Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1236 E. 2018/643 K. 07.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1236 Esas
KARAR NO : 2018/643

DAVA : Ticaret Sicil Memurunun Kararına İtiraz
DAVA TARİHİ : 27/12/2016
KARAR TARİHİ : 07/06/2018

Mahkememizde görülmekte olan ticaret sicil memurunun kararına itiraz davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; müvekkili …’in 1999 yılında yaptığı yurt dışı seyahati esnasında aracından ehliyeti, pasaportu ve T.C. Kimlik Kartının çalındığını, müvekkilinin çalınan kimliğinin kullanılarak … Vergi Dairesi’nde … vergi numarasına kayıtlı … Tic. Ltd. Şti.’nin kurulduğunu, resmî kayıtlarda müvekkilinin söz konusu şirketin müdürü/ortağı sıfatına sahip olduğunu, … Defterdarlığı Vergi Denetmenleri Bürosu Başkanlığı’nın … tarih ve … sayılı yazılarına istinaden söz konusu şirketin 2001-2002-2003 yılları hesaplarının incelendiğini, bu incelemeler neticesinde şirket faturalarının tamamının sahte belgeler olduğunun tespit edildiğini, müvekkilinin … Vergi Dairesi Başkanlığı Veraset Ve Harçlar Vergi Dairesi Müdürlüğü’nce hiçbir hukukî bağının bulunmadığının sabit olduğu şirketin borçları nedeni ile … ili … ilçesi … Mahallesi 133 ada/parseldeki gayrimenkulüne 779.363,63-TL bedelle haciz konulduğunu, bunun üzerine müvekkilinin sahte ya da tahrif edilmiş nüfus cüzdanı ile bilgisi dışında adına şirket ortaklığı tesis edildiğinden bahisle söz konusu şirket ortaklığı kaydının terkin edilmesi talebi ile davalı idareye başvurduğunu, talebinin 23/09/2016 tarihli ve 11/10/2016 tebliğ tarihli yazı ile reddedildiğini, sahte nüfus cüzdanı kullanılarak müvekkilinin bilgisi dışında adına şirket ortaklığı kurulduğunu ve bu hususun sicil memurluğunca gerekli araştırması yapılmaksızın tescil işleminin gerçekleştirildiğini belirterek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile şirketin tescil tarihi itibari ile terkinini ve müvekkilinin şirketteki müdürlük/ortaklık kaydının tescil tarihi itibari ile iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili idarenin yapılan tescillerde ihmalinin olmadığını, bu nedenle müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, terkini talep edilen … sicil numaralı … Tic. Ltd. Şti.’nin 24/09/2013 tarihinde re’sen sicilden terkin edildiğini, zararın varlığından söz edilmesi halinde sorumluluğun sahte evrak düzenleyen şahıslara ait olduğunu, müvekkilinin bu zararlardan sorumlu tutulamayacağını belirterek pasif husumet yokluğu nedeni ile haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce davaya konu .. sicil numaralı … Tic. Ltd. Şti.’nin sicil kayıtları celp edilmiş olup, incelenmesinde; 07/08/2001 tarihinde tescil edildiği, ortaklarının … ve … olduğu, yetkili/müdürün … olduğu, şirketin yaptırdığı tek tescilin 07/08/2001 tarihinde tescil edilen ana sözleşmesi olduğu, şirketin 6102 sayılı TTK’nun 7 maddesi uyarınca sicil kaydının 24/09/2013 tarihinde re’sen terkin edildiği anlaşılmıştır. Davalı … Müdürlüğü’nün alınmış olan ortaklık kararının sahteliğini araştırıp re’sen terkin etme yetkisi bulunmamaktadır. Ancak mahkemece verilecek karar üzerine bu karar doğrultusunda işlem yapmak durumundadır. Bu nedenle iş bu davanın sahte belge düzenleyen 3. kişi ile şirket aleyhine açılması gerekmektedir. Bir hakkın kendisinden istenebilecek durumda olan yani hakka uymakla yükümlü kişi borçlu kişi olup, buna pasif husumet denilir. Bir davada gerek aktif ve gerekse pasif husumet ehliyetinin bulunup bulunmadığı mahkemece öncelikle ve re’sen gözetilecek hususlardandır ve şayet husumet ehliyeti yok ise dava bu sebep ile reddedilir. Somut olayda açıklandığı üzere davalı … Müdürlüğü’ne husumet yöneltilemeyeceğinden davanın pasif husumet yokluğu nedeni ile reddine karar verilmiştir. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 30/10/2000 tarih 2000/6964-8386 E.K. sayılı emsâl ilâmı da bu yöndedir. Tüm bu nedenlerden dolayı aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM / Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Pasif husumet yokluğu neden ile davanın reddine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 35,90-TL maktu karar harcının davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı vekili lehine takdir olunan 2.180,00-TL maktuvekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair; tarafların yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.07/06/2018

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza