Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/861 E. 2019/1286 K. 31.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/861 Esas
KARAR NO : 2019/1286

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 04/09/2015
KARAR TARİHİ : 31/12/2019

Mahkememizde açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; müvekkili ile davalı … şirketi arasında 11/09/2014 tarihli … numaralı sigorta poliçesi akdedildiğini, poliçenin yağış, sel, seylap, toprak kayması, toprak çökmesi risklerini kapsadığını, 22/10/2014 tarihinde riziko adresi olan …’da meydana gelen sel nedeni ile hasar meydana geldiğini, davalı … şirketine 23/10/2014 tarihinde hasar ihbarında bulunulduğunu, sigorta şirketi eksperliğince 03/11/2014 tarihinde yerinde inceleme yapılarak 04/11/2014 tarihli ön rapor ve 08/04/2015 tarihli nihai raporun tanzim edildiğini, bu rapora göre 214.200,00-₺ hasar tespit edildiğini ancak koasürans ve muafiyet klozu nedeni ile ödeme yapılmayacağının bildirildiğini, sigorta ekspertiz raporunda hesaplanan hasar bedelinin gerçek zararı yansıtmadığından müvekkili tarafından kabul edilmediğini, uzman bilirkişi kuruluna başvurulduğunu, bilirkişi kurulu tarafından tanzim olunan raporda hasar bedelinin 1.091.500,00-₺ olduğunu, davalıya 23/07/2015 tarihinde ihtarname keşide edildiğini ancak davalı tarafça herhangi bir ödeme yapılmayacağının cevabi ihtarname ile bildirildiğini belirterek fazlaya dair her türlü dava ve talep hakları saklı kalmak kaydı ile bu aşamada 100.000,00-₺ bedelin hasarın ihbar edildiği tarihten itibaren hesaplanacak avans faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; müvekkili şirket tarafından … nolu inşaat bütün riskler sigorta poliçesi ile davacıya ait … mevkii olarak belirtilen risk adresinde gerçekleştirilecek Termal Otel inşaatı kapsamında sigorta konusu değerlerin 01/04/2014-01/04/2015 tarihleri arasında inşaat süresi ve inşaatın bitiş tarihini takiben başlamak üzere 12 ay genişletilmiş bakım süresi için 24.000.000,00-₺ sigorta bedeline karar olmak üzere sigorta poliçesinde belirtilen risklere karşı poliçede belirtilen şartlarla sigortalandığını, sigorta konusu termal otel inşaatında 22/10/2014 tarihli yer kayması nedeni ile hasar meydana geldiğinden bahisle 23/10/2014 tarihinde yapılan hasar ihbarı üzerine müvekkili şirket nezdinde … nolu hasar dosyası açıldığını, sigortalı şirket tarafından tanzim ettirilen 30/04/2015 tarihli teknik inceleme raporu sunulduğunu, raporda yapılan değerlendirmelerin incelenmesi neticesinde plan, proje veya hesap hatasından dolayı sigortalı mallarda meydana gelebilecek ziya ve hasarlar maddesi dikkate alındığında oluşan hasarların, kayıpların teminat dışı kalacağının anlaşıldığını, davaya konu hasar hesabı, projesi bulunmadığı gibi mühendislik kural ve standartlarına aykırı şekilde yapılan iksa/dayanım sistemindeki hatadan kaynaklandığını, bu durumda inşaat sigortası genel şartlarının A.4/h maddesi uyarınca sigorta teminatı kapsamı dışında kaldığını, davaya konu hasarın sigorta teminatı kapsamında olan bir olay sonucu gerçekleştiği kabul olunsa dahi yer/toprak kayması hasarı için poliçede ön görülen koasürans ve muafiyet hükümleri ve eksik sigorta faktörü esas alınarak yapılan hesaplama sonucu belirlenen hasar miktarlarının muafiyet altında kaldığının tespit olunmasından dolayı da sigorta teminatı dışında kaldığını belirterek tüm bu sebeplerden dolayı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, taraflar arasında akdedilen 11/09/2014 tarihli “İnşaat Bütün Riskler Sigorta Poliçesi” kapsamında meydana geldiği iddia olunan riziko nedeni ile davacının uğradığı zararın poliçe kapsamında tazmini talebine ilişkindir. Somut olayda uyuşmazlığın özü davacı sigortalı işyerinde meydana gelen hasarın anılan sigorta poliçesi kapsamında kalıp kalmadığı ve meydana gelen hasardan davalının sorumlu olduğu miktarın ve temerrüt tarihinin tespiti noktasındadır. Mahkememizce taraflar arasında akdedilen sigorta poliçesi ve poliçeye istinaden açılmış olan hasar dosyası getirtilip incelenmiştir. Termal Belediye Başkanlığı’ndan poliçeye konu risk adresinde gerçekleştirilen termal otel inşaatı ile ilgili yapı ruhsatı, jeolojik etütü (raporu) kazıklı iksa perdesinin projesi ve proje raporu (statik hesap), vaziyet planı, hasarlı resepsiyon yapısının mimari ve statik projelerinin onaylı birer sureti getirtilip incelenmiştir. Uyuşmazlık noktalarının tespiti için hasarın meydana geldiği taşınmazda keşif yapılmak sureti ile rapor tanzimi için taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi olan … Asliye Hukuk Mahkemesi’ne talimat yazılmış olup, … 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … talimat sayılı dosyası kapsamında düzenlenen tanzim olunan 04/05/2017 tarihli bilirkişi kurulu kök raporunun sonuç kısmında “…Meydana gelen hasarla ilgili ekspertiz raporu ve dosyaya sunulan belgeler ve fotoğraflar çerçevesinde uyuşmazlığa konu olan hasarın incelendiği, düzenlenen inşaat bütün riskler sigorta poliçesinin hasar tarihinde yürürlükte olduğu, yer kayması seylap teminatının poliçeye dahil olduğu, imal edilen iksa sisteminin herhangi bir kusurunun olmadığı, yoğun yağışlar sonrası ağır deformasyona uğradığı, işlevini yitirdiği ve onarılmayacak hasarlar oluştuğu, hasarın / kazanın gerçekleştiği 22/10/2014 tarihi için toplam 1.619.360,00-TL, raporların kaleme alındığı 2015 senesi için toplam 1.730.770,00-TL, muafiyet 384.000,00-TL, davalı … şirketinin muafiyet bedeli düşülerek hasar tazminatını ödemesi gerektiği, enkaz kaldırma bedeli 2014 yılı 44.000,00-TL, enkaz kaldırma bedeli 2015 yılı 47.500,00-TL davacı sigortalının enkaz kaldırma hasar tazminat talebinin yerinde olduğu…” yönünde görüş bildirilmiştir. Davalı tarafın talimat yolu ile alınan bilirkişi kurulu kök raporuna itirazlarının değerlendirilmesi için talimat mahkemesine önceki bilirkişi kurulundan ek rapor alınması yönünde yeniden talimat yazılmış olup, bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 19/02/2018 tarihli bilirkişi kurulu ek raporunun sonuç kısmında “…Davalı tarafın 05/06/2017 tarihli itiraz dilekçesinde inşaat incelemesi ile ilgili olan itirazları genel hatları ile iksanın projelendirilmesi hakkındadır. Dava dosyası içerisinde iksa hakkında herhangi bir hesap, proje, detay yoktur. Kaldı ki keşif esnasında da iksa hakkında herhangi bir inceleme yapma fırsatı olmamıştır. Keşif esnasında yıkılan, hasar gören imalatların tümü sahadan uzaklaştırılmış yerlerine yeni inşa edilen imalatlar bulunmaktaydı. Yapılan değerlendirme genel kabul ve sahada uygulamayı yapan, olaya tanık olan kişilerden elde edilen bilgiler sonucunda ortaya çıkmıştır. Genel kabul şudur ki eğer iksa sisteminde hata olsaydı üzerine günlerce, haftalarca gelen yük sistemi zorlayacaktı; zorlanan sistem kuvvetle muhtemel alt kotlara yakın noktalarda çatlamalar yapacaktı. Halbuki iksa sisteminin çok kuvvetli yağış olduğu zamanda, zemindeki akmadan kaynaklı olarak kaydığı, hasar gördüğü belirtilmektedir. Yeterli güvenlikte olmayan, sürekli üzerine yük alan bir sistemin yüklemeye başlanıldığı günden itibaren hasar görmeye başlamış olması, ufak da olsa eğilme ve deplasman yapma ihtimalinin olduğu göz ardı edilmemelidir. Hesapların ve projelerin dava dosyasında yer almamış olması yapılan İmalatın projesiz ya da hesapsız yapıldığı anlamı taşımamaktadır. Piyasa şartlarında yapılan çoğu istinat perdesi/duvarı sadece devrilme/kayma tahkiki sahada basit hesaplamalar İle yapılarak uygulamaya konulmakta, İmal edilen duvarlar senelerce yükü taşımaktadır. Burada imal edilen iksa sistemi ekstrem olarak gerçekleşen bîr durum sonucu 30-40 ani yer değiştirme sonucunda hasar oluşmuştur. Her hangi bir statik sistem için yapılan hesaplama tahmini verilere, genel kabullere ve istatistiki bilgilere göre yapılmaktadır. Örneğin depremin 7,0 büyüklüğünde olma İhtimali 50 yıl içerisinde %80’dir. Bu şekilde imal edilen 50 yıllık ömrü olan bir baraj İnşaatının imalatının 20, yılında 8,5 büyüklüğünde depreme dayanamayacağı, büyük ihtimalle kullanılmaz hale geleceği muhtemeldir. Burada bahsedilen örnekteki gibi iksa yapıldıktan sonra çok ekstrem durumlardan kaynaklı hasarlar öngörülemez, hesap yapılsa dahi yapı zarar görür. Yukarıda verilen örnekte barajın 8,5 büyüklüğündeki depremde zarar götmüş olması barajın projesine aykırı imal edildiğini mi göstermektedir? Aynı durum dava konusu iksa için de geçerlidir…” yönünde görüş bildirilmiştir.
Davacı vekili 06/03/2018 tarihli ıslah dilekçesi ile dava dilekçesinde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 100.000,00-₺ olarak belirttikleri taleplerinin 1.246.770,00-₺ daha arttırılarak taleplerinin toplam 1.346.770,00-₺ olarak ıslah ettiklerini, mmüddeabih değerinin 1.091.500,00-₺’sine davalının temerrüt tarihi olan 30/07/2015 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte bakiye tutar olan 255.270,00-₺’ye ıslah tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte müvekkili şirkete ödenmesine karar verilmesini talep ve ıslah etmiştir.
Yukarıda yazılı olduğu üzere yargılama aşamasında … Termal Belediyesi’nden davaya konu taşınmazın ruhsat ve projeleri getirtilmiş olup, talimat yolu ile alınan bilirkişi kurulu kök ve ek raporunda bu belgelerin incelenmemiş olduğu görülmekle bilirkişi kök ve ek raporu hüküm kurmaya, kanaat oluşturmaya yeterli görülmediğinden davalı vekilinin yeni heyetten rapor alınmasına ilişkin talebinin kabulüne, davaya konu talebin sigorta poliçesi kapsamında bulunup bulunmadığı, davalının sorumlu olduğu miktarın ve temerrüt tarihinin tespiti için yeniden bilirkişi incelemesi yapılarak rapor alınmasına karar verilmiştir. 22/01/2019 tarihli bilirkişi kurulu kök raporunun sonuç kısmında “…1- Hasar meydana geldiği anda inşaat proje kıymetinin 90.677.840,00-₺ değerinde olduğu, 2- Hasarın yol açtığı zararın 1.090.750,00-₺, Olacağı, 3- Poliçede yer alan tenzili muafiyet oranı gözetildiğinde, sigorta tazminatının 872.600,00-₺ hesaplandığı, 4- Ancak EKSİK SİGORTA oranı gözetildiğinde, davalının azami 230.953,92 TL sigorta tazminatından sorumlu olabileceği, 5- Davalının TTK m. 1427 gereği, kendisine yapılan 23.10.2014 tarihini takiben 45 gün sonra mütemerrit olduğu, bu tarihten itibaren TCMB kısa vadeli avans faizi ile sigorta tazminatını ödemesi gerektiği…” yönünde görüş bildirilmiştir. Taraf vekillerinin itirazlarının değerlendirilmesi için bilirkişi kurulundan ek rapor alınmıştır. 21/10/2019 tarihli bilirkişi kurulu ek raporunda özetle kök rapordaki kanaatlerin değişmediği yönünde görüş bildirilmiştir. Mahkememizce aldırılan bilirkişi kök ve ek raporu bilimsel, denetime elverişli, oluşa uygun ve kanaat oluşturmaya yeterli kabul edilmiştir.
Tüm dosya kapsamından; taraflar arasında 11/09/2014 tarihli … numaralı sigorta poliçesi akdedildiği, anılan poliçe ile davacıya ait “…, …, … mevkii” olarak belirtilen risk adresinde gerçekleştirilecek termal otel inşaatı kapsamındaki sigorta konusu değerlerin 01/04/2014-01/04/2015 tarihleri arasındaki inşaat süresi ve inşaatın bitiş tarihini takiben başlamak üzere 12 ay genişletilmiş bakım süresi içerisinde 24.000.000,00-₺ sigorta bedeline kadar olmak üzere anılan sigorta poliçesinde belirtilen risklere karşı poliçede belirtilen şartlarla sigortalandığı, davacı tarafından sigorta konusu termal otel inşaatında 22/10/2014 tarihinde yer kayması nedeni ile hasar meydana geldiği öne sürülerek 23/10/2014 tarihinde hasar ihbarı yapıldığı ve davalı şirket nezdinde … nolu hasar dosyası açıldığı sabittir. Mahkememizce benimsenen ve hükme esas alınan mimar …, sigorta uzmanı Dr. …, inşaat mühendisi … tarafından düzenlenmiş olan bilirkişi kurulu kök ve ek raporundan somut olayda otel inşaatında (resepsiyon binası) hasarın sigorta sözleşmesi ve düzenlenen poliçe kapsamında kaldığı, olay tarihinde sigorta değerinin 90.677.840,00-₺’ye ulaşmasına karşın sigorta bedelinin halen 24.000.000,00-₺ kaldığı, bu durumda hasar tarihinde projede gelinen aşama bakımından sigorta bedelinin 24.000.000,00-₺/90.677.840,00-₺ şeklinde eksik sigortanın söz konusu olduğu, hasarın yol açtığı zararın 1.090.750,00-₺ olduğu, poliçede yer alan tenzili muafiyet oranına göre sigorta tazminatının 872.600,00-₺ olarak hesaplandığı, eksik sigorta oranı dikkate alındığında davalının 230.953,92-₺ sigorta tazminatından sorumlu olduğu, TTK 1427 md. gereği davalı 23/10/2014 olan hasar ihbar tarihinden itibaren 45 gün sonra temerrüde düşmüş sayıldığı kanısına varılarak tüm bu sebeplerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulüne, 230.953,92-₺ tazminatın 30/07/2015 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen dava değeri üzerinden alınması gereken 15.776,46-₺ nispi harcın peşin alınan 23.068,75-₺ harçtan mahsubu ile 7.292,29-₺ nispi karar harcının davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan 2.800,00-₺ bilirkişi ücreti, 1.853,20-₺ talimat gideri, 289,00-₺ tebligat posta gideri olmak üzere toplam 4.942,20-₺ üzerinden davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 847,52-₺ ile 23.100,55-₺ harç gideri olmak üzere toplam 23.948,07-₺ yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 950,00-₺ talimat gideri, 34,00-₺ tebligat posta gideri olmak üzere toplam 984,00-₺ üzerinden davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 815,26-₺ yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, kalan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
5-Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca kabul edilen dava değeri üzerinden davacı vekili lehine hesaplanan 19.807,24-₺ nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca reddedilen dava değeri üzerinden davalı vekili lehine hesaplanan 57.424,48-₺ nisbi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzlerine karşı kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 31/12/2019

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza