Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/944 E. 2018/394 K. 11.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/944 Esas
KARAR NO : 2018/394

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 30/09/2016
KARAR TARİHİ : 11/04/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin eşi ve babası olan …’nün sevk ve idaresindeki henüz trafiğe tescil edilmemiş olan motosiklet ile tek taraflı karıştığı 25.02.2007 tarihinde meydana gelen kazada vefat ettiğini, müvekkillerinin murisinin tam kusurlu olduğunu, Hukuk Genel Kurulunun verdiği kararlar ile tam kusurlu da olsa şoför ve işletenin varislerine, olası destek sebebiyle 3.kişi sıfatıyla ZMSS poliçesini yapan sigorta şirketinin sorumlu kabul edildiğini, müvekkillerinin müteveffanın desteğinden mahrum kaldıklarını beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacı küçükler … ve … içiçn 1.000,00’er TL ve davacı … için 1.000,00 TL olmak üzere toplam 3.000,00 TL destekten yoksun kalma maddi tazminatının haksız fiil tarihi olan 25.02.2007 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline ve yargılama giderleriyle vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu kaza sebebiyle müvekkili kurumun sorumluluğunun 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu madde 14 ve yönetmelik kapsamında olduğunu, kuruma karşı açılan davalarda genel yetki kurallarının geçerli olduğunu, müvekklii kurumun adresinin Şişli/İstanbul olduğunu, davalının ikametgahı mahkemesi kuralı gereği davanın yetkili … Asliye Ticaret Mahkemelerinde açılması gerektiğini, davacı yanca 25/02/2007 tarihli kaza ile ilgili olarak açılan davanın yasada belirtilen zamanaşımı süresi geçtikten sonra ikame olunması sebebi ile usulden reddinin gerektiğini, dava öncesi yazılı başvuru şartının yerine getirilmediğini, davacı tarafından bu ön şart yerine getirilmeden doğrudan dava açıldığını, davacıya önel verilerek başvuru ve evraklarının ikmalinin sağlanması aksi halde davanın bu sebeple reddine karar verilmesi gerektiğini, dava dilekçesinde kaza tarihinde dava konusu kazaya sebep olan motosikletin tescilsiz ve plakasız olduğunun belirtildiğini, motosikletin tescilsiz ve plakasız olması sebebiyle Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortasına tabi olamaycağından bu araç için poliçe yaptırma zorunluluğundan bahsedilemeyeceğini, bu nedenle müvekklii kurumun herhangi bir sorumluluğunun da söz konusu olmadığını, davanın reddinin gerektiğini, … Hesabı Yönetmeliğine göre motorlu bisikletlerin kullanılmasından ileri gelen zararların hesaptan karşılanamayacak zararlandan olduğunu, dava konusu trafik kazasında mütevefa müterafik kusurlu olduğundan davanın reddinin gerektiğini, alacaklı ve borçlu sıfatlarının birleştiğini, davacıya bu kaza sonucu sosyal güvenlik kurumu tarafından ödeme yapılıp yapılmadığının tespit edilmesi gerektiğini, müvekkili … hesabının temerrüdünün söz konusu olmadığını beyanla davanın reddine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, trafik kazasında vefat edenin desteğinden yoksun kalındığı iddiası ile açılmış destekten yoksun kalma tazminatı talebine ilişkindir.
Dosya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yetkisizlik kararı ile Mahkememize gelmiştir. … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … soruşturma sayılı dosyasında kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosyanın tevdii edildiği trafik bilirkişisi 01/12/2015 tarihli raporda özetle; davacılar murisi …’nün kaza yaptığı motorsikletin silindir hacminin 50 cm3’ün üzerinde 150 cm3 olduğunu, L3 sınıfında yer aldığını, tescile tabi motorsiklet grubundan olduğunu tespit ve beyan etmiştir. Aktüerya bilirkişi ise 01/02/2016 tarihli raporda özetle; PMF 1931 tablosunun esas alınması ile davacıların ve müteveffanın muhtemel yaşam süresini belirlediğini, müteveffanın asgari ücret aldığını beyanla davacı …’nün 83.757,43 TL, davacı …’nün 10.696,08 TL, davacı …’nün 18.607,06 TL tazminat talep edebileceğini tespit ve beyan etmiştir. Mahkememizce yetkisiz mahkemede alınan raporlar denetime elverişli ve hüküm kurmaya elverişli görülmüştür. Davacı vekili 08/02/2016 tarihli dilekçesi ile davasını ıslah ederek eksik harcını yatırmıştır.
Mahkememizce tüm dosya kapsamının iddia ve savunma kapsamında değerlendirilmesi neticesinde; taraflar arasındaki uyuşmazlığın herhangi bir sigorta şirketi nezdinde ZMMS poliçesi bulunmayan ve trafiğe tescil edilmemiş motosikletin sürücüsü olan davacılar murisinin asli ve tam kusuru sebebiyle meydana gelen kazada vefat etmiş olması nedeniyle mirasçısı olan davacıların davalı … Hesabından destekten yoksun kalma tazminatı talep edip edemeyecekleri noktasında toplanmakta olduğu, kazanın tek taraflı olrak meydana geldiği ve müteveffanın kazada tam kusurlu olduğu, her ne kadar davalı motosikletin tescilsiz olması sebebiyle sorumluluğunun olmadığını iddia etmiş ise de alınan trafik bilirkişisi raporunda motosikletin silindir hacmi itibariyle tescile tabi olduğu ve davalının Karayolları Trafik Kanunu uyarınca tescile tabi olup tescil edilmeyen motosiklet nedeniyle üçüncü kişilerin uğradığı zararlardan sorumlu olduğu, Karayolları Trafik Kanunu’nun zorunlu mali mesuliyet sigortası dışında kalan hususları düzenleyen 92. maddesinde 6704 sayılı kanun ile yapılan değişiklik ile hak sahibinin kendi kusuruna denk gelen tazminat talepleri, ilgililerin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan tazminat talepleri, bu Kanun çerçevesinde hazırlanan zorunlu mali mesuliyet sigortası genel şartları ve ekleri ile tanımlanan teminat içeriği dışında kalan talepler sigorta teminatının kapsamından çıkarılmış olduğu, değişikliğin 26/04/2016 tarihinde yürürlüğe girdiği, 14/05/2015 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartlarının teminat dışında kalan halleri düzenleyen 6. maddesinde “Destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan destek tazminatı talepleri ile destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı talepleri”nin sigorta teminatının kapsamında bırakılmış olduğu, bu düzenleme ile açıkça sigortalı araç malikinin tamamen kendi kusuru nedeniyle meydana gelen kaza nedeniyle ölümü halinde mirasçıları tarafından destekten yoksun kalma tazminatı talep edilemeyeceği düzenlenmiş olmakla birlikte, KTK’nın 92. maddesinde yapılan genel şartlarda sayılan istisnanın uygulanacağına dair düzenlemenin yürürlük tarihinin 26/04/2016 olduğu ve bu düzenlemeden önce Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarının sigortalı aracın maliki ve sürücüsünün kendi kusuru ile meydana gelen kazada vefatından dolayı mirasçılarının talep ettikleri destekten yoksun kalma tazminatında üçüncü kişi kabul edilecekleri ve müteveffanın kusurunun mirasçılara yansıtılamayacağı yönünde olduğu, bu açıklama karşında davaya konu kazanın 25/02/2007 tarihinde KTK’nın 92. maddesinde yapılan düzenlemeden önce meydana gelmiş olması sebebiyle yargıtay uygulamaları kapsamında müteveffanın kusurunun davacılara yansıtılmasının mümkün olmadığı kabul edilerek, her ne kadar davalı vekili derdestlik itirazında bulunmuş ise de Kapatılan Şişli 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin kararı ile davanın takipsiz bırakılması nedeniyle açılmamış sayılmasına karar verildiği ve bu karar nedeniyle derdestlik olmayacağı, davacıların eşi ve çocukları olarak müteveffanın desteğinden yoksun kaldıkları anlaşılmış olmakla ıslah dilekçesi doğrultusunda dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tazminat taleplerinin kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın KABULÜNE; davacı … için 9.874,56 TL, davacı … için 5.676,29 TL, davacı … için 44.449,15 TL olmak üzere toplam 60.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihi olan 23/06/2014 ‘ten itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
2-Karar ve ilam harcı 4.098,60 TL’den peşin alınan 230,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.868,40 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 255,40 TL harç masrafı, 500,00 TL bilirkişi ücreti ve 234,00 TL tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 989,40 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereği takdir ve tayin olunan 6.950,00 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kalan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.11/04/2018

Katip …

Hakim …
E-İmza