Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/993 E. 2021/449 K. 09.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/993 Esas
KARAR NO : 2021/449

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 17/10/2016
KARAR TARİHİ : 09/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davalı … Sigorta şirketi tarafından Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası bulunan … plakalı araç, 20.01.2015 tarihinde, … İli … mahallesi … mevkiinde müvekkilime çarpması neticesinde yaralamalı maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, meydana gelen kazada müvekkilimizin yaralandığı, meydana gelen kazada müvekkilin yaya olduğu, kaza hakkında kusur oranının belirlenmesi amacıyla dosyanın İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine sevkini talep ettiğimizi, kaza dolayısıyla müvekkilimizin … Devlet Hastanesi ve … Üniversitesi …Tıp Merkezi hastanesinde tedavi gördüğünün ancak dosya kapsamında ilgili hastanelerde epikrizler tedarik edildikten sonra müvekkilin adli tıp kurumuna sevki sağlanarak ayrıca Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’ndan rapor alınması halinde, sürekli maluliyetin belirleneceği açık ve net olduğunu, müvekkilin vücudunda kaza dolayısıyla; ayağında platin bulunduğu, hareket kısıtlığı oluşturduğunun ve uzun süre ayakta duramadığını, müvekkilde vücut fonksiyonları kaybı ve buna bağlı olarak meslekte kazanma gücü kaybı ile efor kaybı meydana geldiği, müvekkilin yaklaşık olarak ekili 10 dönüm arazi sahibi olduğunu, bu nedenle maddi tazminatın aktüer bilirkişi tarafından hesaplanarak, müvekkillerimiz adına vekaleten, davalı şirketten Zorunlu Mali Mesuliyet sigortası kapsamında poliçe ve mevzuattan kaynaklanan limitler dahilinde sorumluluğu oranında tahsil edilerek, tarafımıza ödenmesi için iş bu davayı açma zorunluluğumuzun hasıl olduğunu beyan ederek, fazlaya ilişkin tüm talep ve dava haklarımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik, müvekkilimiz için 1.000,00 TL tazminatın olay tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı sigorta şirketine yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın 24.10.2015 tarihinde şirketlerine yapmış oldukları başvuru nedeniyle … sayılı hasar dosyası açıldığını, yapılan incelemede gerçek zararın tespit edilebilmesi için bilirkişi raporu ve iban numarasının gerektiği anlaşılarak eksik evrakın tamamlanması için davacı tarafa bilgi verildiğini, ancak eksik evraklar davacı tarafından tamamlanmadan 17/10/2016 tarihinde huzurunuzdaki davanın ikame edildiğini, dava konusu kazada … plaka sayılı aracın, müvekkil nezdinde 21/06/2014-21/06/2015 tarihlerini kapsayan … nolu Zorunlu Mali Sorumluluk(Trafik) Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, davacı …’nin herhangi bir kusuru bulunmadığını belirtmiş olsa da kusur durumunun tespitinin gerektiğini, davaya konu olayla ilgili SGK tarafından herhangi bir ödemenin yapılıp yapılmadığının sorulması gerektiğini, müvekkil şirketin hiçbir mesuliyeti olmamakla birlikte, tazminat hesabı yapılması halinde davacının geliri somut belgelerle ispatlanması gerektiğini, maddi tazminat tutarının hesaplanmasında asıl dikkat edilmesi ve esas alınması gereken husus, zarar gördüğünü iddia edenin fiilen çalışıp çalısmadığının tespiti ve bunun somut belgelerle ispatı olduğunu, davacının müterafik kusurunun varlığı halinde, bu hususun da ayrıca indirim sebebi olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla sayın mahkemece faize hükmedilecek olması halinde, faiz başlangıcı olarak dava tarihi esas alınması gerektiğini, Karayolları Trafik Kanunu’nun 99. Maddesi ve yerleşmiş Yargıtay Kararları gereğince, gerekli belgelerin eklenmesi sureti ile şirketimize müracaat tarihinden öncesinde şirketimizin temerrüdü söz konusu olmadığını, Sigortacı yönünden sigorta bedelini ödeme yükümlülüğü belgelerin ibrazından itibaren 8 iş günü içinde, böyle bir başvuru olmadığı taktirde dava tarihinde muaccel hale geldiğinden bu tarihler öncesinde müvekkil sigorta şirketi açışından faiz sorumluluğu da bulunmadığını, poliçeye müstenit müşterek müteselsil sorumluluğumuz poliçe limitiyle sınırlı olup, keza masraf ve vekalet ücreti sorumluluğumuzun da bu miktara isabet eden oranlarda olacağını, bu nedenlerle öncelikle tüm delillerin toplanmasını takiben dosyanın kusur tespiti için Trafik İhtisas Dairesi‘ne gönderilmesini ve davanın reddini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, meydana gelen trafik kazası nedeniyle maddi tazminat talebine ilişkindir.
Meydana gelen dava konusu trafik kazasında malüliyet durumunun tespit edilerek rapor hazırlanması için dosya Adli Tıp Kurumu’na gönderilmiş, düzenlenen raporda; 20/01/2015 tarihinde meydana gelen kazada davacı …’ın maluliyet oranının %22 olduğu ve geçici iş göremezlik döneminin 9 ay olduğu tespit edilmiştir.
Meydana gelen dava konusu trafik kazası nedeniyle kusur durumu, tespit edilerek rapor hazırlanması için dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, düzenlenen raporda; 20/01/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazasında, davalı şirkete sigortalı sürücü …, idaresindeki, motosiklet ile olay mahalli yolda seyir halinde iken hızını aracının teknik özelliği, hava ve yol durumu ile mahallin diğer şartlarına göre ayarlamaması, ön ilerisinde yolun solundan kaplamaya giren yayaya karşı zamanında ikazla birlikte etkin fren ile uygun direksiyon tedbirine başvurmaması nedeniyle meydana gelen olayda; %60 oranında kusurlu olduğu, davacı yaya …’ın ise, olay mahalli mevkide karşıdan karşıya geçiş eylemini, bu mevkinin gerisindeki kavşak giriş ve çıkışı üzerinden ya da kaza tarihi itibarıyla bulunuyor ise ön ilerideki yaya geçidi üzerinden gerçekleştirmemesi ve ilk geçiş hakkını emniyetle durmayacak kadar yaklaşmış olan motosiklete vermemesi nedeniyle meydana gelen olayda %40 oranında kusurlu bulunduğu yönünde rapor sunulduğu görülmüştür.
Meydana gelen dava konusu trafik kazası nedeniyle kusur durumu, davacının davalıdan tazminat talebinde bulunup bulanamayacağı, bulunabilecekse miktarı, tespit edilerek rapor hazırlanması için dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen 05/05/2021 tarihli raporda; davalının % 60 oranındaki sorumluluk durumuna göre davacının sürekli iş göremezlik dönemine ait % 22 maluliyet oranı ile ilgili maddi zararının toplam 20.523,96 TL olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir. Mahkememizce bilirkişi raporu oluşa uygun, denetime elverişli, gerekçeli ve hüküm kurmaya yeterli kabul edilmiştir.
Davacı vekili UYAP üzerinden dosyaya sunduğu 24/09/2019 tarihli ilk talep arttırım dilekçesi ile tazminat talebini 30.507,02 TL’nin, olay tarihi olan 20/01/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı müvekkiline ödenmesini talep eden ıslah dilekçesi göndermiş, ıslah dilekçesi davalıya tebliğ edilmiştir.
Davacı vekili UYAP üzerinden dosyaya sunduğu 24/05/2021 tarihli dilekçesi ile tazminat talebini 20.523,96 TL’nin, olay tarihi olan 20/01/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı müvekkiline ödenmesini talep eden ıslah dilekçesi göndermiş, ıslah dilekçesi davalıya tebliğ edilmiştir.
KTK 90. Md. hükmüne göre ; “Maddi tazminatın biçimi ve kapsamı ile manevi tazminat konularında Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.„ şeklindeki düzenleme ile trafik kazasından kaynaklanan tazminat taleplerinin değerlendirilmesinde BK.nun haksız fiile ilişkin hükümlerine atıf yapılmıştır.
Tüm delillerin değerlendirilmesi sonucunda; 20/01/2015 günü meydana gelen kazada 05/05/2021 tarihli raporda belirtildiği üzere, davalı şirkete sigortalı araç sürücüsünün %60 oranında kusurlu olduğu, davacının olayın oluşumunda %40 oranında kusurlu olduğu, dava konusu kaza nedeniyle davacının maluliyet oranının % 22 olduğu tespit edilmiş, davacının %22 maluliyet oranı ile ilgili maddi zararının 20.523,96-TL olduğu, davacının maddi zararlarının davalı sigorta sorumluluğunda olduğu, davalının 20/01/2015 olay tarihinden sonra davalı şirkete başvuru tarihi dikkate alınarak 06/11/2015 tarihinde temerrüde düştüğü, dava dilekçesinde avans faiz talebinde bulunulduğu sonuç ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir. Hüküm kurmaya elverişli kabul edilen son 05/05/2021 bilirkişi raporu dikkate alınarak davacının meydana gelen trafik kazası nedeniyle maddi zararının daha önce yapmış olduğu ilk ıslah dikkate alınarak taleple bağlı kalınarak 20.523,96 TL olduğu, kazaya karışan aracın ticari olmaması nedeniyle davacının yasal faiz talep edebileceği ve davalının zarardan sorumluluğunun temerrüt tarihi olan 06/11/2015 tarihi olduğu anlaşılmakla, takdiren aşağıdaki şekilde hüküm kurma gereği hasıl olmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
-Davanın Kısmen Kabulüne,
1-20.523,96TL tazminatın 06/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Karar ve ilam harcı 1.401,97 TL’den peşin alınan 29,20TL’nin mahsubu ile kalan 1.372,77 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 3.450,00 TL bilirkişi ücreti ve 5.005,70 TL posta ve tebligat masrafı olmak üzere toplam 8.455,70 TL yargılama giderlerinden davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 5.665,31 TL ile ilk harç 178,40 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca davanın reddolunan kısmı üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından kalan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize veya bulunulan yer asliye ticaret mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla İstanbul BAM nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekillerin huzurunda karar verildi. 09/07/2021

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır