceği, yine davacı tarafından portföy tazminatı ödenmesi talep edilmişse de, taraflar arasındaki sözleşmede davacıya her hangi bir tekel hakkı tanınmadığı, bu sebeple davacı lehine TTK 122/5 maddesi uyarınca portföy tazminatı koşullarının da oluşmadığı, yine davacı tarafından dekorasyon bedelinin iade edilmesi talep edilmişse de dekorasyon bedelinin 5 yıl süreli sözleşme için ödenmiş ve bu süre de dolmuş olduğundan iadesinin istenemeyeceği, davacı tarafça dava dilekçesinde açıkça yemin deliline de dayanılmadığı anlaşılmakla ispat edilemeyen davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın REDDİNE ,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 59,30-TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 85,39-TL harç ve 3.268,37 TL tamamlama harcından mahsubu ile bakiye 3.294,46-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca reddedilen dava değeri üzerinden davalı lehine hesaplanan 21.846,95-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 50 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde HMK 333 maddesi uyarınca taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 21/04/2021

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza