Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/711 E. 2019/1115 K. 05.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/711 Esas
KARAR NO : 2019/1115

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 30/06/2016
KARAR TARİHİ : 05/12/2019

Mahkememizde açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; … 16. Noterliği’nin … tarihli … yevmiye numaralı düzenleme şeklindeki finansal kiralama sözleşmesinde kiracının … olduğunu, … 7. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında borçlu olarak asıl borçlu …’nin bulunmadığını, … aleyhine farklı bir icra takibi başlatılmadığını, anılan sözleşmenin niteliği itibari ile dönemsel edimleri havi özel bir kira sözleşmesi olup, zamanaşımı süresine tabi olduğunu, sözleşme tarihine bağlı olarak davalı tarafından … 3. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamenin bila tebliğ iade edildiğini, ihtar tarihinin 20/03/2008 olduğunu, müvekkili yönünden hem sözleşme tarihi olan 2007 ve hem de ihtarname tarihi olan 2008 yılı olması karşısında dava konusu takibin ikame tarihi olan 2014 yılı esas alındığında 5 yıllık zamanaşımı süresinin geçtiğini, alacaklının fiilen asıl borçluyu ibra ettiğini, asıl borçlunun davalı tarafından borçtan kurtarıldığını, alacaklının basiretli tacir gibi asıl borçluya karşı takibe geçmediğini, sözleşme konusu malların iadesini talep etmediğini, alacaklının müterafik kusurunun değerlendirilmesi gerektiğini, müvekkilinin temerrüde düşmediğini, fesih ihtarnamesinin müvekkiline tebliğ edilmediğini, davalının yaptığı tahsilatların icra dosyası hesabında nazara alınmadığını, asıl borçlu aleyhine takip gerçekleşmediğini, bu durumda takibin sadece müvekkilinin sorumlu olduğu kısım uyarınca başlatılabileceğini, müvekkili yönünden temerrüt oluşmadığından takip tarihine kadar işlemiş faizin söz konusu olamayacağını belirterek … 7. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına konu 309.569,16-TL tutarı, 02/03/2016 tarihli olarak dosyada yapılan borç hesabı, … 16. Noterliği’nin … tarihli … yevmiye numaralı düzenleme şeklindeki finansal kiralama sözleşmesi nedeni ile menfi tespit taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; finansal kiralama sözleşmesinden kaynaklanan alacakların 10 yıllık zamanaşımına tabi olduğunu, TBK’daki kira ilişkisine uygulanan zamanaşımının olaya tatbikinin mümkün olmadığını, alacaklı müvekkili şirketin müterafik kusurundan bahsedilemeyeceğini, davacı borçlunun gönderilen ihtarname ile temerrüde düştüğünü, başlatılan icra takiplerinde tahsilde tekerrür olmamak kaydı bulunduğunu, yapılan ödemeler ayrıca takipten düşüldüğünü, alacaklı ile borçlu sıfatlarının birleşmesinin söz konusu olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, davalı ve dava dışı … arasında akdedilen 05/07/2007 tarihli finansal kiralama sözleşmesini kefil olarak imzalayan davacının bu sözleşme nedeni ile aleyhine … 7. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında yapılan takipte takibe konu borç nedeni ile borçlu bulunulmadığının tespiti talebine ilişkindir. Dava, niteliği itibari ile menfi tespit davasıdır. 2004 sayılı İİK 72. maddesi gereğince borçlu icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu olmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. Dava konusu olayda davacı taraf, davalının icra takibinden sonra menfi tespit davası açmıştır. Mahkememizce … 7. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası getirtilmiş olup incelenmesinde; alacaklı … tarafından borçlu … aleyhine … 3. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesine dayanarak 144.380,00-TL asıl alacak, 155.374,16-TL işlemiş faiz, 9.815,00-TL sigorta ve diğer alacaklar olmak üzere toplam 309.569,16-TL’nin 07/02/2014 tarihinden itibaren işleyecek %30 oranında temerrüt faizi ile birlikte tahsili talebi ile 07/02/2014 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, takibin kesinleşmiş olduğu anlaşılmıştır.
Dava konusu alacak davalı ve dava dışı … arasında akdedilen 05/07/2007 tarihli finansal kiralama sözleşme ilişkisine dayandığından akit tarihi itibari ile yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu (mülga) 125. maddesinde öngörülen 10 yıllık zamanaşımına tabîdir. Somut olayda finansal kiralama sözleşmesinin sona erme tarihinden icra takip tarihine kadar olan süre içerisinde 10 yıllık zamanaşımı süresi dolmamış olduğundan davacı tarafın zamanaşımı itirazı yerinde görülmemiştir.
Mahkememizce davacı tarafça delil olarak bildirilen icra takip dosyaları ve dava dosyaları getirtilip incelenmiştir. Delil olarak dosyaya sunulan sözleşme, ihtarname, tebligat evrakları vs. tüm deliller incelenmiştir. Davalı ve dava dışı … arasında imzalanan 05/07/2007 tarihli finansal kiralama sözleşmesini kefil olarak imzalayan davacının bu sözleşme nedeni ile aleyhine … 7. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında yapılan takipte dava tarihi itibari ile kefaleti kapsamında sorumluluğunun tespiti için tüm dosya kapsamı ve davalı şirketin dava konusu döneme ilişkin ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. 12/11/2018 tarihli bilirkişi kök raporunun sonuç kısmında “…Davalı …Ş.’nin ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi için davalı vekilleriyle müteakip defalar görüşülmüş, inceleme İçin adres bildirmeleri istenmiş fakat inceleme için randevu alınamamış olup, davalı vekilleriyle son yapılan görüşmede İse davalı İle ilişkilerinin sonlandığı. davalının artık müvekkilleri olmadığı beyan edilmiştir. Bu sebeple davalı tarafın ticari defter ve kayıtları üzerinde açıklama bölümünde belirtilen eksikliklerin incelemesinin yapılamadığı, Davalı tarafın dava dosyasına sunulan defter kayıtlarından yapılan değerlendirmeler neticesinde, Davacı …’in kefaleti dolayısıyla takip tarihi itibariyle davalıya 154.134,40TL anapara borçlu olduğu, Raporun değerlendirme bölümünde, takipler sonrası sağlanan tahsilatlara ilişkin bir kısmın davalı tarafın dava dosyasına sunmuş olduğu muavin defter kayıtları üzerinden tespitinin yapılabildiği, ancak faiz ve ferilere ilişkin tahsilatlar ile kayıtların görülmediği…” yönünde görüş bildirilmiştir. Bilirkişi kök raporunda anılan sözleşme nedeni ile yapılan ödemelere ilişkin yapılan inceleme ve hesaplama hüküm kurmaya yeterli kabul edilmemiştir. Anılan sözleşme nedeni ile yapılan ödemelerin tarih, ödeme miktarı ve ödeyen kişinin belirtilerek anılan sözleşme nedeni ile davacının kefaleti kapsamında dava tarihi itibari ile sorumlu olduğu borç miktarının tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. 30/09/2019 tarihli bilirkişi ek raporunun sonuç kısmında “…Davalı …Ş.’nin incelemeye sunulan 2007- 2016 mali dönemlerine ilişkin ticari defterlerin, ait olduğu yılda yürürlükte olan T.T.K. ve V.U.K. hükümlerine göre yasal süreleri içerisinde açılış ve kapanış tasdiklerinin yaptırılmış olduğu, sahibi lehine delil niteliğinde olduğu hususunun takdirinin Mahkemede olduğu, Davalı tarafından başlatılan takipte talep edilen anapara ve temerrüt faizi tutarı olan 309.569,16-TL’nın bilirkişiliğimizce yapılan hesaplamalarda bulunan temerrüt faizi ve ana para dahil toplam 365.599,82 TL olan alacak tutarından daha düşük bir tutar içermesi nedeniyle takip sonrası dönem için yapılan hesaplamaların taleple bağlı kalınarak takip bakiyeleri üzerinden yapıldığı, İcra dosyası kapsamında BK 100 göre yapılan hesaplama neticesinde tahsilatların faiz ve masraflara öncelikle mahsubu yapılmış, dava tarihi olan 30.06.2016 itibariyle; davalının, müteselsil kefil sıfatıyla davacı dahil olmak üzere borçlulardan 144.380,00TL anapara ve 68.705,54TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 213.085,54TL alacaklı olduğu, Davalı tarafa yapılan ödemelerin tutan, kim tarafından yapıldığı ve hangi tarihte hangi açıklama ile yapıldığının tespit edilebilmesi kapsamında yapılan yerinde incelemede davalı firma uhdesinde gerekli bilgilerin mevcut olmadığının görüldüğü, Borçlular tarafından yapılan ödemelerin, davalı firma adına daha Önce vekalet ilişkisi içerisinde olduğu firmaya yapıldığı ve ilgili hukuk firması tarafından bilahare davalı firmaya aktarıldığı, bu bilgilerin ancak ilgili hukuk firmasından talep edilmek suretiyle elde edilebileceği davalı firma yetkililerince beyan edildiği, iş bu raporun yazım tarihi itibariyle söz konusu bilgilerin tarafımıza ulaştırılmadığı, Mahkemenin ara kararında davalı taraf vekiline 1 hafta içerisinde dosyaya sunması için süre verilen; davalı taraf ile dava dışı … – … arasında düzenlenen 21/10/2014 tarihli protokolün rapor yazım tarihi itibariyle dosya kapsamında yer almadığı…” yönünde görüş bildirilmiştir. Bilirkişi raporu ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli kabul edilmiştir.
Tüm delillerin değerlendirilmesi sonucunda; davalı ile dava dışı … arasında … 16. Noterliği’nin … tarih … yevmiye numaralı finansal kiralama sözleşmesi akdedildiği, davacı …’in anılan sözleşmeyi müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığı, kefâlet sözleşmesinin düzenleme tarihine göre mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu 487. maddesindeki yasal koşulları kapsadığı, sözleşmeye konu malların davalıdan teslim alındığı, diğer yandan anılan sözleşmenin teminatı olarak …’ye ait taşınmaz üzerine 250.000,00-TL tutarında ipotek tesis edildiği, sözleşmeden kaynaklanan borçların ödenmesinde temerrüde düşülmesi üzerine davacı tarafından … 3. Noterliği’nin …tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edilerek kira borcunun 60 gün içerisinde ödenmesinin ihtar olunduğu, anılan ihtarnamenin … ve …’ye tebliğ edildiği, davacı kefil …’in sözleşme ve eklerinde yer alan adresine göre adına çıkan ihtarnamenin ise iade edildiği, dava dışı borçlular … ve … aleyhine … 10. İcra Müdürlüğü’nün …esas sayılı dosyasında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi, tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile iş bu davaya konu … 7. İcra Müdürlüğü’nün … esas sırasında davacı kefil aleyhine icra takibi başlatıldığı sabittir.
Davacı, ilk olarak davalı şirketin dava dışı kiracıya karşı takip ve dava yoluna gitmediğinden kendisinin durumunun ağırlaştırıldığını, davalının müterafik kusurunun olduğunu iddia etmiş ise de yukarıda açıklandığı üzere dava dışı borçluya ihtarname tebliğ olunduğu, … 11. ATM’nin …değişik iş sayılı ve 20/11/2008 tarihli ihtiyati tedbir kararının … 9. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında icraya konulduğu, bilahare suç duyurusunda bulunulduğu ve ayrıca yukarıda belirtildiği üzere … 10. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında takip başlatıldığı anlaşılmıştır. Davacı gönderilen ihtarnamenin tebliğ edilemediğini, bu nedenle temerrüde düşmediğini ve davaya konu takip ile talep edilen faiz kaleminden sorumlu olmadığını iddia etmiş ise de anılan kiralama sözleşmesinin adres ve tebligatlara ilişkin 7.11 maddesinde borçlu ve kefillerin sözleşmenin düzenlenmesi sırasında belirttikleri adreslerin geçerli tebligat adresi olarak kabul edileceği ve bu adreslere yapılan tebligatın geçerli olacağının düzenlendiği, ayrıca anılan kiralama sözleşmesinin kefillerin sorumluluğuna ilişkin 46. maddesinde yer alan düzenleme ile kefilin kiracının borcunun muacceliyet tarihinin kendisinin de muacceliyet tarihi olduğunu, kiracının temerrüde düştüğü tarihin kendisi için de temerrüt tarihi olduğunu ve temerrüt için kendisine ayrı bir ihtar veya ihbarname gönderilmesine gerek bulunmadığını kabul ve taahhüt ettiği, anılan kira sözleşmesinin davalar ve takiplere ilişkin 54. maddesinde de kiralama şirketinin alacağının temin ve tahsili için kefillere ayrıca ihtarname gönderilmesine gerek olmadığının düzenlendiği, tüm bu düzenlemelerin taraflar açısından sözleşme hukukuna göre bağlayıcı olduğu anlaşılmakla somut olayda davacının aksi yöndeki iddiaları kabul edilmemiştir. … 7. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında 144.380,00-₺ asıl alacak, 155.374,16-₺ asıl alacağa işlemiş faiz, 9.815,00-₺ sigorta ve diğer alacaklar olmak üzere toplam 309.569,16-₺ üzerinden takip başlatıldığı, yukarıda yazılı olan ve mahkememizce benimsenen bilirkişi ek raporuna göre BK 100 kapsamında yapılan hesaplama neticesinde tahsilatların faiz ve masraflara mahsubundan sonra dava tarihi itibari ile davalının davacı ve diğer borçlulardan 144.380,00-₺ ana para ve 68.705,54-₺ işlemiş faiz talebinde haklı olduğu anlaşılmakla tespit edilen tutarlara göre davanın kısmen kabulüne karar vermek gerektiği kanaatine varılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile;
Davacının … 7. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında talep edilen 155.374,16-TL (asıl alacağın işlemiş faizi) tutarı yönünden davalıya dava tarihi itibari ile 86.668,62-TL borçlu olmadığının tespitine,
Davacının … 7. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında talep edilen 9.815,00-TL (sigorta ve diğer alacaklar) tutarı yönünden davalıya dava tarihi itibari ile borçlu olmadığının tespitine,
Davacının … 7. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında talep edilen 144.380,00-TL (asıl alacak) tutarı yönünden davasının reddine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen dava değeri üzerinden alınması gereken 16.453,39-TL nispi harçtan peşin alınan 5.286,67-TL harcın mahsubu ile bakiye 11.166,72-TL nispi karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 900,00-TL bilirkişi ücreti, 333,00-TL tebligat posta gideri olmak üzere toplam 1.233,00-TL üzerinden davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 959,35-TL ile 5.320,17-TL harç gideri olmak üzere toplam 6.279,52-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca kabul edilen dava değeri üzerinden davacı vekili lehine hesaplanan 20.401,82-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca reddedilen dava değeri üzerinden davalı vekili lehine hesaplanan 7.907,59-TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmes~ine,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 05/12/2019

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza