Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/534 E. 2018/224 K. 06.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/140 Esas
KARAR NO : 2018/244

DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/02/2016
KARAR TARİHİ : 07/03/2018

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafından … 19. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasıyla 4.000 TL bedelli faturaya istinaden müvekkili şirket aleyhine ilamsız takip başlatıldığını ve işbu takibe itiraz süresinin geçirilmesi nedeniyle takibin kesinleştiğini, takibe konu edilen fatura bedeli karşılığında alacaklı firmaya çek verildiğini ve borcun bu şekilde ödendiğini, davalının buna rağmen kötü niyetle icra takibi başlattığını, takibe itiraz süresini kaçıran müvekkilini cebri icra baskısı altında aynı parayı ikinci kez ödemeye zorladığını beyanla davalıya borçlu olmadıklarının tespitine, takip haksız ve kötüniyetli olduğundan davalının takip konusu alacağın % 20 sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının müvekkili şirketin kötü niyetle takip yaptığını iddia ederek dava açtığını ve takipte gösterilen faturaya ilişkin, müvekkili şirkete çek verildiğini ve borcun bu şekilde kapatıldığını savunduğunu, davacı tarafın iddialarının gerçeği yansıtmadığını, öncelikle davacı ve davalı şirket arasında bir seferliğine bir alışveriş olmadığını, yıllar süren alışveriş yapıldığını, müvekili şirketin davacı şirkete uzun süre et verdiğini, ödemelerin çek veya banka havalesi veya elden yapıldığını, son alışverişlerinde 31/08/2013 tarih 039435 numaralı irsaliyeli fatura ile KDV dahil 530,50 TL lık beyat et ürünü, 30/09/2013 tarihinde 039532 numaralı irsaliyeli fatura ile KDV dahil 3.638,52 TL kırmızı et ürünü, 07/09/2013 tarih 039460 numaralı irsaliyeli fatura ile KDV dahil 4.000 TL kırmızı et ürünü verildiğini, son üç faturanın toplam bedelinin 8.169,02 TL ettiğini, davacı şirketin ödeme gününden önceki üç faturadan toplam 8.169,02 TL borcu olduğunu, davacı şirketin müvekkiline ödemeyi ne için yaptığını belirtmediği için, çek bedelinin 039435 ve 039532 numaralı iki fatura borcuna mahsup edildiğini, icra takibi yaparken diğer fatura bedelleri alacağın toplamı olan 4.169,02 TL den çok düşük olduğunu, bu nedenle icra takibine esas olarak 4.000 TL bedelli faturayı esas aldığını beyanla müvekkili şirket aleyhine açılan davanın reddine, dava kötüniyetle açıldığından davacının %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödemesine ve yargılama ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, faturaya dayalı icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti talebine ilişkindir.
… 19. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasının celp edilerek incelenmesi ile; davalı tarafça davacı aleyhine 16/09/2013 tarihli, 4.000,00 TL bedelli, 039460 nolu faturaya dayalı olarak asıl alacak 4.000,00 TL ve işlemiş faiz 1.062,74 TL olmak üzere toplam 5.062,74 TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı anlaşılmıştır.
Taraflarca dosyaya sunulan deliller ile ticari defterleri üzerinde mali müşavir bilirkişiye inceleme yaptırılarak, dava ve takip konusu edilen fatura bedelinin davacının iddia ettiği gibi ödenip ödenmediği, davalının alacaklı olup olmadığı hususunda rapor alınmıştır. Bilirkişi raporunda özetle; her iki tarafın da ticari defterlerinin usulüne uygun olarak açılış ve kapanış tasdiklerini yaptırmış olduklarını, takip konusu faturanın davacının ticari defterlerinden kayıtlı olduğunu, yine davacı tarafça fatura bedelini ödediği iddiası kapsamında sunduğu çekin de defterlerinde kayıtlı olduğunu, 2013 yılı sonunda davacının davalıya herhangi bir borcunun kalmadığını ve bu tarihten sonra da taraflar arasında cari hareket olmadığını, fatura ve 4.000,00 TL bedelli çekin davalının ticari defterlerinde de kayıtlı olduğunu, davalının ticari deftelerine göre davalının 31/12/2013 tarihi itibariyle davacıdan 6.288,52 TL alacaklı olduğunu, bu tarihten sonra taraflar arasında cari hareket olmadığını, taraflar arasındaki cari hesap farklılıklarının davalı tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olan 30/09/2013 tarihli, 39532 numaralı ve 3.638,52 TL bedelli fatura ile açılış fişinden gelen 150,00 TL alacağın davacı defterlerinde kayıtlı olmaması ve yine davacının ticari defterlerinde kayıtlı olup davalının defterlerinde kayıtlı olmayan 2.500,00 TL tutarlı nakit ödemeden kaynaklandığını, davacı defterlerinde kayıtlı olmayan 39532 numaralı irsaliyeli faturada davacının imzasının bulunmadığını, yine davacının defterlerinde kayıtlı olan 2.500,00 TL nakit ödeme için herhangi bir nakit tahsilat makbuzu sunmadığını, bu iki farkın çıkarılması sonucunda davacının davalıya takip tarihi itibariyle 2.650,00 TL borçlu olduğunu tespit ve beyan etmiştir. Rapor taraflara tebliğ edilmiş, denetime açık, hüküm kurmaya elverişli olduğu görülmüş, davalı tarafından davacıya gönderilen Noter ihtarnamesinin tebliğ şerhi getirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesi neticesinde; davalı tarafından davacı aleyhine 4.000,00 TL bedelli faturanın tahsili amacıyla takip başlatıldığı, davacının bu faturanın ödeme vasıtası olduğu beyan edilen 4.000,00 TL çekin her iki tarafın da kabulünde olduğu, uyuşmazlığın bu çekin hangi faturanın ödemesi için verilmiş olduğu ve davacının takip tarihi itibariyle borçlu olup olmadığı hususunda toplandığı, taraflar arasında süregelen bir ticari ilişki olduğu 2013 yılı sonunda aralarındaki ticari ilişkinin sona erdiği, alınan bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere tarafların ticari deftelerinin usulüne uygun olarak tutulduğu ve birbirini teyit ettiği, bu nedenle her iki tarafın lehine delil olarak kabul edilmesi gerektiği, 4.000,00 TL’lik çek ödemesinin hangi fatura için yapıldığı açık olmadığından, tarafların defterlerine göre birbiri ile örtüşmeyen iki kayıt olan davalı tarafından düzenlenen 3.638,52 TL bedelli fatura ile davacı tarafından defterlerine kaydedilen 2.500,00 TL nakit ödemenin mahsubu ile davalının takip tarihi itibariyle cari hesap nedeniyle davacıdan 2.650,00 TL alacaklı dolayısıyla davacının da davalıya 1.350,00 TL asıl alacak yönünden borçlu olmadığı anlaşılmış, her ne kadar bilirkişi raporunda faiz hesaplanmamış ise de davalı tarafça davacıya 4.000,00 TL alacağın ödenmesi için gönderilen Noter ihtarnamesinin 26/02/2015 tarihinde tebliğ edildiği, davacıya ödeme için verilen 7 günlük sürenin sonu olan 06/03/2015 tarihi itibariyle davacının temerrüdünün gerçekleştiği, davalının bu tarihten takip tarihi olan 11/01/2016 tarihine kadar yıllık %10,5 oranında işlemiş 120,78 TL temerrüt faizi talep edilebileceği dolayısıyla davacının 941,96 TL işlemiş faiz yönünden borçlu olmadığı anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne, icra takibi durdurulmamış olduğundan davanın reddedilen ksımı yönünden davalı lehine ve takip kötü niyetli olarak başlatılmamış, davalı defterlerine kaydettiği faturadan dolayı alacaklı olduğunu ispat edememiş olduğundan davanın kabul edilen kısmı üzerinden davacı lehine tazminata hükmedilmeyerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, davacının davalıya … 19. İcra dairesinin … esas sayılı dosyasına konu edilen takip nedeniyle asıl alacak 1350 TL ile işlemiş faiz 941,96 TL yönünden borçlu olmadığının tespitine,
2-Tarafların tazminat taleplerinin reddine,
3-Karar ve ilam harcı 156,56 TL’den peşin alınan 86,46 TL harcın mahsubu ile bakiye 70,10 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 600,00 TL bilirkişi ücreti ve 100,00 TL tebligat ve posta masrafı olmak üzere toplam 700,00 TL yargılama giderinden davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 315,00 TL ile peşin olarak ödenen harç 119,96 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan 50,00 TL yargılama giderinden davanın reddedilen kısmı üzerinden hesaplanan 27,50 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereği takdir ve tayin olunan 2.180,00 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarakdavacıya verilmesine,
7-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesi gereği takdir ve tayin olunan 2.180,00 TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair; davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.07/03/2018

Katip …

Hakim …
E-İmza