Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/890 E. 2019/682 K. 17.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/890 Esas
KARAR NO : 2019/682

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 07/09/2016
KARAR TARİHİ : 17/07/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket nezdinde sigortalı bulunan emtianın “…” adresinde bulunan mağaza ve depolardan muhtelif mağaza ve müşterilere sevk edilmek üzere araçlara yüklendiğini, aracın otoparkta beklediği 13/09/2015 tarihinde içerisinde bulunan emtiaların çalındığını, müvekkiline sigortalı mağazanın davalı tarafından korunduğunu, davalı güvenlik şirketinin hırsızlık girişimlerine karşı her türlü önlemi almakla yükümlü olduğunu, bu yükümlülüklerine aykırı davrandığı için söz konusu hırsızlık olayının yaşandığını, müvekkili nezdinde açılan hasar dosyası kapsamında alınan ekspertiz raporu uyarınca 95.689,14 TL hasar bedelinin 12/01/2016 tarihinde sigortalıya ödendiğini, bu şekilde müvekkilinin sigortalının haklarına halef olduğunu, davalıdan söz konusu hasarın talep edildiğini ancak ödeme yapılmadığını beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 95.689,14 TL’nin ödeme tarihi olan 12/01/2016 tarihinden işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı taraf usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen emtia hasar bedelinin rücuen tahsili talebine ilişkindir.
Mahkememizce, davacı nezdinde açılan hasar dosyası ve taraf delilleri üzerinde inceleme yapılarak davacının söz konusu alacak yönünden davalıya rücu şartlarının oluşup oluşmadığı hususunda bilirkişi raporu alınmıştır. Bilirkişi heyeti raporunda özetle; davacı tarafça sigortalısına ödenen toplam hasar bedelinin 95.689,14 TL olduğunu, yapılan ödemeden sonra dava dışı sigortalı …Tic. A.Ş.’den ibraname alındığını, davacı nezdinde davalı… Tic. A.Ş.’nin, yurtiçinde … – … – … plakalı kamyonlar ile 19/04/2015 – 19/04/2016 tarihleri arasında yapacağı taşımanın 1.200,000 TL üzerinden sigortalandığını, sigorta edilen emtianın her türlü riziko nedeniyle uğrayacağı ziya ve hasara karşı teminat verildiğini, … (A) klozu gereğince savaş ile birlikte genel istisna başlığı altında sayılan hallerin sigorta kapsamı dışında bırakıldığını, emtianın taşınmak üzere depo veya istif yerini terk ettiği andan başlayarak taşımanın olağan yolu boyunca devam ederek varma yerinde alıcı yada son depo veya istif yerine teslimi ile sigorta korumasının son bulduğunu, dava konusu zararın emtianın depodan çıkarılarak taşınmak üzere kamyona yüklenmesinden sonra ve poliçe teminat süresi içerisinde meydana geldiğini, poliçede sayılan teminat dışındaki hallerden olmadığını, teminat kapsamında olduğunu, davalı ile dava dışı … Tic. A.Ş. Arasında imzalanan Güvenlik Hizmet Sözleşmesi ile “…” adresinde davalının 365 gün 24 saat kesintisiz olarak 6 güvenlik görevlisi ile güvenlik hizmeti vermeyi üstlendiğini, dava konusu hırsızlık olayının 13/09/2015 tarihinde dava dışı sigortalının otoparkında meydana geldiğini tespit ve beyan etmiştir. Rapor taraflara tebliğ edilmiş, mahkememizce denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli görülmüştür.
Davalı şirketten hırsızlık olayının meydana geldiği yere ilişkin davalı ile dava dışı sigortalı şirket arasında yapılan Güvenlik Hizmet Sözleşmesi ve bu sözleşmeye bağlı güvenlik planı celp edilerek dosya güvenlik uzmanı bilirkişiye tevdii edilmiş, rapor alınmıştır. Bilirkişi raporunda özetle; dava dışı … Tic. A.Ş. İle davalı arasında imzalanan 27/02/2014 tarihli, 17/03/2014 -2015 tarihleri arasını kapsayan 2 adet Güvenlik Hizmet Sözleşmesi imzalandığını, her iki sözleşmenin amacının aynı, sözleşme konusunun farklı olduğunu, dava konusu hırsızlık olayı ile ilgili sözleşmenin amacının sigortalı şirketin sözleşme kapsamındaki mağazaları, şubeleri ve müştemilatları ile benzeri yerlerinde güvenilir, profesyonel ve sistematik güvenlik gözetim hizmeti vermek ve organize etmek olduğunu, mağaza ve müştemilat ifadesinin içerisine mağazanın içerisi ve mağaza dışındaki eklenti yerleri, depo, ardiye, otopark vs’nin dahil olduğunu, hırsızlık olayının gerçekleştiği adreste, davalının toplam 4 güvenlik görevlisi ile 365 gün mağaza açılış kapanış saatleri dahilinde hizmet vermeyi üstlendiğini, hırsızlık olayının saat 16:00 sularında meydana geldiğini, bahse konu yerin mağaza dışında olduğunu, ek sözleşme ile görevli sayısının 3 kişiye düşürüldüğünü ancak söz konusu adreste bulunan mağazada 3 güvenlik personeli ile güvenlik hizmeti verilmesinin mümkün olmadığını, mağazanın açık olduğu gündüz saatlerinde kapı önü, dış alan ve müştemilatların korunmasının yapılamayacağını, güvenlik riski yaratacağını, güvenlik sözleşmesine göre 4. personelin mağaza kapandıktan sonra gece çalıştırıldığını, gece çalışacak personelin mağazanın müştemilat alanının korumasını yapacağını, dolayısıyla gece saatlerinde korunan ve görev alanı kabul edilen müştemilat alanının gündüz de korunması gerektiğini, güvenlik görevlilerinin görev yerlerinin belirlenmesi ve yönlendirilmeleri yükümlülüğünün mağaza müdürüne ait olduğunu, ekspertiz raporuna göre hırsızlık olayının gerçekleştiği kamyonun bulunduğu alanı gören 3 kamera olduğunu, kamera görüntülerinin kaydedildiği güvenlik odası olduğunu ancak canlı izleme yapılmadığını, bu şekilde izleme yapılmış olması halinde olayın engellenmesinin mümkün olduğunu, sonuç olarak davalı şirketin personel eksikliği, kamera görüntülerini canlı şekilde izlememesi vs. konularda risk analizi yaparak işverene sunmadığı ve olayın meydana gelmesinde %30 oranında kusurlu olduğunu, dava dışı sigortalının ise ek protokol ile güvenlik görevlisi sayısının 3 kişiye düşürülmesini kabul etmesi, mağaza müdürünün personeli doğru yönlendirmemesi, görüntü kayıtlarının izlendiği odaya görevli tahsis ederek görüntülerin canlı olarak izlenmesi imkanını sağlamaması, aracın sevkiyata çıkıncaya kadar olan zaman diliminde gerekli güvenlik önlemlerini almayarak olayın meydana gelmesinde %70 oranında kusurlu olduğunu tespit ve beyan etmiştir. Rapor taraflara tebliğ edilmiş, davalı vekili Mayıs 2015 tarihli risk analizi başlıklı belge ve eklerini sunmuştur. Söz konusu analizin incelenmesi ile; genel olarak davalının sunacağı hizmetin risk analizini içerdiği, dava dışı sigortalıya ait iş yerini kapsayan risk analizi olmadığı ve dava dışı sigortalıya bu hususta bir risk analiz raporu sunulduğuna dair bir delil sunulmadıı anlaşılmıştır. Tarafların rapora itirazlarının incelenmesi için bilirkişiden ek rapor alınmış, bilirkişi ek raporunda kök raporundaki tespitlerini tekrar etmiştir.
Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesi neticesinde; Davacı sigorta şirketi tarafından, dava dışı … Tic. A.Ş.nin yurtiçinde … -… – … plakalı kamyonlar ile 19/04/2015 – 19/04/2016 tarihleri arasında yapacağı taşımanın 1.200,000 TL üzerinden sigortalandığı, sigortalı ile davalı arasında, sigortalının “…” adresinde bulunan mağazasının güvenlik hizmetinin sağlanması hususunda Güvenlik Hizmet Sözleşmesi yapıldığı, 13/09/2015 tarihinde saat 16:00 sularında sigortalının poliçe kapsamında olan aracının, güvenlik hizmet sözleşmesine konu mağazanın otopark kısmında bulunduğu sırada hırsızlık olayı meydana geldiği ve kamyonun içerisinde bulunan emtiaların çalındığı, çalınan emtianın sigorta poliçesinin kapsamında olduğu ve davacı tarafından açılan hasar dosyası uyarınca sigortalıya dava konusu edilen hasar bedelinin ödendiği, davacının, TTK’nın 1472. maddesi uyarınca hırsızlık olayının meydana geldiği yerde güvenlik hizmeti vermeyi üstelenen davalıya rücu ettiği, alınan denetime açık bilirkişi raporunda belirtildiği üzere, bu alanla ilgili asıl ve ek sözleşme yapıldığı, güvenlik görevlisi sayısının gündüz saatlerinde 3 olduğu, söz konusu personel sayısı ile alanın korunmasının mümkün olmadığı, dava dışı sigortalının, bu sayıyı kabul etmesi ve mağaza müdürünün personeli gerekli şekilde yönlendirmemesi nedeniyle, davalının ise basiretli tacir olarak hizmet verdiği alanda öngörmesi gereken riskleri öngörmeyerek ve dava dışı sigortalıyı bu yönde yönlendirmeyerek kusurlu oldukları, raporda tespit edilen kusur oranlarının uygun olduğu kanaatine varılarak davacı tarafından sigortalısına ödenen bedelin %30’u olan 28.706,74 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın Kısmen Kabulü ile 28.706,74 TL’nin 12/01/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar ve ilam harcı 1.960,95 TL’den peşin alınan 1.634,14 TL harcın mahsubu ile kalan 326,81 TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan 2.100,00 TL bilirkişi ücreti, 157,75 TL posta ve tebligat masrafı olmak üzere toplam 2.257,75 TL yargılama giderinden davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 677,32 TL ile ilk harç 1.663,34 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davanın kabul edilen kısmı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 3.444,80 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davanın reddolunan kısmı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 7.718,13 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından kalan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 17/07/2019

Katip
E-imza

Hakim
E-imza