Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/876 E. 2021/109 K. 05.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/876 Esas
KARAR NO : 2021/109

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 10/09/2015
KARAR TARİHİ : 05/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamaları sonunda :
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;22/02/2015 tarihinde davalı …’un sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile olay günü … Mahallesi… üzerinde seyir halinde iken, karşıdan karşıya geçmeye çalışan mağdur …’a çarparak yaralanmasına neden olduğunu, davalı …’un müvekkilini kaza yerinde yaralı bir şekilde terk ederek kaçtığını, söz konusu kazada müvekkilinin ağır şekilde yaralandığını ve hastaneye kaldırıldığını, müvekkilinin hastanede yatarak tedavi gördüğünü, müvekkilinin tedavisinin halihazırda devam ettiğini, meydana gelen olay nedeniyle … Cumhuriyet Başsavcılığınca …nolu soruşturma neticesinde davalı hakkında … 14. Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyası açıldığını, yargılamaya devam olunduğunu, …’nın 24/01/2005 doğumlu olduğunu, kendisinin ilköğretim öğrencisi olduğunu, herhangi bir geliri olmadığını, müvekkilinin geçiminin annesi diğer davacı … tarafından karşılandığını, gerçekleşen bu elim kaza neticesinde gerek sağlık giderleri olsun gerek ailenin geçim giderleri olsun daha da zora düştüğünü, müvekkilinin yargılama masraflarını karşılayacak durumu olmadığından dolayı iş bu davayı adli yardım talepli açma zorunluluğu hasıl olduğunu, açıklanan nedenlerde belirsiz alacak davası olarak ikame edilen davada şimdilik fazlaya ilişin tüm hakları saklı kalmak üzere hesaplanacak daimi sakatlık sağlık giderleri nedeniyle maddi tazminatın davalı şirketten poliçe limiti içeresinde kalan zarar tutarının dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsiline, maddi tazminatın poliçe kapsamını aşması halinde diğer davalı …’dan … ve diğer müvekkili … için manevi zararı olarak toplam 50.000,00-TL’nin tahsiline, adli yardım taleplerinin kabulüne, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; Davalı …vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde bahsi geçen poliçenin,… numaralı trafik poliçesi olup, işbu poliçenin vade tarihinin 11.05.2015 – 11.05.2016 olduğu, dolayısıyla dava dilekçesinde sözü edilen poliçenin kaza tarihini kapsamadığı, ancak kazayı kapsayan poliçenin yine müvekkili şirket nezdinde bulunan …numaralı trafik poliçesi olduğu, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte, müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalısının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğu, müvekkili şirket sigortalısının kazanın meydana gelmesinde kusuru bulunmadığını, dava konusu kazanın meydana gelmesine sebep olan taraf kusurlarının tespiti için dosyanın Adli Tıp Kurumu’na gönderilmesi gerektiği, arz ve izah edilen ve re’sen takdir edilecek nedenlerle davanın, ileride doğabilecek rücu imkanlarından ötürü, tüm talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla sigortalı …’a ihbar edilmesini, tedavi giderleri ve manevi tazminat talepleri yönünden müvekkili şirketin sorumluluğu bulunmadığından davanın reddini, davacı delillerinin taraflarına tebliğini, haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın reddini, müvekkili şirketin sorumluluğu yalnızca sigortalısının kusuru nisbetinde ve poliçe limiti ile sınırlı olduğundan Adli Tıp Kurumu’ndan kusura ilişkin rapor alınmasını, maluliyet raporunun Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi’nden alınmasınaı, tazminat raporunun hazineye kayıtlı aktüer aracılığı ile yaptırılmasını, davacının müterafik kusurunun tazminattan indirilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
1-Kaza tespit tutanağı, sigorta poliçesi, SGK kayıtları, tedavi evrakları, sosyal ekonomik durum araştırması,
2-… 14. Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosya sureti.
3-İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulunun 27/01/2020 tarih … sayılı maluliyet raporu.
4-Mahkememizce atanan kusur uzmanı … ve aktüerya uzmanı … tarafından sunulan müşterek bilirkişi raporu.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacı vekili dava dilekçesinde, 22/02/2015 tarihinde davalı …’un sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile olay günü … Mahallesi … üzerinde seyir halinde iken, karşıdan karşıya geçmeye çalışan mağdur …’a çarparak yaralanmasına neden olduğunu, meydana gelen kaza nedeniyle, belirsiz alacak davası olarak ikame edilen davada, daimi sakatlık sağlık giderleri nedeniyle maddi tazminata ve davalı …’dan … ve diğer müvekkili … için manevi zararı olarak toplam 50.000,00-TL’nin tahsiline, adli yardım taleplerinin kabulüne, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı taraf ise, davanın reddini savunmuş ve kabul anlamına gelmemek üzere, sigortalısının kusuru nispetinde, poliçe limiti ile sorumluluğu olduğunu beyan etmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Dosyanın esası için mahkemece yapılacak iş, meydana gelen kazada tarafların kusur durumlarının tespiti, davacının kaza nedeniyle malul kalıp kalmadığı, kaldı ise oranı ve kaza ile illiyet bağı bulunup bulunmadığının tespiti, davalının hukuki sorumluğu bulunup bulunmadığı, poliçe limiti ve ödeme yapıp, yapmadığının tespiti, gerçek zarar miktarının tespiti, yapılan ödeme varsa bunun güncellenmiş mahsubu ve en nihayetinde gerçek zarar miktarından davalının kanunen sorumluluğunun bulunup bulunmadığına karar vermekten ibarettir.
Bu doğrultuda, meydana gelen kazada davacının maluliyeti bulunup bulunmadığı var ise kaza ile ilintili olup olmadığı hususlarında rapor alınmak üzere, dosya ATK’ya tevdi edilmiş olup, İstanbul Adli Tıp Kurumu 2.İhtisas Kurulu’nun 27/01/2020 tarih … sayılı maluliyet raporuna göre, “……’nın 22.02.2015 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları hakkında yönetmeliğine göre, Kişinin tüm vücut engellilik oranının % 0 (yüzdesıfır) olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceğine…” rapor tanzim edilmiş ve rapor usul ve yasaya uygun bulunarak hükme esas tutulmuştur.
Akabinde, meydana gelen kazada, tarafların kusur durumlarının ve zararın tespiti açısından, dosya kusur ve aktüerya uzmanı bilirkişiye tevdi edilmiş, mahkememizce atanan kusur uzmanı … ve aktüerya uzmanı … tarafından sunulan müşterek bilirkişi raporunda özetle:
Kusur yönünden, “…dosyanın incelenmesi sonunda aşağıdaki hususlar saptanmıştır. Kaza sonrası trafik kazası tespit tutanağı düzenlenmemiştir. Kaza gece vakti, yerleşim yeri içerisinde, bir benzin istasyonunda meydana gelmiştir.Davalı …, 25/02/2015 tarihli ifadesinde özetle, olay gecesi sevk ve idaresindeki araçla … mahallesi, … caddesi üzerinde ilerlerken yolun sağ tarafında arka arkaya duran iki adet belediye otobüsünün yanından geçerken otobüslerin arasından çıkan şahsın aracının yan tarafına çarptığını beyan etmiştir.
-Davacı …, 23/02/2015 tarihli ifadesinde özetle, olay gecesi asker yolcu ederken benzin almak amacıyla … Caddesi üzerinde bulunan … isimli işyerinde bulundukları sırada kızı ve oğlunun araçtan inerek diğer aracın yanına gitmek istediklerini, oğlu …’nın ablasının peşinden koşarak ilerlediği sırada petrol istasyonunun içerisinde bulunan park halindeki iki otobüsün arasından geçerken plakasını alamadığı gri renkli bir aracın oğluna çarptığını belirtmiştir.
24/03/2016 tarihinde olay yerinde yapılan keşfe dayalı olarak … 14. Asliye Ceza Mahkemesine hitaben düzenlenmiş 15/04/2016 tarihli bilirkişi raporunda, sürücü …’un tali kusurlu, yaya …’nın asli kusurlu olduğu kanaati ifade edilmiştir.
29/01/2018 tarihinde olay yerinde yapılan keşfe dayalı olarak … 14. Asliye Ceza Mahkemesine hitaben düzenlenmiş bilirkişi raporunda sürücü …’un tali kusurlu, yaya …’nın asli kusurlu olduğu kanaati belirtilmiştir. (Bu rapor dosya içerisinde mevcut olmayıp … 14. Asliye Ceza Mahkemesinin gerekçeli kararında ve Adli Tıp Kurumu, Trafik İhtisas Dairesi raporunda zikredilmektedir.)
Adli Tıp Kurumu, Trafik İhtisas Dairesi uzmanlarınca … 14. Asliye Ceza Mahkemesine hitaben düzenlenmiş 13/07/2018 tarihli bilirkişi raporunda, sürücü …’un tali kusurlu olduğu, 2005 doğumlu mağdur yaya …’nın davranış faktörlerinin sonuç üzerinde asli derecede etken olduğu görüşü belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamına göre, A-) Davalı sürücü bir benzin istasyonu içerisinde seyrettiğini, etrafında yaya hareketleri olabileceğini göz önünde bulundurarak seyrini toplu dikkat halinde sürdürmesi, muhtemel yaya hareketlerine karşı hazırlıklı olması ve hızını olay yeri hakim şartlarının gerektirdiği bir seviyeye düşürmesi gerekirdi. Belirtilen hususlara yeterince riayet etmediği anlaşılan davalı sürücünün tedbirsiz, dikkatsiz, trafik güvenliği ve düzeni ile ilgili özen yükümlülüğüne ve hızın gerekli şartlara uygunluğunu sağlama kuralına aykırı şekilde seyrettiği, bu hatalı sevk ve idaresinin olayda ikinci derecede etkili olduğu kanaatine varılmaktadır. B-) Davacı yaya çocuk annesinin beyanından da anlaşıldığı üzere, park halindeki araçların arasından koşarak davalı sevk ve idaresindeki aracın önüne çıkmıştır. Yaya çocuk … benzin istasyonu içerisinde bulunan araçların hız ve konumlarını dikkate almamış, kontrolsüz bu davranışı ile kendi can güvenliğini tehlikeye düşürmüştür. Davalı yaya çocuk …’nın tedbirsiz ve dikkatsiz bu davranışının kazanın meydana gelmesinde birinci derecede etkili olduğu mütalaa olunmakta ve … 14. Asliye Ceza Mahkemesi’ne hitaben düzenlenmiş bilirkişi raporlarındaki kusur dağılımları isabetli görülmektedir..”denilmekle, mahkememizce alınan kusur raporu ile ceza dosyası kusur raporunun örtüştüğü anlaşılmakla, kusur yönünden rapora mahkememizce alınan rapora itibar edilmiştir.
Zarar yönünden, ” Davalı sürücü …’un hatalı sevk ve idaresinin ikinci derecede ve takdiren % 25 (yüzde yirmibeş) oranında etkili olduğu, Davacı yaya çocuk …’nın hatalı davranışının birinci decede ve takdiren % 75 (yüzde yetmişbeş) oranında etkili bulunduğu, Tazminat Hesabı Yönüyle: Geçici iş göremez olunan dönem için davacının kusuru nispetinde iskonto yapıldıktan sonra hesaplanan maddi zararın 2.475,08 TL olduğu, söz konusu tutarın poliçe teminat üst limiti olan 268.000,00 TL’yi aşmadığı, hesaplanan tutara davanın açıldığı 10.09.2015 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi gerektiği, Manevi tazminat taleplerinin Sayın Mahkemenin takdirinde olduğuna..”dair rapor tanzim edilmiştir.
Davacının sağlık gideri de talebi bulunduğu ve bu hususta değerlendirme yapılmadığı anlaşılmakla, bu hususta ek rapor alınmış ve 06/01/2021 tarihli bilirkişi raporuna göre,”… Kusur yönüyle: Kaza olayının meydana gelmesinde, davalı sürücü …’un hatalı sevk ve idaresinin ikinci derecede ve takdiren % 25 (yüzde yirmibeş) oranında etkili olduğu, Davacı yaya çocuk …’nın hatalı davranışının birinci decede ve takdiren % 75 (yüzde yetmişbeş) oranında etkili bulunduğu, Tazminat Hesabı Yönüyle: Geçici iş göremez olunan dönem için davacının kusuru nispetinde iskonto yapıldıktan sonra hesaplanan maddi zararın 2.475,08 TL olduğu, söz konusu tutarın poliçe teminat üst limiti olan 268.000,00 TL’yi aşmadığı, hesaplanan tutara davanın açıldığı 10.09.2015 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi gerektiği, tedavi giderlerine ilişkin olarak yol ücreti olarak yapıldığı kabul edilen 650,00-TL’nin davalılardan tahsilinin gerektiği, Manevi tazminat taleplerinin Sayın Mahkemenin takdirinde olduğuna..”dair rapor tanzim edilmiştir.
Davacı vekilinin 10/02/2021 tarihinde UYAP üzerinden gönderdiği ıslah dilekçesinde;”:… maddi tazminat için ıslah taleplerinin kabulüne ve müddeabihin ıslahı yolu ile artırılan 1.125,08 TL ve dava dilekçesinde belirtilen 2.000,00 TL olmak üzere toplam 3.125,08 TL’nin; alacağımızın muaccel olduğu tarihten itibaren mevduata uygulanan en yüksek faizi ile birlikte tahsiline, manevi tazminat için dava dilekçesinde talepte bulunan toplamda 50.000,00 TL ( davacı anne için 25.000,00 TL , davacı … için 25.000,00 TL) manevi tazminatın davalı …’ dan dava tarihi itibariyle yasal faiziyle birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalılara yükletilmesine….” karar verilmesini talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamı ile birlikte değerlendirme yapıldığında, 22/02/2015 tarihinde davalı …’un sevk ve idaresindeki …plaka sayılı araç ile olay günü …Mahallesi … üzerinde seyir halinde iken, karşıdan karşıya geçmeye çalışan mağdur …’a çarparak yaralanmasına neden olduğu, davalının geçici iş göremezliğinin bulunduğu dönemde haraketlerinin kısıtlandığı ve tam malul sayılması gerektiği, kaza nedeniyle davacının sağlık gideri yaptığı, meydana gelen kazada, davalının tali kusurlu olduğu, kusuru nispetinde tespit edilen zarardan ZMM sigortacısının sorumlu olduğu, davacının, maddi tazminat yönünden poliçe limiti dahilinde kalan zarar yönünden sadece sigorta şirketinden talepte bulunduğu anlaşılmakla, mahkememizce tespit edilen ve ıslahla arttırılan miktar yönünden davanın kabulüne karar verilmiş, manevi tazminat yönünden ise, TBK’nın 56/1 maddesinde, “Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir ve TBK’nun 56/2. maddesi hükmüne göre “Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” hükmü bulunmaktadır. Aynı Yasanın 51.maddesinde de “Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler” hükmüne yer verilmiştir.” Manevi tazminata hükmedilmesi için kusur şart değilse de manevi tazminat miktarının tespitinde kusur göz önünde tutulur.
Manevi tazminat talebi yönünden yapılan değerlendirmede; zarar ve eylem arasında illiyet bağının bulunduğu tespit edildiğinden hakkaniyet gereği manevi tazminat verilmesinin uygun olacağı değerlendirilmiş, davalının tali kusurlu olduğu, meydana gelen zararın yoğunluğu, manevi tazminatın ceza veya zarar tazmini olmadığı hususları bir bütün olarak değerlendirilerek, manevi tazminat talebi davalı … açısından kabul edilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-DAVANIN MADDİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN KABULÜ ile 2475,08-TL ve 650,00-tl yol gideri olmak üzere toplam 3.125,08-Tl nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı … A.Ş (… sigorta) dan tahsili ile davacıya verilmesine
1a) Maddi tazminat yönünden poliçe limiti yeterli olduğundan … açısından davanın REDDİNE,
2-MANEVİ TAZMİNAT TALEBİNİN KISMEN KABULÜ ile 3.000,00-TL … 3.000,00-TL Nimet için tazminata hükmedilerek dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile … dan tahsili ile davacılara verilmesine,
3-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereği TOPLAM alınması gereken 623,33-TL harçtan peşin alınan 382,93-TL harcın mahsubu ile bakiye 240,40-TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp hazineye gelir kaydına,
4-Maddi tazminat davasında davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği takdir ve tayin olunan 3.125,08-TL maktu vekalet ücretinin davalı … (… Sigorta)dan alınıp davacıya verilmesine,
5-Manevi tazminat davasında davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği takdir ve tayin olunan 4.080,00-TL maktu vekalet ücretinin davalı …’dan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan (posta/bilirkişi/tebligat/) toplam 1.766,55-TL’den ve peşin olarak ödenen harç 382,93-TL ile 3,85-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 2.153.32-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran taraflara iadesine,
Dair; davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi..05/03/2021

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza