Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/75 E. 2019/490 K. 18.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/75 Esas
KARAR NO : 2019/490

DAVA : İtirazın İptali(Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/01/2016
KARAR TARİHİ : 18/06/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle : müvekkili şirketin yangın, sıhhi tesisat ve inşaat malzemeleri ticareti ile iştikal eden bir firma olduğunu, davalı ise inşaat ve taahhüt hizmeti ile iştigal ettiğini, müvekkili şirketin davalı ile 16/07/2014 tarihinde ticaret yapmaya başladığını ve bu beş aylık süre zarfında toplam 68.300,57-TL’lik satış cirosu yaptığını, müvekkilinin davalı ile en son ticaretini 07/11/2014 tarihinde yaptığını, bu süre zarfında davacı müvekkilinin davalıdan 18/07/2014 tarihinde 15.000,00-TL ödeme aldığını, kalan bakiye için ise davalı firma yetkilisi ile bir çok kez görüşmeler yaptığını, ödeme sözleri almasına rağmen davalı firma yetkilisinin sözlerini yerine getirmediğini, davacı müvekkili tarafından davalı aleyhine … 34. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosya ile icra takibinin başlatıldığını, davalı borçlunun haksız ve iyiniyetten uzak alacağı sürüncemede bırakma amacı güden itirazıyla karşılaşıldığını ve takibin durduğunu, işbu sebeple likit ve muayyen alacaklarının icra takibine devam edebilmek için işbu davayı açtıklarını davalı/borçlunun haksız ve kötü niyetli itirazının iptali ile takibin devamına, %20’den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: öncelikle husumet yönünden itirazlarının bulunduğunu, Tasfiye Halinde … Ltd. Şti.’nin … ve … şantiyelerinde iş yaparken davacı firmadan yangın malzemeleri satın aldığını, davacı firmanın alınan bu malzemeleri Tasfiye Halinde …Ltd. Şti.’nin … ve … şantiyelerine teslim ettiğini, yani müvekkili firmanın davacı firma ile iş yapmadığını, eğer bir takip açılacak veya dava açılacak ise bunun yöneltileceği tarafın müvekkili firma olmadığını ve Tasfiye Halinde … Ltd. Şti. olduğunu, bu bakımdan haksız davanın reddinin gerektiğini, davacı yanın iş yaptığı ve gerçekte malları teslim ettiği firmanın tasfiye sürecinde olmasından dolayı husumeti … Ltd. Şti.’ye karşı yönelttiğini, huzurdaki dosyaya sunulan faturaların irsaliyeli olmadığını, ayrıca sunulan sevk irsaliyesinin de mevcut olmadığını, bunun da davacı firmanın kötüniyetli olduğunun diğer bir kanıtı olduğunu, davacı yan tarafından, müvekkili firma ile iş yaptığını iddia edildiğini ancak malları teslim ettiğine yahut kime teslim ettiğine dair herhangi bir delil sunulamadığını, davacı yanın tacir olduğunu, mal ve hizmetin tam ve eksiksiz şekilde yapıldığını ispatla mükellef olduğunu, BK’ya göre satış sözleşmesinin menkul eşyanın teslimi ile sonlanacağını, davacının malı ayıpsız şekilde alıcıya teslim etmekle ve bu teslimi kanıtlamakla yükümlü olduğunu, fakat davacı tarafça bu yönde bir delil de sunulmadığını, müvekkili firmanın … haricinde hiçbir iş yapmadığını, davacı firma ile kesinlikle iş yapmadığını ve dolayısı ile fatura da kesmediğini, davacı tarafça dava dilekçesi ekinde sunulan faturalarda “…” yazdığını, müvekkili firmanın … ve …’de hiç iş yapmadığını, orada personel bulundurmadığını, müvekkilinin ticari defterlerinde de buna ilişkin herhangi bir kayıt bulunmadığını, haksız davanın reddi ile davacı yan aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, tüm yargılama giderleri ve ücret-i vekâletin karşı tarafa tahmilini talep etmiştir.
DELİLLER:
1-… 34. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyanın sureti.
2-12 adet fatura sureti, … Bankası … Şubesi kısmi ödeme kayıtları dekontu, ticaret sicil kayıtları, … Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün 29/09/2017 tarihli cevabi yazısı ekinde gönderilen davacı şirketin 2014 yılına ait BA/BS formları, İstanbul … Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün … tarihli cevabi yazısı ekinde gönderilen davalı şirketin 2014 yılına ait BA/BS formları,
3-Mahkememizce atanan Mali Müşavir …’den aldırılan 05/01/2016 tarihli kök ve 13/03/2018 tarihli ek bilirkişi raporları.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, faturaya dayalı icra takibine vaki itirazın İİK 67. maddesine göre iptali ve takibin devamı ile icra inkar tazminatı taleplerine ilişkindir.
Mahkememizce … 34. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyanın celp edilerek incelenmesi ile; davacı tarafından, davalı aleyhine 53.300,57-TL alacağın tahsili amacıyla 09/06/2015 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya 16/06/2015 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 17/06/2015 tarihli dilekçesi ile borca ve ferilerine itiraz ettiği, takibin durduğu ve iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizin 20/12/2016 tarihli celsenin ara kararları gereğince; Tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, dosya kapsamı belgeler ve her iki tarafa ait ticari defter ve kayıtlar incelenmek sureti ile takip tarihi itibari ile davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı konusunda 09/01/2017 tarihinde saat 14:00’da mahkememiz kaleminde bilirkişi incelemesi yapılmasına, taraf vekilleri tarafından inceleme gün ve saatinde ticari defter ve kayıtların mahkememiz kaleminde hazır bulundurulmasına, aksi halde ticari defter ve kayıtlara dayanmaktan vazgeçmiş sayılacaklarının ihtarının yapılmasına rağmen mahkememizin 09/01/2017 tarihli bilirkişi yemin ve teslim tutanağında davacı vekilinin ve davalı vekilinin hazır olduğu görülmüş, davacı vekilince davacı tarafın 2014 yılı yevmiye, envanter, tebir defterlerini sunarak inceleme yapılmasını beyan etmiş, ancak davalı vekilinin beyanında müvekkili şirket yetkilisi ile iletişim kuramadıklarını, davalı tarafın ticari defterlerini hazır edemediklerini bu nedenle karşı tarafın defterleri üzerinde inceleme yapılmasını talep etmiş ve dosyanın Mali Müşavir Bilirkişi …’ye tevdi edildiği görülmüştür.
Mali Müşavir Bilirkişi … tarafından 05/01/2016 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “…dava dosyası ve ekinde … 34. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında yer alan her türlü bilgi belge ve tüm deliller ve davacı tarafın ticari defterleri üzerinde yapılan incelemeler ve değerlendirmeler neticesinde, davacı şirketin 2014 yıllarına ait ibraz ettiği ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin zamanında ve usulüne uyun olarak yaptırıldığını, defterlerin birbirini teyit eder şekilde tutulduğunu, kayıtların düzenli ve yasalar uygun tutulduğunu, ticari defterlerin HMK 222 maddesi uyarınca sahibi heline delil vasfına haiz olduğunu, davalı şirketin ticari defterlerini inceleme günü ibraz etmediğini, davacı …’nin davalı …(…Ticaret Ltd. Şti.)’den 53.301,56-TL alacaklı olduğu, davalı şirketin takip tarihinden dava tarihine kadar davacı şirkete herhangi bir ödeme yapmadığını,davalı şirketin takip tarihinrden önce temerrüde düşürülmediğinin anlaşıldığını, davacının ancak takip tarihinden itibaren avans faiz oranı üzerinden faiz talep edilebileceğine…” dair rapor tanzim edilerek mahkemeye sunmuştur.
Mahkememizdeki dava dosyanın yargılama aşamalarından olan 13/07/2017 ve 05/12/2017 tarihli celse ara kararları gereğince … Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne ve … Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne müzekkereler yazılarak davacı ile davalı şirketlerin ayrı ayrı 2014 yılına ait BA/BS formları celp edilmiş ve tüm dosya kapsamı üzerinden önceki bilirkişi Mali Müşavir …’ye tevdi edilerek ek bilirkişi raporunu alınmasına karar verilmiştir.
Mali Müşavir Bilirkişi … tarafından 13/03/2018 tarihli sunulan ek bilirkişi raporunda özetle; “…dava dosyası ve ekinde … 34. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında yer alan her türlü bilgi belge ve tüm deliller ve davacı tarafın ticari defterleri üzerinde yapılan incelemeler ve değerlendirmeler neticesinde, davacı şirketin 2014 yıllarına ait ibraz ettiği ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin zamanında ve usulüne uyun olarak yaptırıldığını, defterlerin birbirini teyit eder şekilde tutulduğunu, kayıtların düzenli ve yasalar uygun tutulduğunu, ticari defterlerin HMK 222 maddesi uyarınca sahibi heline delil vasfına haiz olduğunu, davalı şirketin ticari defterlerini inceleme günü ibraz etmediğini, dosyaya celp olunan … Vergi Dairesi Müdürlüğü’nden alınan E…. sayılı 02/10/2017 tarihli yazısına istinaden davalı şirketin 2014 yılına ait BA formunda “… Ltd. Şti’den 8 adet fatura karşılığı KDV hariç 54.557,00-TL ” tutarında alım yaptığına dair beyanda bulunduğu tespit edildiğini, davacının ticari defterlerinin incelenmesi neticesinde davalı şirketten 53.601,56-TL alacaklı olduğunu, ancak icra takibine konu asıl alacak 53.300,57-TL olduğunun dikkate alındığında, takibe bağlı kalınmak suretiyle davacının davalıdan 53.300,57-TL talep edilebileceğine…” dair rapor tanzim edilerek mahkemeye sunmuştur.
Dosyanın 25/09/2018 tarihinde yapılan celsesine davalı şirketin dava dışı şirket yetkilisinin vekili katılmış, davalı şirketin tasfiye edilerek tüzel kişiliğinin sona erdiğini beyan etmiştir. Bunun üzerine mahkememizce; “HMK 114/1-(d) maddesine göre taraf ehliyeti dava şartı olduğu için bu husus resen nazara alınması gerektiğinden Ticaret Sicil Müdürlüğüne müzekkere yazılarak davalı … Ltd. Şti ‘nin tüzel kişiliğinin devam edip etmediği, devam etmiyor ise terkin nedeninin ve dayanak belgelerin mahkememize gönderilmesinin istenilmesine, şirket terkin edilmiş ise davacı vekiline gelecek celseye kadar davamıza münhasır taraf teşkilinini sağlanması amacıyla ihya davası açmak üzere süre verilmesine” dair ara kararlar kurulmuştur.
Mahkememizce … Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne yazılan müzekkere cevabında, davalı şirketin tasfiyesinin sona erdiği 22/07/2017 tarihinde tescil edildiğinden sicil kaydının terkin edildiği bildirilmiştir. İşbu yazı cevabı davacı tarafa tebliğ edilmediğinden, dosyanın 29/01/2019 tarihli celsesinde davacı vekili mazeret dilekçesi sunmuş, Mahkememizce “Davacı vekilinin mazeretinin kabulüne, duruşma gün ve saatinin talebi gibi UYAP sisteminden öğrenilmesine, davacı vekiline gelecek celseye kadar davamıza münhasır taraf teşkilini sağlaması amacıyla ihya davası için açmak üzere süre verilmesine, aksi takdirde taraf ehliyeti dava şartı olduğundan dava şartı eksikliğinden davanın usulden reddedileceğinin İHTARINA (işbu duruşma zaptı tebliği ile ihtarat yapılmış sayılır)” şeklinde ara kararlar tesis edilmiştir. Dosyanın 18/06/2019 tarihli celsesinde davacı vekili ihya davasını müvekkiline bildirdiğini, müvekkilinin davanın açılmasını istemediğini beyan etmiştir.
Taraf sıfatı (husumet), maddi hukuka göre belirlenen, bir subjektif hakkı dava etme yetkisini ya da bir subjektif hakkın davalı olarak talep edilebilme yetkisini gösteren bir kavramdır. Taraf ehliyeti; davada taraf olabilme, usulî hukuki ilişkinin süjesi olabilme ehliyetidir. Taraf ehliyetine sahip olan kişi, davada davacı veya davalı olabilecektir. Bu nedenle, taraf ehliyeti usûli bir kavramdır. Taraf ehliyetine sahip olabilmek için medenî hukuktaki hak ehliyetine sahip olmak gerekir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 50. maddesine göre, medeni haklardan yararlanma ehliyetine sahip olan, taraf ehliyetine de sahiptir. Dava ehliyeti ise, medeni hakları kullanma ehliyetine göre belirlenir. (HMK’nın 51) Fiil ehliyetine sahip olan kişi, dava ehliyetine de sahiptir ve davayı yürütebilir, usûl işlemlerini yapabilir. 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu’nun 47 vd. maddeleri uyarınca tüzel kişiler hak ve fiil ehliyetine sahiptir. Taraf ehliyeti, dava ehliyeti ve dava takip yetkisi, davanın taraflarının kişilikleriyle ilgilidir. Somut olayda davalı şirketin ticaret sicilden kaydının terkin edilmesi nedeni ile tüzel kişiliği sona ermiş olduğundan, taraf ve dava ehliyeti olmadığından HMK 114/1-d maddesi uyarınca dava şartı yokluğu nedeni ile davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar ve ilam harcı 44,40-TL’nin peşin alınan 643,75-TL harçtan mahsubu ile kalan 599,35-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran taraflara iadesine,
Dair; davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 18/06/2019

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza