Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1086 E. 2019/614 K. 04.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1086 Esas
KARAR NO : 2019/614

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 16/11/2016
KARAR TARİHİ : 04/07/2019

Mahkememizde açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; dava dışı … Tic. Ltd. Şti. ile müvekkili arasında akdedilen 26/07/2012 tarihli 1.000.000,00-TL ve 13/03/2014 tarihli 1.500.000,00-TL bedelli genel kredi sözleşmelerine istinaden dava dışı borçluya kredi kullandırıldığını, davalıların anılan sözleşmeleri müşterek müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığını, kullandırılan kredinin geri ödenmemesi üzerine … 32. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesinin keşide edildiğini, ihtarname tebliğine rağmen ödeme yapılmaması üzerine … 12. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile borçlular aleyhine icra takibine başlanıldığını, davalıların borca, borcun faizine, icra dairesinin yetkisine ve takibe itirazı neticesinde icra takibinin durduğunu, yetki itirazının yerinde olmadığından bahisle borçluların itirazının iptaline, haklarında başlatılan icra takibinin devamına, davalıların inkar olunan alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; müvekkillerinin davacıya icra takibine konu miktarda borçları bulunmadığını, davacı tarafından talep edilen temerrüt faizi miktarının çok yüksek olduğunu, bankanın genel kredi sözleşmesindeki genel işlem şartlarına dayanarak taleplerde bulunmasının Türk Medeni Kanunu’nda düzenlenen dürüstlük kuralına aykırı olduğunu belirterek davanın ve icra inkar tazminat talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce … 12. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası getirtilmiş olup incelenmesinde; alacaklı … Bankası A.Ş. tarafından borçlu …Tic. Ltd. Şti., .., … ve … aleyhine … 32. Noterliği’nin …tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi, kredi sözleşmesine dayanarak 575.948,58-TL asıl alacak, 45.987,81-TL işlemiş faiz, 2.299,39-TL BSMV olmak üzere toplam 624.235,78-TL’nin 05/01/2016 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsili ve gayrinakti risk tutarı olan 44.400,00-TL’nin … Bankası A.Ş. nezdinde faiz getirmeyen bir hesapta veya icra dosyasında bloke edilmesi, takip tarihinden sonra tazmin edilmeleri halinde ise tazmin tarihinden itibaren hesaplanacak temerrüt faizi, faizin %5’i oranında gider vergisi, icra harç ve masrafları, vekalet ücreti ile birlikte tahsili talebi ile talebi ile 05/01/2016 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, yasal süresinde borçlular vekilinin borca, fer’ilerine ve icra dairesinin yetkisine itiraz ettiği, itiraz sonucunda icra takibinin durduğu, iş bu itirazın iptali davasının mahkememize İİK 67. maddesi uyarınca 1 yıllık yasal süresi içerisinde açılmış olduğu anlaşılmıştır.
İcra takibinin yetkili icra dairesinde yapılmış olması, itirazın iptali davasının incelenmesi yönünden dava şartıdır. Öncelikle icra takibinin yetkili icra dairesinde yapılıp yapılmadığının tespiti gerekmektedir. Dosya kapsamından davalı borçlular …, …’nın adresinin … olduğu, davalı borçlu … Ltd. Şti.’nin adresinin … olduğu, davalı borçlu …’un adresinin … olduğu tespit edilmiş olup, davalılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı olması ve davalı …’un adresinin mahkememiz yargı çevresi içerisinde kalması nedeni ile icra dairesinin yetkili olduğu anlaşılmakla davalı borçluların icra dairesinin yetkisine itirazının reddine karar verilmiştir.
Uyuşmazlığın kredi ilişkisinden kaynaklanması nedeniyle, davacı bankanın alacağının belirlenebilmesi için dayanak sözleşmeler, icra dosyası, banka kayıtları incelenerek ve tarafların sunduğu kayıt ve belgeler de nazara alınarak, davaya konu icra takibi nedeni ile davalıların davacıya borcu bulunup bulunmadığı, kefalet limit ve sorumluluğu da nazara alınarak varsa icra takip tarihi itibari ile alacak ve faiz miktarının tespitine ilişkin bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. 09/05/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle “…Davacı banka ile dava dışı asıl borçlu …Tic. Ltd. Şti. arasında akdedilen genel kredi sözleşmelerinin davalıların müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, sözleşmenin 4.2. maddesinde müşterinin temerrüte düşmesi halinde temerrüt faizinin uygulanacağının belirlendiği ve sözleşme koşullarına göre akdi faiz oranının %36 olduğu, (36×2=72) davacı bankanın takip talebinde %72 temerrüt faiz talebinin yerinde olduğunun belirtildiği, davacı bankanın takip tarihi itibari ile davalı …, …, … Ltd. Şti.’den tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile 572.224,77-TL asıl alacak, 28.863,46-TL işlemiş faiz, 1.443,17-TL BSMV olmak üzere toplam 602.531,40-TL alacaklı olduğu, davalı Kefil …’dan takip tarihi itibari ile tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile 5.72.224,77-TL, 12.127,78-TL, 606,39-TL olmak üzere 584.958,94-TL alacaklı olduğunun hesaplandığı…” yönünde görüş bildirilmiştir. Davacı banka ile davalı şirket arasında akdedilen takibe dayanak 2 ayrı kredi sözleşmesi olduğu, davalı …’un borçlu şirketin yetkilisi ve ortağı olmadığı, anılan kredi sözleşmelerini kefil sıfatı ile imzaladığı, 26/07/2012 tarihli sözleşmede eş muvafakatinin olduğu, 13/03/2014 tarihli sözleşmede ise eş muvafakatinin olmadığı, bu husus nazara alınarak …’un geçerli kefaleti kapsamında sorumlu olduğu borç miktarının tespiti ve davacı tarafın rapora itirazlarının incelenmesi hususunda bilirkişi heyetinden ek rapor alınmasına karar verilmiştir. 09/05/2019 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle “…Davalı kefil …’un 26/07/2016 tarihli sözleşmede eş muvafakatinin olduğu, takibe konu KMH hesabının 29/09/2010 tarihinde açıldığı, yine takibe konu edilen TEM mektubu tazmin bedeli ile ilgili teminat mektubunun 29/09/2010 tarihinde verildiği, neticeten takibe konu banka alacaklarının …’un 26/07/2012 tarihli sözleşmede eş muvafakatinin alındığı sözleşme süresi içerisinde kaynaklandığı…kök rapordaki kanaatlerin değişmediği…” yönünde görüş bildirilmiş olup dosya kapsamına uyan bilirkişi kök ve ek raporu denetime elverişli ve hüküm kurmaya yeterli kabul edilmiştir.
Tüm dosya kapsamının incelenmesi sonucunda; her ne kadar davalılar vekili tarafından davacı bankanın genel işlem şartına uygun hareket etmediği öne sürülmüş ise de dosyada mevcut 13/07/2012 tarihli “Sözleşme Öncesi Bilgilendirme Ve Mutabakat Formu”nun davalılar tarafından imza edilmiş olduğu, davalıların davacı bankaca bilgilendirilmesinden sonra davacı bankaya herhangi bir bildirim ve itirazlarının da bulunmadığı, davacının bilgilendirmesinden sonra davacı banka ile dava dışı … Tic. Ltd. Şti. arasında 26/07/2012 tarihli 1.000.000,00-TL ve 13/03/2014 tarihli 1.500.000,00-TL bedelli genel kredi sözleşmeleri akdedildiği sabittir. Davalıların anılan sözleşmeleri müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığı, sözleşmelerde kefilin sorumlu olduğu azami miktar, kefalet tarihi ve müteselsil kefil ibaresinin yazılı olduğu, kefalet sözleşmesinin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 583. maddesindeki yasal koşulları kapsadığı anlaşılmıştır. Anılan sözleşmelerin imzalandığı tarihte davalı … ve…’nın dava dışı borçlu şirketin ortağı olduğu, 6098 sayılı TBK’nun 584 maddesi uyarınca kefaletleri için eş rızasının aranmayacağı, davalı …’un ise şirket ortağı yahut yöneticisi olmadığı, anılan sözleşmelerin imzalandığı tarihte evli olduğu, 26/07/2012 tarihli sözleşmede TBK 584 maddesi uyarınca eş muvafakatinin alındığı, takibe konu banka alacaklarının da 26/07/2012 tarihli sözleşme süresi içerisinde kaynaklandığı anlaşılmıştır. Davacı banka tarafından anılan sözleşmeler nedeni ile kullandırılan krediler yönünden hesap kat edilerek … 32. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesinin keşide edildiği, ihtarnamenin davalı …, … , … Ltd. Şti.’ye 16/11/2015 tarihinde tebliğ edildiği, ihtarname ile verilen 1 günlük sürenin sonunda 18/11/2015 tarihi itibari ile temerrütlerinin gerçekleştiği, davalı … adına çıkartılan ihtarnamenin ise 19/11/2015 tarihinde iade edildiği, bu durum karşısında yasa ve Yargıtay uygulamasına göre temerrüdünün 05/01/2016 takip tarihi itibari ile gerçekleştiği kabul edilmiştir. Mahkememizce benimsenen yukarıda yazılı bilirkişi raporunda yapılan hesaplamaya göre davacı bankanın takip tarihi itibari ile alacaklı olduğu miktarlar yönünden davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. Diğer yandan kredi sözleşmesinde teminat mektubu ve çek bedelleri yönünden kefillere rücuya ilişkin açık ve net bir düzenleme bulunmadığından çek ve teminat mektubu depo talebi kabul edilmemiştir. Alacağın likit ve hesaplanabilir olması, davalı/borçluların itirazlarında haksız olduğunun anlaşılması karşısında hüküm altına alınan asıl alacak ve işlemiş faiz miktarı toplamının %20’si oranında İİK 67/2 maddesi uyarınca icra inkar tazminatına karar verilerek ve davalıların sorumlu oldukları miktarlar üzerinden oran kurularak icra inkar tazminatı, yargılama gideri ve vekalet ücreti hesabı yapılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Somut olayda icra takibinde kısmen haklı çıkan davacı/alacaklının bakiye kısım için icra takibinde kötü niyetli olduğu kabul edilemeyeceğinden reddedilen kısım yönünden davacı banka aleyhine kötü niyet tazminatına karar verilmeyerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile davalıların … 12. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazlarının;
A)Davalı …, …, … Ltd. Şti. yönünden; davanın kısmen kabulü ile (tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile) davalıların … 12. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile 572.224,77-TL asıl alacak, 28.863,46-TL işlemiş faiz, 1.443,17-TL BSMV üzerinden takip tarihinden başlamak üzere 520.400,00-TL asıl alacak (BCH) tamamen ödeninceye kadar takip tarihinden itibaren yıllık %48,48 oranında temerrüt faizi ve bu faiz üzerinden %5 gider vergisi uygulanmak sureti ile, takip tarihinden başlamak üzere 51.824,77-TL asıl alacak (KMH) tamamen ödeninceye kadar takip tarihinden itibaren yıllık %30,24 oranında temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisi uygulanmak sureti ile takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
B)Davalı … yönünden; davanın kısmen kabulü ile (tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile) davalının … 12. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile 572.224,77-TL asıl alacak, 12.127,78-TL işlemiş faiz, 606,39-TL BSMV üzerinden takip tarihinden başlamak üzere 520.400,00-TL asıl alacak (BCH) tamamen ödeninceye kadar takip tarihinden itibaren yıllık %48,48 oranında temerrüt faizi ve bu faiz üzerinden %5 gider vergisi uygulanmak sureti ile, takip tarihinden başlamak üzere 51.824,77-TL asıl alacak (KMH) tamamen ödeninceye kadar takip tarihinden itibaren yıllık %30,24 oranında temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisi uygulanmak sureti ile takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
Hüküm altına alınan alacağın (572.224,77-TL asıl alacak + 28.863,46-TL işlemiş faiz=601.088,23-TL) %20’si üzerinden hesaplanan 120.217,646-TL icra inkar tazminatının (davalı …’un 116.870,51-TL’sinden sorumlu olması kaydı ile) tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
Yasal koşulları oluşmadığından davalı tarafın kötüniyet tazminat talebinin reddine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen dava değeri üzerinden alınması gereken 41.158,92-TL nispi harçtan peşin alınan 10.660,39-TL harcın mahsubu ile bakiye 30.498,53-TL nispi karar harcının (29.609,06-TL’sinden davalı …’un sorumlu olması kaydı ile) tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 1.800,00-TL bilirkişi ücreti, 323,00-TL tebligat posta gideri olmak üzere toplam 2.123,00-TL üzerinden davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 2.049,18-TL ile 10.727,39-TL harç gideri olmak üzere toplam 12.776,57-TL yargılama giderinin (12.403,95-TL’sinden davalı …’un sorumlu olması kaydı ile) tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca kabul edilen dava değeri üzerinden davacı vekili lehine hesaplanan 38.051,26-TL nisbi vekalet ücretinin (36.941,52-TL’sinden davalı …’un sorumlu olması kaydı ile) tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca reddedilen dava değeri üzerinden davalı vekili lehine takdir olunan 2.725,00-TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara mütesaviyen verilmesine,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/07/2019

Başkan
e-imza
Üye
e-imza
Üye
e-imza
Katip
e-imza