Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/100 E. 2020/10 K. 17.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/100 Esas
KARAR NO : 2020/10

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 10/07/2014
KARAR TARİHİ : 17/01/2020

Dava öncelikle İstanbul 20. Asliye Hukuk Mahkemesinin 10/07/2014 tarih 2014/329 esas ve 2016/269 karar sayılı görevsizlik kararı gereğince dosya mahkememize tevzi edilmiş olup mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket nezdinden … nolu Can Sağlığı Sigortası Poliçesi kapsamında sigortalı buunan …’in 11.05.2013 tarihinde … adresinde bulunan 1 nolu davalı … Limited şirketinin işletmecisi, 3 nolu … Sigorta A.Ş nin … nolu KTK zorunlu Mali Sorumluluk sigortacısı, 2 nolu davalı …’ın otopark görevlisi olarak çalışanı olduğu …’a aracını teslim ettikten sonra aracını teslim almaya geldiğini, park görevlisinin 2 nolu davalı …’a teslim etmek maksatlı aracı dik yokuştan hızla getirdiğini, arabaya binmeye çalışırken aracın yokuş aşağı kayması ile arabanın koluna eli sıkışan dava dışı sigortalının düştüğünü, bir süre yokuş boyunca sürüklendiğini, 2 nolu davalının dikkatsizliği sonucu 1 nolu davalı konumundaki otopark işletmecisi şirketin sorumluluk sahası içerisinde meydana gelen iş bu kaza sebebiyle dava dışı sigortalının sol el bileğinde kırık, iki dişinde kırık, boyun ve belde zedelenme yüz sağ-sol kolda yaralanma ve morarma kafatası ile alın arasında iç kanama gibi pek çok yaralanma meydana geldiğini ve bu yaralanmalar sebebi ile tedavi görmesi gerektiğini, yapılan iş bu tedavi giderlerinin karşılığı olarak da müvekkili şirketçe 15.258,52 TL ödendiğini, bu nedenlerle müvekkil şirketçe ödenen toplam 15.258,52 tedavi giderinin fazlaya ilişkin talep dava hakları saklı kalmak kaydıyla ödeme tarihlerinden itibaren işlemiş ve dava tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faizleri ile birlikte davalılardan müştereke ve müteselsilen rücuen tahsiline, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin de davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacının müvekkili sigorta şirketine rücu edebilmesi için öncelikle sigortalısının hukuki haklarına kanunda öngörülen şekilde halef olduğunu kanıtlaması gerektiğini, davacının talebine konu tedavi giderinin 6111 sayılı yasanın 59. maddesi ile değiştirilen KTK 98 düzenlemesi gereği, müvekkili sigorta şirketi değil sosyal güvenlik kurumunun sorumlu olduğunu, kazanın oluşumunda davacının sigortalısının kusurlu olup olmadığının her halükarda tespit edimesi gerektiğini, bu nedenlerle haksız ve hukuka aykırı şekilde açılan davanın reddine, yargılama özel sağlık sigorta poliçesi ya da mecburi mali mesuliyet sigorta poliçesine istinaden sigorta şirketlerine halefiyet yolu ile geçmesinin mümkon olmadığını, dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı tarafın iş bu davayı açarak talep etmiş olduğu rücuen tazminat talebinin zamanaşımına uğradığını, sağlık sigorta poliçesi kapsamında davacı şirkete sigortalı bulunan …’nın geçirmiş olduğu trafik kazasıyla ilgili olarak davacı sigorta şirketinin poliçe kapsamındaki sorumluluğunun saklı olduğunu, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
1-… (Kapatılan) 17. Sulh Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosya sureti.
2-Sigorta poliçesi, epikriz raporları, tedavi evrakları, cd, can sağlığı sigorta poliçesi, ödeme dekontarı.
3-… 20. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından aldırılan bilirkişiler … ile … ve …’ın müşterek sunulan 20/01/2016 tarihli kusur raporu.
4-… 20. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından aldırılan bilirkişiler Dr. … ile Dr. … ve Dr. … tarafından sunulan 10/02/2015 tarihli bilirkişi raporu.
5-Mahkememizce İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin… tarih ve … sayılı kusur raporu.
6-Mahkememizce atanan Sigorta/Hasar/Nakliyat uzmanı bilirkişi … tarafından sunulan 12/11/2018 tarihli hesap raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacı, dava dilekçesi ile sigortalısı …’e meydana gelen kaza nedeniyle tedavi gideri karşılığı olarak 15.258,52 TL ödendiğini, bu nedenle davacı şirketçe ödenen toplam 15.258,52 tedavi giderinin fazlaya ilişkin talep dava hakları saklı kalmak kaydıyla ödeme tarihlerinden itibaren işlemiş ve dava tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faizleri ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen rücuen tahsilini talep etmiş, davalılar davanın reddini savunmuşlardır.
Dava, tedavi giderinin rücuan tazminat talebidir.
Dosyanın esası için yapılacak olan, ilk olarak tarafların kusur durumlarını tespit etmek, tedavi gideri olarak yapılan ödemenin tedavi ile uyumlu olup olmadığını doktor bilirkişiden öğrenmek, sonrasında davacının sigortalı haklarına halef olup olmadığna karar vermekten ibarettir.
Bu doğrultuda, 20/01/2016 tarihli kusur raporunda özetle: davalı …’ın %100 oranında kusurlu olduğu, davacıya sigortalı …’in kusursuz olduğuna dair rapor tanzim edilmiş, daha sonra mahkememizce alınan ATK raporu ile bu kusur oranları teyid edilmiş ve kusur oranının birbiri ile örtüştüğü anlaşılmakla, kusur yönünden davalı … yüzde yüz kusurlu, davacıya sigortalı … kusursuz kabul edilmiştir.
Yapılan ödemenin tedavi ve sigortalının gördüğü bedensel zararla uyumlu olup olmadığı yönünden yapılan araştırmada, Dr. Heyeti tarafından sunulan 10/02/2015 tarihli bilirkişi rapora göre, sigortalının geçirdiği trafik kazasına istinaden toplam tedavi tutarının 16.328,79-TL olarak hesaplandığını ve ortaya çıkan bu tedavi harcamalarının da mevcut tettik ve tedavi hizmetler için sağlık kuruluşlarının özellik ve niteliği de dikkate alındığında verilen tedavi hizmeti ile uyumlu olduğu anlaşılmıştır.
Sigorta poliçesi yönünden yapılan değerlendirmede ise,11.03.2013 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle, dava konusu yaralanmanın, davacının sağlık sigorta poliçesi teminat kapsamında olduğu, sigorta poliçesinde yapılan tedavi giderinin 100/100’ün sigorta kapsamında olduğunun kararlaştırıldığı, TTK 1418. Maddesine gereği halefiyet değerlendirildiğinde,, yapılan tedavinin teminat kapsamında olduğu, tedavinin gerçekleştiği, ödemenin davacı tarafından sigortalıya yapıldığı buna göre davacının sigortalının haklarına halef olduğu, davalı … işletmeci olarak sorumluluğun, davalı … Sigorta A.Ş.’nin … sigortacısı olarak KTK Zorunlu Mesleki Sorumluluk Sigortası nedeniyle, davalı …’in kazadaki kusuru nedeniyle sorumlulukları var ise de, meydana gelen kazanın trafik kazası olması nedeniyle, 6111 sayılı kanun ve bu kapsamda düzenlenen 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 98. Maddesi ve 104. Maddesi ile bu kanun kapsamında çıkarılan yönetmelik ve genelgeler gereği zararın davalı Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanması gerektiği anlaşılmakla, davalı SGK yönünden davanın kabulüne diğer davalılar yönünden davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Davalıların kusur durumu nedeniyle, davanın red sebebinin yasal olması dikkate alınarak davalılar lehine vekalet ücreti takdir edilmemiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-a)Axa Sigorta, Turan Turizim, … yönünden davanın REDDİNE,
b-)SGK yönünden davanın KABULÜ ile 15.258,52-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı SGK’dan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Davacıdan peşin alınan harcın davalı Sosyal Güvenlik Kurumu harçtan muaf olduğundan davacıya iadesine,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği takdir ve tayin olunan 3.400,00-TL maktu vekalet ücretinin sgk’dan tahsilli ile davacıya verilmesine,
5-Davacı yargılama gideri 2.600,00-TL bilirkişi ücreti, 678,90-TL posta 678,90-TL posta ile tebligat ücreti, 314,50-TL Adli Tıp Kurumu kusur rapor ücreti ile 260,60-TL Peşin olarak ödenen harç olmak üzere toplam 3.854,00-TL yargılama giderinin davalı sgk’dan tahsili ile davacıya verilmesine
6-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran taraflara iadesine,
Dair; davacı vekilinin, davalı … ile Davalı … yetkisilisinin yüzüne karşı diğer davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 17/01/2020

Katip
E-imza

Hakim
E-imza