Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/181 E. 2018/776 K. 11.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/181 Esas
KARAR NO : 2018/776

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 22/02/2016
KARAR TARİHİ : 11/07/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının maliki ve işleteni olduğu … plakalı aracın 10/07/2014 tarihinde, … ‘in ehliyetnamesiz bir şekilde sevk ve idaresinde iken ve 8/8 kusurlu hareketi ile … plakalı araca çarparak hasarlanmasına sebebiyet verdiğini, … plakalı aracın kaza tarihinde müvekkili şirket nezdinde Mecburi Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalı olduğunu, … plakalı araçta tespit edilen 24.600,00TL’lik zararın müvekkili şirketçe 09/10/2014 tarihinde tazmin edildiğini, davalı ile münakit Mecburi Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartları’nın 4/C maddesine göre, aracın ehliyetnamesiz kimseler tarafından kullanılması esnasında meydana gelen zararların, tazmin edildikten sonra sözleşen/işletenden rücuen talep edilebileceğinin hüküm altına alındığını, davalıya şifahen ve 23/06/2015 tarihli yazı ile başvurulmasına rağmen davalının herhangi bir ödeme yapmadığını, taraflar arasında ticari bir sözleşmesel ilişki söz konusu olduğunu beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla tazmin edilen 24.600,00TL’nin tazmin tarihi olan 09/10/2014’ den itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama masrafları ve ücreti vekaletin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Zamanaşımı itirazında bulunduğunu, davacının rücu hakkına dayandığını, rücuun kapsamının halefiyete ve buna dayalı ödemeye göre belirlendiğini, sigortacının ancak ödediği bedel nispetinde rücu hakkını kullanabileceğini, bu nedenle davacının talepleri haklı ve sabit olsa bile sorumlulardan isteyebileceği miktarın ödediği miktar olacağını, kaldı ki bu miktarın da hasarlı kısmın ekonomik değeri ve kısmi hasar nedeniyle indirime tabi tutulması gerektiğini beyanla davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi kapsamında sigortalı aracın kusuru ile verdiği ve sigorta şirketince karşılanan zararın sigortalıdan poliçe kapsamında rücuan tahsili talebine ilişkindir.
28/05/2014 tarihi itibariyle yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 3/k bendinde “Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi” tüketici, 3/ı bendinde ise “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem” tüketici işlemi olarak tanımlanmıştır. Mezkur Kanun’un 73/1. maddesinde tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara dair davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu belirtilmiş, 83/2. maddesinde ise taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve 6502 Sayılı Kanun’un görev ve yetkiye dair hükümlerinin uygulanmasını engelleyemeyeceğine değinilmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 1. maddesinde ise görev hususunun kamu düzenine dair olduğu, 114/1-c maddesi uyarınca görev hususunun dava şartı olduğu ve 115. maddesi uyarınca mahkemece yargılamanın her aşamasında resen gözetileceği düzenlenmiştir.
Dosya kapsamının değerlendirilmesi neticesinde; taraflar arasındaki uyuşmazlığın sigorta sözleşmesinden kaynaklandığı ve iş bu davada Mahkememizin görevsiz olduğu, görevli Mahkemenin Tüketici Mahkemesi olduğu anlaşılmakla Mahkememizin görevsizliğine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden Reddine,
2-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli İstanbul Nöbetçi Tüketici Mahkemesine gönderilmesine,
3-Yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.11/07/2018

Katip

Hakim
E-imza