Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1014 E. 2019/711 K. 06.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1014 Esas
KARAR NO : 2019/711

DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/10/2016
KARAR TARİHİ : 06/09/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle : müvekkili şirketin fazlaya dair her türlü haklarının saklı kalmak kaydıyla müvekkilinden herhangi bir izin almaksızın, müvekkilinin üretim ve iş sırlarından dürüstlük kurallarına aykırı bir şekilde haksız kazanç elde ettiğini ve yetkisiz yararlanarak müvekkilinin işçileri veya diğer yardımcı kişileri işvenlerinin veya müvekkillerinin üretim ve iş sırlarını ifşa etmeye veya ele geçirmeye yönelterek üçüncü kişilere işçilerine ve diğer yardımcı kişilerine, haketmedikleri ve onları işlerinin ifasında yükümlülüklerine aykırı davranmaya yöneltebilecek yararlar sağlayarak veya önererek, kendisine veya başkalarına çıkar sağlamaya çalışarak TTK kapsamında hüküm altına alınan haksız rekabet eylemlerini gerçekleştiren davalıların haksız rekabetlerinin tespitine, haksız rekabetlerinin men’ine ve durdurulmasına, haksız rekabetlerin sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılmasına, haksız rekabetlerin işlenmesinde etkili olan araçların ve malların imhasına, müvekkilinin söz konusu haksız rekabet eylemlerinden doğan zararlarının tazmini için şimdilik 1.000,00-TL manevi tazminat ile alacağın belirsiz olması dolayısıyla mahkemece yapılacak inceleme sonunda ortaya çıkan zarar miktarının belirlenmesi halinde tamamlanmak üzere şimdilik 1.000,00-TL maddi tazminata hükmedilmesine, müvekkile karşı işlenen haksız rekabet eylemlerinin durdurulması, önlenmesi ve işbu davanın etkinliğini temin zamanında davalılara ait müvekkilinin üretim ve iş sırlarından dürüstlük kurallarına aykırı bir şekilde yararlanılarak ortaya çıkarılan bütün materyallere, iş mahsullerine ürünlerine, haksız rekabetlerin işlenmesinde etkili olan araçlara ve mallara davalılara ait tespit edilecek adreslerde el konulmasına ve toplanmasına, uygun görülen bir teminat karşılığında veya teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesine, verilecek ihtiyati tedbir kararının mahkemece verilecek karar kesinleşinceye kadar devamına, karar kesinleştiğinde söz konusu emtiaların imhasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle: davacı tarafın davasını hem müvekkili şirkete hem de müvekkili şirket ortaklarına yönelttiğini, davacıların dava dilkeçelerinde iddia ettikleri eylemler müvekkili şirketin faaliyetlerine dayandırıldığından müvekkili şirketin ortaklarına da ayrıca husumetin tevcih edilemeyeceğini, davanın … ve … yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle reddinin gerektiğini, dava dilekçesinde iki davacı bulunmakta olduğunu ve bu davacılardan hangisinin hangi sebeple dava açtığının açıkça belirtilmediğini, davaya konu eylemlerle hangi davacının hangi sebeple davacı olduğu anlaşılmadığından davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddinin gerektiğini, müvekkilin davacının firma işleyişi, tasarımları ve müşterilerini davacının çalışanlarından elde ettiğine ilişkin iddiası tamamen gerçek olduğunu, her türlü talep ve dava haklarının mahfuz kalmak kaydıyla haksız mesnetsiz ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Davanın; Haksız rekabetten kaynaklanan tespit, men, durdurma, kaldırma, imha,maddi ve manevi tazminat talebi mahiyetinde olduğu görüldü.
Taraflar iddia etmekle yükümlü olmakla birlikte, mahkeme önüne gelen bir davada dava ve cevap dilekçesindeki taraf beyanlarını yorumlayarak davanın hukuki nitelendirmesini yapmakla görevlidir. Buna göre, dosyanın yapılan incelemesinde, davacının tasarımları olan ürünlerini korumak için Türk Patent Enstitüsüne başvurduğu ve tasarımlarını tescil ettirdiği ve bu tasarımların ve müşterilerine ait bilgilerin hukuka aykırı yollarla ele geçirildiğini ve haksız kazanç sağlandığını ifade etmiş olmakla, davacı vekilinin 8.celsedeki beyanları da dikkate alındığında, esasen davacının tescilli tasarım hakkına dayandığı, dolayısıyla ihtisas mahkemeleri ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğu, somut olayda tescilli tasarımın kullanılmasına dayanarak, oluşan haksız rekabetin önlenmesi istendiği, talebin temelini tescilli tasarımın haksız iltibasının oluşturduğu, diğer talepler yönünden de bir bütün değerlendirildiğinde, en özel mahkemenin görevli olduğu, tüm dosya kapsamının ve delillerin değerlendirilmesi sonucunda davaya konu olan uyuşmazlığın özel görevli ihtisas mahkemesi olan Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi alanına girdiği, HMK.nun 114.maddesi gereğince mahkemenin görevli bulunması dava şartı olup, HMK.nun 115.maddesi gereğince de davanın her aşamasında re’sen gözetilebileceğinden mahkememizin görevsizliğine, Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin görevli bulunduğuna, karar kesinleştiğinde ve talep halinde dava dosyasının İstanbul Fikri Sinai Mahkemesine gönderilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Görevli Mahkemenin; İstanbul Fikri Sinai Mahkemesi olduğu anlaşılmakla, Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE , HMK 114/1-c ve HMK 115/2 md. uyarınca davanın usulden reddine,
2-HMK 20/1 md. uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık hak düşürücü süre içerisinde taraflarca mahkememize başvurularak talep edilmesi halinde dava dosyasının görevli İstanbul Fikri Sinai Mahkemesi’ne gönderilmesine, aksi takdirde, mahkememizce ek karar ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
3-HMK 331/2 md. uyarınca yargılama gideri, harç ve vekalet ücreti hususlarında görevli mahkemece karar verilmesine, mahkememizce ek karar ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde yargılama gideri, harç ve vekalet ücreti hususunda da karar verilmesine,
Dair; davacı vekilin yüzüne karşı davalı taraf yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/09/2019

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza